DÜNYA - 03 Mart 2022 Perşembe 09:35

Firari Carlos Ghosn davasında Nissan'a 1.7 milyon dolar ceza

A
A
A
Firari Carlos Ghosn davasında Nissan'a 1.7 milyon dolar ceza

Finansal usulsüzlük iddiaları kapsamında ev hapsinde tutulduğu Japonya'dan kaçarak Lübnan'a giden Nissan Motor eski Başkanı Carlos Ghosn'un yardımcısı Greg Kelly, Ghosn'un maaşını eksik göstermesine yardım ettiği gerekçesiyle 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Kelly'nin cezası 3 yıl ertelenirken, Nissan Motor'a da 1.7 milyon dolar para cezası verildi.

Finansal usulsüzlük iddiaları kapsamında ev hapsinde tutulduğu Japonya’dan kaçarak Lübnan'a giden Nissan Motor eski Başkanı Carlos Ghosn ve yardımcısı eski Nissan Motor yöneticisi Greg Kelly hakkında yürütülen adli süreçte yeni bir gelişme yaşandı.

Greg Kelly'nin yargılandığı davanın Tokyo Bölge Mahkemesi'nde bugün yapılan duruşmasında Kelly, Ghosn'un kazancını eksik göstermesine yardım ettiği gerekçesiyle 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. 2017 mali yılında Mali Araçlar ve Borsa Yasası'nı ihlal etmekten suçlu bulunan Kelly 2010-2016 mali yılları için yöneltilen aynı suçlamadan ise beraat etti. Kelly'nin ülkesine dönmesinin önünü açması beklenen duruşmada Nissan Motor da suçlu bulundu. Japon otomotiv devi Mali Araçlar ve Borsa Yasası'nı ihlal suçundan 200 milyon yen (yaklaşık 1.7 milyon dolar) para cezasına çarptırıldı.

İddiaları reddetmişti

Ghosn’un odağında bulunduğu yolsuzluk iddiaları kapsamında Kasım 2018'de bir toplantıya katılmak üzere geldiği Japonya'da tutuklanan Kelly, daha sonra kefaletle serbest bırakılmıştı. Japonya'da süren yargılama sırasında Kelly Ghosn'un maaşının ayrıntılarını bilmediğini dile getirmişti. Kelly'nin 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceği belirtilirken, Japon savcılar geçtiğimiz Eylül ayında Kelly'nin 2 yıl hapsini istemişti.

Ghosn yardımcısını savunmuştu

Nissan Motor'un firari eski başkanı Carlos Ghosn ise geçtiğimiz Aralık ayında Kelly'nin kendisine yardım etmek suçlamasıyla yargılandığı dava hakkında açıklamalarda bulunmuştu. Ghosn, Kelly'nin masum olduğunu düşündüğünü belirterek, Kelly için "Ömrünün yaklaşık 3 yılını Japonya’da esir olarak yargılanmayı bekleyerek geçiriyor" ifadelerini kullanmıştı. Kelly'nin asılsız iddialarla suçlandığını iddia eden Ghosn, Japonya adaletine yönelik eleştirisini yineleyerek, "Eğer o suçluysa Nissan'da yöneticilik yapan birçok Japon'un da hapiste olması gerekir" şeklinde konuşmuştu.

Japonya'dan kaçmıştı

Japonya’da hakkında yürütülen maddi usulsüzlük soruşturması kapsamında 108 gün tutuklu kaldıktan sonra kefaletle serbest bırakılan Ghosn daha sonra “ağırlaştırılmış güven ihlali” ve “gelirini eksik bildirme” suçlamaları kapsamında ev hapsine alınmıştı. Japonya'dan firar eden Ghosn, Lübnan'a kaçarak dünya kamuoyunun gündemine oturmuştu. Hakkındaki iddiaları reddederek tutukluluğunu politik bir hamle olarak niteleyen Ghosn, asıl amacın onu inşa ettiği küresel ittifakın dışında bırakmak olduğunu savunmuştu.

Burak Ersoy
TOKYO (İHA) - 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Hatay Kızılay Başkanı Hatay’da depremzedelerle iftar sofrasında buluştu Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay Güzelburç’taki Kızılay Yaşam Merkezi’nde depremzedelerle iftar sofrasında bir araya geldi. Ramazan ayının yardımlaşma ruhunu öne çıkaran Yılmaz, son depremzede yuvasına kavuşana kadar desteklerinin süreceğini belirtti. Deprem bölgesinde ilk günden itibaren varlığını hissettiren Türk Kızılay’ı Ramazan ayında da afetzede vatandaşları unutmuyor. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay’ın Güzelburç bölgesinde bulunan Kızılay Yaşam Merkezi konteyner kentinde vatandaşlarla iftar sofrasında bir araya geldi. "Hatay’da son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız" Ramazan ayının; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı olduğunu belirten Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, "Biz bugün burada zor günleri birlikte atlatmaya çalışıyoruz. Türk Kızılay’ı olarak her zaman söylediğimiz bir konu var; son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız. Ramazan ayındayız, Ramazan ayı; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı ama aynı zamanda Ramazan ayı sevdiklerimizle bir araya gelme ve bir sofranın etrafında buluşma ayı. O nedenle biz bugün burada Hatay’da kardeşlerimizle bir ekmeği bölüşeceğiz, beraber iftarımızı açacağız. Birbirimizi dinleyerek bu zor günleri atlatmak adına bir aşama daha ilerlemiş olacağız. Ben zor günlerin geçeceğine inanıyorum. Son 1 sene de gördüğümüz şu ki herkes tünelin ucundaki ışığı görmüş durumda bu da zor günlerin geçeceğine inancı pekiştiriyor. Bu günlerde biz halkımızla bir arada olmaya devam edeceğiz. Tekrar herkesin Ramazanı hayırlı olsun" şeklinde konuştu.