GENEL - 21 Ekim 2017 Cumartesi 17:17

1.5 yıl sonra kızının cesedi bulunan anne idam istiyor

A
A
A
1.5 yıl sonra kızının cesedi bulunan anne idam istiyor

Kocaeli’de ormanlık alanda cesedi bulunan ve 1 yıl önce öldürüldüğü tespit edilen Elif Arslan’ın annesi Şerife Arslan kızının katilinin idam edilmesini istedi.

Kocaeli’de ormanlık alanda cesedi bulunan ve 1 yıl önce öldürüldüğü tespit edilen Elif Arslan’ın annesi Şerife Arslan kızının katilinin idam edilmesini istedi.


Geçtiğimiz Perşembe günü Kocaeli’nin Gebze ilçesine bağlı Muallim Mahallesi’ne bağlı Belde Limanı mevkiinde bulunan boş bir arazide Elif Arslan isimli kadının cesedi bulunmuştu. Polis ekiplerinin yaptığı çalışmalar neticesinde 31 yaşındaki Elif Arslan’ı öldürdüğü anlaşılan Soner S. yakalanmış ve alınan ifadesinde suçunu itiraf etmişti. Soner S. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Genç kızın Gebze’ye bağlı Osman Yılmaz Mahallesi’nde bulunan evi ise acılı haber ile adeta yıkıldı. Bir yıldan uzun süredir kızlarını arayan acılı anne Şerife Arslan, kızının katiline idam cezası verilmesini istedi.



"İnsan öldürmek bu kadar basit bir şey mi?"


Kızı Elif Arslan kaybolduğundan beri ailecek perişan olduklarını anlatan anne Şerife Arslan, "Kızım geçen sene Ekim ayının 25’inde kayboldu. Bir yıldır hep umudumuz vardı. ‘Acaba evlendi mi?’yoksa başına başka bir durum mu geldi diye düşünüyorduk. Dün haberi aldığımda memleketteydim. Bana, ‘Seni polisler çağırıyor ifadeni alacaklar’ dediler. Ben de geldim. Meğerse cesedini bulmuşlar. Benim yavrumu kandırmışlar. Artık 1 kişi miydi yoksa birkaç kişi mi onu bilmiyorum. Muallimköye götürmüş. Orada artık ne tartıştılarsa o kısmını biz bilmiyoruz. Ben bu kişinin en büyük cezayı almasını istiyorum. İnsan hayatı bu kadar kolay mı? İnsan öldürmek bu kadar basit bir şey mi? Cenab-ı Allah canı vermiş bir tek de alabilir. Benim yavruma nasıl kıydılar? Biz ailecek perişan olduk. Bizim hiçbirimizde bir hayır kalmadı. Ne çocuklarımda ne gelinlerimde ne torunlarımda bir hal kalmadı. Biz 1 senedir öldük öldük dirildik. Kızımız acaba FETÖ’cülerin eline mi düştü? Acaba uyuşturucu satıcılarının eline mi düştü? Acaba astılar mı, kestiler mi? Benim kızıma nasıl kıydılar? Bir aileye bu kadar acı Allah’tan reva mıdır? Bunu yapana en ağır cezayı versinler. Onu bana teslim etsinler ben onu delik deşik etmek istiyorum. Benim içim soğumuyor" dedi.



"Bu caninin en ağır cezayı almasını istiyorum"


Ailesinin çok büyük acılar yaşadığını söyleyen anne Arslan, "Ben bu caninin en ağır cezayı almasını istiyorum. Çıkamasın cezaevinden ölüsü çıksın oradan. Ben başka bir şey istemiyorum. Onun yüzünden benim yavrum sıhhatinden oldu. Büyük oğlum üzüntüden kanser hastası oldu. Küçük oğlum dersen neredeyse kafayı yiyecek. Çoluğumuz, çocuğumuz, tüm ailemiz perişan oldu. Bize yazık değil mi? Bir aileye bu yapılır mı? Bir aileye bu kadar acı çektirilir mi? Onun annesi, babası yok mu? Nasıl kıydın benim dünya güzeli yavruma? İnsan öldürmek bu kadar kolay mı? Bu kadar basit bir şey mi? Bizim kızlarımız, gelinlerimiz, bacılarımız sokağa çıkamayacaklar mı? Bizim hep çoluğumuz, çocuğumuz hep korkuyor şu anda. Sokağa çıkamıyorlar. Torunlarım korkudan sokakta gezemiyor. Yeğenlerim, gelinlerim hepsi korkuyorlar sokakta acaba başımıza bir iş mi gelecek diye. Dünya kötü, ortalık pislik dolu. Biz Türkiye’de gezemeyecek miyiz? Namusumuzla yaşayamayacak mıyız? O benim ciğerimi yaktı. İnşallah Allah’ım beş misli acıyı ona verir. Allah ona hapislerden çıkmayı nasip etmesin" şeklinde konuştu.



