POLİTİKA - 11 Haziran 2018 Pazartesi 12:52

Kılıçdaroğlu esnafa vaatlerde bulundu

A
A
A
Kılıçdaroğlu esnafa vaatlerde bulundu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nde yaptığı konuşmada esnafa bazı vaatlerde bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nde yaptığı konuşmada esnafa bazı vaatlerde bulundu.


Malatya temasları çerçevesinde Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ni (MESOB) ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümete emekli maaşları ve AVM’ler konusunda eleştiride bulundu. Göreve gelmeleri halinde esnaf bakanlığı kuracaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Değerli esnaf kardeşlerim gerçekten de Malatya’ya her gelişimde sizleri ziyaret ederim, kabul dersiniz, sıcak davranırsınız. Ben de sorunlarınızı dinlerim. Esnafın bir özelliği var. Anadolu’nun kadim kültürünü esnaf içselleştirmiştir. Ahi evran kültüründen gelmiştir. Esnafın bizim toplumumuzda ayrı bir önemi vardır. Yani hayatımızda ticaretle ilk tanıştığımızı kişi esnaftır. Esnaf dünyanın her yerinde vardır. Bizim anayasamızda şöyle bir yasa vardır, devlet esnafı ve sanatkarı koruyacak tedbirler alır. Dün Adana’daydım. Gittiğim her yerde bir esnaf bakanlığından bahsederler. Hiçbir parti ben esnaf bakanlığı kuracağım demiyor ama biz diyoruz. Allah’ın izniyle Muharrem İnce gelince ilk yapacağımız iş esnaf bakanlığı kurmak olacak. Sanayicinin bakanlığı var ama esnafın yok" dedi.



“AVM’leri sınırlayan bir kanun getirdi ama AVM lobisi adamı görevden aldırdı”


Kılıçdaroğlu AVM’lerin esnafın en büyük sorunu olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Esnaf demek illaki dükkan sahibi olmak değil. Kimisi direksiyon sallıyor, kimisinin bakkal dükkanı var. Hayatın her alanında tutunmaya çalışıyorsunuz. Devlete yük olmuyorsunuz. Verginizi de ödüyorsunuz. AVM’leri şikayet edin dedik, biz onlarla baş edemeyiz dediler. Gücümüz yetmiyor dediler. Niye gücünüz yetmiyor arkadaş. Birlik olacaksınız, kim açıyorsa ona oy veremeyeceğiz diyeceksiniz. Güce teslim olunca kaybedersiniz. Sayın Ali Coşkun vardı, bunların bakanıydı. O AVM’leri sınırlayan bir kanun getirdi ama AVM lobisi adamı görevden aldırdı. Ona sahip çıkıldı mı, o esnaf düşündü mü, hayır. AVM’ler ekmek peynir gibi her yere yayılıyor. Ama sizi ciddiye alan yok. Şimdi zincir mağazalar var. Her yerde var bunlar. Bunlarla nasıl baş edeceksiniz. Zincir mağazaları CHP mi kurdu? Bunlara oy verirseniz daha çok ağlarsınız. Ben ’doğrucu Davut’um. Ben esnafın hakkını savunurum. Esnaf iş yerini kapatırsa nasıl yaşayacak? Türkiye’yi düşünmemiz lazım. Bir kira stopajı belası var başımızda. Dükkan kiralıyor, kira stopajını ödetiyor. Biz diyoruz ki esnafı kiraz stopajından kurtaracağız. Bilmediğiniz bazı gerçekler var. Sigorta primleri çok yüksek. 500-600 lira ödüyoruz. Bugün büyüme rakamları açıklandı. Türkiye 7 küsur büyümüş. İçinizde büyüyen var mı, esnaf büyüdü mü, kim büyüdü? Büyüyen rantiye sınıfı, onlar büyüdü. Sizi diğerlerinden ayıran şudur. Klasik siyasetin dar eksenine vatandaş sıkıştırıldı, biz çıkarmak istiyoruz. İnanç üzerinden, kimlik üzerinden, yaşam tarzı üzerinden siyaset yazıktır, günahtır. Bu esnaf niye zarar ediyor kar etmesi lazım.”



