KÜLTÜR SANAT
Uşak’ta 23 Nisan coşkusu Çocuk Kent’te kutlandı 24 Nisan 2024 Çarşamba - 21:59:26 Uşak Belediyesi’nin Çocuk Kent’te düzenlediği 23 Nisan Çocuk Şenliği unutulmaz anlara ev sahipliği yaptı. Bando ile başlayan renkli etkinlikler hız kesmeden devam etti. Alanda; palyaço ve maskotlar, kukla gösterisi, ateş adam gösterisi, çocuk oyunları ve halk oyunları gösterileri katılımcılara keyifli anlar yaşattı. Ayrıca çocuklar; Resim Atölyesi’nde, Minik Bahçıvanlar Atölyesi’nde, Sünger Ayı Yapım Atölyesi’nde ve Maske Yapım Atölyesi’nde farklı etkinlikler yaparak güzel anılar biriktirdi. Birçok etkinlik çeşidiyle bu özel güne hazırlanan programda adeta festival havası esti. Çocuklar alan içerisinde halat çekme yarışması, çuval yarışması ve kum atma oyunu gibi birbirinden heyecanlı aktivitede vakit geçirirken, aileler güzel havanın tadını çıkardı. “Çocuklarımız için daha çok çalışacak, yarınlarında olmaya devam edeceğiz” Çocuklar ve aileleri ile yakından ilgilenen dolu dolu program içeriğiyle keyifli vakit geçiren Uşak belediye Başkanı Özkan Yalım ise konuşmasında; “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu özel günde siz değerli Uşak halkını burada görmekten mutluluk duyuyor, bu kalabalığa ve yoğun ilginize bir kez daha minettar olduğumu belirtmek istiyorum. Bugün geleceğimizin teminatı, aydınlık yarınlarımız olan çocuklarımızın günü. Bizlerde Uşak Belediyesi olarak, çocuklarımızın mutlu olmaları, gülümsemeleri için kentteki tüm yaşam alanlarını daha güvenli, eğlenceli, keyifli hale getireceğiz. Onlar için eğitici, öğretici, önemli projelere, çalışmalara imza atacağız. Her zaman daha iyisini yapmaya çalışacak ve hep yanlarında olmaya devam edeceğiz. Bugün Uşak’ımızın güzel çocuklarıyla birlikte güzel etkinliklerde her beraber olarak, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşkusunu paylaşacağız. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın 23 Nisan.“ ifadelerini kullanan Başkan Yalım, ayrıca programda emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti.
24 Nisan 2024 Çarşamba - 18:59 Amasra sokakları Ruslarla doldu Rusya’nın Soçi kentinden kalkan "Astoria Grande" adlı kruvaziyer gemi 898 yolcu 438 personeli Bartın’ın Amasra Limanı’na ulaştı. Bartın’ın doğal güzellikleriyle ünlü turizm kenti Amasra ilçesine, 898 yolcu ve 438 kişilik mürettebatıyla gelen, 193 metre uzunluğundaki ve 30 metre genişliğindeki 11 katlı Astoria Grande gemisi, bölgeye Nisan ayının son seferini gerçekleştirdi. Amasra’nın tarihi sokaklarını dolduran turistler, güneşin ve denizin keyfini çıkardı. Sabah saat 08.00 sıralarında ilçeye gelen Rus turistler, rehberler eşliğinde Amasra Müzesi, Çekiciler Çarşısı, Büyük Liman, Amasra Kalesi ve Kemere Köprüsü gibi tarihi ve kültürel yerleri gezdi. Akşam saat 17:00 sıralarında gemiye dönen Rus turistler, Amasra’yı ve Türkiye’den çok etkilendiklerini belirterek, tekrar gezmeye geleceklerini ifade etti. Bartın Belediye Başkanı Recai Çakır ise, Rus turistleri taşıyan Astoria Grande gemisinin bu ayki son seferini gerçekleştirdiğini hatırlatarak, önümüzdeki ayda geminin her hafta Amasra’ya seferi olacağını kaydetti. Çakır, "Astoria Grande gemisi bayram sonrası tekrar ilçemize geldi. Nisan ayının son seferi 898 yolcu, 438 personel ile geldi. Amasra turizmini hareketlendiren ve Astoria Grande gemisinin yolcularını da mutlu eden bir sefer daha gerçekleştirildi. Mayıs ayı içerisinde de bir aksilik olmazsa her hafta gemi ile Amasra halkının buluşması sürecek" diye konuştu. Akşam saat 18.00 sıralarında hareket eden dev gemi, Amasra Limanı’ndan sahil güvenlik botu ve römorkör eşliğinde ayrıldı.
