EKONOMİ - 19 Ekim 2018 Cuma 17:09

Milletvekili Kahtalı’dan Ticaret Borsasına ziyaret

A
A
A
Milletvekili Kahtalı’dan Ticaret Borsasına ziyaret

AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı, mevcut Şire pazarının yılda ortalama 300 milyon dolar ihracat geliri getiren kayısının pazarlanabileceği bir ortam olmadığını ifade ederek yeni bir pazara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı, mevcut Şire pazarının yılda ortalama 300 milyon dolar ihracat geliri getiren kayısının pazarlanabileceği bir ortam olmadığını ifade ederek yeni bir pazara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.


AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı, Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan ve yönetimini ziyaret etti. Ziyarette ilk olarak söz alan Borsa Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Özcan, borsa çalışmaları hakkında detaylı bilgiler verdi. Türkiye’de ilk 10’un içerisinde faaliyet gösteren bir borsa olduklarını belirten Özcan, kayısı da yaşanan sıkıntıları geçtiğimiz günlerde Malatya’yı ziyaret eden Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye aktardıklarını söyledi.


Lisanslı depoculuk ile ilgili de devam eden çalışmalardan bahseden Özcan, Ticaret Borsası olarak damga vergisi tahakkukunun yaptırdıklarını belirterek üzerlerine düşen görevi yerine getirdiklerini kaydetti. AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı ise kayısının Malatya için kıymeti bir ürün ve olmazsa olmazlarından olduğunu ifade ederek “Kayısının C belgesi alması ve dünyanın bu belge ile ilimizi, ülkemizi tanımış olması çok önemli bir şeydi. Malatya’da Ticaret Borsasının Lisanslı depoculuk için çalışma ve gayretlerini biliyoruz. Lisanslı depoculuk Malatya için önemli bir şeydi. Malatya’da kayısı ile alış veriş yapan tüm insanların rahatça alışveriş yapabileceği bir ortam olacak” şeklinde konuştu.


Bu durumun fiyat istikrarı konusunda da çok önemli olduğunu ifade eden Kahtalı, “Üreticimiz bu ürünü ürettiğinde mecbur kalıp aynı gün pazara getirme zorunda kalmayacak. Üretici kayısıyı üretirken bunu bir masrafla yapabiliyor. Bu masrafını karşılayabilmek için çok hızlı bir şekilde pazara getirmek durumunda kalıyor. İşte bunu ortadan kaldırmak için üreticinin, üretime başlattığı, hazırladığı ve satımına geldiği andan itibaren harcadığı masrafları bir şekilde ziraat bankası faizsiz kredi olarak verilmesi gerekiyor. Üretici bu parayı aldığı zaman kimseye muhtaç olamadan ürününü üretecek, ürünü satar hale geldikten sonra lisanslı depoda muhafazası olacak. Belirli süresi dolduğunda da ihtiyacına binaen bunu pazara getirecek. Hem bu pazardaki oluşumu içerdeki esnaflarımız takip ettiği kadar, yurt dışından bu ürünü ithal eden firmalarda en az içerideki tüccarlarımız kadar takip edecek” ifadelerine yer verdi.


Ürünün geliştirilmesinin tek yolunun bulunduğunu belirten Kahtalı, “Ürünün Malatya’mızdan diğer ülkelere ihracatı yapılırken ham madde olarak değil, mamul olarak satılması gerekiyor. Bu mamuller ambalaj içerisine girip çeşitlendirilerek yapılabilir. Her yıl dünyada düzenli olarak gıda fuarı yapılıyor. Bu yıl Paris’te gerçekleştirilecek. İnşallah kayısı borsası olarak ta biz orada stantlarını açacak. O yüzden bu pazarın daha çeşitlene bilmesi için farklı noktalarda ürünü taşıyabilmemiz gerekmektedir” diye konuştu.


