GENEL - 22 Ekim 2016 Cumartesi 12:02

(Özel Haber) Türk Yıldızları’nın ilk kadın komutanından ’15 Temmuz’ yorumu:

A
A
A
(Özel Haber) Türk Yıldızları’nın ilk kadın komutanından ’15 Temmuz’ yorumu:

Dünyanın dört bir yanında gökyüzünün tozunu attıran Türk Yıldızları’nın ilk kadın filo komutanı Binbaşı Esra Özatay, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Türk Hava Kuvvetleri’nin gücünden hiçbir şey kaybetmediğini ve görevlerine en etkin biçimde devam ettiğini söyledi. Türk Yıldızları olarak yurt içi ve yurt dışında yaptıkları gösterilerle Türk insanın neler yapabileceğini ve yeteneklerini sergilediklerini açıklayan Binbaşı Özatay, “Yüreğinde vatan sevdası olanlara güç veriyoruz” dedi.
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda Eylül ayında gerçekleştirilen atama sonrasında ilk defa bir jet filosu komutanlığı görevine bir kadın subayın atanması dikkatlerden kaçmadı ve gözler Hava Pilot Binbaşı Esra Özatay’a çevrildi. Fotoğraf sanatçısı Ayşe Gül Ayanoğlu’nun fotoğrafladığı, takımın dört numarası olarak görev yapan iki çocuk annesi Binbaşı Esra Özatay için uçmak yetenek ve cesaret işi.
Özatay, Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda görev yaptığı Türk Yıldızları ekibinde tek kadın olarak görev yapmanın kendisi için bir farklılık oluşturmadığını ancak görevinin kendisi için gurur verici olduğunu söyledi. Binbaşı Özatay, “Benim için çok gurur verici ve güzel bir sorumluluk. Ama Türk Silahlı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda kadın personelimiz her yerde verilen sorumlulukları en etkin şekilde yerine getirmeye devam ediyor. Bu bir savaş pilotu için yeterli tecrübe elde ettiğinizde ve rütbeniz de bunun için uygun olduğunuzda bu sorumluluk size verilir. Benim için de Türk Yıldızları’nda görev yapmak demek, Türk insanını Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etmek demektir. Dolayısı ile burada bakım personelimizden filo personelimize herkes görevini istekle ve sevgiyle büyük bağlılıkla yapıyor ki böyle bir filoda komutan olmak benim için gurur verici” diye konuştu.
“Önemli olan uçuşun hakkını verebilmek”
Binbaşı Özatay, önemli olanın görevini en iyi şekilde yapmak olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“Burada biz kadın erkek ayırımı yapmıyoruz. Herkes kendi uçtuğu pozisyonun hakkını vererek devam ediyor. O yüzden hiç bu açıdan bakmamıştım. Biz burada hepimiz asker olarak aldığımız sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu yüzden yetenek ve cesaret isteyen bir iş diye anlatıyoruz.”
“Yüreğinde vatan sevgisi olanlara güç veriyoruz”
Binbaşı Özatay 15 Temmuz’da darbe girişiminin ardından Hava Kuvvetlerimizin etkin biçimde görevinin başında olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Yaşanan bu menfur olaylardan sonra vatansever ve kahraman personelimiz yüksek bir özveriyle, etkin biçimde gücümüzden hiçbir şey kaybetmeyecek şekilde görevlerimize devam ediyoruz. Türk Yıldızları ailesi olarak yurt içi ve yurt dışında yaptığımız gösterilerle Türk insanının neler yapabileceğini ve yeteneklerini sergiliyoruz ve yüreğinde vatan sevdası olanlara güç veriyoruz.”
Meslektaşları kadın komutanlarını anlattı
Kadın askerle çalışmanın kendileri için herhangi bir farklılık oluşturmadığını da belirten ekip, komutanları Özatay’ı anlattı. Takımın tim lideri olarak görev yapan Osman Yığcı söz konusu görevi icra eden herkesin aynı olduğunu söyledi. Yüzbaşı Kemal Koyunluoğlu da Binbaşı Esra Özatay’ın timin bir üyesi olduğunu aktardı. Yüzbaşı Ali Onur Adalı ise yoğun ilgi karşısında şaşkın olduklarını ifade ederek, "Basın mensupları ve halkımız bu kadar yoğun ilgi gösterinceye kadar biz de kadınla uçtuğumuzun bu kadar farkında değildik çünkü biz sürekli kadın askerlerle görev yapıyoruz zaten" diye konuştu.
