EĞİTİM - 16 Mayıs 2020 Cumartesi 08:05

COVID-19’un ardından 'Açlık Salgını'

A
A
A
COVID-19’un ardından 'Açlık Salgını'

Koronavirüse bağlı olarak dünya küresel bir açlığın eşiğinde... Daha çok Afrika’nın yoğunlukta olduğu 55 ülkede gıda krizinin derinleşeceği tahmin ediliyor. Rakamlar, 135 milyon kişinin kritik gıda güvensizliği yaşadığını ortaya çıkarıyor. Yıl sonuna kadar bu halkaya 130 milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor.

COVID-19 dünyanın gündeminde önemli bir yer işgal ediyor. Ancak başka bir acil durum türü olan gıda güvensizliği de tüm dünyada milyonlarca insanın hayatını tehdit ediyor.
FSIN (Gıda Güvenliği Bilgi Ağı)  tarafından yayınlanan Gıda Krizleri Küresel Raporu (GRFC) 2020’de akut gıda güvensizliğine dikkat çekilerek “COVID-19’a bağlı olarak 2020'nin sonuna kadar, 265 milyondan fazla insanın küresel olarak açlık eşiğinde olabileceğini tahmin ediyoruz. Bu durum gıda güvensizliği için öngörülen kriz seviyesi neredeyse iki katı” denildi.
Birleşmiş Milletlere bağlı; Dünya Gıda Programı, UNICEF, UNHCR, OCHA, BM Gıda ve Tarım Örgütü ile AB ve ABD’den çeşitli örgütlerin de olduğu 16 ortak kuruluş tarafından desteklenen FSIN, dünyadaki 55 ülkede gıda krizinin yoğunlaşacağına dikkat çekti.
Daha şimdiden 135 milyon kişinin kritik gıda güvensizliği yaşadığı vurgulanan raporda, en iyi zamanlarda bile acil bir küresel sorun olan açlığın, COVID-19 salgını ile birlikte 130 milyon kişiyi daha etkileyeceği, salgınının devam eden etkisiyle birlikte 2020 yılı sonuna kadar toplam 265 milyon kişinin etkilemesinin kaçınılmaz olduğu belirtildi.

SAHRA ALTI GÖZALTINDA
Gıda güvensizliğinin en fazla etkileyeceği yer olarak ise Afrika diğer kıtalardan daha riskli bir durumda. Raporda analiz edilen nüfusun yarısından fazlası - 73 milyon kişi - Sahra altı Afrika'da bulunuyor. Eyaletler arası çatışmalar, iç şiddet, bölgesel / küresel istikrarsızlık veya siyasi krizler, mülteci akını, kuraklık ve seller, çekirge istilası, bölgesel salgın hastalıklar gibi birçok olumsuz şartları bünyesinde barındıran bölge yeni bir krizle birlikte ciddi anlamda etkilenecek görünüyor.
Şu anda sadece Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 15 milyon kişi akut gıda güvensizliği yaşıyor. Ülkenin doğusunda yoğun bir silahlı çatışma yaşanıyor ve Mart 2020'den itibaren ülkede Ebola'nın yeniden yayıldığı yönünde raporlar mevcut...
Bu arada, Doğu Afrika'da, yeni nesil çekirgeler, milyonlarca insan için hayati önem taşıyan gıda kaynaklarını yok ederek, ekili arazileri yok ediyor. Hava şartları, bu trilyonlarca çekirge sürüsünü normalde haşere ile uğraşmaya alışık olmayan ülkelere itti. Sürülerin sadece birkaç ay içinde katlanarak büyüme potansiyeli var, bu nedenle bu 2020'de bölgede büyük sorunlar bekleniyor.

ORTA DOĞU VE ASYA RİSKLİ
Orta Doğu'da 43 milyon daha fazla insan benzer zorluklarla uğraşıyor. Yemen krizde 15,9 milyon (analiz edilen nüfusunun \%53'ü) ile dünyadaki en gıda güvensiz ülke konumunda. Üç yıllık iç savaşın bir sonucu olarak gıda güvensizliğinin neredeyse felaket düzeyinde olduğu tek ülke.
Bir diğer sorunlu bölge ise 11,3 milyon insanın kritik bir akut gıda güvensizliği durumunda bulunduğu Afganistan. Ocak-Mart 2020 arasında 138 binden fazla mülteci İran ve Pakistan'dan ülkeye döndü ve gıda kaynaklarını zorlamaya başladı.
