EĞİTİM - 22 Eylül 2018 Cumartesi 11:14

Felsefe bölümleri feryatta: Kontenjanlar yüzde 56 azaldı

A
A
A
Felsefe bölümleri feryatta: Kontenjanlar yüzde 56 azaldı

Üniversitelerin felsefe bölümlerine yapılan başvuru oranı tüm Türkiye’de yüzde 56 oranında azaldı.

Üniversitelerin felsefe bölümlerine yapılan başvuru oranı tüm Türkiye’de yüzde 56 oranında azaldı. Kontenjan azalmasıyla birlikte bazı üniversitelerin felsefe bölümleri kapanma riskiyle karşı karşıya kaldı.


2010 - 2011 yıllarında fizik, kimya, biyoloji gibi temel bilimlerin karşı karşıya kaldığı kapanma riski bu eğitim öğretim döneminde de felsefe bölümleri için söz konusu oldu. Geçen yıl Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, 5 yıl boyunca felsefe öğretmeni ataması yapılmayacağına dair açıklamanın, kendi alanlarında kontenjan düşüşüne neden olduğunu düşünen felsefe bölümü akademisyenleri ve öğrencileri, bölümlerinin kapanma riskine karşı feryat ediyor.



Felsefe bölümleri kapanma riskiyle karşı karşıya


Konuyla ilgili bilgi veren Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Arslan Topakkaya, kendi üniversitelerinde gündüz eğitiminde 28, ikinci öğretimde ise 56 kontenjanın boş kaldığını ifade etti. Ek kontenjandan öğrenci gelmemesi durumunda ikinci öğretimin kapanacağını belirten Topakkaya, Sivas Cumhuriyet Üniversitesinde gündüz eğitimine 5, ikinci öğretime de hiç öğrenci gelmemesinin durumun vahametini ortaya koyduğunu dile getirdi.



“Temel bilimlerin kendisinden çıktığı felsefe bu kadar mı değersiz”


2010-2011 yıllarında temel bilimlerde yaşanan kontenjan sıkıntısına bulunan çözümün, felsefe bölümleri için de uygulamaya alınması gerektiğini vurgulayan Topakkaya, “2010-2011 yıllarında temel bilimlerde yaşanan kontenjan sıkıntısına haklı olarak bütün üniversiteler, bütün öğretim üyeleri isyan etti, ayağa kalktı, haykırdı. Bunu Bakanlık, YÖK duydu. Gerekli tedbirleri aldı ve şu anda o bölümler tekrar yavaş yavaş dolmaya başladı. Temel bilimler bu kadar önemli de temel bilimlerin kendisinden çıktığı, tabiri caizse kendisinin çocuğu olan felsefe bu kadar değersiz mi” dedi.



Neden: Felsefe öğretmeni ataması yapılmayacağı açıklaması


Topakkaya, felsefe bölümlerinde yaşanan kontenjan sıkıntısının nedenlerine dair şunları söyledi:


“Bunun nedenleri var. Geçen yıl Mart ayında Bakanlık 5 yıl felsefe öğretmenine ihtiyaç olmadığını açıklamıştı. Bu açıklamadan iki hafta sonra yine Bakanlık, liselerde zorunlu felsefe dersi saatini 2 saatten 4 saate çıkardı. Bu bile aslında felsefe öğretmenine olan ihtiyacın iki katına çıkması demekti. Bir başka enteresan durum; bu açıklamaya rağmen en son öğretmen alımında 70’e yakın felsefe öğretmeni atandı, ki zaten felsefe öğretmeni her yıl 70 tane alınıyordu. Bürokratın bu açıklamasına rağmen aslında hiçbir şey değişmedi. Değişen şu oldu; öğrenciler felsefe öğretmeni de alınmıyorsa neden okuyalım diye düşünmeye başladılar. Böylece felsefe bölümlerinde ciddi bir kontenjan eksikliği söz konusu oldu.”



“Topluma da zararı olur”


Felsefe bölümlerinin sayısının azalmasının, topluma olumsuz yansımaları olacağının da altını çizen Topakkaya, “Kontenjanların azalması sorununun, felsefe bölümünün geleceğini kurtarmak için bir an önce düzeltilmesi gerekir. Yoksa bu bölüm yavaş yavaş kapanacaktır. Toplumda zaten eleştirel sorgulamada bir gerileme söz konusu, felsefeye olan ilgi bu şekilde azaldığında da bunun zararını toplumca hep beraber çekeceğiz” ifadelerini kullandı.