Üsteğmen Resul Yıldız ise takıma yeni katılan ve eğitimleri devam eden bir isim. Takıma ilk geldiğinde öğretmen pilotunun Esra Özatay olduğunu söyleyen Yıldız, "Türk kadınının yapamayacağı şey yoktur. Bizler onun çatısı altında görev yapıyoruz ve mutluyuz" şeklinde konuştu.
Yüzbaşı Gökhan Esen de, Türklerin tarihinde savaş ortamında kadın erkek hiçbir zaman ayırımın olmadığına dikkat çekerek, "TSK içinde bir sürü kadın personelimiz var. Türk Yıldızları’nda olması da bizim için farklı bir durum değil" ifadelerini kullandı.
Ve tüm gösterilerin arkasındaki yüreklere dokunan sesin sahibi Üsteğmen Selim Şensoy. Gösterilerin anlatıcısı olarak görev yapan Şensoy, “İnsanlar ne söylediğinizi unuturlar ama ne hissettirdiğinizi unutturmazlar. Elimizden geldiğince bunu en iyi şekilde başarmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Cumhur İttifakı adayları Ortahisar mitinginde mega projeler için halka söz verdi AK Parti Ortahisar ilçe mitinginde konuşan Cumhur İttifakı Belediye Başkan Adayları Ahmet Metin Genç ve Ergin Aydın projelerle ilgili söz verdiler. AK Parti Ortahisar İlçe Başkanlığı tarafından organize edilen mitinge AK Parti Trabzon milletvekilleri, AK Parti Trabzon İl Başkanı Dr. Sezgin Mumcu, Cumhur İttifakı AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Metin Genç, Cumhur İttifakı AK Parti Ortahisar Belediye Başkan Adayı Ergin Aydın, çok sayıda partili ve vatandaş katıldı. "Bu şehre bir çivi çakmanın gayretindeyiz" Mitingde Cumhur İttifakı mensuplarına hitap eden Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Ahmet Metin Genç, "Trabzon’umuzun saygıdeğer güzel insanları, bizleri yalnız bırakmayıp bu programa teşrif eden güzel insanlar sizleri saygıyla selamlıyorum. Kendisini milletine, memleketine hizmet etmeye adamış olan, 21 yüzyıl lideri, ülkesini şaha kaldırmış, yeni bir yol başlatmış olan Cumhurbaşkanımızın dava arkadaşı olarak 22 senedir görev yapıyoruz. AK Parti İl Başkanı oldum ve Ortahisar’ın hamdolsun kurucu belediye başkanı oldum. Biz şuna inanıyoruz, hizmet etmeyi de Cenab-ı Allah nasip ederse yapabilirsiniz. Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle Cumhur İttifakı’nın adayı olarak buradayım. İnşallah yeni dönemde de hemşehrilerimize daha çok hizmet etmek istiyoruz. Bu şehri çok seviyorum. Karakteriyle, duruşuyla beraber teşekkür ediyorum. Şimdi istiyorum ki, bu sevginin karşılığını da yeni dönemde hizmetlerle şehrimize kazandırmak istiyoruz. Heyecanımız ve gençliğimiz var. En azından soyadım genç. Azimliyiz, kararlıyız. Bu güzel şehrimizde kim bir çivi çakmışsa Allah ondan razı olsun. Biz de bir çivi daha çakmanın gayretindeyiz. Allah nasip ederse gelir gelmez söz verdiğim raylı sistem konusunda işe başlayacağız. Samsun’da raylı sistem var. O da bizim şehrimiz. Trabzon’da da olacak. Yine hemşehrilerimizin bizden süratle beklediği Gülcemal konusunda adım atacağız. Beş tane sanayi sitemizi dönüştürüyoruz. Buralarda 1700 tane esnafımız ar. Kalıcı, modern sanayi siteleri yapacağız. Geçen hafta bakanımızla bunun protokolünü imzaladık. Güney Çevre yolu bitecek. Bu şehir benden ne bekliyor onu biliyorum. Bu şehrin beklentileri neler çok iyi biliyorum. Bu güzel projeleri bir taraftan şehrimize kazandıracağız. Trabzon’un evladı olarak istihdam konusunda da çalışacağız. Bu şehrin gençlerine iş kapısı bulacağız. Gençlerimizin iş için dışarılara gitmesini istemiyoruz. Organize sanayi siteleri yapacağız. Kadınlar için Tekstil Kent Projesini yapacağız. Çalışacağız, gayret edeceğiz. Yeter ki, siz güçlü bir şekilde bu kardeşinizin arkasında durun. Bugüne