GENEL - 12 Haziran 2018 Salı 04:07

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: "3 kelimeyi bir araya getirip konuşamayacaksın AK Parti’ye iftira edeceksin her türlü yalanı söyleyeceksin sonra bu ülkeyi yönetmeye kalkacaksın, hadi oradan"

A
A
A
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: "3 kelimeyi bir araya getirip konuşamayacaksın AK Parti’ye iftira edeceksin her türlü yalanı söyleyeceksin sonra bu ülkeyi yönetmeye kalkacaksın, hadi oradan"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Malatya’da vatandaşlarla buluştu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Malatya’da vatandaşlarla buluştu.


AK Parti Malatya İl Teşkilatı tarafından düzenlenen toplantıya katılmak üzere Malatya’ya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 15 Temmuz Meydanında teravih namazı sonrası vatandaşlarla buluştu.


Vatandaşlar tarafından coşkuyla karşılanan Bakan Soylu, “Malatya bu akşam kararını vermiş 24 Haziran’da okyanus ötesi dahil Türkiye’ye pusu kuranlara, herkese şu Anadolu toprağında güçlü bir ses çıkarmak Recep Tayyip Erdoğan’ım dünyada nasıl bir lider olduğunu göstermeye hazır” dedi.


Türkiye’nin çok önemli bir zaman dilimi içerisinde olduğunu belirten Soylu, kritik bir seçime gidildiğini dile getirdi. Her seçimim kritik olduğunu da ifade eden Soylu, “Millet çıplak ellerle kendi geleceğini tesis etmektedir. Az önce yatsı ezanı okundu, bundan 68 yıl önce minarelerden ezan okunması yasaktı, bu nasıl aşındı biliyor musunuz? 50 gramlık oy pusulası ile millet sandığa gitti ve Allah’a hamd olsun ezanlar minarelerden sema ile buluşmaya başladı. Bu ülkede 15 yaşından küçüklerin Kuran’ı öğrenmesi yasaktı. 28 Şubat’ta yasaklanmıştı. Peki nasıl ortadan kalktı bu, 50 gramlık bir oy pusulası ile millet 2002’de Recep Tayyip Erdoğan’ı getirdi ve yasakları elinin tersi ile itiverdi. Bu ülkede başı açık kadınlar ile başı kapalılar birbirinden ayrılıyordu. Üniversiteye gidemezsin, memur olamazsın diyorlardı, peki nasıl bu soru ortadan kalktı, TBMM’de başı açığı da kapalısı da bir arada nasıl oldu, 50 gramlık oy pusulası ile” şeklinde konuştu.


Bu ülkeyi asla hainlere teslim etmediklerini belirten Soylu, “İşimizi yarım bırakalım mı? Terörle mücadeleyi yarım bırakalım mı? Şu PKK’yı dağlara sıçan gibi kaçırdık, onları tamamen yok etmeyi yarım bırakalım mı? Peki, bu ülkeye yapılabilecek en büyük hainliği yapan Pensilvanya’da oturan, oradakilerin uşağı olan hainle mücadeleyi yarım bırakalım mı? Güzel dinimizi istismar eden DEAŞ ile mücadeleyi yarım bırakalım mı, DHKP-C ile mücadeleyi yarım bırakalım mı? Uyuşturucu ile mücadele de bir söz söylemiştim hatırlarsanız. Bu mücadeleyi yarım bırakalım mı? 9 bin 500 uyuşturucu satıcısını kodese tıktık, daha yeni başladık. Avrupa’da atölyelerde üretiyorlar, Türkiye’de satıyorlar. Bir taraftan faizle bizi kıskıvrak mengeneye almaya çalışanlar, PKK ile bezirmeye çalışanlar şimdi de gençlerimize saldırıyorlar. Medeniyetimize, anne baba kültürüne, geleneğimize saldırıyorlar. Bilesiniz ki bu ülkede bir tek uyuşturucu satıcısı kalmayacak, hepsini silip süpüreceğiz inşallah” ifadelerine yer verdi.


Türkiye’nin geçen yıl yüzde 7,4 büyüdüğünü ve 15 Temmuz darbe girişimine rağmen, ABD, Avrupa’ya rağmen yüzde 9,2 sanayi üretimini büyüttüklerini belirtti. Soylu, “Bakın Van’da oteller dolu, Diyarbakır’da, Mardin’de, Ege’de Akdeniz’de oteller dolu. Kemal Kılıçdaroğlu’na baksan bunların hiç birinin gelmemesi lazım. Dış dünyaya ne dedi, ‘Türkiye’de güvensiz’ dedi. 33 milyon insan geliyor da sen ana muhalefet liderisin, ülkene nasıl güvensiz dersin” dedi.


Türkiye’nin büyüdüğünü ve büyümeye de devam edeceğini ifade eden Bakan Soylu konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Bu büyük projeler devam ediyor. Kendi arabamızı, kendi uçağımızı, kendi yerli milli uydumuzu yarım mı bırakalım? Huzurumuzu yarım mı bırakalım? Doğu ve Güneydoğu’da bugün durum nasıl, ben Ramazan’ın birinci günü Van’daydım iftar yaptık sonrada huduttaki kahramanların yanına gittim. İkinci günü Hakkari, Yüksekova, Şemdinli’deydim. Daha sonra Silopi, Şırnaktaydım. Sokaklar cıvıl cıvıl, anneler ellerine çocuklarını almış yürüyorlar. Herkes huzur içerisinde. Bir tek şey söylüyorlar ‘Sayın bakanımız bizi bu PKK’nın eline bırakmayın ne olur, bir daha buradan ayrılmayın diyorlar.