“Ben ayda 15 bin para alıyorum, benim derdim yok ki”


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, emekli maaşlarında reform adı altında büyük düşüşler yapıldığını iddia ederek, "Bugün Bağkur esnafı gidip sosyal sigortalara dilekçe verip emekli olmak istese, emekli aylığı olarak 840 lira aylık bağlıyorlar. 1 Ekim 2008’den önce olsaydı, bin 800 lira olacaktı. Aradan 10 yıl geçti 840 lira. Başka bir demokratik ülkede olsa kıyamet kopar. Bunu ne diye sattılar, SGK’da reform yapıyoruz diye. Buyurun size reform. Kira bedelleri mi düştü, ne düştü de hangi gerekçeyle maaşlarda kesinti yapıyorsunuz. Sadece sizin için değil, Çiftçi emekli olmak istese 621 lira bağlanır. 2008’den önce başvurulsa bin 261 lira maaş alacaktı. Nasıl oluyor bu, esnaf ayda 800 lirayla nasıl geçinecek. Bununla geçinilmez diyorsanız oturup düşünmeniz lazım. Sorun benim sorunum değil. Ben milletvekiliyim ben ayda 15 bin para alıyorum. Benim derdim yok ki. Ben herkesin kazanmasını istiyorum. Gelir dağılımın olduğu bir atmosferi istiyorum” şeklinde konuştu.



“Benim zamanımda SGK’nın borcu 2 milyardı, şimdi 34 milyar açık var”


Kılıçdaroğlu, şu an SGK’nın borcunun kendi dönemdekinden daha çok olduğunu dile getirerek şunları söyledi:


“Benim zamanımda SGK’nın borcu 2 milyardı, şimdi 34 milyar açık var. Ondan sonra Kılıçdaroğlu döneminde SGK battı diyorlar. Soruyorum bu açık ne peki? Artık daha geç emekli oluyorsun, 65 yaşında. E bu borç ne, maaşınız da az. İktidarın bunun hesabını vermesi lazım.”



“Biz teknoloji liseleri kuracağız”


Eğitim sistemini de eleştiren Kılıçdaroğlu, göreve gelmeleri halinde teknoloji liseleri kuracaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Bu eğitim sistemiyle esnafın teknolojiyle geliştirmeyiz. Biz teknoloji liseleri kuracağız. Bu çocuklara biz sahip çıkmak zorundayız. Başkan her partiye eşit mesafedeyiz dedi. Ama sonuçta sizin çıkarlarınızı savunana partiye biraz kulak vermeniz gerekiyor. Bu olmadığı taktirde yürümez. Bakın kaç tane af çıktı. Gelin yeniden yapılandıracağız. Niye çıktı bu af, hangi gerekçeyle çıkıyor? Devlet şu an 322 milyar lira tahsil edemiyor” ifadelerini kullandı.



“Beyannamemize koyduk hiçbir emekli maaşı bin 500’ün altında olmayacak”