kadar durdunuz, teşekkür ederim. Şu anda ekonomimizde sıkıntı var. Emeklilerin, kiracıların sıkıntıları var. Enflasyon konusunda sıkıntı var. Ama bütün sıkıntıları çözecek lider de Recep Tayyip Erdoğan’dır. O milletin umududur, mazlumun, mağdurun umududur. Biz de çok çalışacağız. Bu dönem güzel projeler yaptık. İnşallah yeni dönemde de yapacağız. Biz buraya sevdalıyız ne yaparsak bu şehre yakışır. Trabzonspor’u da unutmuyoruz. İki tane güzel projemiz var. Trabzonspor Yaşam Akademisi ve Trabzonspor Köyü’nü gençlerimize sunacağız. Bunun için de kararlıyız" dedi. "Halkımıza çok özel projeler sunacağız" Mitingde konuşan Ortahisar Belediye Başkanı Adayı Ergin Aydın ise mitingin 31 Mart seçimlerinin bir provası olduğunu belirterek, "Adaylığımız açıklandıktan sonra şehrimizin her mahallesinde programlar yaptık. Şerhimizde gezerken mahallelerimizde daha önce yaptığımız hizmetlerin karşılığını görmeye başladık. 14 başlıkta 61 çözüm önerisi belirttik. Trabzon’da Ortahisar’da yaşayan halkımıza sunacağımız çok özel projelerimiz var. Birileri gibi tarihini unutanlardan değil, tarihini hatırlatanlardanız. Postane binamızı Ortahisar Belediyemizin kullanımına sundular. Burada Türk Tarihi Araştırma Merkezi oluşturuyoruz. Tarihimizi çok iyi bilmemiz lazım. Tarihini bilmeyen bir devlet yoktur. Bunun için Türkiye dimdik ayaktadır. Genel başkanımız 81 ilde dokunmadık yer bırakmamıştır. Ortahisar’da 87 mahallede dokunmadık yer kalmayacak. İnşallah 31 Mart’ta çalışmalarımızın karşılığını alarak hizmetlerimize devam edeceğiz. Bizim amacımız Trabzon’a ve Ortahisar’a hizmettir. Trabzon’da 2 gün sonra yerel hizmetler ağı başlayacaktır, geçmişte olduğu gibi. Sayın Murat Zorluoğlu ve Ahmet Metin Genç başkanlarıma hizmetlerinden ötürü teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Kayseri Avrupa şampiyonu Kaya’nın öldüğü kazada detaylar belli oldu Kayseri’de otomobilin tıra çarptığı ve Wushu Kung Fu Avrupa şampiyonu Buket Kaya’nın (21) hayatını kaybettiği kazada tutuklanan sürücü tahliye oldu. Kazada hayatını kaybeden Kaya’nın önce otomobili sürdüğü ancak daha sonra kendini kötü hissettiği için şoför koltuğuna başkasının oturduğu ortaya çıktı. Kayseri Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya tutuklu sanık R.Ö., müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Tutuklu sanık R.Ö. ifadesinde, "Kaza günü rahmetli olan Buket Kaya ve M.T. ile seyir tepesi tarafında alkol aldık. Sonrasında polis geldi ve oradan ayrılmamızı söylediler. Arabaya bindik aracı Buket Kaya kullanıyordu, bir müddet sonra Buket Kaya kendisini iyi hissetmediğini söyleyerek yolun kenarında durdu. Sonrasında alkollü olunca biz önce taksi çağırdık, taksi bekledik gelmedi. Gelmeyince Buket Kaya ve M.T. benim sürmemi söyledi. Ben de alkollüydüm. Yola çıktık, bu sırada araç içinde ’story’ dediğimiz fotolardan çekiyorduk. O sırada bir anda tırın lambalarını gördüm. Zaten bir anda her şey olup bitti, sonra gözümü hastanede açtım. Çok pişmanım, taksi gelmiş olsaydı bu sorun aslında yaşanmayacaktı” dedi. Aynı kazada yaralanan müşteki M.T. de tutuklu sanık R.Ö.’nün verdiği ifadelerin doğru olduğunu söyleyerek R.Ö.’den şikayetçi olmadığını ifade etti. M.T., kazada kendisinin de yaralandığını ve kazadan sonraki süreçte R.Ö.’nün ailesi tarafından çok yardım edildiğini de ifade etti. Sanık R.Ö’nün avukatı ise R.Ö’nün ailesi tarafından 4 milyon tazminat ödediklerini, ayrıca olaydan çok büyük üzüntü duyduklarını ve o gece eğer taksi çağırıldığında gelmiş olsaydı aslında bu üzücü olayın yaşanmayacağını, müştekilerin de şikayetçi olmadıklarını ifade etti. Mahkeme heyeti tutuklu sanık R.