Felsefe bölümü öğrencileri de, kontenjanların azalmasına neden olan bu tür açıklamaların, zaten işsizlik sıkıntısı yaşadıkları ve toplum tarafından anlaşılamadıklarını belirttikleri bölümlerine karşı olumsuz yargıları pekiştireceklerini kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Gemlik’teki heyelanın boyutu havadan görüntülendi Bursa’nın Gemlik ilçesinde yağmurun etkisiyle istinat duvarı apartmanın üzerine çöktü. 2 apartmanın hasar gördüğü olayda 2 kişi yaralandı, 2 otomobil de duvarın altında kaldı. Olayın büyüklüğü dron ile havadan görüntülendi. Edinilen bilgiye göre, Gemlik ilçesi Balıkpazarı Yeni Mahalle’de gece saatlerinde başlayan yoğun sağanak yağış, bir inşaat firmasının yaptığı istinat duvarını sabah saatlerinde büyük bir gürültüyle yıktı. Çöken duvar 2 apartmana doğru yıkılırken binada yaşayan 2 kişi de yaralandı. Ayrıca sitenin otoparkında bulunan 2 araç da hasar gördü. Yaşanan olayın büyüklüğünü ise dron görüntüleri gözler önüne serdi. Duvarın çökmesi ile birlikte vatandaş durumu ekiplere bildirdi. Kısa sürede olay yerine itfaiye, AFAD, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Ekiplerin çalışmaları devam ediyor. Bursa Valisi Mahmut Demirtaş gelişmeleri yakından takip ederken, Gemlik Kaymakamı Hasan Göç de olay yerine geldi. Gemlik Kaymakamı Hasan Göç, "Geceden beri devam eden sağanak yağış sebebiyle bulunduğumuz bölgede istinat duvarı göçtü. 2 tane vatandaşımız hafif yaralı. Onları hastaneye intikal ettirdik. Bir kaç tane aracımız hasar gördü. Bunların alandan çekilmesini sağladık. Şimdi Çevre İl Müdürlüğü’müz ile konuştuk. Sayın Valimiz Mahmut Demirtaş’a durumları arz ettim. Onun emir ve komutası dahilinde işlerimizi yürütüyoruz. Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’müzden teknik elemanlar gelecek. Hem istinat duvarının hem de apartmanın durumuyla ilgili bir inceleme yapacaklar. En kısa sürede oluşan zararı gidermek üzere vatandaşlarımızı evlerine yerleştirmek üzere işlerimize başladık. En hızlı şekilde de devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İstanbul Kök hücre, otizmde tedavi yaklaşımını değiştirebiliyor Kök hücre uzmanı Prof. Dr. Erdal Karaöz, kök hücrenin, otizmde tedavi yaklaşımını değiştirebileceğini söyledi. Liv Hospital’in, Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı ile birlikte düzenlediği etkinlikte, Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Hakkı’nın “Sevgi, Genetik, Sağlık” konseptindeki resimlerinden oluşan sergi yoğun ilgi gördü. Sergi, 28 Nisan’a kadar gezilebilecek. Prof. Dr. Karaöz, kaybedilen hücreleri yerine koyabilen bir teknoloji veya ilacın söz konusu olmadığını ancak modern tıbbın tedavi edemediği hastalıklarda işlevselliğini kaybetmiş hücrelerin yerine koymayı amaçlayan yegane yöntemin kök hücre esaslı hücresel tedaviler olduğunu belirterek, “Otizm spektrum bozukluğu son yıllarda ülkemizde ve dünyada oldukça artmış durumda. Bazı ülkelerde yüzde 1 oranında dense de bilimsel çalışmalar bu oranın attığını gösteriyor. Çocukların yüzde 80’i genetik problemden dolayı bu sağlık sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Otizm gelişimsel dönemde beynin gelişmesiyle alakalı bir problem. Sinir hücreleri arasındaki bağlantıların bozulması sonucu ortaya çıkan bir problem. Günümüzde tedavisi söz konusu değil ama bir