GENEL - 18 Mayıs 2018 Cuma 15:52

Kalkan: “Gençlik, milletimizin imkânı ve zenginliğidir”

A
A
A
Kalkan: “Gençlik, milletimizin imkânı ve zenginliğidir”

Eğitim Bir-Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, “19 Mayıs, vatanı işgal edilmek istenen, varlığına kastedilen bir milletin, en olumsuz şartlarda bile, yeni bir kurtuluş ve kuruluş mücadelesinin meşalesidir” dedi.

Eğitim Bir-Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, “19 Mayıs, vatanı işgal edilmek istenen, varlığına kastedilen bir milletin, en olumsuz şartlarda bile, yeni bir kurtuluş ve kuruluş mücadelesinin meşalesidir” dedi.


Eğitim Bir-Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan, 19 Mayıs Atatürk’ün Anma Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.


Kalkan, mesajında şu ifadelere yer verdi:


“Uzun sürmüş savaşlar sonrasında, yokluklara, bitkinliklere ve tüm olumsuzluklara rağmen ‘hem istiklal hem istikbal’ diyen, ölmeyi esir yaşamaya tercih eden milletimiz, 19 Mayıs 1919’da diriliş ve direniş ateşini yakmıştır. Devletin ve milletin desteğiyle direnişe öncü olmak için Samsun’a çıkan Mustafa Kemal ve arkadaşlarının başlattığı Kurtuluş Savaşı, bağımsız bir devletin kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Bu tarihî olayın sebep ve sonuçlarından çıkarılacak dersler vardır. 19 Mayıs, iman ve tutkuyla ruhumuzdaki özgürlük ateşi yandığı sürece, her taraftan kuşatılmış olsak bile, inananlar için her zaman bir imkân ve çıkış olduğunun kanıtıdır. 19 Mayıs’taki temel amaç, özgür ve bağımsız yaşamanın gençliğin ruhunda bir ideale dönüşmesi, geleceğin sorumluluğunun kalbinde yer edinmesidir. Toplumun bünyesinde enerjinin temerküz noktası, sosyal hayatın dolaşımdaki taze kanı olarak yer alan gençlik, atalarından devraldığı mirasın tarihî misyonunu kuşanarak, güncel sorumluluklarını da fazlasıyla yerine getirerek sonraki kuşaklara bayrağı devretmelidir. 19 Mayıs’ın gençlik bayramı ilan edilmesi, gençliğin, inancı, ahlakı, amacıyla ülkenin yarınını omuzlayacak namzet olması, tüm gelecek beklentilerinin sorumluluğunun onların omuzlarına yüklenmesi sebebiyledir. Gençliğimize, kendi tarih ve kültüründen uzaklaşmadan, asla boşluğa ve bezginliğe düşmeden bir umut, başarıya odaklanmış bir gayret ve fedakârlık, gerçekleşmesi onlara bağlı bir hayal, aydınlık, sınırsız bir ufuk, bir ideal emanet edilmiştir.”