"Benim çocuğuma korkudan bir sürü iftira atmış"


Katil Soner S.’nin kızına iftira attığını belirten acili anne, "Benim çocuğuma korkudan bir sürü iftiralar atmış. ‘İçkiliydim, alkollüydüm, esrarlıydım’ falan demiş ifadesinde. Vicdanı sızlamış da gidip teslim olmuş sözde. Öyle bir şey yok. Polis buldu onu. Arabasındaki kan izinden çaktırmadan almış polisler. Araba yıkamacısında bulmuşlar onu. Güya vicdanı sızlamış da öyle konuşmuş. Vicdanı sızlayan 1 senedir benim yavrumu gömmemiş bile. Benim yavrumu atmış çalılıklara. Üstüne biraz tahta, biraz çalı çırpı atmış. Ben ona 30 sene emek verdim. Bir ağaç kolay mı büyüyor? Bir evlat da kolay yetişmiyor. Ben onu okullarda okuttum. Geceler boyu uyumadım. Yeri geldi buldum yeri geldi bulamadım. Bu insanlara artık idam cezası verilsin. Artık bu insanlara ‘Dur’ denilsin" ifadelerini kullandı.



"Katilin yanında kim varsa onların da bulunmasını istiyorum"


Katilin tek başına olduğuna inanmadığını söyleyen anne Şerife Arslan, "Bu tek değil. Tek başına o kadar mesafe taşıyamaz benim yavrumu o. Bunun yanında kim varsa onları da bulsunlar. O tek başına yapmadı o işi. Benim ciğerim yanıyor. 1 senede öldüm öldüm dirildim ben. Ben sabahlara kadar uyumadım. Her kapı açıldığında, her camın altında yavrumu gördüm ben. Bu insanları assınlar. Bu insan asılmadıktan sonra benim içim soğumaz. En ağır cezayı versinler buna. Başka hiçbir şey istemiyorum. Ben yavrumu şimdi doğru dürüst göremeyeceğim bile. Nasıl geleceği belli değil. Poşette mi, torbada mı geleceğini bilmiyorum yavrumun. Bir senede bir ceset ne hale gelir. Madem yaptın niye zamanında bildirmedin? Polis onu bulmasa daha da bildireceği falan yokmuş. İlk günden vurmuş kızımı. Kaçırdığı gün vurmuş çocuğumu. Bir de gezmeye gittik falan demiş. Hepsi yalan. Konuşmaya diye çağırdı sonra takır takır vurdu çocuğu. Cani bu cani. İnsan olsa onu yapmaz zaten. Ben onun saçının telini kıskanırken. Ben onun yüzüne bakmaya kıyamazken, o insan benim yavruma nasıl kıydı?" dedi.


