POLİTİKA - 20 Haziran 2018 Çarşamba 12:29

Recep Konuk: “Karaman, Konya ve Türkiye reisle aynı safta”

A
A
A
Recep Konuk: “Karaman, Konya ve Türkiye reisle aynı safta”

AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, Cihanbeyli ve Altınekin’de vatandaşlarla bir araya geldi.

AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, Cihanbeyli ve Altınekin’de vatandaşlarla bir araya geldi.


24 Haziran’da gerçekleştirilecek seçimlerin önemine dikkat çeken Başkan Konuk, yeni sistemin sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmesi için sistemin kurucusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sistemin inşasını da yapması gerektiğini söyledi.


Aday olmamasına rağmen seçimlerin ilanından bu yana seçim çalışmalarını adaylardan farksız, yoğun bir şekilde Karaman’da sürdüren AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, seçim bölgesi Karaman’dan sonra Konya ve ilçelerinde de kampanyaya katkı vermek için çalışmaya başladı. Konya’daki planlı ilk programını yaptığı yatırımlar ve ilçeye sağladığı istihdam nedeniyle kendisine fahri hemşehrilik beratı veren Cihanbeyli ve Altınekin’den başlayan Konuk, Cihanbeyli’deki hemşehri buluşmasının ardından Altınekin’de de halka hitap etti. Her iki programdaki konuşmasında da 24 Haziran’da yapılacak seçimlerin önemine dikkat çeken Recep Konuk, yeni sistemin doğru lider tarafından inşa edilmesi halinde ülkemize kazandıracaklarını anlattı.


Cihanbeyli’ndeki program yoğun katılımla Cihanbeyli Belediye Konferans salonunda yapıldı. Buradaki konuşmasından sonra Cihanbeyli Belediye Başkanı Mehmet Kale’yi de makamında ziyaret eden Başkan Recep Konuk ardından Altınekin’e geçti. Önce Altınekin esnafını ziyaret eden Başkan Konuk daha sonra da Altınekinlilerin doldurduğu, Altınekin Belediye Düğün Salonunda halka hitap etti.


24 Haziranda verilecek oyların Türkiye’nin önümüzdeki 5 yılını belirleyeceğini belirten Başkan Konuk, "Herkesin birinci vazifesi, söz hakkını sandıkta kullanmaktır. Bu seçimde iki tane oy kullanacağız, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Türkiye’yi 5 yıl boyunca kimin yöneteceğine, hükümeti kimin kuracağına karar vereceğiz. Yani Türkiye’nin liderini belirleyeceğiz. Diğerinde ise Mecliste yasama faaliyetini yürütecek, milletimizi ve hemşehrilerini Ankara’da temsil edecek milletvekillerini belirleyeceğiz. Bir açıdan rahatız çünkü seçimlerden sonra koalisyon pazarlıkları olmayacak. Hükümet kuruldu-kurulmadı kaygısı yaşanmayacak. Yönetim boşluğu olmayacak. Sandıktan çıkan Cumhurbaşkanı, hükümet kurarken ilkelerinden, seçim meydanlarında verdiği sözlerden taviz vermek mecburiyetinde kalmayacak. Hükümetin Mecliste oylanması gibi bir uygulama artık olmayacağı için seçilen Cumhurbaşkanı, birlikte çalışacağı Bakanları seçerken parti içi dengeler ve bölge dengesi gibi siyasetin gerçeği ile işin gereği arasına sıkışmayacak. İşin ve işinin ehli bir hükümetle Türkiye’yi 5 sene idare edecek. Yeni sistemin, yani icrasının özeti kısaca budur" şeklinde konuştu.



“İlçelerimizle birlikte illerimiz, illerimizle bölgemiz ve ülkemiz güçlenecek”