24 Nisan 2024 Çarşamba - 17:24 Valiler ve başkanlara mesir macunu ikramı Manisa’da 4 yıllık aranın ardandan bu yıl 484’üncüsü gerçekleştirilecek Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivaline sayılı günler kala yılın ikinci yönetim kurulu toplantısı için Manisa’ya gelen Zafer Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulunda bulunan vali, belediye başkanı ve il genel meclisi başkanları halk oyunları gösterileri ve Mesir Macunuyla karşılandı. Uluslararası 484. Manisa Mesir Macunu Festivali, 4 yılın ardından kente renk katmaya devam ediyor. Zafer Kalkınma Ajansının 2024 yılının ikinci yönetim kurulu toplantısına ev sahipliği yapan Manisa’ya gelen misafirler Manisa Valisi Enver Ünlü ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek tarafından karşılandı. Manisa’ya gelen Zafer Kalkınma Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Uşak Valisi Dr. Turan Ergün, Yönetim Kurulu üyeleri Kütahya Valisi Musa Işın, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım, Afyonkarahisar İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Siper, Kütahya İl Genel Meclis Başkanı Muammer Özcura, Uşak İl Genel Meclis Başkanı Kadir Uslu, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser, Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Esin Güral Argat, Uşak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Selim Kandemir’e toplantı öncesi Manisa Valiliği önünde Kazakistan Halk Dansları ve Zeybek gösterisi sunuldu. Manisa’ya gelen misafirlere Kazak ve Türk gençler tarafından şifalı Mesir Macunu ikramında bulunuldu. Manisa Valisi Enver Ünlü ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek misafirlere Mesir Macununun ısırılmadan yenilmesi konusunda tavsiyelerde bulundu. Manisa Valiliği Bandosunun çaldığı marş ve türkülere eşlik eden heyet toplantıya geçmek üzere Manisa Valiliği önünden ayrıldı.
Fransız ve İngiliz anıtlarında tören düzenlendi
24 Nisan 2024 Çarşamba - 15:11 Fransız ve İngiliz anıtlarında tören düzenlendi Çanakkale Kara Savaşları’nın 109’uncu yıl dönümü nedeniyle Şehitler Abidesi’nde düzenlenen anma programının ardından Fransız ve İngiliz anıtlarında da tören düzenlendi. Fransız Askeri Mezarlığı’ndaki törende, Türkiye adına Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, İrlanda, İngiltere, Fransa, Almanya, Yeni Zelanda ve Avustralya ülkelerinin temsilcileri tarafından Fransız Anıtı’na çelenkler bırakıldı. Program, saygı duruşunda bulunulması, Türkiye ile Fransa ulusal marşlarının okunması ve anı defterinin imzalanması ile sona erdi. Buradaki törenin ardından İngiliz Helles Anıtı’ndaki anma törenine geçildi. Günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı. Çanakkale Savaşları’nda hayatını kaybedenler için dua edildi. Türkiye adına Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı tarafından anıta çelenk konuldu. Daha sonra yabancı ülkelerin temsilcileri de anıta çelenklerini bıraktı. Fransız ve İngiliz anıtlarındaki törenlere, Kültür ve Turizm Bakanı Gökhan Yazgı, Çanakkale Vali Vekili Hakkı Uzun, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, 2’nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, Çanakkale Belediye Başkanı Av. Muharrem Erkek, Avustralya Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Richard Marles, Avustralya Büyükelçisi Miles Armitage, Avustralya Birleşik Güçler Komutanı John Frewen, Fransa Uluslararası İlişkiler ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Koramiral Christophe Lucas, Fransa Büyükelçisi Isabelle Dumont, Afganistan Büyükelçisi Amir Mohammad Ramin, Avusturya Büyükelçisi Gabriele Juen, Yeni Zelanda Deniz Kuvvetleri Komutanı Tuğamiral David Proctor, Birleşik Krallık Büyükelçisi Jill Morris, Birleşik Krallık’tan Tuğamiral Robb Pedre, Pakistan Büyükelçisi Yousaf Junaid, ABD Büyükelçisi Jeffry Flake, Belçika Büyükelçisi Paul Huynen, Malta Büyükelçisi Therasa Cutajar, İrlanda Büyükelçisi John Mccullagh, Sri Lanka Büyükelçisi Saranya Hasanthi U.Dissanayake, Kanada, Senegal, Macaristan, Hindistan ve Güney Afrika’dan da üst düzey yöneticiler katıldı.
Pamukkale’de yüzlerce çocuk 23 Nisan coşkusunu birlikte yaşadı
24 Nisan 2024 Çarşamba - 14:52 Pamukkale’de yüzlerce çocuk 23 Nisan coşkusunu birlikte yaşadı Pamukkale Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel düzenlediği etkinlikte yüzlerce çocuk ve ailesi 23 Nisan coşkusunu doyasıya yaşadı. Pamukkale Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile ilgili özel bir etkinlik düzenledi. Pamukkale Belediyesi’nin YSE’deki ana hizmet binasında düzenlenen “23 Nisan Çocuk Şenliği’ne binlerce çocuk ve aileleri akın etti. Çocuklar şişme oyun grupları, canlı langırt, rodeo, palyaço ve maskot gösterileri ile birlikte çeşitli görseller ve ikramların yer aldığı etkinlikte 23 Nisan coşkusunu doya doya yaşadı. Birbirinden farklı etkinlikler ile çocukların 23 Nisan coşkusunu doya doya yaşamalarını sağladıklarını ifade edem Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk, demokratik, laik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşatılmasında, çağdaş uygarlık seviyesinin aşılmasında, geleceğimizin teminatı ve milletimizin en değerli varlığı olarak gördüğü çocuklarımıza, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı armağan ederek onlara duyduğu güveni, sevgiyi ve verdiği önemi göstermiştir. Bizler de bu emanete sahip çıkacağız. Pamukkale’mizde, Denizli’mizde evlatlarımızla bayramları doyasıya ve onların hak ettiği gibi kutladık. Bu duygu ve düşüncelerle; Cumhuriyetimizin ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, arkadaşlarını, aziz şehit ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, bugünü anlamlandıran ve geleceğimizin teminatı olan tüm çocuklarımızı sevgiyle kucaklıyor, bayramın dünyanın tüm çocuklarına barış ve mutluluk getirmesi temennisiyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramlarını kutluyorum” dedi.