Analiz edilen Pakistan nüfusunun yarısından fazlası (\%51), Asya'daki en yüksek akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya. Bu rakamlar, ortalamanın altındaki muson yağmurları gibi aşırı hava şartları nedeniyle daha da kötüleşmiş durumda.
COVID-19 ekonomik şartları kötüleştirdiğinden, büyük insani yardım kuruluşlarında fon kesintilerine de yol açmaya başladı. Dünya Gıda Programı yöneticilerine göre 300 binden fazla insan ölebilir.
İran veya Filipinler gibi 16 ülke, yetersiz veri nedeniyle analize dâhil edilmemiş buralardaki tahminî veriler de iç açıcı görünmüyor.

​Türkiye Gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Tarsus’ta sanatsal etkinlikler artıyor Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı bünyesindeki Tarsus’a Değerler Katanlar Kurulu (TADEKA) tarafından sanatsal etkinlikler tüm hızıyla devam ediyor. TADEKA’nın öncülüğünde ’Dünya Sanat Günü’ne özel olarak hazırlanan ve birçok sanatçının eserinin yer aldığı ’Sanat Güzelleştirir’ adlı karma resim sergisi, Mehmet Bal Sanat Galerisi’nde açıldı. Açılışa Büyükşehir Belediyesi Kent Katılımı ve Sivil Toplum ile İlişkiler Şube Müdürü Başar Akça, TADEKA üyeleri, siyasi parti temsilcileri ve sanatseverler katıldı. Birçoğu Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel Berdan Konukevinde 2 gün süren resim çalıştayında ortaya çıkan eserden oluşan sergi, 30 Nisan’a kadar açık kalacak. “Sanat yapmayı herkese tavsiye ediyorum” Serginin küratörlüğünü yapan ressam Nurettin Gözen, açılışta yaptığı konuşmada, eserlerin birçoğunun 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak gerçekleşen atölye çalışmalarında yapıldığını ifade ederek, “Herkesin eline sağlık. Bundan sonra devam edecek, daha güzel şeyler yapacağız. Sanat iyileştirir, sanat moral verir, sanat insanı güzelleştirir. Sanat yapmayı herkese tavsiye ediyorum” dedi. “Çalışmaların tamamına ful destek olacağız” Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu, yapılan çalışmalarla Mersin’in çok daha ilerilere gideceğini kaydederek, “Hep birlikte bu çatı altında sanat çalışmaları yapmak bizim için çok büyük bir fırsat. Özellikle Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesinde olduğumuz için TADEKA çatısı altında kadın çalışmalarının tamamına destek olacağız. Dernekler bazında yeni projelerle geliyoruz” diye konuştu. “Sergilemenin gururunu yaşıyoruz” Sanatçılardan Seda Yıkılmazpehlivan da Büyükşehir Belediyesi tarafından ’8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak Berdan Konuk Evinde gerçekleştirilen resim kampına da katıldığını belirterek, “57 ressamın katıldığı çalıştayda 75 küsur resim ortaya çıktı. Onlardan iki tanesi de bana ait. Hem keyifli bir organizasyon içerisinde yer aldık hem anlamlı bir güne, anlamlı resimler üretmeye çalıştık. Biz çok eğlendik. Bu değeri görmekten de mutlu olduk. Bugün de sergilemenin gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
Yozgat Korkutan artış: Yozgat’ta son bir haftada 255 kişinin vücudundan kene çıkartıldı Havaların ısınmasıyla Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında artış yaşanırken, Yozgat’ta son bir haftada 255 kişi vücuduna yapışan kene nedeniyle sağlık kuruluşlarına başvurdu. KKKA hastalığının yoğun şekilde görüldüğü illerden biri olan Yozgat’ta ilkbahar mevsimiyle birlikte kene vakaları başladı. İç Anadolu Bölgesi’nde özellikle Yozgat, Sivas ve Tokat çevrelerinde sık görülen ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına neden olan keneler kırsal kesimde yaşayanlar için risk oluşturuyor. KKKA’nın ölümcül sonuçlar doğurduğunu söyleyen uzmanlar ise, tarım alanları, yeşil alanlar ve hayvancılığın yapıldığı yerler ile pikniğe giden vatandaşlara uyarılarda bulunarak tedbirli olmalarını istedi. En çok vakaya Saraykent ilçesinde rastlandı Uzmanlar, kırsal alanda vatandaşların vücudu kapatan kıyafetler tercih etmelerini, pantolon paçalarını çorapların içine sokmalarını tavsiye ederken, ateş, halsizlik, baş ağrısı, vücut ağrısı, ishal gibi şikayetleri bulunan kişilerin ise en yakın sağlık kuruluşuna gitmelerini önerdi. Uzmanlar ayrıca, vücuda yapışan kenenin bulunduğu yerden çıplak elle temas etmeden çıkartılması gerektiğine dikkat çekti. Yozgat ili genelinde son bir haftada 255 