Konya’ya yapılan yatımlardan da bahseden Başkan Recep Konuk, "Konya’ya sağlıkta başta Şehir Hastanesi ve Numune Hastanesi olmak üzere müthiş yatırımlar yapıldı, Konya Hızlı Trenin merkezi haline gelecek, Konya Karaman arasındaki hızlı tren hattı da yakında hizmete girecek. Bölgemiz Lojistiğin Merkezi haline geliyor. Su alanında da çok büyük yatırımlar yapıldı, Mavi Tünel’den Konya Ovasına su getirildi. Elbette bu bölge için de su konusunda yapılması gerekenler var, onlar da yapılacak, yapılması için mücadele edeceğiz, yapacağız. Konya’ya 47 Milyar Lira yatırım yapılmış. Her alanda Konya’ya büyük yatırımlar yapılmış, önümüzdeki süreçte de yapılacak. Konya, Karaman, Aksaray, Niğde burası bir bütün. AK Parti bizim bölgemiz için topyekûn bir kalkınma programını adım adım inşa ediyor. Bu bölgeye yapılan ulaşımdan, sulamaya, eğitimden sağlığa, turizmden sanayi ve ticaret altyapısına kadar bütün yatırımlar bir bütünün parçasıdır ve sanayisi ile tarımı ile turizmi ile Türkiye’ye lokomotiflik yapacak bir başarı hikâyesinin bizim bölgemizde yazılması içindir. Türkiye kendine güveniyor, birlik ve beraberliğimizi muhafaza edeceğiz. Büyümeye devam edeceğiz. Altınekin olarak, Cihanbeyli olarak bizim en önemli hedefimiz bölge insanımızın bölgede kalmasını sağlamaktır. Yapılan yatırımların en büyük nedeni işte budur. Cihanbeyli, Altınekin gelişmeden Konya gelişmez, Konya, Karaman, Aksaray, Niğde gelişmeden Türkiye gelişmez, Türkiye gelişmeden dünyaya huzur gelmez. İşte önümüzdeki süreçte yatırımlar bunun için devam edecek, bölgemiz kalkınacak, ülkemiz kalkınacak. Türkiye söz dinleyen değil, sözü dinlenen ülke olmayı başardı, bu pekişecek. Bölgemiz ekonominin, üretimin, sanayinin, merkezi olacak, bölgemiz tarımın gıdanın üssü olacak. Bunun alt yapısı yapıldı. Önümüzdeki süreçte bunlar geliştirilecek” dedi.



“Milletimiz, Türkiye’nin rotasını da belirleyecek”


5 yılın, milletlerin hayatında kısa, insan hayatında uzun bir süre olduğunu ancak milletlerin kader çizgisinin bir günde değişebileceğini dile getiren Başkan Konuk, “Türkiye iki seçenekli bir kavşakta, kaos önerenler bir tarafta büyük ve güçlü Türkiye diyenler bir tarafta. Milletlerin kaderi bir adamla da bir zaafla da bir fırsatla da değişir. Hem bizim tarihimiz hem dünya tarihi bu tür anların, bu tür tercihlerin sayısız örneği ile doludur. Önümüzdeki seçim bir karar seçimidir. Milletimiz yapacağı tercihle sadece bir karar vermeyecek, Türkiye’nin rotasını da belirleyecek. Ya daha güçlü, daha zengin daha itibarlı, daha kudretli Türkiye yolunda ilerleyeceğiz ya da rota değişikliği ile geriye ricat edeceğiz. Bir yandaki tercih belirsizlik iken bir yanda çizgisi rotası belli, 16 yılda ülkemize ve milletimize kazandırdıkları ile gelecekte Türkiye’yi taşıyacağı hedefi belli ve net olan bir lider var. Türkiye bir kavşakta, geriye ricat diyenlere inat Karaman, Konya ve Türkiye reisle aynı safta" dedi.



“Türkiye, vesayet kırıntılarını da silkeliyor”