Malatya’ya yeni bir Kayısı Şire Pazarının yapılması gerektiğini de dile getiren Kahtalı, “Yeni bir şire pazarına ihtiyacımız var. Bu şire pazarı, yılda 300 milyon dolar ihracatı olan bir ürünün pazarlanabileceği bir ortam olmadığını teşkil ediyor. Borsa başkanımız göreve geldiğinde, o dönem Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a, ‘Bizim dışarıdan gelen esnafı gezdirebileceğimiz, dolaştırabileceğimiz, esnafımızın da çok rahat edebileceği, ürününün depolayabileceği nezih ve güzel bir ortama çok acilen ihtiyacımız var’ demişti. Bununla ilgili Başkanımız projelerini yapmıştı zaten. Malatya’daki üretilen kayısının özel ve aynı zamanda nezih bir ortamda satılması gerekiyor. Bunun için kesinlikle pazarın oluşması gerekiyor. Şuanda ki şire pazarının bunu oluşturmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Eski şire pazarının dışarıdan veya içeriden gelen turistleri gezdirebileceğimiz alanda maalesef halen ürünlerimiz yerlere dökülüyor. Bu ürünlerin orada sadece pazarda satış ürünleri olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Kalbine yenik düşen hakem gözyaşlarıyla uğurlandı Manisa’nın Turgutlu ilçesinde spor yaparken fenalaşan ve geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden hakem Yusuf Bulut memleketi Turgutlu’da toprağa verildi. Çarşamba günü akşam saatlerinde Turgutlu ilçesindeki Irlamaz Spor Vadisinde arkadaşlarıyla birlikte spor yaparken fenalaşarak yere yığılan ve ardından olay yerine gelen 112 ambulansı ile Turgutlu Devlet Hastanesine götürülen 37 yaşındaki hakem Yusuf Bulut burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti. Aynı zamanda Turgutlu Belediyesi Personel A.Ş. bünyesinde çalışan Bulut’un cenazesi bugün Turgutlu ilçesi Subaşı Camiinde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Turgutlu Mezarlığında toprağa verildi. İlçede ve spor camiasında sevilen isimlerinden biri olan Yusuf Bulut’un cenaze törenine Turgutlu Kaymakamı Selami Kapankaya, CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, TFF 4. Bölge Sorumlusu ve MHK üyesi eski hakemlerden Ünsal Çimen, TFF 4. Bölge Sorumlusu Serkan Gencerler, Türkiye Süper Lig hakem gözlemcileri İbrahim Aksoy ve Yunus Yıldırım, Süper Lig Hakemi Koray Gencerler, Manisa İl Hakem Kurulu Başkanı Murat Türker ve üyeleri, tüm Manisa ve İzmir hakemleri, Türkiye Ampute Futbol MHK Başkanı Ahmet Emin Alanka, TFF HGD Merkez Üyeleri, TFF HGD Manisa ve İzmir Üyeleri ve vatandaşlar katıldı. “Şehit gibi uğurlanıyor benim kardeşim” Hakemin cenazesi ilk olarak çalıştığı kurumu olan Turgutlu Belediyesi’nin önüne getirildi. Burada cenazeyi Belediye Başkanı Akın, Bulut ailesi ve belediye çalışanları karşıladı. Dua alınırken yüzlerce vatandaş gözyaşları döktü. Burada bulunan Yusuf Bulut’un yakınları “Şehit gibi uğurlanıyor benim kardeşim” diye duygularını ifade etti. Ardından genç hakemin yaşadığı mahalle olan Turgutlu Subaşı Mahallesi Subaşı Camiine getirilen cenaze burada ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Turgutlu Mezarlığında toprağa verildi.
Kocaeli Küfür iddiasını kabul etmeyen savcı komşusunu öldüren sanığa müebbet talep etti Kocaeli’nin İzmit ilçesinde beraber alkol içtiği komşusunu nişanlısına küfür ettiği iddiasıyla tüfekle vurarak öldüren sanık hakkında Cumhuriyet savcısı müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Savcı, sanığın tahrik indirimi hükümlerinin uygulanması maksadıyla küfür olayını dile getirdiği belirtti. Olay, 21 Haziran 2023’de Durhasan Mahallesi’ndeki ağaçlık alanda meydana geldi. İddiaya göre, İsmail Kütük (54) ile Erdem D. (35) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Erdem D., pompalı tüfekle İsmail Kütük’e ateş etti. Kurşunlar vücuduna isabet eden Kütük, olay yerinde yaşamını yitirdi. İlçe Jandarma Komutanlığına giderek teslim olan Erdem D. ise tutuklandı. Mütalaa verildi Olaya ilişkin açılan davanın duruşması Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Erdem D., maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı, sanığın jandarmaya verdiği ilk ifadesinde maktulün annesine yönelik küfür ettiğini söylediği, ancak mahkeme huzurunda ise nişanlısına yönelik küfür ettiğini beyan ettiği belirtildi. Sanığın suçtan kurtulmaya ve tahrik hükümlerinin uygulanmasına yönelik çelişkili ifade verdiği göz önüne alındı. Bu sebeple sanık hakkında kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezası talep edilirken, tahrik indirimi ise uygulanmaması istendi. Mahkeme heyeti, avukatların süre talebi üzerine sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi. Maktulün nişanlısına küfür ettiğini iddia etmişti Sanık ilk celsede verdiği ifadesinde, "Maktul ile beraber alkol içiyorduk. İsmail Kütük müstakbel eşi hakkında çirkin sözler söyledi. Hamile nişanlım hakkında, ’O çocuk senden değildir, çocuğun kimden olduğu belli değil’ diyerek nişanlıma küfür etti. Söyledikleri karşısında İsmail’e karşı çıkınca yüzüme tükürüp küfür etti, tokat attı. Yerde duran tüfeği kendisine doğrultum. İsmail tüfeğin namusunu tutarak ’Beni mi vuracaksın?’ diyerek küfür etti. Aramızda arbede oldu, tüfeği doğrulttuğumda elim tetikteydi ve tüfek patladı. Neresine isabet ettiğini hatırlamıyorum. Yere düşmeyince yine bana saldıracak düşüncesiyle 2 kez daha tetiğe bastım. Sonra olay yerinden uzaklaştım" ifadelerini kullanmıştı.