GENEL - 18 Ocak 2017 Çarşamba 13:28

Malkoç: "BM, Avrupa ve İslam ülkelerinin önemli bir kısmı ’mülteciler’ konusunda sınıfta kaldı"

A
A
A
Malkoç: "BM, Avrupa ve İslam ülkelerinin önemli bir kısmı ’mülteciler’ konusunda sınıfta kaldı"

Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, mülteciler konusunda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve İslam ülkelerinin önemli bir kısmının sınıfta kaldığını söyledi.
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara’yı makamında ziyaret etti. Belediye Başkanı Kara, ziyarette yaptığı konuşmada, Kilis’in küçük bir sınır ili olduğunu ama yüreğinin büyük olduğunu ifade ederek, “Avrupa Birliği’nin ’300-500 mülteci’ diyorlar onlar, -biz misafir diyoruz- almakta zorlandığı bir dünyada yaşarken, Kilis merkez nüfusu 93 bin 400 olmasına rağmen 135 bin Suriyeli misafire ev sahipliği yapıyoruz. Dünya tarihindeki savaşlarda göçler olmuştur, kendi nüfusundan fazla belirli bir yere bölgeye gelinmiştir. Ama kavganın ve gürültünün olmadığı hiçbir dönem olmamıştır. Kilis yüzde 60 misafir ağırlamasına rağmen, yüzde 60 masarif yüzde 40’ı yerli halk olmasına rağmen, hiçbir zaman kavga etmemiş, paylaşmış evini, sokağını, işini her şeyini paylaşmış, dünya tarihine altın harfler ile yazdıracak bir örneği sergilemiştir. Kilis Belediye Başkanı olarak Kilis’e başkanlık yapmaktan gurur duyuyorum” dedi.

“Fırat Kalkanı haklıdır, meşrudur”
Başkan Kara, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün 18 Ocak, dünyanın en vahşi terör örgütü DEAŞ’ın ülkemize, dolayısıyla Kilis’e saldırısının yıldönümü. 18 Ocak’ta füzeler atılmaya başlandı. Birçok insanımız şehit oldu, birçok insanımız yaralandı. Birçok maddi hasar meydana geldi. Daha da önemlisi belki de DEAŞ terör örgütü Türkiye’ye kendi ülkesini savunamaz hale geldiği imajı vermeye çalıştı. Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayeti ile hükümetimizin dik duruşu ile 15 Temmuz’u yaşamış bir Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dik durmasıyla Fırat Kalkanı Operasyonu gerçekleşti. Fırat Kalkanı niye yapıldı diyenler, gelsin Kilis’i görsünler, Kilis’teki yaşantıyı görsünler, bizim insanımızın nerede ise psikolojisi bozulmuştu. Fırat Kalkanı onun için haklıdır, meşrudur. Ve devam etmesi zaruridir diye düşünüyoruz.”
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ise, Suriye’de iç savaş nedeniyle 4-5 yıldan beri 3 milyona yakın insanın Türkiye topraklarına geldiğini ifade ederek, “Türkiye’nin çeşitli bölgelerine, Urfa, Mardin, Ankara’dan, İstanbul’a kadar bazıları çadır kentlerde, bazıları konteyner kentlerde bazıları da şehirlerde yaşamaktadırlar. Bu nüfusun en yoğun olduğu yer Kilis’tir. Kendi nüfusunun 1.5 misli nüfusu Suriye’den gelen nüfusu içinde barındırmakta, buna misafirlik yapmaktadır. Kolay bir olay değil, bu gönül büyüklüğü ister, bu yürek ister, bu iman ister. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, İslam ülkelerinin önemli bir kısmı bu hususta sınıfta kalmıştır. Zengin İslam ülkelerinin bazı fonlarının nerelerde harcandığını biz biliyoruz” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep GAÜN’lü akademisyen Tunus’ta sergi açtı Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Cevat Atalay Tunus’ta sergi açtı. Başkent Tunus’un 150 kilometre güneyinde yer alan Monastir kentinde düzenlenen resim sergisinin açılışına GAÜN Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Cevat Atalay yanı sıra Bülent Ecevit Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şemsettin Ziya Dağlı, Türkiye’nin Tunus Büyükelçisi Ahmet Misbah Demircan, Tunuslu yetkililer, sanatçılar ve sanatseverler katıldı. Marina’da İlkbahar Festivali kapsamında kişisel resim sergi açan Prof. Dr. Mustafa Cevat Atalay, Tunus’ta açtığı sergiyle birlikte yurt dışındaki 9’uncu sergisi olduğunu söyledi. Sergi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Atalay konuşmasında, “Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 750. yılının anıldığı 2023’te düzenlenen çevrim içi sergideki eserleri fiziksel sergiye dönüştürdük. 400 eser arasından seçerek 38 sanat çalışmasını bu sergi için hazırladım. Sergideki eserlerim Hazreti Mevlana’nın felsefesi ve tasavvuf kültürünü anlatıyor. Aynı zamanda Hazreti Mevlana’nın dünyaya vermek istediği sevgiyi, barışı ve herkesi kendi toplumunda barış içerisinde yaşamasını çağıran bir iklimi barındırıyor. Sergide, Hazreti Mevlana’nın felsefesi, dervişin evreni temalı bir betimleme içinde sema ritüeli çok önemli bir ortak özellik, bu özelliğe bağlı olarak sema gösterisini tanımlayan ve onun felsefi duruşunu sevgi düşüncesini ele alan çalışmalarım yer alıyor” diye konuştu.