MAGAZİN
Bilecik’te bilet satışı yapılan etkinlik iptal oldu, paraları iade etmediler 29 Mart 2024 Cuma - 12:02:34 Bilecik’te 4 Mart günü yapılması planlanan Murat Övünç’ün sahne alacağı Kadınlar Matinesi iptal olunca paraları iade edilmeyen vatandaşlar isyan etti. 26 Ocak ayında Başaran Butik sponsorluğunda Bilecik’te bir düğün salonunda Murat Övünç’ün sahne aldığı Kadınlar Matinesine ilgi büyük olmuştu. Aynı firma o gün Mart ayı içinde bir daha Murat Övünç’ü Bilecik’e getireceğini duyurmuştu. Ardından 4 Mart 2024 günü aynı düğün salonunda yapılması planlanan Kadınlar Matinesi 2 gün kala iptal edildi. Ön sıra 400 TL arka sıralar 300 TL’den satılan biletlerden alan vatandaşlara 3 gün içinde paraları iade edileceği söylendi. Bu paralar iade edilmeyince yaklaşık 200 kişi mağduriyet yaşadı. "Yaklaşık 200 kişinin paraları bu şekilde alınarak mağdur edildi" Bunlardan biri Önder Özmen, eşine ön sıralardan 400 liralık bir bilet aldığını bunu da organizasyon yapan Zehra Büşra İ. adına havale yaptığı anlattı. Murat Övünç’ün sahne alacağı Kadınlar Matinesi’nin 2 gün önce iptal olduğu telefona gelen mesajla öğrendiğini söyleyen Özmen, "Bilecikte organizasyon düzenleyeceğiz diyerek insanlara rezervasyon yaptırıp etkinliğe iki gün kala iptal edildi. Paraları üç gün içinde iade edilecek denilip ardından telefonları engelleyerek bir nevi dolandırıcılık yapıldı. Yaklaşık 200 kişinin paraları bu şekilde alınarak mağdur edildi. Bu dolandırıcılık olayında düğün salonun hiç bir şekilde dahili yoktur. Biz hakkımızı sonuna kadar arayacağız" dedi.
Sadettin Saran Kırıkkale’de etüt merkezi açtı
20 Aralık 2023 Çarşamba - 15:35 Sadettin Saran Kırıkkale’de etüt merkezi açtı Fenerbahçe divan kurulu üyesi ve iş adamı Sadettin Saran, Kırıkkale’de Halk Eğitim Merkezi ek binasında gençler için etüt merkezi açtı. Vali Mehmet Makas ile birlikte etüt merkezinin açılışını yapan Saran, gençlerle birlikte hatıra fotoğrafı çekindi. Fenerbahçe divan kurulu üyesi ve iş insanı Sadettin Saran tarafından Kırıkkale Halk Eğitim Merkezi ek binasına gençler için etüt merkezi yaptırıldı. Saran, Valisi Mehmet Makas ile birlikte etüt merkezinin açılışını gerçekleştirdi. Açılış töreninde konuşan Vali Makas, "Padişah, veziri ile Anadolu’yu geziyormuş ve vezirin memleketine gidiyor. Vezir padişahın gözüne girmek adına ’benim memleketimdir ama hazineden bir kuruş bile harcamadım’ diyor. Padişahın bir sözü var, vezire, ’Seni azlettim kendi memleketine faydası olmayanın ülkesine faydası olmaz’ diyor" dedi. Makas, "Tabi ki Sadettin bey kendi cebinden kendi kazancını harcıyor. Sadece Kırıkkale’ye de değil, 81 vilayete yatırım yapıyor. Gençlerimizin kötü yola gitmemesi, çalışması, geleceğini inşa etmesi adına öz mal varlığını harcıyor. Kırıkkale’miz adına teşekkür ediyorum. Kırıkkaleli olmasından dayı kendisi ile gurur duyuyoruz. İnşallah, kulüp başkanlığını da Kırıkkale’miz adına istiyoruz" şeklinde konuştu. Sadettin Saran ise, "Naçizane burada ufakta olsa bir katkıda bulunabiliyorsak ne mutlu bize. Her şey çocuklarımız ve ülkemiz için. Buradaki herkese çok teşekkür ediyorum" ifadesini kullandı. Törende yapılan konuşmaların ardından Vali Makas ile birlikte etüt merkezini gezen Saran, gençlerle birlikte fotoğraf çekinip, kitap imzaladı. Açılış törenine AK Parti İl Başkanı Engin Pehlivanlı, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ, İl Milli Eğitim Müdürü Rıza Aydın, kurum müdürleri ve çok sayıda genç katıldı.
