YEREL HABERLER - 26 Ağustos 2016 Cuma 14:47

CHP Liderine yapılan saldırıya kınama

A
A
A
CHP Liderine yapılan saldırıya kınama

CHP Kırşehir il teşkilatı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan suikast girişimini kınadı.
Parti binasında yapılan basın açıklamasında konuşan İl Başkanı Yılmaz Zengin, sosyal hukuk devletinin bir an önce çalışmalarına başlaması gerektiğini söyledi.
İl Başkanı Zengin açıklamasında Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu devrim’in ‘Özgürlükçü demokrasi’ devrimi olduğunu belirtti.
“Parti devleti düzenine son verilmeli”
Saydam bir hukuk devletinin kurulmasını gerektiğini anlatan İl Başkanı Zengin, “Yargı, siyaset ve her türlü güç odağının kontrolünden kurtulmalı. Özel güdümlü yargı uygulamalarına bir an önce son verilmeli, darbe hukuku ve onu tahkim eden tüm düzenlemeler kaldırılmalı hak ve özgürlükler hiçbir ayrım yapılmaksızın güvence altına alınmalı.Kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter demokrasi güçlü ve etkin kılınmalı.”dedi.
İl Başkanı Zengin yapılan saldırı ve terör sürecini şöyle değerlendirdi:
“Genel Başkanımıza yapılan saldırı ve bugün gerçekleşen terör saldırılarda hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmetle anıyorum. CHP hiçbir zaman faşizme ve teröre boyun eğmemiştir. CHP çakallara asla boyun eğecek bir parti değildir. Bizim tek suçumuz, misak-ı milli sınırlarını korumak ve halkın geleceğini güvence altına alacak politikalar üretmektir. 15 Temmuz’da milletin parası ile alınan silahlarla halkın iradesine ipotek koymak istediler. İktidar olmasak da bu ülkenin harcı bizleriz. 1915’te bu vatan için isimlerini dahi bilmediklerimiz koyun koyuna yatıyor. CHP konvoyuna kimse saldırıda bulunamaz. Bizlerin hiç kimseden korkusu yok ve hiçbir zaman da olmayacak. Artık birlik ve beraberlik zamanıdır. Karanlık güçlerin saldırıları daima devam edecek bizlerde ilkelerimizle bu güçlere karşı duracağız. Terörle müzakere değil, mücadele edilir. Terör bir insanlık suçudur.”
Basın toplantısı sonrası CHP tarafından hazırlanan Cumhuriyet Halk Partisi Demokrasi, Değişim ve Kardeşlik Projesi bildirgesini katılımcılara dağıttı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.