SAĞLIK - 23 Eylül 2017 Cumartesi 11:35

(Özel Haber) Bankacılar ve muhasebeciler toplardamar tıkanıklığı tehlikesi altında

A
A
A
(Özel Haber) Bankacılar ve muhasebeciler toplardamar tıkanıklığı tehlikesi altında

Acıbadem Kayseri Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç.

Acıbadem Kayseri Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tansel Türkoğlu, bilgisayar başında uzun saatler boyu çalışan özellikle bankacı ve muhasebecilerin, toplardamar tıkanıklığı riski altında olduğunu söyledi.


Doç. Dr. Tansel Türkoğlu, halk arasında ‘toplardamar tıkanıklığı’ olarak bilinen Derin Ven Trombozunu (DVT), bacaklarda görevi kirli kanı kalbe getirmek olan ana toplardamarlardaki kanın pıhtılaşması şeklinde tanımladı. Antalya’da oyun konsolu başından uzun süre kalkmadığı için bacaklarını hareket ettiremeyen 15 yaşındaki çocuğun, toplardamar tıkanıklığından kaynaklı sorun yaşadığını belirten Türkoğlu, “Bu durum toplardamarda kan akışına engel olan bir durum. Bacaklardaki toplardamarların görevi, kirli kanı kalbe getirmek. Burada en ufak bir tıkanıklık olduğunda kirli kan kalbe gönderilemiyor ve özellikle bilekler ve bacaklarda şişlikler oluşuyor” dedi.



"Sigara içmek de önemli bir neden"


Bazı insanların genetik faktörlerden dolayı daha fazla risk altında olduğunu dile getiren Türkoğlu, varis rahatsızlığı olanlarda, gebelerde, sonrasında uzun süre hareketsiz kalmayı gerektiren bazı ameliyatlarda, sigara içenlerde ve bilgisayar başında oturmak gibi uzun süre hareketsiz kalınmasına neden olan işlerde toplardamar tıkanıklığının daha fazla görüldüğünü ifade etti.



"Yarım saatte bir bilgisayar çalışmasına ara verilmeli"


Özellikle bankacılar ve muhasebecilerin büyük risk altında olduğunu kaydeden Türkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Saatlerce bilgisayar başında oturmak çok sakıncalı. Bu tür bir iş yapıyorsak 30-45 dakikada bir 5’er dakika fasılalarla yürüyüş yapmalıyız. Damar tıkanıklığına neden olabilecek bir risk faktörümüz varsa, örneğin varisimiz varsa ya da gebeysek ayaklarımızı gün içinde kal seviyesinde olacak biçimde tutmamız gerekiyor. Sigaradan kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Varis rahatsızlığı olanlar varis çorabı giymeli. Uzun yolculuklarda bilinen bir varis rahatsızlığımız varsa önleyici, dinlendirici varis çoraplarının giyilmesi, araç hareket ettikten sonra belirli aralıklarla koridorda yürüyüş yapılması çok önemli.”



"Ölüm riski var"


Özellikle yürüyüş yapmanın bacak kaslarını çalıştırdığını söyleyen Doç. Dr. Türkoğlu, “Toplardamar tıkanıklığı geliştikten sonra pıhtı oradan koparsa, kalbimizin sağ kısmına oradan da akciğerlere gidebiliyor. Bu da ani ölümlere bile neden olabiliyor. DVT basit bir hastalık olarak görülebilir ama ani ölümlere neden olabilecek hayati riskler doğurabilir” dedi.



"Şişlik önemli bir belirti"


Bacaklarda hissedilen şişlik ve ağrının önemli belirtiler olduğunu vurgulayan Türkoğlu, “Sabah kalktığımızda herhangi bir problem olmamasına rağmen gün içerisinde giderek başlayan şişlikler varsa bu, iç varisimiz olabileceği anlamına geliyor. Dolayısıyla derin ven trombozu iç varisi olanlarda görülebildiği için, bu durumda tedbirli olmakta fayda var” diye konuştu.



"Tedavi kolay ama ciddiye alınmalı"


Tedavide tanının ultrasonla konulduğunu, eğer DVT varsa 3 ya da 4 günlük yatış önerdiklerini kaydeden Doç. Dr. Tansel Türkoğlu, “Kişinin ayağının altına yastık koyup istirahat etmesini istiyoruz ve kan sulandırıcı ilaçlara başlatıyoruz. Yüzde 99 tedavisi olan bir hastalık ama DVT geliştikten sonraki ilk 1 haftalık ya da 15 günlük süreç çok önemli. Çünkü pıhtı taze iken bulunduğu yerden kopması ani ölümlere neden olabilecek daha ciddi sonuçlar doğurabilir. Bir defa DVT geçirmiş birinin ileriki yaşlarda aynı hastalığı geçirmesi ihtimali diğer insanlara göre daha fazla” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.