’Seferoğlu Suphi’ sevenleri tarafından toprağa verildi
20 Aralık 2023 Çarşamba - 15:20 ’Seferoğlu Suphi’ sevenleri tarafından toprağa verildi Tosun Paşa filminde Seferoğulları’ndan Suphi’yi oynayan Yeşilçam’ın usta oyuncusu Cevdet Arıkan, Mersin’in Tarsus ilçesinde toprağa verildi. 76 yaşındaki Arıkan, bir süredir kanserle mücadele ediyordu. Evinde fenalaşarak hastaneye kaldırılmak istenen oyuncu, yolda hayatını kaybetti. Kemal Sunal’ın "Tosun Paşa", "Kibar Feyzo", Ferdi Tayfur’un "Çeşme", "Ben de özledim", Cüneyt Arkın’ın "Gırgır Ali" ve "İstasyon" filmleri başta olmak üzere 133 filmde rol alan, Ediz Hun, Erol Taş, Ayhan Işık, Murat Soydan ve Kadir İnanır gibi birçok ünlüyle aynı sette çalışan Cevdet Arıkan, Türk sinemasının ise son kalelerinden biriydi. Tarsus Güney Mezarlığı’nda düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlanan Cevdet Arıkan’ın eşi Kadife Arıkan, "Canım gidiyor, Cevdet’im" diyerek gözyaşları döktü. Törene Tarsus Kaymakamı Kadir Sertel Otcu, Cevdet Arıkan’ın 6 çocuğu ve sevenleri katıldı. Arıkan’ın en küçük çocuğu Cem Arıkan, sinema camiasının son üyelerinden birini kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını söyledi. Yönetmen Cem Arıkan, "Babamızı kaybettik, çok söyleyecek bir şey yok. Benim en yakın arkadaşım, hem meslektaşımdır. Türk sinemasının, Yeşilçam’dan kalan son üyesinden biriydi. İnşallah geri kalanlar uzun ömürler yaşarlar, yeni projeler üretirler, izleriz" dedi. Damadı Sefa Genç ise, "Yıllardır emeğini gördüğüm bir insandır. Mekanı cennet olsun. Müzik ve sinema camiası biraz vefasız bir camianın içindeyiz. Burada bulunması gereken insanlar var maalesef göremedik. Üzgünüz" ifadesini kullandı.