Türkiye’nin güçlü olmasının her açıdan çok önemli olduğunu vurgulayan AK Parti Karaman Milletvekili ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, "Ülkelerin gücünü belirleyen üç tane parametre vardır. Bir ülkenin gücünün seviyesini üç alandaki gücünün seviyesi belirler. Askeri, siyasi ve ekonomik güç. Yani dünyadaki sözünüzün ağırlığı bu üç alandaki gücünüzle orantılıdır. Bu üçünde de güçlüyseniz başkalarının ajandasına mahkûm olmaz kendi ajandanızı uygularsınız. Söz dinleyen değil sözü dinlenen ülkeler sınıfında olursunuz. Türkiye 16 yıldır bu üç alanda gücünü tahkim etmek için seferber olmuş vaziyette. Kim ne der diye bakmadan, engelleri ve engellemeleri aşa aşa hedefine ilerliyor. Rahatsız olanları rahatsız ede ede bu üç alanda da gücüne güç katıyor. Ne yapıyor Türkiye, askeri gücünü ve kapasitesini arttırmak için savunma sanayini güçlendiriyor. Kendini bağlayan bağımlılıklardan kurtuluyor. Askeri gücünü ambargo şantajlarından kurtarıyor. Altay Tankı, Milgem, Atak, projeleri, yerli hava savunma sistemi yatırımları sayısal gücümüzü gerçek askeri güç haline getirmek için yapılıyor. Askeri gücün operasyon zamanlamasını başka başkentlerden alınacak izin tarihinin değil ihtiyaç anının belirlemesi için yapılıyor. Yerli üretimi önceleyen ekonomi hamlesi daha güçlü bir Türkiye için yapılıyor. 16 yılda ekonomisini 3,5 kat büyüten Türkiye dünün Türkiye’sinden hem daha güçlü hem de dünyada daha belirleyicidir. Ekonomisini daha da büyütecek olan Türkiye geleceğin dünyasında daha belirleyici olacak. Ekonomik olarak daha büyük daha güçlü Türkiye bir şartla olur. Konya güçlenirse Türkiye güçlenir. Konya büyürse Türkiye büyür. Konya daha çok üretecek, Konya’nın tarımda, sanayide, madencilikte, turizmde hiçbir kaynağı atıl kalmayacak, Konyalı daha çok üretip daha çok ihracat yapacak ki Türkiye güçlenecek, Konyalı zenginleşecek. Konya’nın ekonomisini büyüteceğiz, tüm Anadolu’nun ekonomisini büyüteceğiz ki Türkiye daha güçlü olacak. Bu üçlü bir sacayağı bu sacayağının belki de en önemli ayağı siyasettir. Çünkü bu ayak yani siyaset diğer ikisindeki istikameti de, politikaları da ajandayı da belirler. Eğer siyasetiniz güçlü ve bağımsız değilse ülkenin imkân ve kabiliyetleri ile ihtiyaçlarının önemi yoktur. Eğer siyasetçi gücünü milletten değil de iç dış dengelerden alıyorsa milletin dediğini değil başkalarınca yani milletin menfaati ile menfaati çakışanlarca denileni yapar. Türkiye bunları yaşadı. Türkiye bile bile lades dedi. Hem de defalarca. Tank, top, tüfek, gemi üretmek pahalı biz verelim dediler peki dedi, demek zorunda kaldı. Sözün özü siyasetiniz güçlü değilse ekonominizi güçlendirecek askeri gücünüzü arttıracak kararları alamazsınız, alsanız uygulayamazsınız. Bugün aynı teklifleri Türkiye elinin tersiyle itebiliyorsa bu siyaset kurumunun gücünü milletten almasındandır İç-dış vesayet odaklarının kıskacından kurtulmasının sonucudur. Şimdi Türkiye yeni bir yönetim sistemine geçerek siyasetine bulaşmış vesayet kırıntılarını da silkeliyor, son ağırlıklarından da kurtuluyor. Siyaset kurumunun son ağırlıkları da üstünden atmasıyla ekonomisini daha da güçlendirecek, askeri gücünü katlayarak arttıracak, savunma sanayinde dışa bağımlılığını sıfırlayacak Türkiye demektir. Kendi ajandasını uygulayan Türkiye demektir. İçerden dışardan yükselen feryatların sebebi budur. İçerden dışardan kurgulanan oyunların nedeni budur. Bu ihanet odaklarının telaşının sebebi Türkiye’nin 24 Haziran’da bir eşiği aşarak ekonomisiyle, askeri kabiliyetiyle, güçlü siyasetiyle dünyada güç yarışında öne fırlayacak olmasındandır. Karar sizin, karar hemşehrilerimizin. Daha güçlü, daha büyük, daha kudretli Türkiye mücadelemizde en büyük güvencemiz hemşehrilerimiz ve milletimizdir. Bu mücadelede Cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan’a, Meclis’te AK Parti’ye vereceğiniz her oy gücümüze güç katacaktır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in ifadesi ortaya çıktı CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin soruşturma çerçevesinde Savcılığa ifade veren Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in ifadesi ortaya çıktı. Keskin’in ifadesinde, "Toplamda 9 kişiden 400 bin lira civarında bağış topladık. Bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir. Arkadaşlarımdan aldığım ve il binasının satın alınması için topladığım paralara karşılık makbuz vermeyi düşünemedim. Ben kendi yapmış olduğum bağış karşılığında da herhangi bir belge veya makbuz almadım. Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi" dediği öğrenildi. Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için re’sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde, CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve CHP Meclis Üyesi Turgay Özcan’ın da arasında bulunduğu 12 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti "Bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir" 12 şüphelinin ifade verdiği soruşturma çerçevesinde, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de 13. şüpheli olarak Savcılığa ifade verdi. Keskin ifadesinde, "2019 yılında CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından ’Bir Tuğla da Sen Koy’ bağış kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında toplanacak paralarla CHP İstanbul İl Başkanlığı Binası alınması planlanıyordu. Bu husus CHP parti meclisinde ve belediye başkanlarının kendi aralarında yapmış oldukları toplantılarda sürekli olarak konuşulan bir konuydu. Ben de CHP Parti mensubu ve aynı zamanda Belediye Başkanı olmam nedeniyle bu kampanyaya destek vermeyi uygun gördüm. Bu kapsamda kendim 50 bin lira bağış yaptım. Yine samimi olduğum arkadaşlarım destek olmak istediklerini ve bağış paralarını benim aracılığımla göndermek istediklerini söylediler. Toplamda 9 kişiden 400 bin lira civarında bağış topladık. Özel kalemim Onur Öksel’i telefonla arayarak avukat Ergün Özer’in Harbiye’de bulunan ofisine çağırdım. Ben de o sırada ofisten çıkıyordum. Girişinde karşılaştık. Burada bir el çantası içerisinde bağış paralarını Onur’a teslim ettim ve kendisine götüreceği adresi bir kağıda yazarak verdim. Paranın nereye götürüleceğini CHP İstanbul İl Başkanlığından şu anda ismini hatırlayamadığım bir kişi telefonla beni arayarak söyledi. Zaten bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir" dedi. "Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi" Şüpheli Keskin ifadesinin devamında ise "Onur da kendisine verdiğim talimat doğrultusunda içerisinde bağış paralarının bulunduğu çantayı alarak adrese götürdü. Parayı teslim ettikten sonra beni arayarak parayı sorunsuz şekilde götürdüğünü, parayı belirtilen adresteki kişilere teslim ettiğini ve oradan ayrıldığını söyledi. Ben de teşekkür ettim ve konu kapandı. Onur Öksel’in kamera kayıtlarına yansıyan görüntülerde elinde bulunan çanta benim tarafımdan kendisine verilen ve içerisinde 400 bin lira bağış paralarının bulunduğu çantadır. Arkadaşlarımdan aldığım ve il binasının satın alınması için topladığım paralara karşılık makbuz vermeyi düşünemedim. Ben kendi yapmış olduğum bağış karşılığında da herhangi bir belge veya makbuz almadım. Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi. Pandemi sürecinin araya girmesiyle bu konu bir daha gündeme gelmedi. Paraların görüntülerin çekildiği ofiste kime teslim edildiği konusunda bir bilgim yoktur. Toplantılarda sürekli olarak herkesin imkanları ölçüsünde bu kampanyaya gönüllü olması isteniliyordu. Ben de gönüllü olarak kampanyaya destekte bulundum" ifadelerini kullandı.
