YEREL HABERLER - 28 Ocak 2016 Perşembe 10:27

Kırklar Huzurlu Yaşam Protokolü' Değerlendirildi

A
A
A
Kırklar Huzurlu Yaşam Protokolü' Değerlendirildi

KIRKLARELİ (İHA) – Kırklareli Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nce hazırlanan ve bir önceki koruma kurulu toplantısında tanıtımı yapılan Kırklar Huzurlu Yaşam Protokolü çerçevesinde yapılacak çalışmalarla kişiyi suçtan uzak tutulacağı ve topluma entegre olmasının sağlanacağı, eşleştirme neticesinde gönüllü çalışanlar aracılığı ile yükümlü ve mağdurların sorun alanlarına yönelik ihtiyaçlarını yaşadıkları yerde tespit edileceği belirtildi.
Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu Ocak ayı toplantısı, Kırklareli Belediyesi meclis toplantı salonunda gerçekleşti. Toplantı, Kırklareli Koruma Kurulu Başkanı Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz başkanlığında, Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu, Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hakan Türkön, Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç, Kırklareli Baro Başkanı Av. Harun Saygılı, Kırklareli Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kapıcı ve 21 üyenin katılımıyla gerçekleşti.
Toplantıda, Kırklareli Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nce hazırlanan ve bir önceki koruma kurulu toplantısında tanıtımı yapılan Kırklar Huzurlu Yaşam Protokolü’nün (HUYAP) detayları görüşüldüğü belirtildi. Protokolün gelişim aşamalarına ve sürecine dair bilgiler verildiği toplantıda konuşan Kırklareli Koruma Kurulu Başkanı Cumhuriyet Başsavcısı İlyas Yavuz, “Bu protokol ile gönüllü çalışanlar ve denetimli serbestlik tedbiri altında bulunan yükümlüler ile suçtan zarar gören mağdurları eşleştireceğiz. Tabi bunun öncesinde biz gönüllü çalışacak olan kişilerin yeterliliklerini arttırmak için gönüllülerimizi bir dizi eğitimden geçireceğiz. Eşleştirme neticesinde gönüllü çalışanlar aracılığı ile yükümlü ve mağdurların sorun alanlarına yönelik ihtiyaçlarını yaşadıkları yerde tespit edeceğiz. Bunu yaparken de kişinin en doğal hali ile etkileşime geçilebilmesi için yükümlü veya mağdur kişinin gönüllü çalışan kişiden haberdar olmamasını sağlayacağız. Akabinde bu şekilde yapmış olduğumuz tespitlerdeki ihtiyaçlar doğrultusunda, yükümlüleri suça iten etkenler ile mağdurların suçtan gördüğü zararların giderilmesine çalışacağımız bir eylem planı hazırlayacağız” dedi.
“YÜKÜMLÜMÜZÜN İHTİYAÇLARINI GİDERMEYE ÇALIŞACAĞIZ”
Konuyu bir örnekle pekiştiren Başsavcı İlyas Yavuz, ceza infaz kurumundan şartlı tahliye edilerek Kırklareli’nin herhangi bir köyünde yaşamaya başlayan yükümlü bir vatandaşın, o köyde görev yapan ve aynı zamanda gönüllü olan öğretmen ile eşleştirileceğini ifade ederek, şöyle devam etti:
“Sonrasında gönüllü öğretmenimizi yükümlü vatandaşımız ile etkileşime geçirerek yükümlümüzün olması muhtemel sorunlarını tespit etmesini ve bir rapor halinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüze sunmasını sağlayacağız. Biz de protokolün koordinatör kurumu olan Denetimli Serbestlik Müdürlüğümüz aracılığı ile yükümlü vatandaşımızın ihtiyaçlarına yönelik -ki bu ihtiyaçlar eğitim-öğretim, aile görüşmesi, sosyal destek, iş, hukuki ihtiyaçlar vs. şeklinde olduğunu düşünürsek- protokol kapsamında olan ilgili kurum/kuruluş/sivil toplum kuruluşları ile işbirliği içerisinde gerçekleştireceğimiz projelerimizdeki faaliyetlerle yükümlümüzün ihtiyaçlarını gidermeye çalışacağız. Aynı zamanda bu protokol ile gönüllü çalışanlarımızın etkileşime geçtiği yükümlü ve mağdur kişilerde, rol model etkisi ile olumlu davranış değişiklikleri oluşturulmasını ve gerçek yaşam koşullarında planlamalar yapmalarını sağlayacağız.”
“HER TÜRLÜ GÖREV VE SORUMLULUKLARI YERİNE GETİRMEYE HAZIRIZ”
Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu ise, “İlimizde böylesine duyarlı bir Başsavcımız olduğu için kendimizi çok şanslı hissediyoruz, hazırlanan bu protokolün de çok faydalı olacağına inanıyoruz. Bu kapsamda yapılacak olan gerek ulaşım gerek tanıtım faaliyetleri için afiş, broşür benzedi dokümanların hazırlanıp bastırılması ve tüm diğer çalışmalar için şahsım ve ekibim adına her türlü görev ve sorumlulukları seve seve yerine getirmeye hazırız” diye konuştu.
Kırklareli Denetimli Serbestlik Müdürü Mustafa Güday da, protokolün amaç ve önemi hakkında açıklamalarda bulundu. Mustafa Güday, “Eğitim, bilgi aktarmaktan ziyade hal ve karakter aşılamaktır. Zira insanlık şahsiyet, karakter ve vakara meftundur. Bu bağlamda rol model etkisi ile yerinde yapılan pekiştirmeler sonucunda, kişide kabul gören tutum ve davranışların oluşması, kişiyi suçtan uzak tutacak ve topluma entegre olmasını sağlayacaktır. Bu protokol ile, bir yandan gönüllü çalışanlarla denetimli serbestlik tedbiri altında bulunan yükümlüler ve suçtan zarar gören mağdurların sorun alanlarına yönelik yapacağımız eğitim-öğretim, mesleki eğitim, aile görüşmesi, sosyal destek, iş, ekonomik destek, yoğun görüşme, hukuki ihtiyaçlar gibi. faaliyetler neticesinde kişilerin ihtiyaçları giderilirken bir yandan da rol model etkisi ile kişilerde olumlu tutum ve davranışlar geliştirilecektir “ dedi.
Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa AYKAÇ, bilim kurulu oluşturarak, gönüllü çalışacak kişilere yönelik verilecek olan eğitim programını belirleyeceklerini ve planlayarak uygulayacaklarını belirtti.
Protokol kapsamında Kırklareli’ndeki belde belediyelerinin de maddi ve manevi desteklerde bulunduğu toplantıda, protokol gereği Kırklareli Barosu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü ile İl Müftülüğü her hafta belirlenen bir günde, Kosgeb İl Müdürlüğü ise, belirli aralıklarla danışmanlık hizmetleri için Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nde en az uzman seviyesinde bir personel görevlendireceği kaydedildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.