Ö.’nün tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileriki bir tarihe erteledi. Olay Kaza, 22 Ekim 2023’te gece saatlerinde Melikgazi ilçesi Gökkent Mahallesi Nalçik Bulvarı’nda meydana gelmişti. R.Ö. yönetimindeki 50 ADC 978 plakalı otomobil, K.Ö. yönetimindeki 03 ABN 358 plakalı patates yüklü tıra arkadan çarpmış, kazada Wushu Kung Fu Avrupa şampiyonu milli sporcu Buket Kaya hayatını kaybederken R.Ö. ile M.T. yaralanmıştı. Tır şoförü K.Ö. ifadesi sonrası serbest bırakılırken, tedavisinin ardından gözaltına alınan R.Ö. tutuklanmıştı. 2019’da Rusya’nın başkenti Moskova’daki 5’inci Wushu Kung Fu Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya alan, Ekim 2022’de de Balkan şampiyonu olan Buket Kaya’nın cenazesi ise Talas ilçesinde toprağa verilmişti.
Sakarya HAVELSAN Genel Müdürü Nacar: “’MAIN’ ilham kaynağı olacak” ‘HAVELSAN’ın Yapay Zeka Vizyonu’ başlıklı söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 69’uncu konuşmacısı olan ve geliştirdikleri yapay zekâ platformu ‘MAIN’in önemini vurgulayan HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar, ‘MAIN’in özel sektör ve yerli büyük dil modeli için ilham kaynağı olacağını söyledi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 69’uncu konuşmacısı, ‘HAVELSAN’ın Yapay Zeka Vizyonu’ başlıklı söyleşiyle HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ Teknoloji Yarışmaları Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Ali Furkan Kamanlı’nın üstlendiği söyleşide; HAVELSAN’ın yapay zekâ odaklı çalışmaları ve Ar-Ge faaliyetleri gibi konular ele alındı. Programın tamamı üniversitenin YouTube kanalı SUBÜ Haber’den istenildiği zaman izlenebiliyor. HAVELSAN’ın 1982 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası Türkiye’ye uygulanan silah ambargolarına karşı kurulan bir şirket olduğu bilgisini veren HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar, “Şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı şemsiyesi altında faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Milli teknoloji geliştirme alanında 42 yıldır aralıksız olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz. Deneyimli uzman kadromuz, çalışanlarımız, ileri teknolojiye dayalı yazılımlarımız, özgün çözüm ve ürünlerimizle uluslararası pazarda lider bir markayız. Geride kalan dönem içinde, özellikle yazılım alanında ülkemizin teknolojik gelişimine ve dijital dönüşümüne büyük bir katkı sağladık. Sivil alanda da pek çok başarılı projeye imza attık. Geliştirdiğimiz özgün teknolojilerin uluslararası pazarda da önemli bir yere sahip olduğunu ve rekabet edebilecek seviyeye ulaştığını söyleyebiliriz. Böylelikle ülkemizin cari açığına yardımcı olacak bir ihracat potansiyeline doğru ilerliyoruz. Yenilikçi yönümüzü sürdürmek adına her yıl Ar-Ge yatırımları yapıyoruz. Her geçen gün büyüyen bir şirket olarak, bilimsel altyapı bakımından iyi eğitilmiş genç beyinleri ülkemize kazandırıyoruz” dedi. “Uluslararası arenada rekabetteyiz” HAVELSAN’ın üç ana iş biriminden bahseden Nacar, “En büyük iş birimimiz komuta kontrol ve savunma teknolojileri geliştiren birimimiz. Yerli ile milli gemilerimizde ve uçaklarımızda kullanılan komuta kontrol sistemleri ve entegrasyon sistemleri bu birimimiz tarafından geliştiriliyor. Yurt dışına da ‘Advent’ ismindeki önemli bir ürün ihraç ediliyor. İkinci ana birimimiz ise simülasyon ve simülatör alanı. Bu alanda da Türkiye’de ilk ve tek şirketiz. Dünyada ise tanınıyoruz. Bu minvalde dünyada helikopter, uçak ve zırhlı araçlar gibi birçok