Kılıçdaroğlu, göreve geldiklerinde bin 500 TL’nin altında emekli maaşı kalmayacağını da ifade ederek, “1 milyon 644 bin emekli bin liranın altında maaş alıyor. Nasıl geçinecek bunlar? Beyannamemize koyduk hiçbir emekli maaşı bin 500’ün altında olmayacak. Aksi halde sosyal devlet olamayız. Son 16 yılda ödenen faiz, dışarıya 151 milyar dolar. Nereye gidiyor, tefecilere gidiyor. Türkiye neden tefecilere teslim edildi. Sayın Erdoğan niye Londra’ya gitti, bürokratlarını gönderdi, ne işi var, neden tefecilerle görüştü? Bize borç para verin yoksa ekonomiyi götüremeyiz dediler. Faizi yükselt dediler. Şu anda dünyada Türkiye en yüksek faizle borçlanan ülkelerinden bir tanesidir. Biz faize karşıyız diyorlar, karşıysan ödeme, ülkeni tefecilere teslim etme o zaman. 30 milyar dolar Suriyelilere para harcadık. Yeter ama. Niye biz kavga ediyoruz bunlarla. Onlar bizim akrabamız. İnce cumhurbaşkanı olursa ilk işi İran, Irak ve Suriye’yi ziyaret etmek olacak. Niye Müslüman kanı aksın bu coğrafyada” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gastronomi kenti Gaziantep’te 40 TL’ye menü yemek hizmeti Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hayata geçirilen ’Haydi Sofraya Lokantası’nda 40 TL’ye içerisinde 4 çeşit yemeğin bulunduğu menü hizmeti verilmeye başlandı. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, gastronomi kentinde önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. Başkan Fatma Şahin liderliğinde önemli projelerle adından söz ettiren Gaziantep Büyükşehir, son zamanlarda yeme-içme sektöründe yaşanan ciddi artışlara karşı Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi’nde ’Haydi Sofraya’ lokantasını hizmete açtı. Faaliyete başlayan Haydi Sofraya lokantasında 4 çeşit yemekten oluşan menü 40 TL’ye satılıyor. Lokantada 12.00-13.30 saatleri arasında öğle yemeği, 17.30-19.30 saatleri arasında ise akşam yemeği hizmeti veriliyor. "4 çeşitten oluşan menüyü 40 TL gibi uygun bir fiyata satarak vatandaşlara hizmet vermekteyiz" Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Haydi Sofraya Lokanta Koordinatörü Ertuğrul Er, "Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatma Şahin’in talimatlarıyla yiyecek-içecek sektöründe ’Haydi Sofraya’ lokantamızı hayata geçirdik. Tesisimiz Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi içerisinde yer alıyor. Tesisimizde 4 çeşitten oluşan menüyü 40 TL gibi uygun bir fiyata satarak vatandaşlarımıza hizmet vermekteyiz. Haydi Sofraya lokantalarımız uygun fiyatı ile ilerleye günlerce şehrin değişik noktalarında da hizmet vermeye başlayacak. Burada öğle ve akşam olmak üzere 2 öğün olarak vatandaşlarımıza hizmet vermekteyiz. Öğle servisimiz 12.00-13.30 saatleri arasında, akşam servisimiz ise 17.30-19.30 saatleri arasında hizmet vermektedir. Vatandaşlarımızın yoğun ilgisi var. Vatandaşlar burada yemekleri yedikten sonra çok memnun kalarak teşekkür ediyor bizlere. Yani olumlu dönüşler alıyoruz" dedi.
İstanbul Vodafone Red’lilere 100 milyon TL’yi aşkın değer sağlanacak Yeni dönemde hem Opet, İspark, Havaist gibi markalarla sözleşmelerini yenileyen, hem de marka ayrıcalıklarına Migros, BigChefs, SushiCo ve Les Benjamins gibi iş ortaklarını ekleyen Vodafone Red, müşterilerine toplamda 100 milyon TL’nin üzerinde değer oluşturmayı hedefliyor. Vodafone Red, yenilikçi ürün ve hizmetleriyle müşterilerinin hayatını ekonomik ve sosyal yönden kolaylaştırmaya devam ediyor. Yeni dönemde hem Opet, İspark, Havaist gibi markalarla sözleşmelerini yenileyen, hem de marka ayrıcalıklarına Migros, BigChefs, SushiCo ve Les Benjamins gibi iş ortaklarını ekleyen Vodafone Red, müşterilerine toplamda 100 milyon TL’nin üzerinde değer oluşturmayı hedefliyor. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şunları söyledi: “Vodafone Red, sadece tarifelerden oluşan bir dünya değil. Müşterilerimizin uçtan uca iletişim ihtiyaçlarını karşılarken, onlara seyahatten ulaşıma, eğlenceden yeme içmeye kadar pek çok alanda birçok ayrıcalık sunuyoruz. Yaptığımız araştırmalara göre, müşteriler kendilerini daha değerli hissetmek ve kullandıkları markanın yanlarında olduğunu bilmek istiyor. Diğer yandan, akıllı harcama yaptığını bilmek de müşterilerimiz için çok önemli. ‘Red dolu dolu’ çatısı altında hem Red’e yeni gelen müşterilerimiz hem de tarifesini Red ile yenileyen müşterilerimiz için kendilerini özel ve öncelikli hissedecekleri marka ortaklıkları ve fırsatlar sunuyoruz. Yeni dönemde Vodafone Red’lilere 100 milyon TL’yi aşkın değer sunmayı hedefliyoruz. Red’li müşterilerimize yaşam tarzlarına uyan ayrıcalıklarla uçtan uca bir deneyim yaşatmaya devam edeceğiz.” Red’den yeni marka indirimleri Vodafone Red’e yeni gelen ve mevcutta Vodafone’lu olup tarifesini Red ile yenileyen müşterilere Migros’ta 500 TL ve üzeri alışverişlerde 100 Money hediye, Les Benjamins’te 5.000 TL ve üzeri alışverişlerde 1.000 TL indirim, Sushico’da 800 TL ve üzeri harcamalarda 100 TL indirim, BigChefs’te 750 TL ve üzeri harcamalarda 100 TL indirim sunuluyor. Ayrıca, Opet’te 750 TL ve üzeri akaryakıt harcamalarında 100 TL değerinde Opet Yakıt Puan hediye ayrıcalığı da devam ediyor. Vodafone Red, tüm müşterilerine ise İstanbul Havaalanı ve Sabiha Gökçe Havaalanı’na Havaist ile transferde yüzde 50 indirim; İstanbul’daki İspark otoparklarında 2-4 saate kadar ücretsiz otopark hakkı; Seyahat Yanımda üzerinden alınacak yurtiçi uçak biletinde 150 TL indirim gibi ayrıcalıklar sunuyor. Red ayrıcalıklarına Yanımda’dan ulaşılabiliyor Vodafone Red’in tüm marka ortaklığı kampanyalarından faydalanmak için, Vodafone Yanımda’nın içindeki Fırsatlar Dünyası’ndan (Happy) ilgili kampanya sayfasına girilmesi ve ilgili sayfada “Fırsatı Kullan” butonuna tıklanarak kod alınması gerekiyor. Marka ayrıcalıklarında kullanım hakları, sahip olunan tarifeye göre yılda 1 ile yılda 6 arasında değişiyor.
İstanbul Bulut tohumlama ekosistemi bozuyor Kurak bölgelere yağmur yağdırmak için geliştirilen Bulut tohumlama yöntemi ekosisteme zarar verebiliyor. Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama kurak araziler için çözüm olarak geliştirilen bir proje fakat yağış için yapılan tohumlama sonrası durumu kontrol edebilmek mümkün değil. Bu yapılan eylem ekosisteme zarar verebilir” dedi. Son yıllarda kurak bölgelerde yağışların artırılması amacıyla ‘bulut tohumlama’ yönteminin kullanıldığı konuşuluyor. Geçtiğimiz günlerde Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) yoğun yağış sonrası can kayıplarının yaşandığı sel olayının perde arkasında ‘bulut tohumlama’ yönteminin bulunduğu öne sürüldü. Söz konusu yöntemle ilgili bilgi veren Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama yöntemi yağışın az olduğu bölgelerde kuraklığa çözüm olması için geliştirilen bir proje. Uçaklar sayesinde bulutlara enjekte edilen gümüş iyodür veya kuru buz bulutun sıcaklığını düşürüp yağmur sularını bırakmasını sağlıyor. Fakat bu durumun mega kent üzerinde veya şehir merkezi üzerinde denenmesi olumsuz sonuçlar getirebiliyor. Yağış sağlandıktan sonra yağışı kontrol altına almak mümkün değil. Bu da ekosistemi veya doğanın düzenini bozabiliyor” dedi. “Bulut tohumlama, kuraklığı önlemek için geliştirilen bir proje” Meteoroloji Mühendisi Dr. Güven Özdemir, “Bulut