Öldürülen Elif Arslan’ın cesedinin İstanbul Adli Tıp Kurumunda yapılan otopsi işlemleri devam ediyor. Otopsinin tamamlanmasının ardından cenaze Karabük’te toprağa verilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Balkondaki sepete nişan almışlar Rize’de çamaşır asmak için balkona çıkan vatandaş, sepetindeki deliği ve yerde bulunan mermi çekirdeğini görünce şoke oldu. Rize’de Yeniköy Mahallesi Papatya Caddesinde 6 katlı binanın en üst katında yaşayan Burçin Öksüz, çamaşırlarını asmak için balkona çıktı. Marketten alışveriş için balkonundan sarkıttığı sepetin kırık olduğunu fark eden Öksüz, sonrasında 2,5 yaşındaki kızı Özge’nin yerden mermi çekirdeğini aldığını görünce şoke oldu. Öksüz, olayın ardından hemen polise haber verdi. Öksüz yaşadığı olayın ardından yapılan eğlencelerde havaya sıkılan mermilerden ötürü can kayıplarının yaşanmaması için vatandaşların daha duyarlı olması gerektiğine vurgu yaptı. Yaşadığı olayı anlatan Burçin Öksüz, vatandaşların eğlencelerde daha duyarlı olmaları gerektiğini ifade ederek “Çamaşırları balkona asmak için içeriden geldim. O sırada aşağıya doğru saldığım sepetim vardı. Onun parçalarını yerde buldum. Rüzgardan yere düşüp kırılmış zannettim. Kızım Özge, yerde bir şey buldu. O alıyordu dokunmasın diye ben aldım. Sonra dikkatimi çekti. Sepete bakmamla çift taraflı mermi deliği gördüm. Bir taraftan girmiş diğer taraftan çıkmış. Korktum, panikledim çocuğu içeriye götürdüm. Çok korktum. Yüksek bir yerde oturuyorum. Ben kızımla balkona çıkıyorum. Balkonun demirlikleri de boşluk var. Benim kız çocuğum buralarda geziyor. Yaz geldi, biz balkonda oturacağız. Şu an ben bu korkuyla balkonda oturamam. İnsanlar düğün yapacak, eğlenecek diye onların düğünü benim cenazem olmamalı. Bu konuda insanları duyarlılığa davet ediyorum. Burası atış poligonu değil. Burada resmen benim kovamı hedef almışlar. Böyle bir durum asla yaşanmamalı. Benim evimde 2 buçuk yaşında kız çocuğum var. Ne zaman atıldığını bilmiyorum. Çocuk kovanı görünce ondan önce ben aldım” şeklinde konuştu.
Erzurum Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesi’nde ve Erzurum’da bugünlerde çarşı pazarda sıkça görülen "çiriş otu" dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzurum’un yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Kendini doğaya veren ve İspir ilçesinde yaşayan Bülent Erkan, yaptığı gözlemlerde yaban keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen cirişten bir çok yemek yapıldığını anlatan Bülent Erkan, “kiriş gulik turşusu”nun ise vazgeçilmez bir lezzet olduğunu söyledi. Halk tarafından tedavi için de kullanılıyor İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede asphodelus aestivus l. olarak bilinen ve zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alıyor. Cirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp içerisine bulgur katılarak katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.
Adana Adana’da sıcaklar arttı, klima satışları başladı Türkiye’nin en sıcak illerinden Adana’da hava sıcaklıkları artınca klima satışlarında da yoğunluk yaşanmaya başladı. Türkiye’nin en sıcak illerinden Adana’da Mart ayında sıcaklık rekoru kırılırken Nisan ayında da termometreler 35 derecenin üstüne çıktı. Hal böyle olunca kentte klima satışlarından artış yaşandı. “Vatandaşlar elini çabuk tutmalı” İhlas Pazarlama Adana Bölge Müdürü Cumali Geleri, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Geleri, inverter klimaların enerji tasarrufu açısından çok daha fazla tercih edildiğini anlatarak, “Klima teknolojisi her üründe olduğu gibi her yıl yenileniyor. Bu yenilenmeyle birlikte de inverter teknolojili klimalar 4 mevsim çok rahat kullanılabiliyor. 4 mevsim hem ucuzluk hem de rahatlık sağlıyor. Klima sektörü gerçekten ciddi bir planlama isteyen bir sektör. Bir çok parça ve ürün tedariki ithal olarak yapılıyor. Dolayısıyla fiyatlandırmada döviz üzerinden fiyatlandırılıyor. Şu an mağazalarımızda bulunan klimalar geçen yıl stokladığımız tedarikini sağladığımız klimalar ve fiyatları da oldukça uygun. Vatandaşların ellerini çabuk tutup sahip olmalarını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Yeni konutlarla klima satışı talebi artacak” Geçen yıl sıcaklıkların çok yüksek olması nedeniyle klima satışlarının da yoğun geçtiğini anlatan Geleri, “Geçen yıl mevsim normallerinin üzerinde sıcaklar yaşanmasından dolayı klima o sezonda bitti. Dolayısıyla klima montajlarında gecikmeler oldu. 15-20 gün sonra yapılan montajlar vardı. Bu sene sezona tedarikli başladık. Şu an fiyatlarımızda uygun kış mevsiminden itibaren satışlarımız da iyi bir şekilde devam ediyor. Hava tahmin uzmanlarının belirttikleri duruma göre bizim de şöyle bir tahminimiz var, bu yıl da yine mevsim normalleri üzerinde sıcaklıklar olacağı beklendiği için klimalara da talebin artacağını düşünüyoruz. Öte yandan 6 Şubat depremleri sebebiyle yeni yapılan konutlara da vatandaşların taşınacağını düşünerek burada da klima talep artışının olmasını bekliyoruz. Dolayısıyla bu yıl da klima sektörü hareketli olacak ve müşterilerimizin geçen yıl ki fiyatlarlar tedariki sağlanan klimaları ellerinin çabuk tutup almalarını tavsiye ediyoruz” dedi. “Klima bakımı önemli” Klima bakımının da önemine değinen Geleri, düzenli bakımı yapılmayan klimaların sağlığa zarar vereceğini vurgulayarak şunları söyledi: “Bu sıcaklarda klima bakımlarının da düzenli ve sıkı takip edilmesi gerekiyor. Özellikle Ay da bir kere ön filtrelerin temizlenmesi gerekiyor. Klimalarda malum havayı arıttığından dolayı evde uçuşan tozlar, partiküller bunlar filtrenin üzerinde birikiyor, biriken partiküller nem ile birleştiğinde temizlenmezse bakteriye dönüşüyor. Allah korusun evlerde sağlıklı yaşam derken bu bakımlar yapılmazsa hasta da olabiliriz. Bu yüzden yılda bir kere teknik servis ve bakımlarının yapılmasını tavsiye ediyorum” Öte yandan Cumali Geleri geçen sene en çok Adana bölgesinde klima satışı yapıldığını söyledi.