Sahnede o acıları adeta yaşadıklarını anlattılar
24 Nisan 2024 Çarşamba - 14:34 Sahnede o acıları adeta yaşadıklarını anlattılar Eskişehir’de, 18 Mayıs 1944 yılında Kırım-Tatarlı ailelerin ülkelerinden sürgününü ve çektiği zorlukları anlatan ‘Hasret’ isimli tiyatro oyununu sahneleyen oyuncular, yaşanan acıları adeta yaşadıklarını anlattılar. Odunpazarı Belediyesi Tiyatro Ekibi tarafından hazırlanan oyun, Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde sanatseverlerle buluştu. ‘Hasret’, Kırım - Tatar ailelerinin 18 Mayıs 1944 yılında yurtlarından alınıp başka ülkelere zorla sürgün edilmesini anlatan bir tiyatro oyunu. Senaristliğini Derya Dobrişan’ın üstlendiği oyun, Elçin Karaahmet ve Süleyman Karaahmet tarafından yönetildi. Ceren Tüysüz, Ferhat Karataş, Hüseyin Demir, İpek Uzkalan ve Tuğçe Güney’in rol aldığı ve 4’üncü defa sahnelenen oyunun, daha önce günümüzde yaşamakta olan Kırım Tatarlı ailelere yönelik oynanmıştı. Son oyunun seyirciler üzerinden duygusal anlar yaşattığı gözlemlendi. Beş kişilik oyuncu kadrosu ile sanatseverler karşısına çıkan ekip, kendileri için çok büyük bir tecrübe olduğunu ve unutulmaz bir anı olarak kaldığını söyledi. ‘Hasret’ oyununu 4’üncü kez sergileyen oyuncu kadrosu yaşadıkları heyecanı, tecrübeyi ve başka insanların acılarını benimseyişlerini dile getirdi. “Kırım-Tatar sürgününü anlatan bir oyun olmadığını duyunca bilekleri sıvadık” Tiyatro oyuncusu Ceren Tüysüz, Yönetmen Elçin Karahmet’in daha önce hiçbir ekibin Kırım-Tatar Türklerinin bu sürgününü tiyatro olarak oynamadığını söylediğini ve bunu duyunca çok heyecanlandıklarını dile getirdi. Tüysüz, nasıl bir süreçten geçtiklerini şöyle anlattı: “Yönetmenimiz bize ‘Bu projeyi yapalım mı?’ diye sordu ve bir fikir ortaya çıktı. Daha sonra hep birlikte araştırmasını yaptık. Projeyi bir taslak halinde hazırladık. Sonra arkadaşımız Derya Dobrişan yazıya döktü ve bu proje ortaya çıktı. Aslında Kırım-Tatar sürgününe dair bir oyun olmadığını duyunca bilekleri sıvadık. Bunu da duyduktan sonra çok heyecanlandık ve araştırma sürecimiz daha da hızlı gerçekleşti. Çünkü belgeseller var, kısa filmler var, şarkılar var. Ama gerçekten Kırım-Tatar sürgününü anlatan bir tiyatro yoktu. Bunun üzerine de biz hemen harekete geçmiş olduk.” “Bu sürgün tiyatroya yansıtılacağı için Kırım Tatarlı aileler de bizim kadar heyecanlıydı” Oyunun senaryosunun yazılma aşamasında en büyük rolü oynayan Kırım Tatarlı ailelerden senaryoyu oluşturabilmek adına yardım aldıklarını ve bu süreçte ailelerin, sürgünün tiyatro sahneline taşınasını duyduklarında çok heyecanlandıklarını dile getiren Ceren Tüysüz, “Rüstem Bey ile görüştük, birebir yaşayanlarla ya da daha üst jenerasyonda yaşayanlar, tanık olanlar var Hasan Bey gibi. Onlarla konuşmuştuk biz. Rüstem Bey vagonla Kırım’dan gittiğinde 2 yaşındaydı. O görüşme de bizim için çok duygusaldı. Onlar için de öyleydi. Tiyatroya yansıtılacağı için bence onlar da çok heyecanlıydı ve bize bir an önce o bilgileri aktarmaya çalıştılar. Değerli bir süreç geçirdik onlarla ve çok duygusaldı. Bize yardım edebilmek için gerçekten belediye başkanımızdan tutun da Kırım-Tatar Müzesi, Kırım-Tatar Derneği herkes seferber oldu” şeklinde konuştu. “Duygusal anlamda ağır bir süreçten geçtik” Oyunun yazılma ve çıkarılma aşamasında derin bir araştırma yaptıklarını dile getiren oyuncu İpek Uzkalan ise, “Yaşanan olaylar çok acı olduğu için aslında, yani okuduğumuz, izlediğimiz her şey bize çok acı verdi ve bir oyuncu olarak empati kurmak, nasıl yansıtacağımızı düşünebilmek