Kalkan mesajında, “15 Temmuz direnişinde istiklal aşkını ve idealizmini ortaya koyan gençlerimizden bazılarının şehadete yürümesi, bazılarının gazi olarak hayatını sürdürmesi, milletimizin onlara olan güvencinin sarsılmaz teminatı olmuştur. Ülkenin savunulmasında da geleceğe taşınmasında da asırlar boyu devam eden tarihî misyonun taşınmasında da kutlu mirasın geleceğe tevarüs ettirilmesinde de gençliğimizin her zaman rolü ve yeri olmuştur, olacaktır. Çocuklarımızın gençliğe daha nitelikli adım atması, gençlerimizin daha şuurlu bir sorumluluk yüklenmesi için eğitim sistemimizin değerlerimizle güncel gelişmeler ışığında yeniden mezcedilmesi gerekmektedir. Eğitim sistemimizdeki bazı eksiklikler, aksaklıklar, tenakuzlar, sık değişen ama sonuçları değişmeyen kadük uygulamalar neticesinde bazı gençlerimizin kültürel kopma, şiddet, manevi boşluk, uyuşturucu gibi toplumu çürütecek, geleceğini karartacak yıkıcı faaliyetlerin kurbanı olması içler acısı bir durumdur. Aile ve akraba bağlarındaki çözülme, eğitim sistemindeki yanlışlıklar geleceği gençlik için cehenneme çevirmektedir. Gençliğin hayata hazırlanmasında aile, çevre ve sivil toplum kuruluşları büyük sorumluluklar üstlenmeli, değerlere ağırlık ve öncelik veren bir eğitim sistemi için herkes el ele vermelidir. Gençliği kazanamayan, geleceği kaybeder. Gençliği kurtarma savaşı, bir yerde kurtuluş savaşıdır. Kendine güvenen, aydınlık yarınları arayan, erdemli, şuurlu, bilgili, tarih bilinci ve millet aidiyeti yüksek, medeniyet değerlerine bağlı, duruşuyla yerli, bakışıyla evrensel yetişmiş gençlerle toplumu mamur, dünyayı imar edebiliriz. Eğitim-Bir-Sen olarak, milletimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tebrik ediyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Marmarabirlik’ten ortaklarına 630 milyon liralık ödeme Marmarabirlik, 26 Nisan Cuma günü ortaklarına 630 milyon lira ödeme yapacak. Marmarabirlik, 2023-2024 iş yılı ürün alım kampanyasında ürün bedellerinin yüzde 50’sini kampanya içinde peşin olarak öderken, geri kalan ödemenin ise yüzde 50’sini 26 Ocak 2024 tarihinde ödemişti. Kampanya başında tüm kooperatif ortaklarına duyurulan ödeme planı çerçevesinde, Marmarabirlik 600 milyon TL tutarındaki son dilim ödemeyi 26 Nisan Cuma günü yapacak. Ortaklar Ziraat Bankası ATM’lerinden ödemelerini alabilecek. 30 milyon TL tutarındaki ana taahhüt aşımı ve beyan fazlası alacaklar ise 10 Mayıs tarihinde ödenecek. Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “Zor şartlarda üreticisine sahip çıkan Marmarabirlik, bu kampanya döneminde de üzerine düşeni yapmıştır. Piyasa şartlarına göre ürün alım fiyatları açıklanırken, üreticimizin hakkı korunmuş, gübre ve zirai ilaç desteği ile de üretim maliyetleri aşağı çekilmiştir. Marmarabirlik kampanya başında açıkladığı ürün ödeme takvimi çerçevesinde ortaklarına günü gününe ürün bedellerini ödemiştir. Ürün alım döneminde son dilim ödeme tarihi Nisan sonu olarak açıklanmıştı. Ödemelerin 1 gün bile geçtiğinin örneği yoktur. İmkanlar ölçüsünde çoğu zamanda ödemeler öne çekilmiştir” diye konuştu. Ortaklara önemli mesaj veren Başkan Asa, “Önceliğimiz aldığımız ürünü piyasa şartlarında satıp, paraya çevirmektir. Aksi takdirde 2024/25 ürün alım kampanyasında sıkıntı yaşanır. Fedakarlık yalnızca Marmarabirlik’ten beklenmemelidir. 2024 yılında yüksek rekolte beklentisi sebebi ile zor bir yıl olacak, bu yüzden çok dikkatli olmamız gerekir. Marmarabirlik asla zarar etmemelidir. Zarar ederse üreticisini destekleyemez. Bir yılı değil, geleceği düşünelim” diyerek sözlerini tamamladı.