tohumlama 1940’lı yıllardan itibaren bilim adamlarının kuraklıkla ilgili nasıl geliştirebiliriz tatlı suya nasıl ulaşabiliriz nasıl etkili bir su rejimi sağlanabilir diye çalıştıkları bir bilimsel çalışma. Tabi ki uzun yıllardır çalışmalara rağmen güvenilirlik kazanmış değil. Bulut tohumlama bulut içerisine tabi ki her bulut değil nemi yüksek olan ve yağmaya elverişli olan bulut sıcaklığını düşürülerek yoğunlaşma çekirdeklerinin bulut içerisine enjekte edilmesi. Tabi yoğunlaşma derken kuru buz gibi gümüş iyodür gibi sıcaklığı eksilerde olan -80 ile -150 arasında derecesi olan bu şeylerin bulut içerisine enjekte edilmesi. Nasıl enjekte edildiğini sorarsanız bunlar uçaklar ve dronelar sayesinde yapılıyor. Uçakların kanat kısmına takılan fişekler kuru buz veya gümüş iyodür gibi kimyasal maddelerin bulut sıcaklığını düşürebilecek maddeleri enjekte eder. Belli yükseklikte bulutun üst kısmından içine doğru veya aşağıdan yukarıya doğru roket şeklinde atılarak yapılır” dedi. “Faydası olduğu kadar zararı da var” Özdemir, “Bir alanın, şehrin, su birikintisinin veya barajların üstünde bulunan bulutlara enjekte edilip su damlacıklarının üstüne yapışarak havada bulunan damlacıkların yere yağış olarak düşmesi sağlanıyor. Fakat bu yapılan olayın bir kontrolü yok. Yani tohumlama yapılıp yağış sağlanabiliyor fakat bu yağışı kontrol altına almak mümkün değil. Bu yapılan tohumlama kent üzerlerinde yapılmaması gerekiyor. Tohumlama açık alanlarda yapılması gerekiyor. Tabi ki bunlar yapılırken dikkat edilmesi gereken en önemli konu doğanın bir düzeni var ve bir ekosistemi var bu ekosistemi bozabilir. Bu yüzden yağış yapılacak yerin sele neden olmayacak orman veya göl üstlerinde yapılması gerekir. Yağışı yapabildiğiniz fakat kontrolünü sağlayamadığınız bir durumda şartlar kötüye gidebilir. En güzel örneği Dubai’de yapılan tohumlama sonucu hemen ardından selin etkili olması. Şu anda da yağışı kontrol almaları mümkün görünmüyor. Tabi ki faydası var kuraklığa bir çözüm fakat olumsuz etkilerini de düşünmek gerekir. Dubai’de 1 metrekare alana düşen miktar çok yüksek. Örnek verecek olursam 1 yılda Dubai’ye düşen yağış miktarı 10 santim civarında fakat pazartesi günü yaşanan yağışta 24 saatte 1 metrekare alana 15 santim yağış düştü. Bu bakıldığında çok büyük bir miktar. Bu yüzdende Dubai şuan sele çözüm arıyor. Yani mega kentlerde ve yerleşim yerlerinde bu bulut tohumlama yöntemi yapılmaması gerekir” şeklinde konuştu. “Bulut tohumlama yöntemi doğanın dengesini bozabilir” Özdemir, “Tohumlama yaparken bulutun sıcaklığı, rüzgar yönü ve şiddeti çok önemli. Bunların mutlaka çok iyi bilinmesi gerekiyor. Doğanın kendine ait bir düzeni var ne kadar kontrol edilip tohumlama yapılsa da bir anda rüzgar tersine döner ve beklenmedik sonuçlar ortaya çıkarır. Bu yöntem zamanında Türkiye’de denendi fakat pek faydası olmadı. Deniz üzerine birkaç kez denendi fakat pek fayda alınamadı. Sonuçta bu yapılan eylemde bulutun tohumlama sonrası ne kadar yağış bırakır teorik olarak hesabı yapılıyor fakat uygulamaya geçtiğinde bu tahminler farklı çıkabiliyor. Doğaya kontrolsüz bir güç vermiş oluyorsunuz. Tabi ki bu yöntem ilerde geliştirilecektir. Tabi ki bu yöntem için daha çok para harcanması lazım. Bulut tohumlama yöntemi için belli bir yatırım gerekiyor. Mesela BAE bu tohumlama için yaklaşık 15 milyon dolar yatırım harcadı. Tabi ki bu yatırım yapılacak yer, alan, bölgeye ve ne kadar yağış istendiğine göre değişkenlik gösterebilir. Ayrıca tohumlama yapılacak yılında buna etken olduğunu söyleyebiliriz. Net bir fiyat vermemiz uygun olmayacaktır” diye konuştu.