çok acılı bir süreçti. Ama bunları bilmeyen insanlara aktaracağımız için de heyecanlıydık. Biz de birçok şey öğrendik aslında projede. Bence Eskişehir’de bile birçok kişi bilmiyor Kırım-Tatar ailelerinin hikâyesini. Bu anlamda seyirciye de ulaşmak çok değerli. Biz bile projeyi araştırırken aa bunlar mı olmuş diye çok içine aldı bizi proje. Öte yandan bu acı olayları, Tatar sürgününü araştırırken, aynı zamanda Kırım-Tatar sürgününü de araştırmak gerekti. Bizim için zor olmadı ama duygusal anlamda ağır bir süreçten geçtik” ifadelerine yer verdi. “Yaşadıkları acılardan bahsetmektense kültürlerinden bahsetmeyi daha çok seviyorlar” Hüseyin Demir de, Kırım-Tatar Türklerinin memleketlerinden sürgün edilmesini konu edinen tiyatro oyunun dekor ve kostüm anlamında nasıl bir yol izlediklerini ve Kırım Tatar ailelerinin kültürlerine ne kadar düşkün olduklarını belirtti. Odunpazarı Belediyesi tiyatro oyuncusu Demir, “Kırım-Tatar müziklerini araştırdık, enstrümanları araştırdık ve bu araştırma sonucunda da o enstrümanlardan oyunun orijinal müziklerini ortaya çıkarmaya çalıştık ve onların türkülerinden de, tarih boyunca gelmiş müziklerinden de faydalandık. Dekoru da Çiğdem arkadaşımız yaptı. Kostümlerimizi ve dekorlarımızı da yönetmenimizle birlikte yaptı. Mesela bu olayları yaşayan insanlarda genel olarak şöyle bir durum var; yaşadıkları acılardan bahsetmektense, kültürlerinden bahsetmeyi daha çok seviyorlar. Zamanında çok ağlamışlar zaten, artık ağlamak yerine ayakta durmak varlıklarını tekrardan ortaya çıkarmak, kültürünün varlığını sürdürmek adına bir durum içerisindeler. Onlar da sağ olsunlar hem dekorumuzda hem kostümümüzde bize çok fazla materyal verdiler” dedi. “Oyundan ağlayarak çıkıyorlar” Bir diğer oyunca, Ferhat Karataş, oyunda Kırım - Tatar ailelerinin yaşamış oldukları zorlukları ve nasıl mücadele ettikleri anlatılırken, içerisinde sürgünü bizzat yaşamış olan insanların da olduğu salonda duygusal anlara şahitlik ettiğini belirterek, “Kırım -Tatar aileleri geldiğinde bunlar hâlâ içlerinde bir yara olduğu için oyundan çok etkileniyorlar. Oyundan ağlayarak çıkıyorlar. Yorum yazmışlar, Kırım Tatar aileleri dışında Hatay depreminden göç eden insanlar da gelmiş geçen oyunda ve ortak bir acı var. İnsanlar, bugün olmasa bile o aileden ayrı kalmanın acısını alıyorlar. O acıyı bizimle birlikte hissedebilmeleri çok kıymetli. O yüzden acıyı yansıtabilmişiz ne mutlu bize” dedi.
Prof. Dr. İlber Ortaylı İZKİTAP Fest’e konuk oldu
24 Nisan 2024 Çarşamba - 14:18 Prof. Dr. İlber Ortaylı İZKİTAP Fest’e konuk oldu İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, bu yıl Kültürpark’taki açık alanda düzenlenen İZKİTAP Fest-İzmir Kitap Fuarı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında büyük bir coşkuya sahne oldu. Ebeveynleri ile Kültürpark’a gelen çocuklar, konser ile atölye çalışmalarından sihirbaz ve dans gösterilerine, kukladan sokak oyunlarına kadar birçok etkinliğin yer aldığı çocuk şenliğine yoğun ilgi gösterdi. Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı da düzenlenen söyleşide İzmirlilerle bir araya geldi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından “Çocuk Edebiyatı” ana temasıyla düzenlenen İZKİTAP Fest - İzmir Kitap Fuarı, 23 Nisan’da Evrencan ve Uzaylılar konseri, çocuklara özel etkinlik ve söyleşilerle İzmirli kitapseverlere ve çocuklara unutulmaz bir deneyim yaşattı. Açık alanda yapılan en büyük kitap fuarı olma özelliği taşıyan İZKİTAP Fest, 28 Nisan tarihine kadar her gün 10.00-21.00 saatleri arasında 300’e yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf, kurum ve sivil toplum kuruluşu standını ziyaret etme imkanının yanı sıra imza günü, söyleşi ve farklı etkinliklere katılma fırsatı da sağlıyor. "Göktürklerden beri ilk defa Türk ismiyle toplandı" İZKİTAP Fest’in 23 Nisan’a özel konuğu tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu. Atatürk Açıkhava Tiyatrosunda İzmirli kitapseverlerle buluşan Prof. Dr. Ortaylı, Türk demokrasisinin sağlam temellere dayandığını vurguladı. İlber Ortaylı, “23 Nisan çok önemli bir olay. Türkiye Büyük Millet Meclisi ve halk idaresi, Göktürklerden beri ilk defa Türk ismiyle toplandı. Türkiye’de umumi rey ile işbaşına gelen Ankara’daki hükümettir. İşgal edilmiş, şartlar tamamen aleyhine dönmüş bir memleket; ancak devletin bağımsızlığı tamamen bitmemiş. Harpten sonra ağır işgal hükümlerinin uygulanmak istendiği bir ülke, sınırlarını küçültmüşler, asker girmiş, itilaf devletleri giremedikleri bölgeleri de işgal ediyorlar Sevr’e göre. İşte buna karşı çıkıldı. Bir orduyu terhis ediyorlar; ancak terhis edilmeyenler organize edildi, kasaba ve şehirlerde insanlar, muhtelif sınıflar bir araya geldiler, bu çok mühim. Bu hareket keskin bir politika ve keskin bir politik görüşle yürütüldü. Meclis hükümetini yürüten kadroların içinde bile her zaman yüzde 100 uyum yoktu; ama belirli bir ideale, ahlaka, disipline bağlı bir irade vardı. Bu meclisteki insanlar seçimle gelmişlerdir. Meclisin tartışma adabı içinde, farklı fikirler hallediliyor. Bir araya gelmiş insanların farklılıklarının çok keskin olduğu, dünya görüşlerinin farklı olduğu bir meclis; ancak memleketin düşman istilası ve Sevr hükümlerinden kurtulması için çalışıyorlar. Birinci meclis, Türkiye’de demokrasinin kurulduğu, konvansiyonel bir sistemdir. Hükümeti seçer, devleti yönetir, olağanüstü savaş yetkilerini denetleyerek uyum içinde çalışmıştır. Hem Türkiye tarihinde hem bölge tarihinde Türkiye’de demokrasinin uyuşma ve tartışma geleneğinin ortaya çıktığı bir devirdir” dedi. Yurt dışına gitme isteğinde olan gençlere seslenen Prof. Dr. Ortaylı, “Memlekette büyük zorluklarla yetiştirdiğimiz gençlerin yabancı ellerde kalması Türkiye’yi aksatır” diyerek Türkiye’nin son 10 yıldaki vatandaşlık sisteminden de derhal geri dönmesi gerektiğinin altını çizdi. Ortaylı, “Türk vatandaşlığı kolay elde edilecek bir gömlek değil, ona sahip çıkacaksın. Arkasında; Balkanlardan, Kafkaslardan çileli göçler yatar. Ne yatar? Çanakkale’de, İstiklal Savaşı’nda, Birinci Dünya Savaşı’nda uzak çöllerde ölmüş dedeler yatar. Ta Gazze’den başlayan sınıra kadar mezarlıklar var, geze geze gidersin budur yani. Uzun yıllar çileli bir şekilde yerli malı kullanan, enflasyona dayanarak yaşayan, baraj yapılsın diye enflasyon içinde yaşamaya razı olmuş kitle yatar. Oralarda sulanmış toprakları şimdi ona buna satmak marifet değildir. Burası son derece imtiyazlı bir vatandaşlık kitlesinin sahip olduğu bir yerdir. ABD, bazı Avrupa devletlerine benzemez. Herkes vatandaşlığına, hemşeriliğine sahip olsun” diye konuştu. “Bu millet sandıkta rey veriyor. 77 yaşındayım sandıktan başka bir şey hatırlamıyorum. Dolayısıyla böyle bir demokraside, insanların bir takım; karamsar, kötümser, yıkıcı yorumları dinleyerek yüzlerini kara çıkarmanın gereği yoktur” diyen İlber Ortaylı, “Belediye seçimlerine katılın, katılmamak olmaz. Beğenmediğiniz adamlar adaysa yerine yenisini koyarsınız herkes anlar. Beğenmeyince küskün olmanın alemi yoktur. Tavşan dağa küsmüş oluyor o zaman. Rey verilecek. Çok önemli bir şey” dedi.