Bingöl Binlerce yıllık tarihi olan 5 katlı Zağ mağaraları turizme kazandırılmayı bekleniyor Bingöl’de 2019-2022 yılları arasında yüzey araştırmaları çerçevesinde incelenen 5 katlı Zağ Mağaları’nın binlerce yıllık tarihi olduğu tespit edildi. MS 100 ve 200’lü yıllarda ilk Hristiyanlar tarafından inşa edildiği ileri sürülen mağaraları daha sonra Müslümanlar da ilim merkezi olarak kullandı. Tarihi alanın çevre düzenlemesi yapılarak turizme kazandırılması bekleniyor. Bingöl Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, İslam Tarihi ve Sanatları Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nebi Butasım, Bingöl merkeze bağlı Kuşburnu köyü kırsalında bulunan 5 katlı Zağ Mağaraları hakkında İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Binlerce yıllık tarihi olan mağaralarının ilk Hristiyanlık döneminde kayalar arasına oyma yapılarak inşa edildiğini aktaran Doç. Dr. Butasım, MS 100 ve 200’lü yıllarda Roma İmparatorluğunun zulmünden kaçan Hristiyanların burada ibadet ettiklerini söyledi. 2019-2022 yüzey araştırmaları çerçevesinde mağaraların incelendiğini belirten Doç. Dr. Butasım, ’’Sanat tarihi alanında yaklaşık 20 yıldır Bingöl üzerinden çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarımız ekseninde Kültür ve Turizm Bakanlığı Kazılar Daire Başkanlığının izni ve Bingöl Üniversitesinin destek ve katkılarıyla Bingöl merkeze bağlı bulunan Zağ mağaraları üzerinde yüzey araştırmaları yaptık. 3 yıl boyunca yaptığımız araştırmalar neticesinde Zağ mağarasının yek pare bir kayaya oyma yaşam alanı ve manastır kilisesi şeklinde, mini bir şapel halinde yapılan bir kompleks olduğunu tespit ettik. Zağ Mağaralarıyla ilgili tarihî olarak çok net bilgilere sahip olmasak da içindeki şapel ve yapının genel özelliklerinden MS 2’nci yüzyılda yani 100 ve 200’lü yıllar arasında ilk inşa edildiğini, tek tanrıya inanan Hristiyanlar tarafından inşa edildiğini ileri sürüyoruz. O dönemde özellikle tek tanrıya inanan Hristiyanların Roma devleti tarafından kabul edilmediğini biliyoruz. İşte bu tek tanrıya inanan Hristiyanlar Roma imparatorluğundan kaçmak için bu tür yapılar inşa etmişler. Zağ mağarası da bunlardan biri” dedi. ’’Turizme kazandırılmalı’’ 2003 yılında Bingöl’de meydana gelen depremden dolayı ön cephesinin yıkıldığını aktaran Doç. Dr. Butasım, “Zağ mağarası 5 katlı sistem üzerine inşa edilmiş, girişi gizli bir geçitle sağlanmıştır. 2003 Bingöl depreminde ön cephesi tamamen yıkıldığı için ön cephe şuan da açık görünüyor. Şapel dediğimiz alanında büyük kısmı maalesef tahrip oldu. Bu giriş yukarıdan yine kayaya oyulmuş bir asansör gibi düşünelim, bir baca şeklinde kayadan aşağıya doğru iniliyor. Birinci katta odalar mevcut, ikinci katta ise yine odalar sağlı sollu ve su sarnıcı olarak tespit ettiğimiz yerler var. Yine üst katlarda çapraz geçişlerle birbirine bağlantıları sağlayan odalar mevcut. Zağ Mağaraları doğal ve beşeri unsurlardan dolayı tahrip olmaya yüz yüze kalmış bir yapı. Buranın ivedilikle hem yollarının yapılması hem güçlendirilmelerinin yapılması, çevre temizliği gibi çeşitli restorasyonlarının da yapılması önemlidir. Bölgenin ve şehrin turizmine önemli katkılar sağlayacak bir değerdir’’ diye konuştu. ’’600’lü yıllarda Müslümanlar da ilim merkezi olarak kullanmış’’ 634’lü yıllarda Müslümanların ilim merkezi olarak söz konusu alanı kullandığını dile getiren Doç. Dr. Butasım, “Zağ mağarası tabi ilk dönemlerde Hristiyanlar tarafından kullanıldıktan sonra 634’lü yıllardan sonra Diyarbakır’ın fethi ile Bingöl’de İslam akınlarıyla İslam beldesi olmaya başlamış. İşte bu dönemlerden sonra özellikle Osmanlı döneminde Zağ mağaraları yapısına hiç karışılmadan Müslümanlar tarafından kullanılmış. Özellikle bölgede ilmin merkezi haline gelen bir medrese okul olarak hizmet vermiştir” şeklinde konuştu. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünden alınan bilgilere göre, Zağ mağaralarının restorasyonu için proje hazırlandığı ve turizme kazandırılması için çalışmaların sürdüğü öğrenildi.