Hakkari’ye gittiğimde bir anne yanıma girdi ve dedi ki ‘Sayın Bakan sen devlet adamısın, 15 yaşındaki kızımı yanımdan alıp dağa götürdüler. Sen güçlü adamsın kızımı ne olur geri yanıma getir. Bir annenin feryadına derman olamıyorsam bakanlığım neye yarar. Dedim ki ‘Bir kız daha dağa çıkarsa İçişleri Bakanlığı bana haram olsun’ Ve şunu ifade etmek itiyorum, şuanda en dip seviyelerde kızlar okula gidiyor, okullarda öğretmen var, hastanelerde doktor var, esnafta iş var”


Muhalefetin HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etmesi ve serbest bırakılması taleplerini de eleştiren Soylui “Siyaset yaparsınız, ama memleketin bazı meseleleri vardır bunlar üzerinden siyaset yapılmaz, oy devşirilmez. Adamlar Selahattin Demirtaş’ın hapishanesini türbeye çevirdiler. Muharrem İnce gidiyor, hem ziyaret ediyor hem de Türkiye’ye ‘Ben Selahattin Demirtaş’ın çıkmasını istiyorum diyor. Sadece o mu? Birisi daha var. Ömrü boyunca ezik bir şekilde yaşamış, 28 Şubatçıların zulmü altında kalmış. Ondan öncede onu ezmişler Fakat Tayyip Erdoğan kompleksinden de bir türlü kurtulamamış Temel Karamollaoğlu var. Oda diyor ki ‘Demirtaş çıksın’. Peki çakma milliyetçilik kisvesi altında güya yeni bir parti kurmuş, Devlet Bahçeli’den Allah razı olsun onu iyi zamanında keşfetti. Güya milliyetçi diyor ki ‘Demirtaş çıksın’ Meral Akşener. Ya biz bilmiyoruz ya onlar çok şey biliyor. Biz niye terörle mücadele ediyoruz, bizim evlatlarımız neden şehit oluyor. Biz şehitlerin annesine babasına, kolu, bacağı kopmuş gazilerimize ne cevap vereceğiz.


53 kişi 6-7 Ekim’de olaylarında katletti tahrik etti parti kararı aldı yapmadığı şey kalmadı. Yasin Börü kurban eti dağıtan apartmanda atılmasına vesile oldu. Bu 93 tane belediyeyi görevden aldık ya PKK’lı belediyeler. Onlar napıyorlardı PKK’ya para gönderiyorlardı PKK’ya adam alma gibi çalışıyorlardı, çukur olaylarında iş kamyonları bunlarındı. Bunların genel başkanı kimdi? Selahattin Demirtaş. Ey Muharrem İnce, ey Temel Karamollaoğlu, ey Meral Akşener. Bakın siyaset sadece bu dünya için yapılmaz. Bu dünya bir sınav, imtihan dünyasındır. Bu millet, bu dünyada da, ö teki dünyada da bu yakanıza asılacak, sizi bırakmayacak” ifadelerini kullandı.


Muharrem İnce’nin 2.Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel ile ilgili söylemlerine de değinen Bakan Soylu, “Adam apolet sökücü çıktı ya. Sen ömründe çivi söktün mü çivi ki apolet sökeceksin. Bunlar ömründe 3 koyun güdemediler. Esas derdi bu TESK’in verdiği iftar yemeği değil, derdi Metin Temel’in oraya gelmesi de değil, derdi bence ‘Siz nasıl ABD’den izin almadan Avrupa’dan izin almadan Afrin’e girersiniz PKK’yı nasıl yerle bir ederseniz. Bunu hangi komutanızla yaptıysanız onu görevden alacağız’ Bize güya mesaj veriyor. Senin ağa baban bize gözdağı veremedi” şeklinde konuştu.


Soylu konuşmasın şöyle sürdürdü:


“Sandıkları öyle bir dolduracaksınız ki seçim bittikten sonra Tayyip Erdoğan yurtdışına gittiğinde o liderler haddini bilecek bir adım geriye çıkacak sizden istediğimiz budur. Bizim işimiz sandıkla oy ile diğer işi zaten askerimiz, polisimiz aslan gibi yapıyor aslan gibi.


Mesele seçimi kazanmak değil, önümüzdeki 5 yıl şimdi her şey hazır sitem hazır eski vesayet siteminden kurtuluyoruz. Dışardaki o uluslararası faiz çetelerinden kurtuluyoruz. Bu sistem güçlü bir meclis güçlü bir hükümet çıkaracak. Öyle sandıkları doldurun ki şu 5 yılda Türkiye’yi dünyanın yıldız ülkesi haline hep birlik getirelim.


Türkiye 2 bin dolarlık bin 500 dolarlık bir ülke değil, bir fiske ile ayakları ezilecek bir ülke hiç değil. Türkiye’nin fırsatları, güçlü adımlar var. Biz kuvvetli olmalıyız. 2-3 bin dolarlık değil 11 bin dolarlık bir ülkeyiz. Erdoğan 16 yıldır Türkiye’yi idare ediyor. Şunu söyleyeyim, uğraştıkları bu ülkenin lideri, onu tasfiye edelim gerisini hallederiz diyorlar. Erdoğan’ı parmak sallayarak korkutamadılar, ürkütemediler, sindiremediler. Muharrem İnce’ye parmağının ucunu gösterseler.. Anladınız değil mi?. Bu CHP’nin de hakikaten çok sıkıntısı var. Kılıçdaroğlu’ndan kurtulayım derken İnce’ye tutuldu Yağmurdan kaçayım derken doluya tutuldular.


3 kelimeyi bir araya getirip konuşamayacaksın AK Parti’ye iftira edeceksin her türlü yalanı söyleyeceksin sonra bu ülkeyi yönetmeye kalkacaksın, hadi oradan”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.