Kral 2. Teos’un eşi adına kurduğu antik kentte dron ile evlilik teklifi
16 Aralık 2023 Cumartesi - 12:42 Kral 2. Teos’un eşi adına kurduğu antik kentte dron ile evlilik teklifi Denizli’de Seleukoslar Kralı 2. Antiokhos Teos’un eşi Laodike adına kurduğu antin kent, ilk kez yapılan sıra dışı bir evlilik teklifine ev sahipliği yaptı. Antik kentin aslı gibi restore edilen Anıtsal Traian Çeşmesi önünde erkek arkadaşından evlilik teklifi alan genç kıza, yüzüğü bir dron aracılığıyla ulaştırıldı. Denizli’de yaşayan gazeteci Atilla Özer, 20 ay önce tanışıp evlilik planları yaptığı kız arkadaşı Seher Taşkıran’a benzerine az rastlanır bir şekilde evlilik teklifi yaptı. Özer kız arkadaşını, Seleukoslar Kralı 2. Antiokhos Teos tarafından eşi kraliçe Laodike adına M.Ö. 3. yüzyılın ortalarında kurulan kentte aslına uygun olarak restore edilen Anıtsal Traian Çeşmesini gezdirmek için Denizli’ye davet etti. İki genç, kısa süre önce ziyarete açılan anıtsal çeşmeyi gezdikleri esnada, yapıtın arkasından ellerinde “Benimle evlenir misin Seher’im” pankartı taşıyan gençler ortaya çıktı. Hiç beklemediği bir an ve şekilde evlilik teklifi alan genç kız, büyük bir şaşkınlık yaşadı. Yaşadığı ilk şokun etkisinden çıkamayan Seher Taşkıran, havadan dron ile tepesine inen ve kurdeleye bağlı gül şeklinde bir yüzük kutusu taşıyan dronu görünce şaşkınlığı ikiye katlandı. Gül şeklindeki yüzük kutusunu drona bağlayan kurdeleyi makasla kesen Atilla Özer, önünde diz çöktüğü kız arkadaşını bir ömür boyu mutlu bir hayata davet etti. Kız arkadaşından “Evet” cevabını alan Özer, aldığı yanıt sonrası yaşadığı mutluluğu sürpriz evlilik teklifini birlikte planladığı arkadaşlarıyla paylaştı. En büyük hayallerinden birisini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını ifade eden gazeteci Atilla Özer, bu özel teklif için bir kadın için kurulan Laodikya Antik Kentini özellikle tercih ettiğini söyledi. Kazı heyetinden burada ilk kez bir evlilik teklifi yapıldığını öğrenen Özer, "Evlilik planları yaptığım kız arkadaşıma farklı bir evlilik teklifi yapmak istiyordum. Bir kadın için kurulan Laodikya Antik Kenti, Denizli’miz için büyük öneme sahip. Ben de Denizli’nin sembolü olan bu kentte evlilik teklifi yapmak istedim. Bizim için güzel bir anı olarak kalmasını temenni ettim. Gerçekten güzel ve unutulmaz bir an oldu. Bundan sonra yeni çiftler için de uğrak yerlerinden birisi olacağını düşünüyorum" dedi. “Bir anda pankart açıldı ve havadan yüzük geldi” Kendisini gezmeye davet eden erkek arkadaşının hazırladığı sürprizin kendisini çok mutlu ettiğini kaydeden Seher Taşkıran ise, “İlk başta şaşırdım ve burada bunu hiç beklemiyordum. Beni anıtsal çeşmeyi görmek için davet etmişti. Bir anda pankart açıldı ve havadan yüzük geldi. Bazen beni haber çalışmalarında destek olmam için yanında götürüyordu. Yine benzer bir olay diye düşündüm. Arka planda evlilik teklifi hazırlamış. Kendisine çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
Kokoreç, Avrupa Birliği’nde prestijli bir ödülle taçlandı
14 Aralık 2023 Perşembe - 13:26 Kokoreç, Avrupa Birliği’nde prestijli bir ödülle taçlandı Avrupa Birliği uyumu çerçevesinde sıkça tartışmaya neden olan kokoreç lezzeti, Fransız kökenli organizasyonda Geleneksel Mutfak kategorisinde tek şapka ödülü alarak adeta taç giydi. Kokoreç ürünü ile ödüle layık görülen Erdal Aslanboğa, ‘şapka’ ödülünün gastronomi açısından büyük bir önemi olduğunu söylerken, kokoreçin Avrupa Birliği’ne hayırlı olmasını diledi. 14 ülkede faaliyet gösteren Gault-Millau organizasyonu, Türk mutfağını gastronomi haritasına ekleyerek 2024 yılı rehber ödüllerini açıkladı. Bu ödüller arasında Geleneksel Mutfak dalında ilk defa bir kokoreç restoranına verilen ödülü Erdal Aslanboğa kazandı. Kokoreç, Avrupa Birliği uyumu çerçevesinde sıkça konuşulan bir lezzet olarak biliniyor. Ancak, Fransız kökenli bir organizasyon tarafından Çırağan Sarayı’nda düzenlenen ödül töreninde, Geleneksel Mutfak kategorisinde Erdal Aslanboğa tek şapka ödülü kazandı. Balıkesir kuzusunun eşsiz lezzetinden ilham alan Erdal Aslanboğa, Fransız kökenli bir organizasyondan aldıkları ödülle gururlu olduklarını ifade etti. Kokoreçin ödül alması, sadece lezzetiyle değil aynı zamanda Avrupa Birliği uyumu açısından da önem taşıyor. Aslanboğa, "Bu ödül, kokoreçin Avrupa Birliği içindeki tartışmalara son noktayı koyacaktır. Fransız bir organizasyon, Balıkesir kokoreçine ödül veriyorsa, demek ki kokoreç de Avrupa Birliği’nin damak zevkine girmiştir. Bu, bizim için büyük bir zafer" dedi.
