GENEL - 24 Mayıs 2018 Perşembe 16:21

Elektrikli araç teknolojileri için Malatya’da iş birliği anlaşması

A
A
A
Elektrikli araç teknolojileri için Malatya’da iş birliği anlaşması

İnönü Üniversitesi, Bozankaya A.

İnönü Üniversitesi, Bozankaya A.Ş. ve Malatya İŞ-KUR Müdürlüğü arasında Elektrikli Araç Teknolojileri üzerine Eğitim ve Ar-Ge Çalışmaları Sözleşmesi imzalandı.


İnönü Üniversitesi’nde düzenlenen sözleşme törenine İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Bozankaya Yönetim Kurulu Başkanı Aytunç Günay, Malatya İŞKUR Müdürü Vahap Toman, İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Ethem Hamamcı ile İnönü Üniversitesi akademik personeli katıldı.


"Bu sözleşme karşılıklı teknoloji transferi içeriyor"


Burada konuşan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, "Üniversite-sanayi İşbirliği kapsamında imzalanan bu sözleşme ile İnönü Üniversitesi ve Bozankaya arasında hem eğitim hem de Ar-Ge çalışmaları alanında teknoloji transferi anlamına gelen karşılıklı ilişkilerin kurulması ve İŞKUR’un da desteği ile Elektrikli Araç Teknolojisi alanında teknik eleman yetiştirilmesi amaçlanmaktadır” dedi. Gerek Malatya dışında gerekse Malatya’daki firmalar ile bu tür teknolojik sözleşmelerin sayısını artırmayı istediklerini ifade eden Dr. Kızılay, İnönü Üniversitesi’nin yakın zaman içinde bir teknoloji üssü olmasını planladıklarını söyledi.


“İşbirliğimiz güçlü sonuçlar doğuracak”


Bozankaya Yönetim Kurulu Başkam Aytunç Günay ise, “Bozankaya olarak uzun zamandır elektrikli araç teknolojisi, batarya yönetim ve şarj sistemleri üzerine çalışmalarımız var ve bu çalışmaları üretim kabiliyetlerimizle birleştirerek Türkiye’nin ilk elektrikli otobüsünü 2014 yılında ürettik. 2015 yılından bu yana elektrikli araçlarımız Türkiye ve Almanya’da hizmet veriyor ve halen bu alanda ülkemizde tek üretici konumundayız. 2015 yılında ilk Trambüsümüzün yola çıktığı Malatya bizim için çok kıymetli ve şimdi İnönü Üniversitesi ile işbirliğine gitmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu işbirliklerini arttırarak sürdürmek, hem teknolojik gelişim hem de nitelikli personel yetiştirilmesi konusunda ülkemize katkıda bulunmaya devam etmek bizim önemli bir hedefimiz” şeklinde konuştu.


"Eleman yetişmesi İçin katkı sağlayacağız"


Malatya İŞKUR Müdürü Vahap Toman da, sözleşmenin eğitim kısmındaki önemine işaret ederek, “Elektrikli araç teknolojisi alanında üniversite ile firma arasındaki eleman yetiştirme, staj ve diğer faaliyetlerde mevzuat açısından ortam oluşturmak ve gençlerimizi iyi bir kariyer için yönlendirmekten mutluluk duyacağız” ifadelerini kullandı.


"Sözleşme, Eğitim ve Ar-Ge çalışmaları olmak üzere iki temel faaliyet alanını kapsamaktadır"


İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Ethem Hamamcı ise sözleşme hakkında ayrıntılı bilgi vererek, "Elektrik-EIektronik Mühendisliği Bölümümüz ile Bozankaya arasında zaten bir süredir devam eden Ar-Ge işbirliğini fırsat bilerek Eğitim ve Ar-Ge alanında iki temel faaliyet alanını içeren kapsamlı bir sözleşme hazırladık. Sözleşmenin Ar-Ge kısmında üniversite ile firma işbirliğinde ulusal ve uluslararası fon programlarında (TÜBİTAK, KOSGEB, AB Projeleri, vb.) proje hazırlama ve yürütme faaliyetleri gerçekleştirmek, Ar-Ge Projeleri kapsamında fakültemiz akademisyenlerinin bilgi birikimi ve yeteneklerinin firmaya aktarımı ve firma ihtiyaçlarının maksimum düzeyde karşılanmasını sağlamak, üniversite ve firma ortaklığında gerçekleştirilecek projelere yeterli sayıda yüksek lisans ve/veya doktora öğrencisi dahil edilerek tez çalışmalarının firma ortamında yapılmasını sağlamak” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.