kişinin vücuduna kene yapışırken, kene vakalarının en yoğun olduğu ilçe ise Yozgat’ın Saraykent ilçesi oldu. Saraykent ilçesinde 60, Sarıkaya ilçesinde 30, Kadışehri ilçesinde 27 ve diğer ilçeler olmak üzere 255 kişi sağlık kuruluşlarına müracaat ederek, vücuduna yapışan keneyi çıkarttı. Kene yapışması nedeniyle Yozgat Bozok Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde 2, Yozgat Şehir Hastanesi’nde ise 1 olmak üzere 3 kişinin de tedavisinin devam ettiği öğrenildi. “Keneye karşı tedbirli olun” Yozgat Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Doktoru Dilek Yılmaz, keneye karşı vatandaşları uyararak, almaları gereken tedbirler konusunda uyarılarda bulundu. Yılmaz, “Vatandaşlar dağa, ormana, tarlaya, bahçeye giderken açık renkli ve kapalı kıyafetler giyinmeliler. Pantolon paçalarını çoraplarının içerisine koysunlar, kırsal alandan döndükten sonra kıyafetlerini tamamen çıkartıp vücutlarını kontrol etsinler. Özellikle kasık bölgeleri, diz arkaları, kulak arkası ve ense ve saç diplerine bakıp kene kontrolü yapsınlar. Eğer hastaya kırsalda kene temas ettiyse kendileri sağlık ocağına başvurmadan önce güvenli bir şekilde keneyi kendileri çıkarsınlar. Tabii ki bunu çıplak elle yapmayıp, eldiven, bez veya poşet ile kenenin kafa kısmına en yakın yerden tutup keneyi çıkarsınlar. Kene tuttuktan sonra kendilerini 10 gün boyunca gözlemlemeliler. Ateş, bulantı, kusma, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, iştahsızlık, halsizlik gibi belirtilerin bir ya da birkaçı olursa o zaman hastaneye başvursunlar. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ölümcül bir hastalık ve bu nedenle vatandaşlarımızın çok dikkatli olmalarını öneriyoruz” dedi.
İstanbul Net UYP açığı 314,2 milyar dolara yükseldi Net UYP, 2023 yıl sonunda eksi 286,7 milyar ABD doları iken 2024 Şubat sonunda eksi 314,2 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Şubat ayı Uluslararası Yatırım Pozisyonu Gelişmeleri’ni açıkladı. Buna göre Şubat sonu itibarıyla, Uluslararası Yatırım Pozisyonu (UYP) verilerine göre, Türkiye’nin yurt dışı varlıkları, 2023 yıl sonuna göre yüzde 2,4 oranında azalışla 320,2 milyar ABD doları, yükümlülükleri ise yüzde 3,2 oranında artışla 634,4 milyar ABD doları olarak gerçekleşti. Türkiye’nin yurt dışı varlıkları ile yurt dışına olan yükümlülüklerinin farkı olarak tanımlanan net UYP, 2023 yıl sonunda eksi 286,7 milyar ABD doları iken 2024 Şubat sonunda eksi 314,2 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Varlıklar alt kalemleri incelendiğinde, rezerv varlıklar kalemi 2023 yıl sonuna göre yüzde 8,8 oranında azalışla 128,5 milyar ABD doları, diğer yatırımlar kalemi yüzde 3,3 oranında artışla 126,2 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Diğer yatırımlar alt kalemlerinden bankaların Yabancı Para ve Türk Lirası cinsinden efektif ve mevduatları yüzde 8,1 oranında artışla 50,4 milyar ABD doları oldu. Yükümlülükler alt kalemleri incelendiğinde, doğrudan yatırımlar (sermaye ve diğer sermaye) piyasa değeri ile döviz kurlarındaki değişimlerin de etkisiyle 2023 yıl sonuna göre yüzde 11,3 oranında artışla 176,3 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Portföy yatırımları 2023 yıl sonuna göre yüzde 6,9 oranında artışla 102,5 milyar ABD doları oldu. Yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi stoku 2023 yıl sonuna göre yüzde 16,7 oranında artışla 34,5 milyar ABD doları olurken, yurt dışı yerleşiklerin mülkiyetindeki DİBS stoku yüzde 6,2 oranında artışla 2,8 milyar ABD doları, Hazine’nin tahvil stoku (yurt içi yerleşiklerce alınan tahvil stoku düşüldükten sonra) ise yüzde 2,8 artışla 43,7 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde, diğer yatırımlar 2023 yıl sonuna göre yüzde 1,3 oranında azalarak 355,6 milyar ABD doları oldu. Yurt dışı yerleşiklerin yurt içi yerleşik bankalardaki Yabancı Para mevduatı, 2023 yıl sonuna göre yüzde 3,2 oranında azalarak 41,8 milyar ABD doları olurken, TL mevduatı yüzde 9,1 oranında artarak 18,6 milyar ABD doları oldu. Bankaların toplam kredi stoku yüzde 0,6 oranında artarak 63,6 milyar ABD doları olurken, diğer sektörlerin toplam kredi stoku yüzde 1,9 oranında azalarak 99,2 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşti.