Bursa İnegöl’ün geçmişi ile geleceği aynı iftarda buluştu İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Huzurevi sakinleriyle lise öğrencilerini aynı iftar sofrasında misafir etti. Gastro İnegöl’de düzenlenen iftarda, öğrenciler ve yaşlılar birbirleriyle kaynaşma fırsatı buldu. İnegöl Belediyesi, Gastro İnegöl’de özel bir iftar programına imza attı. 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan Yaşlılar Haftasında program yoğunluğundan dolayı Huzurevi sakinleriyle bir araya gelemeyen Belediye Başkanı Alper Taban, Perşembe akşamı Huzurevi sakinleri için iftar programı düzenledi. İftara Halil İnalcık Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri de davet edildi. Özel gecede, şehrin gençleriyle yaşlıları birlikte oruç açıp kaynaşma fırsatı buldu. Huzurevi idarecileri ile Halil İnalcık Sosyal Bilimler Lisesi idarecilerinin de katıldığı iftara ilişkin konuşan Belediye Başkanı Alper Taban, “Geçtiğimiz hafta yoğun programlar dolayısıyla Huzur Evi sakinlerimizin Yaşlılar Haftasını kutlayamadık. Bu akşam Halil İnalcık Sosyal Bilimler Lisesi öğrencilerimizi de davet ederek istedik ki hem yaşlılarımız hem gençlerimizle aynı sofrada oruçlarımızı açalım. İnegöl’ümüzün geçmişi ile geleceğinin buluştuğu kıymetli bir iftar sofrası oldu. Gençlerimiz büyüklerimizin tecrübesinden, yaşlılarımız da öğrencilerimizin enerjisinden istifade ettiğini görmek bizleri mutlu etti. Bu özel buluşmayı da şehrimizin yeni değeri Gastro İnegöl’de gerçekleştirmek istedik. Davetimize katılıp soframızı bereketlendiren kıymetli büyüklerimize ve değerli gençlerimize teşekkür ediyorum” dedi.
Muğla Toprak havuz balık yetiştiriciliğine GEKA’dan destek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA), Milas’ta toprak havuzlarda yetişen balığın depolanması ve paketlenmesi tesisinin fizibilite projesine destek verdi. GEKA’nın 2023 yılı Fizibilite Desteği Programı kapsamında desteklenen Milas İlçesi İç Su Ürünleri Yetiştirici Üreticileri Birliği’nin başvuru sahibi olduğu ‘Topraktan Fışkıran Balığın Depolanması ve Paketlenmesi Tesisinin Fizibilite Raporu’ projesinin sözleşmesi imzalandı. Böylece, toprak havuzlarda balık yetiştiriciliğinin Türkiye’deki tek örneği olan Muğla Milas’ta sektörün gelişimine yönelik önemli bir adım atılmış oldu. Milas ilçesi Su Ürünleri Üreticileri Birliği Başkanı Muhammed Toğuç sektöre ve projeye yönelik yaptığı açıklamada, “Tarıma uygun olmayan arazilere kazdırılan toprak havuzlarda iç pazarda yüksek talep gören çipura, levrek, granyöz, karides ve yengeç gibi türlerin üretimini yapıyoruz. Son yıllarda bölge ve ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan balık üretimine yönelik 86 adet toprak havuz işletmesi bulunuyor ve bu işletmelerde yılda 6 bin ton balık üretimi gerçekleştiriliyor. Ayrıca yaklaşık bin kişinin istihdam edildiği Milas Toprak Havuzları bölgesi, ülkede üretilen çipura ve levrek yavrularının yüzde 60’ından fazlasını üretmesiyle de öne çıkıyor. Milas ilçesi Su Ürünleri Üreticileri Birliği’mize ait arazide depolama ve paketleme tesisi kurmayı planlıyoruz. Bu tesisin hayata geçmesiyle önümüzdeki yıllarda üretimimizi yüzde 50 artırmayı ve böylece ihracat çalışmalarına da başlamayı hedefliyoruz” dedi. Planladıkları yatırımın uygunluğunu tespit edebilmek amacıyla öncelikle tesisin fizibilite raporunun hazırlanması gerektiğini söyleyen Toğuç, bu sebeple GEKA’nın Fizibilite Desteği Programı’na proje başvurusu yaptıklarını ve destek almaya hak kazandıklarını söyledi. Proje ile bahsi geçen tesisin kurulumunun fizibil olup olmadığı belirleneceğini söyleyen Toğuç, proje kapsamında yapılacak çalışmalarla bölgenin su kaynakları, çevresel şartlar, toprak yapısı ve üretimin sürdürülebilirliği vb. açılardan uygunluğu tespit edilecek ve tesisin kurulum maliyetleri belirlenecektir” dedi. Son olarak proje fikrinin oluşmasından geliştirilmesine kadar birçok süreçte desteklerini sunan Güney Ege Kalkınma Ajansı’na teşekkür etti. GEKA Genel Sekreteri Özgür Akdoğan, “2023 yılı Fizibilite Desteği Programımız kapsamında üç projemiz destek almaya hak kazandı. Bu projelerimiz Güney Ege Bölgesi’nin kalkınmasına, ekonomisinin ve sosyal yapısının güçlendirilmesine katkı sağlayacaktır. Projelerin olumlu sonuçlanmasıyla hayata geçecek yatırımlarla bölgede tarım ve sanayi sektörlerinin rekabet gücü artacak, çevresel sürdürülebilirlik sağlanacak, lojistik kapasitesi ve ulaşım altyapısı geliştirilecektir. Uzun yıllardır yürüttüğümüz Fizibilite Desteğini önümüzdeki günlerde 2024 yılı için de ilan edeceğiz” dedi.