takım terapilerle palyatif çözümler üretilebilmekte. Yayınlanan makaleler, kök hücrelerin, otizmin sebep olduğu klinik sonuçlar üzerinde olumlu etkileri olabilir diyor. Yüzde 100 tedavi edilebilir bir hastalık değil. Dereceleri var. Asıl amaç özellikle ağır vakaların erken dönemde yakalandığı zaman 3 ila 7 yaş arasında kök hücrelerin bazı olumlu etkileri olabiliyor. Konuşamayan çocukların konuştuğu, göz temasının arttığını söylüyor bilimsel çalışmalar. Ülkemizde kök hücreyle ilgili başta merkezi sinir sistemi ve kas sistemini ilgilendiren dejeneratif hastalıklar olmak üzere kalp-damar sistemi ve otoimmun bazı hastalık modellerinde oldukça ilgili kurumlardan yasal izinler alınarak yapılan uygulamalarda başarılı sonuçlara ulaşıldı. Sinir gelişim bozukluğu olan Otizm Spektrum Bozukluğu’nun da tam olarak etkili bir tedavisi bulunmuyor. Her yıl bu tedavi için yapılan araştırmalarda milyarlarca dolar harcanıyor. Son yıllarda yapılan çalışmalarda hücresel tedavi uygulamalarının yalnızca güvenli değil, aynı zamanda hastaların davranışlarında iyileşmeler sağladığı rapor ediliyor. Hücresel tedavilerin güvenilirliği kanıtlanmış, etkinliği ile ilgili ise oldukça umut verici sonuçlar rapor ediliyor olsa da, tedavilerin standardizasyonu ve etkinliğinin tam olarak kanıtlanabilmesi için daha detaylı çalışmalara ve klinik araştırmalara halen ihtiyaç duyulmaktadır” diye konuştu. Resimleri sergilenen Prof. Dr. Sema Hakkı da, "2008 yılından beri profesyonel olarak resim yapıyorum. Resimlerimle, insanları ulaşmayı seviyorum. Yaptığım resimlerden gelen gelirle ihtiyacı olan çocuklara tedavilerinde yardımcı olmak istiyorum" dedi.
Antalya Turunç Masa, 10 yılda 5 milyon 426 bin 85 kent sakiniyle iletişime geçti Antalya’da Muratpaşa Belediyesi’nin 10’uncu yılını geride bırakan yönetişim sistemi Turunç Masa’yı ilçe sakinleri anlattı. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın her detayıyla ilgilendiği Turunç Masa, halkla ilişkiler, iletişim ve bir yönetim projesi olarak 17 Kasım 2014’te uygulanmaya başladı. Turunç Masa, 10 yıl içinde başvuru masası, çağrı merkezi, gezici ekipler, sosyal medya, web ve basın birimleriyle kuruluşundan bu yana Muratpaşalıların istek, öneri ve şikayetlerini çözüme kavuşturdu. Turunç Masa, 10 yılda 5 milyon 426 bin 85 kent sakiniyle iletişime geçti. İlçe sakinleri anlattı Muratpaşa sakinlerinden Neslihan Demircioğlu, Turunç Masa’nın ihtiyaç duyduklarında ulaşabildikleri bir destek hattı olduğunu söyledi. “Benim için Turunç Masa, belediyemizin hem bilgi alabileceğimiz hem de bize kolaylıklar sunan bir hizmeti” diyen Demircioğlu, birçok konuda Turunç Masa’dan destek aldığını belirtti. Demircioğlu, sokak hayvanları, sosyal yardımlaşma ve bitki desteğinin yanı sıra deprem felaketinde de Turunç Masa faaliyetlerinin etkisinin büyük olduğunu dile getirdi. Turunç Masa’nın Muratpaşa Belediyesi’ne bağlı şikayetlere çözüm üreten bir birim olduğunu söyleyen Raşit Mercan ise “Benim için Turunç Masa, taleplerimiz sonuçlanana kadar takibin sağlanmasıdır” dedi. Kadir Akgöl ise “Benim için Turunç Masa, belediyeye gitmeden şikayetlerimizi dile getirmektir. Onlar da gereken işlemleri yapıyor” diye konuştu. Akgöl, ayrıca işlemler tamamlanırken Turunç Masa’nın kendilerine dönüş yaparak süreç hakkında bilgilendirdiklerini de söyledi.