Bakır-Maden-Der Başkanı Seyrek’ten, Maden’deki 26 kültür varlığı için koruma vurgusu
24 Nisan 2024 Çarşamba - 14:01 Bakır-Maden-Der Başkanı Seyrek’ten, Maden’deki 26 kültür varlığı için koruma vurgusu Maden ilçesinde bulunan 26 tescilli kültür varlığından 14’ünün merkezde, 12’sinin köylerde yer aldığını dile getiren Bakır Maden-Der Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, “Yöneticilerimiz, ilçemiz değerlerinin korunması noktasında gerekli inceleme ve tespitleri yaparak vatandaşlarımıza rehberlik etmeli, yol göstermelidir. Aksi takdirde tarihi öneme sahip geleneksel Maden Evleri başta olmak üzere birçok değerimizi kaybetmiş olacağız” dedi. Bakır Maden Kültür, Turizm, Kalkınma ve Dayanışma Derneği Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, 2020 Elazığ ve 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra verilen ağır hasar raporlarına dikkat çekerek, ilçenin kültürel mirasının korunmasının önemine vurgu yaptı. Depremler sonrası yürütülen yıkımlar hakkında basın açıklaması yapan Başkan Seyrek, bu noktada il yöneticilerine seslendi. Dernek Başkanı Seyrek söz konusu açıklamasında, “Bakır Maden-Der olarak ilçemiz değerlerinin tespit edilerek koruma altına alınması ve geleceğe taşınması için birçok tespit ve tescil çalışmasını yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Bugün itibariyle ilçemiz sınırlarında 26 tane tescilli kültür varlığı bulunmaktadır. Bu eserlerin 14 tanesi ilçe merkezinde, 12 tanesi köylerimizde yer almaktadır. 24 Ocak 2020 Elazığ ve 06 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında birçok konuta ağır hasar raporu verildi. Kimi gerçekçi, kimi ise isteğe bağlı olarak düzenlendiği söylentileri toplum içinde konuşulan bu raporlar vatandaşta soru işaretleri oluşturmuş durumda. Sonrasında bilinçsizce ve hızlı bir şekilde yıkım işlemlerine başlandı. Şehri ve vatandaşın geleceğini düşünmeden yapılan bu işlemler geri dönüşü olmayan zararlar verebilir" diye konuştu. İdarecilerin çok yönlü düşünerek dönüşümü yapması gerektiğini vurgulayan Seyrek, "Aksi takdirde bugün büyükşehir olarak isimlendirilen yerleşimler gibi ruhsuz ve insanları mutsuz olan şehirler oluşabilir. Yöneticilerimiz ilçemiz değerlerinin korunması noktasında gerekli inceleme ve tespitleri yaparak vatandaşlarımıza rehberlik etmeli, yol göstermelidir. Aksi takdirde tarihi öneme sahip geleneksel Maden Evleri başta olmak üzere birçok değerimizi kaybetmiş olacağız. Bazı vatandaşların bilinçli ve duyarlı davranarak tarihi öneme sahip evlerine sahip çıktıklarıyla karşılaşıyoruz. Fotoğraflarda görüldüğü gibi hemşerilerimiz geleneksel evlerinin kültür varlığı olarak tescillenmesi için ilgili yerlere başvurmuş, karar alınana kadar konutlarının yıkılmaması için evlerine uyarı yazısı asmışlar. Tescilli kültür varlıkları hak sahiplerine deprem sonrasında devletimiz tarafından önemli destekler veriliyor. Bu sebeple öncelikli olarak tespitlerin yapılması ve derhal gerekli tescil başvurularının yapılması gerekiyor. Bu hususta geçmişteki deneyimlerimiz ve gönüllü akademisyen hocalarımızla sürece katkı sunmaya canı gönülden hazırız. Fakat en önemlisi ilçemizdeki mülki ve mahalli idare makamlarının duyarlılık göstermesidir. Bu hususta kamuoyunun da duyarlı davranmasını rica ediyor, saygılar sunuyoruz” şeklinde konuştu.
Haluk Levent bayramda Afyonkarahisar’ı coşturdu
24 Nisan 2024 Çarşamba - 13:57 Haluk Levent bayramda Afyonkarahisar’ı coşturdu Afyonkarahisar, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı, ünlü sanatçı Haluk Levent’in muhteşem konseriyle coşku içinde kutladı. Zafer Meydanı’nda gerçekleşen konsere binlerce kişi katıldı. 7’den 70’e her yaş grubundan Afyonkarahisarlı, ellerinde Türk bayraklarıyla Haluk Levent’in seslendirdiği şarkılar, türküler ve marşlar eşliğinde 23 Nisan’ı kutladı, Atatürk’ü minnet ve özlemle andı. Ünlü sanatçı, binlerce kişiyle birlikte şarkılarını söyleyerek bayram coşkusunu doruk noktasına çıkardı. Sahne performansıyla izleyenlere unutulmaz bir gece yaşatan Haluk Levent, sevenleriyle cep telefonlarının fenerleriyle yaptığı ışık gösterisiyle de muhteşem bir atmosfer oluşturdu. Konserin bir diğer önemli anı ise Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın katılımıydı. Başkan Köksal, halkın arasında konseri izleyerek, "Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan’ı coşkuyla kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Atatürk’ün izinden yürümeye, emanetine sahip çıkmaya devam edeceğiz. Atatürkçü kimliği, Cumhuriyet aşkı ve demokrasi mücadelesiyle tanınan Haluk Levent’e bu anlamlı günde bizimle birlikte olduğu için teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Afyonkarahisarlılar, Haluk Levent’in muhteşem performansıyla bayram coşkusuyla dolu bir gece geçirmenin mutluluğunu yaşadı.