Erzurum 5 yılda toplam 5591 hatim Oltu’nun Özdere Mahallesi’nde ‘Vefa Günü Hatmi Şerif Programı’ kapsamında 5’ncisi düzenlenen hatimlerde bu yıl 1090 hatim okundu. Böylece rakam 5 yılda 5591 hatime ulaştı. Okunan hatimler ahirete göç eden Özdere sakinleri ve Şehitlerin aziz ruhuna bağışlandı. Erzurum’un Oltu İlçesine bağlı Özdere Mahallesi, 5 yıldır geleneksel olarak düzenlenen ‘Vefa Günü Hatmi Şerif Programı’ kapsamında okunan hatimleri ebediyete intikal eden köy sakinleri ile tüm şehitlerin ruhuna bağışlıyor. Yer yüzündeki Özdere mahallesinin gözü kulağı olan Şakir Şahin’in organize ettiği ‘Vefa Günü Hatmi Şerif Programı’ 5’ncisi Ramazan Bayramın’nda Özdere Mahallesi Camiinde yapıldı. Özdereli Kur’an Bülbülleri tarafından Ramazan ayı boyunca okunan Hatmi Şerifler, Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve Dualar eşliğinde ebediyete intikal eden Özdere mahallesi sakinleriyle tüm Şehitlerin ruhuna bağışlandı. Prof. Dr. İsmail Altun öncülüğünde Alaattin Bülbül, İsa Aras ve Emre Tepe’nin öncülüğünde yapılan ‘Vefa Günü Hatmi Şerif Programı’ yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Lütfü Koçak, İsmail Koçak, Ensar Şahin, Murat Demir, Rahmi Dağ, Davut Özdemir, İbrahim Bülbül gibi hafızlar Kur’an-ı Kerim tilavetiyle etkinliğe katkı sağladılar. 31 Mart Yerel Seçimlerinde tek aday olarak seçimlere giderek güven tazeleyen Özdere Mahalle Muhtarı Lokman Altun, ‘Vefa Günü Hatmi Şerif Programı’nı organize eden Şakir Şahin, Prof. Dr. İsmail Altun öncülüğünde Alaattin Bülbül, İsa Aras ve Emre Tepe ile tüm köy sakinlerine hatimler için teşekkür etti. Özdere Mahallesi Camii’ni dolduran vatandaşlar okunan dualara ‘Amin’ diyerek ellerini semaya açtı. 5 yılda 5591 hatim okundu Özellikle köylerinde ahirete göç eyleyen vatandaşlar ile Şehitler’in ruhuna bağışlanmak üzere 5 yıldır aralıksız ‘Vefa Günü Hatmi Şerif” organize ettiklerini belirten Şakir Şahin, 5 yılda 5hatmi şerif okunduğunu söyledi. Şahin, “5yılda 5591 hatim, binlerce Yasin-i Şerif ve sureler ile ihlas ve kelime-i tevhitler okundu. Gerek köyümüzde, gerek Oltu’da, gerek Erzurum’da ikamet eden köylülerimiz ile Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinde bulunan Özdereli hemşehrilerimiz beş yıl önce başlattığımız projeye katıldı. Beş yılda ahirete göç etmiş köylülerimizin yanı sıra Kahraman ecdadımız ve şehitlerimizin ruhuna hatimler bağışladık. Projemizde yer alan tüm Kur’an bülbüllerine ve programımızı şereflendiren köyümüzün yetiştirdiği hafızlara teşekkür ediyoruz. Ramazan bayramının ikinci gününde Akşam namazına müteakip gerçekleştirdiğimiz programa katılan tüm köylülerimize ve yaptığımız canlı yayınlarda el açıp ‘Amin’ diyen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.