“Nefes - Yer Eksi İki”nin galası gerçekleşti
13 Aralık 2023 Çarşamba - 11:00 “Nefes - Yer Eksi İki”nin galası gerçekleşti Türk sinemasında yeni bir Mehmetçik destanının yazılacağı ve Türkiye’nin yakın geçmiş tarihine çarpıcı bir bakış sunacak olan TRT ortak yapımı “Nefes-Yer Eksi İki” filminin galası İstanbul’da gerçekleşti. 1993 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin zorlu ve çetin şartlarında kesişen hikayeleri konu alan TRT ortak yapımı “Nefes - Yer Eksi İki” filminin galası İstanbul’da gerçekleşti. 15 Aralık’ta vizyona girecek olan filmin galasına; İstanbul Valisi Davut Gül, TRT Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Ziyad Varol, yapımcı Mustafa Cihat Durmuş, filmin oyuncularından Murat Yıldırım, İlker Aksum, Şahin Kendirci, Bestemsu Özdemir, Arda Anarat, Eren Hacısalihoğlu ve film ekibi katıldı. “TRT, terörle mücadelede farkındalık oluşturmak için üzerine düşen vazifeyi yerine getiriyor” Gecede basın mensuplarına açıklama yapan TRT Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Ziyad Varol, Türkiye’nin terör konusunda çok önemli badireler atlattığını ve çok büyük sınamalardan geçtiğini ve yıllar boyunca birçok evladını şehit verdiğini, birçok gazisini ve şehidini geride bıraktığını ama asla bunları unutmayan bir ülke olduğunun altını çizdi ve konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugünlere belki geldiğimizde bu hadiseler birer eski durumları ifade ediyor olsa da hafıza-i beşer nisyan ile malul ama biz özellikle TRT olarak bu tarz yapımlarımızla hem şehitlerimizin hatırasını yad etmek hem de terörle mücadelenin sadece teröristlerle mücadele etmek olmadığını, aynı zamanda bu noktada farkındalık oluşturmak gerektiğini TRT olarak, kamu yayıncısı olarak üzerimize düşen vazifeyi yerine getiriyoruz. Tıpkı çok kısa süre önce şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın anısına hayata geçirdiğimiz şu an vizyonda bulunan ‘Aybüke; Öğretmen Oldum Ben’ adlı filmimizde olduğu gibi. Ya da Eren Bülbül’ün hatırasını nasıl geçen sene yâd ettiysek bu filmimizle de yine 1993 yılında hasıl olmuş hayata geçmiş o dönemin bir çok gerçek şahsiyetini, şehitlerimizi, kahramanlarımızı yansıtan çok kıymetli güzel bir proje.” “Oyuncular ve yapım ekibimiz kahramanları temsil ettiklerini hissettirdi” Filmi izlerken çok duygulandıklarını ifade eden Varol, “Umarım biraz sonra izleyicilerimiz, hafta sonu da sinema izleyicilerimiz de bunu göreceklerdir. Oyuncularımız her anlamda kahramanları temsil ettiklerini en ince ayrıntısına kadar hissettirdiler, yapımcımızın ve yapım ekibimizin de bu duyguyu layıkıyla yerine koyduğu çok güzel bir iş oldu. Ben bu vesileyle bugüne kadar kaybettiğimiz tüm şehitlerimizi tekrar rahmetle minnetle yad ediyorum. Gazilerimize