Dünya çocukları Mersin’deki festivalde buluştu
24 Nisan 2024 Çarşamba - 13:52 Dünya çocukları Mersin’deki festivalde buluştu Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla bu yıl ilki gerçekleştirilen ‘Uluslararası Mersin Çocuk Festivali’ ile kentteki bayram coşkusu dört bir yanı sardı. Festival kapsamında Mersin’e gelen 14 ülkeden 350 çocuk, kendi ülkelerine ait gösterilerle izleyenlere unutulmaz bir bayram yaşatarak izleyenleri adeta büyüledi. Kültür ve Sosyal İşleri Dairesi Başkanlığı koordinesinde düzenlenen ve 21-22-23 Nisan tarihleri boyunca devam eden festivalde dünya çocukları unutulmaz bir bayram neşesine şahit oldu. ‘Uluslararası Mersin Çocuk Festivali’, Mersinli çocuklara ve dünyanın dört bir yanından gelen çocuklara unutulmaz anlar yaşattı. Festival sayesinde kentte adeta bir kültür mozaiği oluştu ve dünya çocukları bu festivalde buluştu. Dünya ülkelerinden çocukların bir araya gelerek kaynaşmalarına, barış ve kardeşlik ortamının oluşmasına vesile olan festival, kentte büyük bir memnuniyet ortamı oluşturdu. Farklı ülkelerden Mersin’e gelerek festival coşkusuna ortak olan çocuklar da gördükleri en güzel festivallerden biri olduğunu vurgularken, Mersin’e hayran kaldıklarını ve tekrar gelmek istediklerini de ifade ettiler. Mersin sahili bu festivalle rengarenk Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda dünyanın dört bir yanından gelen halk dansları toplulukları gösterilerini sergilerken, izleyenler de adeta büyülendi. Halk dansları toplulukları ayrıca üstü açık otobüs ile kent turu attı ve festival coşkusu tüm şehri sardı. Festival için Litvanya, Kazakistan, Ukrayna, Gürcistan, Rusya, Moldova, Romanya, Kuzey Makedonya, Polonya, Bulgaristan, İran, Bosna Hersek, Almanya ve Kosova’dan gelen 350 çocuk kendi ülkelerine ait danslarını yaptı. Yetişkinler özledikleri bayram günlerine geri döndü Kentte 7’den 70’e herkesin bayram coşkusuna büründüğü festival sayesinde yetişkinler çocukluklarına dönerek eski bayramları hatırlarken, çocuklar da çocuk kalbini dolduran bu büyük bayram sayesinde neşe ve sevinç içinde bayram coşkusuna doydu. Büyükşehir Belediyesi sayesinde dopdolu geçen etkinliklerle Mersin unutulmaz bir 23 Nisan kutlamasına sahne oldu. Halk dansları gösterileri öncesinde de Mersin Büyükşehir Belediye Bandosu tarafından birbirinden güzel marşlar çalındı, ebeveynler ve çocuklar doyasıya eğlendi. Çocuklar bayram sevinciyle koştu Çocuklara ‘Çocuk Koşusu’ için göğüs numaraları, tişört ve şapkaları Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından verildi. Renkli görüntülere sahne olan Çocuk Koşusu sahilde gerçekleşti. Koşuyu tamamlayan tüm çocuklara madalyaları hediye edildi. Bütün daire başkanlıkları kolektif çalıştı Sahilde Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından açılan Üretici Kadın Stantlarına da vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Ayrıca çocuk deneyim alanında da çocuklara yüz boyama, resim yapma gibi etkinlikler yapılırken, patlamış mısır, pamuk şeker ve balon hediye edildi. Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı çocuklara çiçek hediye ederken, çocuklara kendi elleri ile saksılara diktikleri begonyalar hediye edildi. Ayrıca ‘Satın Alma Sahiplen’ temasıyla barınaktaki sahipsiz hayvanlar alana getirilerek sahiplendirme yapıldı. İtfaiye Dairesi Başkanlığı da hazırladıkları gösteriler ile etkinliğe ayrı bir renk kattı. Çocuklar için hazırlanan parkurda minikler itfaiyeci kostümü giyerek hem eğlendi hem yarıştı. Kurulan zipline ile çocukların eğlence ve coşkusu ikiye katladı. Mini zodyak gösterisi etkinliğe ayrı bir renk katarken, yüksekten ip ile iniş-çıkış gösterisi de izleyenlere adrenalin dolu anlar yaşattı. Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi tarafından alana getirilen güneş teleskobu ile güneş gözleminde güneş patlamaları ve lekeleri ayrıntılı bir şekilde incelenirken, Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı tarafından kurulan sahnede çocuklara ‘Sanal Gerçeklik Yöntemi ile Bilim Tabanlı Mersin’ tanıtımı yapıldı. Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şubesi EMO Çocuk Kulübü tarafından kurulan alanda da güneş enerjili araba yarışı yapıldı. Çocuklar son ışık bükücü yarışması yaptı. İlk kez Mersin’e geldiğini söyleyen ve çok eğlendiğini vurgulayan Kosovalı Melisa Kasumllari, “Mersin’in eski evlerini gezdik ve çok beğendik. Çok iyi hissediyorum çünkü çocuklara değer veriyorlar” ifadelerine yer verdi. Mersin’e hayran kaldığını söyleyen Kazakistanlı Asinur Nurlankızı, “Birçok ülkeden çocuklar gelmiş, kendi kültürlerini tanıtıyorlar ve çok keyifli. Herkesin 23 Nisan’ı kutlu olsun” şeklinde konuştu. 6 Şubat depremini yaşayan illerden olan Hatay ve Adıyaman’dan da halk dansları toplulukları Mersin’deydi. Deprem bölgesi Hatay’dan Mersin’e ilk defa gelen ve kenti çok seven Aliye İnan Bolat da “Burada kültürleri tanıdık, yeni arkadaşlarla tanıştık” dedi. Danslarının da çok beğeni aldığını belirten Bolat, “Ekip olarak buraya yeniden gelmek isteriz” diye konuştu. Adıyaman’dan gelen Edanur Sincan ise “Mersin çok güzel bir yer. İlk kez geldim. Bayram çok güzel geçiyor ve çok eğleniyoruz. Kazakistan’dan gelenlerle arkadaş oldum. Burası çok güzel bir yer. Mersin’e 23 Nisan için yeniden gelmek isterim” diye konuştu.