Antalya Başkan Güngör: “Turizmdeki orta ölçekli işletmelere destek paketi düzenlenmeli” MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin nakit döngüsünde sıkıntı yaşadığını belirterek turizmciye yönelik finansa erişim destek paketi düzenlenmesi gerektiğini söyledi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) Başkanı Seydi Tahsin Güngör, turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin yaşadığı nakit döngüsündeki daralma ile ilgili açıklamalarda bulundu. Turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerde yaşanan ekonomik daralma nedeniyle mal temininde zorlanıldığını kaydeden Başkan Güngör, “Bu yıl turizm sezonu çok iyi başladı. Turizm tesislerimizin doluluk oranı çok yüksek. Ülkemize ve bölgemize gelen turist sayısında rekor artış bekliyoruz” dedi. 2024 turizm sezonun yoğun bir şekilde başlamasına rağmen turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin para arzında yaşadıkları sıkıntıdan dolayı mal almakta zorlandıklarını belirten Başkan Güngör, “Bu işletmelerimize devletimiz tarafından can suyu olabilecek bir destek paketinin çıkarılmasını gerekmektedir. Orta ölçekli işletmeler göz ardı edilmemelidir. Devletimiz tarafından çıkaracak destek paketi işletmelerimizi rahatlatacak ve turizm girdilerinde belirgin artış sağlanacaktır” diye konuştu. “Turizmde ara ticaret yapan işletmeler kollanmalıdır” Turizmde ara ticaret yapan işletimlerin ülke ekonomisine sağladığı katkının önemine vurgu yapan Başkan Güngör şunları söyledi: “Türkiye’nin iç piyasada yaptığı birçok üretim turizm işletmeleri tarafından tüketilmektedir. Bu işletmelerdeki performans düşüklüğü iç piyasadaki üreticileri olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle turizm sektöründe özellikle ara ticaret yapan işletmelere can suyu olabilecek özel bir destek paketi çıkartılmalıdır. Bu şekilde hem iç piyasadaki üretim desteklenmiş olacak hem de turizmden ciddi döviz girdisi sağlanacaktır.” Yeni sezonda konaklama alanında eldeki verilerin oldukça olumlu göründüğünü kaydeden Başkan Güngör, “Nakit döngüsündeki daralma nedeniyle yaşanan olumsuzluklar giderilirse son yılların en verimli sezonunu yaşayacağız” şeklinde konuştu.
İstanbul Küçükçekmece’de küçük sanatçılardan 23 Nisan sergisi Küçükçekmece’de 120 çocuk, bir yıllık emeklerinin ürünü olan eserleri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla “Rengini Bul” isimli sergiyle sanatseverlerle buluşturdu. Küçükçekmece Belediyesi Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat eğitimi alan 120 çocuk, bir yıllık emeklerinin ürünü olan eserleri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla “Rengini Bul” isimli sergiyle sanatseverlerle buluşturdu. Ebru ve Özel Sanat Eğitimi branşlarında pek çok çalışmanın yer aldığı serginin açılışına çok sayıda öğrenci ve ebeveynlerinin yanı sıra Küçükçekmece Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güney Özkılınç da katıldı. Güzel Sanatlar Akademisi’nde kapılarını aralayan serginin açılışında, çocukların heyecanı gözlerinden okundu. 23 Mayıs’a dek gezilebilir Tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan Güney Özkılınç, sergide eseri bulunan çocukları tebrik ederek, “Küçükçekmece’de 23 Nisan’ı coşkuyla kutluyoruz. 3 gün boyunca kutlamalarımız devam edecek. Sergide emeği geçen tüm öğretmenlerimize de teşekkür ediyorum. Güzel Sanatlar Akademisi’nde farklı kategori ve farklı disiplinlerde Küçükçekmeceli çocuklara sanat eğitimi vermeyi sürdüreceğiz” diye konuştu. 2023-2024 eğitim döneminde Güzel Sanatlar Akademisi’nin özel yetenek sınavından geçerek başarı kazanan öğrencilerin bir yıl boyunca gerçekleştirdikleri çalışmaların yer aldığı sergi, 23 Mayıs’a dek Güzel Sanatlar Akademisi’nde gezilebilir.