hürmet ediyorum. İnşallah o günler geride kaldı ve bir daha böyle dönemlerden geçmeyecek ülkemiz. Umarım Türkiye’de olduğu gibi dünyada da barışın egemen olduğu bir gelecek hepimizin önünde olsun” ifadelerini kullandı. “Onlar; asıl unutursan ölür” Filmde Tayfun Yüzbaşı karakterini canlandıran Murat Yıldırım gala öncesi yaptığı açıklamada “Bizim için uzun bir süreçti ama artık beklenen sona geldik. Size bir film sunacağız şimdi. Türkiye’nin bir gerçeğini işlediğimiz filmimiz hepimizin filmi. 90’lardaki karakol baskınlarını anlatan çok gerçek bir hikâye. Yazarımız Hakan Evrensel, yönetmenimiz Ozan Uzunoğlu, tüm oyuncularımız büyük emek harcadı bu filmde. Üzerimizde büyük bir sorumluluk vardı. Umarım yerine getirebilmişizdir. ‘Onlar; asıl unutursan ölür!’ diyordu Tayfun Yüzbaşı, biz de hatırlatmak istedik,” dedi. Gazeteci Ufuk karakterini canlandıran oyuncu İlker Aksum ise, “Ben bir savaş muhabirini oynuyorum ama otuz yıldır zaten askeriyenin içerisindeyim. Babam savaş pilotudur. Burada terörü anlatıyoruz. Terör ile 40 yıldır uğraşan bir ülkeyiz. Anlatmak istediğimiz, terörün ne kadar lanet, dehşet verici bir şey olduğudur. Umarım bundan bir an önce kurtuluruz. Yapımcımız Mustafa Cihat Durmuş’un çok emeği geçti. Yönetmenimize, senaristimize, kadromuza bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi. “Türkiye’nin 90’lı yıllardaki terör sorununa dair fikirleri olsun istedik” Filmin yönetmeni Ozan Uzunoğlu, gerçek bir hikayeyi değerli bir kadroyla etkili bir şekilde aktarmanın mutluluğunu yaşadığını ifade ederek, “Bu film sadece izleyip geçebileceğimiz bir film değil. Oradaki gerçek kahramanların yaşadıklarına dayandığı için izleyicilerin Türkiye’nin 90’lı yıllarındaki terör sorununa dair önemli fikirleri olsun istemiştim. Bu topraklar için ne gibi fedakarlıklar yapıldı bunun altını çizmek için tarihe not düşen bir film yaptığımızı düşünüyoruz,” şeklinde konuştu. İlk Nefes filmi ile “Nefes - Yer Eksi İki” filmi arasında yaklaşık 14 yıl olduğunu aktaran senarist Hakan Evrensel, “İlk filmde 45 saniyelik bir diyaloğumuz vardı. ‘Bir şehit haberi ortalama 45 saniyede unutuluyor.’ Ben bu 14 yıl içerisinde bu sürenin daha uzayacağını düşünüyordum ama daha da kısaldı. ‘Nefes - Yer Eksi İki’ filmi aldırış edilmeyen, unutulan insanların hikayesini anlatmaya çalışıyor,” sözlerine yer verdi. Gerçek hayat hikayelerini çarpıcı bir kurguyla anlatacak filmin yapımcılığını Mustafa Cihat Durmuş, yönetmenliğini Ozan Uzunoğlu üstlenirken, filmin senaryosu Hakan Evrensel tarafından kaleme alındı. İki bin metre yükseklikteki bir karakolda geçen ve bölgede görev yapmış birçok gerçek kahramandan izler taşıyan film, her ne pahasına olursa olsun görevini bir an bile bırakmayan onurlu Mehmetçiklerin hikayesini anlatıyor.