Gaziantep "Gazi’m Antep” konseri izleyicileri büyüledi Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konserini katılımcılar beğeniyle izledi. Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı öğretim elemanları ve öğrencileri tarafından hazırlanan ve Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünde yapılması planlan ancak 12 askerin şehit olması nedeniyle iptal edilen "GAZİ’M ANTEP" adlı Türk Halk Müziği Konseri gerçekleştirdi. Konserde, Gaziantep savunmasıyla özdeşlemiş kahramanlık türkülerin söylenmesinin yanı sıra Şehitkamil’in şehit edilişi, Gaziantep savunmasındaki yerel halkın Fransız askerleri karşısındaki direnişi gibi birçok olay yaklaşık 100 kişilik öğrenci grubu tarafından canlandırıldı. GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı mensubu olmasından dolayı gurur duyduğunu ifade ederek, konserde emeği geçenlere teşekkür etti. Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz ise konserin ciddi emekler sonrası gerçekleştirdiğini belirterek, katkıda bulunanlara teşekkür etti. Konser sonunda Müzik ve Genel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Özden, GAÜN Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Zinnur’a, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Kul da Konserin Sanat Yönetmeni Öğretim Görevlisi Hakan Tayüz’e çiçek takdim etti.
Antalya Korkuteli’ne 60 öğrenci kapasiteli yeni kreş Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in talimatlarıyla 19 ilçeye yayılan Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevlerine bir yenisi daha eklendi. Büyükşehir Belediyesi’nin Korkuteli’de açtığı Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi ilçenin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. 4-6 yaş aralığındaki çocukları okul öncesi eğitime hazırlayan Korkuteli Çocuk Kreşi ve Gündüz Bakımevi’nde çocuklar hafta içi günlerde öğretmenler eşliğinde hem öğreniyor hem de oyunlar oynayarak eğlencenin tadını çıkarıyor. Çeşitli etkinliklerle çocukların oyun becerileri gelişiyor, sosyalleşmeleri sağlanıyor. 60 öğrenci kapasiteli kreş, Korkuteli’nin önemli bir ihtiyacını karşılıyor. Korkuteliler, güvenilir kreş hizmetine uygun fiyata ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor. Çocuklar için hazırlanan günlük program ve faaliyetler ile ilgili bilgi veren okul öncesi öğretmeni ve kreş sorumlusu Burcu Kızıloğlu, “Kreşimiz sabah 08.30’da başlayıp akşam 17.30 saatleri arasında hizmet veriyor. Kayıtlarımız devam ediyor. Çocuklarımız çeşitli etkinlikler ve oyun saatleri ile güne başlıyorlar. Çocuklarımızın gelişimine katkı sunacak besleyici öğün programlarımızı uyguluyoruz” dedi. Kreşte çocuklar için özenle hazırlanan programlarla onların sıkılmadan eğlenerek keyifli vakit geçirmeleri sağlanıyor. Lego, çeşitli oyuncaklar, drama ritim çalışmaları, bahçe etkinlikleri, oyunlar şarkılar ve danslarla hem zihin dünyalarını besleyecek hem de fizyolojik gelişimlerini sağlayacak aktiviteler gerçekleştiriliyor. Çocuklara farklı çocuklarla arkadaşlıklar kurarak paylaşmaları ve birlikte yaşamaları da öğretiliyor. Gün içerisindeki uyku saatleri ile çocuklar dinlendiriliyor.