GENEL - 19 Ekim 2018 Cuma 13:23

Ataman: “Batı demokrasi krizi yaşıyor"

A
A
A
Ataman: “Batı demokrasi krizi yaşıyor"

KIRŞEHİR (İHA) – Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinde düzenlenen Toplum, İktidar, Siyaset Kongresinde konuşan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Görevlisi Muhittin Ataman, Batı’nın demokrasi krizi yaşadığını söyledi.

KIRŞEHİR (İHA) – Kırşehir Ahi Evran Üniversitesinde düzenlenen Toplum, İktidar, Siyaset Kongresinde konuşan Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Görevlisi Muhittin Ataman, Batı’nın demokrasi krizi yaşadığını söyledi.



Fen Edebiyat Fakültesi Konferans salonunda yapılan Toplum, İktidar, Siyaset kongresi açılışına KAEÜ’si Rektörü Vatan Karakaya, rektör yardımcıları ve çok sayıda öğrenci katıldı.



Batı’nın gücüne rağmen ekonomik bir kriz içinde olduğunu belirten Ataman, “Bizim içerisinde bulunduğumuz sistemin adı Batı sistemi batı modern dünyanın banîsidir. Değerleri ve kurumlarıyla bugün içerisinde yaşadığımız kurumları ve normları ortaya çıkartan dünya. Bugün bakıldığı zaman Batı dünyasının değerleri itibariyle bir kriz içerisinde olduğunu görüyoruz. Batı ne liberal demokrasiden yana bir dünyadır ne de serbest piyasadan yana olan kapitalistik bir dünya görüşüne sahiptir. İkisi de yok. Batının kendi inandığı ve yaymaya çalıştığı değerlere sırtını dönmesi ve ayrı siyasetler geliştirmesi içerisinde yaşadığımız krizin temel nedenlerinden bir tanesi. Batı, kendi içerisinde de demokrasi krizi yaşıyor. Ama batının demokrasiye bakışında ki sakatlık batı dışında ki dünyaya bakışında ortaya çıkar. Son on yıla bakıldığında batının demokrasine müdahale ettiği birkaç devlet var. En dramatik olanı Mısır’dır. 4 bin yıllık Mısır tarihi boyunca ilk defa özgür ve şeffaf yapıldığı kabul edilen seçimlerden sonra iktidara gelen Muhammed Mursi’nin ABD’nin diğer batılı devletlerle ve körfez devletlerle Mursi’nin iktidarına nasıl son verildiğini biliyoruz. Türkiye Cumhuriyetinin 15 Temmuz’undan batılı devletlerin kayıtsız kaldığını ve buna katkı sağlamadığını söylemek imkansız. Sadece İngiltere istisnası var. Darbe girişimini kınayan bir batılı devlet bile olmadı. Türkiye’de darbeciler değil, darbe girişimine katılan insanlar değil darbeyi engellemeye çalışan insanların batı dünyasında eleştirildiğini söylesem yeterlidir. BM sistemi de bir kriz içerisinde Suudi Arabistan Prensi üzerinden bir bölgesel projeksiyon yapıyordu ABD, canavarca hunharca suikasttan sonra o projesi de çöktü. Aslında başarılı olma ihtimali çok düşük olan bir projeydi. Kendilerine ait projeleri vardı" diye konuştu.



“Türkiye, ABD ve Batıya siyasi muhalefeti doğrudan yapan ülke”


Türkiye’nin ABD ve Batı’ya doğrudan siyasi muhalefet yaptığını bildiren Ataman konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Küresel ölçekte e doğrudan ve net şekilde yapan birinci ülkedir. Çin hala siyasi muhalefet noktasında değil. Çin dünyanın bir numaralı ekonomik ve askeri gücü olacak diye bekleniyor. Türkiye şuanda ABD’ye ve batıya siyaseti doğrudan yapan birinci ülkedir. Türkiye bir şekilde bu siyasi muhalefeti yapmak zorunda bırakıldı. Türkiye; BM,NATO, G-20 gibi küresel platformlarda muhalefeti temsil etmeye başladı. Türkiye, uluslar arası sitemin adil bir biçimde yeniden dizayn edilmesini ifade ediyor. Dünya 5’ten büyüktür sözü bu yönde yapılmış bir çağrıdır”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.