alanda faaliyet gösteriyoruz. Şu anda da sivil havacılığa yönelik olarak hem Boeing hem Airbus simülatörleri üreterek uluslararası arenada rekabet ediyoruz. Son ana birimimiz geçmişte bilgi teknolojileri ile başladı ve siber güvenlikle desteklenerek bugün hem yapay zekâ hem de büyük veri gibi birçok yeni teknolojiyi bünyesinde barındıran bir birim haline geldi. ‘MAIN’ ürününü bu birimde geliştiriyor, ‘Kovan’ gibi kurumsal kaynak yönetimi ve ‘Odak’ gibi açık kaynak veri tabanı dönüşümünü bu birimde gerçekleştiriyoruz” diye konuştu. “Dijital Birlik Teknolojisi” Eskiden yapay zekanın üniversitelerde okutulduğunu ve araştırma makalelerinin sürekli yayınlandığını hatırlatan Nacar, “Ancak daha önce hiç bu kadar popüler olmamıştı. Akademik dünyada çok popüler bir çalışma alanı olmasına rağmen toplumsal hayatta insanların kullandığı ve sonuçlarını görebildiği bir ürün haline hiç gelmemişti. 2019 yılında başladığımız otonom sistemlerde ve dijital birlik konseptiyle ortaya çıkardığımız otonom sistemler alanında önemli ölçüde yapay zekâ teknolojileri kullandık. Dijital Birlik Teknolojisi sayesinde hava, kara ve denizde otonom bir şekilde hareket edebilen, sürü algoritmaları ile görev yapabilen yüksek teknolojili insansız araç ailesine sahip olduk. Çalışmalarına gece gündüz devam ettiğimiz ve kısa sürede ciddi gelişmeler kaydettiğimiz bu teknolojide, insansız kara aracı ‘Barkan’ ve insansız hava aracı ‘Baha’dan sonra, insansız deniz aracı ‘Sancar’ ve insansız kara aracı ‘Kapgan’ı ürün ailemize dâhil ederek çok önemli bir aşama kaydettik. Bu noktada üstün keşif gözetleme kabiliyetine sahip insansız hava aracımız ‘Baha’ ve onunla koordineli şekilde görev yapabilen ‘Sancar’, ‘Barkan’, ‘Kapgan’ gibi deniz ve kara araçlarımızın da ülkemizin sınır güvenliği için gelecekte büyük bir öneme sahip olacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “20 yıllık birikimin ürünü” HAVELSAN’ın 20 yılı aşkın süredir kamu kurumları nezdinde sürdürdüğü projelerden elde ettiği birikimi değerlendirerek kurumların süreçlerini yapay zeka platformu ‘MAIN’ ile efektif hale getirmeyi amaçladığını belirten Nacar, “MAIN; herhangi bir büyük dil modeline entegre olmadan ve herhangi bir uygulama programlama ara birimine bağlanmadan büyük veriden anlamlı veriyi ortaya çıkarma sürecini kurumlar için güvenli şekilde sunacak. Örneğin, ‘MAIN’, açık kaynak istihbaratı (OSINT) kapsamında da kullanılabiliyor. Bu kapsamda geçtiğimiz yıl yaşadığımız 6 Şubat Kahramanmaraş Depremlerinde sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin önüne geçmek ve arama-kurtarma ekiplerine destek olmak amacıyla ekiplere açık kaynak istihbaratı ile katkı sağlanmıştı. ‘MAIN’ bundan sonraki süreçte başka girişimciler için, teknoloji şirketleri için ilham kaynağı olacak ve yerli büyük dil modelinin son kullanıcıya hitap edecek versiyonları çıkarılacaktır” ifadelerini kullandı. “Gençlerimizin önü açık” Öğrencilere yönelik tavsiyelerde de bulunan Nacar, “Arkadaşlarımızın durmadan çalışması gerekiyor. Çünkü gerçekten çalışacak çok fazla alan var. Biz her konuda öğrencilerimize destek oluyoruz. Hem staj programlarımız hem aday mühendis programlarımız hem yüksek lisans ve doktora öğrencilere yönelik paydaş mühendis programlarımızda HAVELSAN’da istihdam noktasında yardımcı oluyoruz. Gençlerimizin önü açık. İmkanları büyük. 20 yıl önceki, 50 yıl önceki Türkiye şartları yok. Bugün için artık dünyayla tamamen entegre, senkronize bir alt yapımız var. Bu altyapıyı değerlendirerek çok kıymetli işler, daha kıymetli işler yapabileceklerine inanıyorum” dedi.