Kuşadası’nda çocukların 23 Nisan coşkusu devam ediyor
24 Nisan 2024 Çarşamba - 13:12 Kuşadası’nda çocukların 23 Nisan coşkusu devam ediyor Kuşadası’nda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusu devam ediyor. Çocuklar kendilerine özel bayramda, Kuşadası Belediyesi tarafından İsmail Cem Dostluk ve Barış Meydanı’nda, kurulan ücretsiz lunapark oyuncaklarıyla doyasıya eğleniyor. Gün boyu doyasıya eğlenen çocukların aileleri, Başkan Ömer Günel’e çocuklara böyle bir imkan sunduğu için teşekkür etti. Kuşadası’nda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında İsmail Cem Dostluk ve Barış Meydanı’nda lunapark oyuncakları kuruldu. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in çocuklara hediye ettiği oyun alanına 23 Nisan’da ilgi yoğun oldu. Aileleriyle birlikte alana gelen çocuklar atlıkarınca ve dönme dolaba binip, sevilen çizgi film karakterleri olan Red Kit, Dalton Kardeşler ve Hulk heykellerinin önünde de bol bol fotoğraf çektirdi. Çocukların sosyalleşmesini de sağlayan oyun alanı, 29 Nisan’a kadar her gün 11.00-18.30 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. “Başkan Günel’e teşekkür” Oğluyla birlikte lunapark oyun alanına gelen Bahar Önel, "Bugün bizim için çok anlamlı bir gün. 23 Nisan coşkusunu statta kutladıktan sonra ailece lunapark oyun alanına geldik. Çok keyifli vakit geçiriyoruz. Çocuklarımıza bu imkanı sunan Belediye Başkanımız Ömer Günel’e teşekkür ederim” dedi. Çocuklara yönelik aktivitelerin önemine değinen Canan İncetellikara ise, “Böyle etkinliklerin olması hem bizleri hem çocuklarımızı çok mutlu ediyor. Başkanımıza çocuklarımızı ve bizleri her zaman düşündüğü için çok teşekkür ediyorum” dedi.
Abdülhamid Han döneminde inşa ettirilmişti, asırlık Yozgat Saat Kulesi uzun bir aradan sonra yeniden vakti gösterdi
24 Nisan 2024 Çarşamba - 13:11 Abdülhamid Han döneminde inşa ettirilmişti, asırlık Yozgat Saat Kulesi uzun bir aradan sonra yeniden vakti gösterdi İkinci Abdülhamid Han döneminde temelleri atılan ve 1908 yılında dönemin Belediye Başkanı Tevfik Zade Ahmet Bey tarafından inşa edilen 116 yıllık tarihi Saat Kulesinin saati, uzun bir aradan sonra bakım ve onarımı yapılarak yeniden vakti gösterir hale getirildi. Şehrin merkezinde bir asrı geçkin süredir ayakta duran tarihi Saat Kulesi tüm ihtişamıyla göz kamaştırıyor. 1908 yılında dönemin Belediye Başkanı Tevfik Zade Ahmet Bey’in zamanında yaptırılan tarihi kule, zemin kat ve çanın bulunduğu kısımlarla birlikte 7 kattan oluşuyor. Sarı kesme taşlardan inşa edilen kulede 4 saat bulunurken her saat başında çanlar şehrin birçok noktasından duyuluyor. Yıllarca şehre kimlik katan ancak son yıllarda ilgisizlikten saati çalışmayan tarihi Saat Kulesinin tekrardan işler hale getirilmesi için Yozgat Belediyesi harekete geçti. Göreve yeni gelen Belediye Başkanı Kazım Arslan’ın ilk icraatlarından birisi de kulenin saat mekanizmasının yeniden onarılıp tamir ettirilerek şehre kazandırılması oldu. Tarihi Saat Kulesi, bakım ve onarım çalışmalarının ardından ilk günkü gibi işler hale getirilerek şehrin hizmetine sunuldu. Kentin önemli bir sembolü olan Saat Kulesinin yeniden çalışır hale getirilmesi vatandaşları da mutlu etti. “Geleceğe taşımak bizim vazifemiz” Saat Kulesinin Yozgat’ın en önemli sembollerinden birisi olduğunu söyleyen Yozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan, “Saat kulemizin sembol olarak yaşaması lazım. Yaklaşık 5-6 yıldır kulemizdeki saat çalışmıyordu. Göreve başladık ve bu konuda vatandaşlarımdan gelen talebi de dikkate alarak bakım ve onarım çalışması yaptık. Bugünden itibaren Saat Kulemiz çalışır duruma geldi. Hemşerilerimiz de bu durumdan memnun kaldılar. 2. Abdülhamid Döneminde şehirlerin gelişmesine yönelik taşra illerinde birtakım çalışmalar yapılmıştı. O dönemde Yozgat’ta yapılan Hamidiye Çeşmesi, Yozgat Lisesi ve Saat Kulesi gibi yapılar başlatılan çalışmalardandı. Tabi ki bu eserleri de sağlam bir şekilde geleceğe taşımakta bizim vazifemiz.” dedi. Belediye Başkanı Arslan’a teşekkür eden vatandaşlardan Rasim Demirkapak ise Saat Kulesinin Yozgat’ın önemli simgelerinden olduğunu belirterek kulenin saatinin çalışmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti.