POLİTİKA - 07 Aralık 2017 Perşembe 16:52

Bakan Yılmaz’dan imam hatip okulları eleştirilerine yanıt

A
A
A
Bakan Yılmaz’dan imam hatip okulları eleştirilerine yanıt

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, imam hatip okulları açılması eleştirileri üzerine, “Türkiye’deki imam hatip lisesine giden öğrenci sayısının oranı yüzde 12, meslek liselerine giden öğrenci sayısı yüzde 43.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, imam hatip okulları açılması eleştirileri üzerine, “Türkiye’deki imam hatip lisesine giden öğrenci sayısının oranı yüzde 12, meslek liselerine giden öğrenci sayısı yüzde 43. Meslek liseleri daha fazla. Hiç böyle ‘Ülkeyi imam hatiple doldurdunuz’ denir mi? Biz vatandaşımız ne diyorsa onu yapıyoruz” dedi.


Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Manisa’daki programlarının ardından Kula ilçesine geçti. Bakan Yılmaz, hayırsever iş adamı Hüseyin Akhan tarafından yaptırılan Kula Halit Tokul Anadolu İmam Hatip Lisesi uygulama cami temel atma törenine katıldı.


Kuran-ı Kerim tilavetinin ardından konuşma yapan Bakan Yılmaz, caminin temeli atılmasında emeği geçenlere teşekkür ederek, “Camiler sadece ibadet yeri değildir, aynı zamanda bir kültür merkezi, sohbet halkalarının oluştuğu, ilin sorunlarını tartışabildiğin bir yer. Aynı zamanda kimileri düğünlerini de yapar. Ayrıca 15 Temmuz göstermiştir ki milleti birlik ve beraberliğe çağrılabileceği yerlerdir. Bu bayrak dalgalandığı sürece biz topraklarda hür yaşayacağız. Hür olmanın şartı bayrak inmeyecek, ezan dinmeyecek” diye konuştu.



İmam Hatip eleştirileri


İmam Hatip Okulları yapılma eleştirilerine tepki gösteren Bakan İsmet Yılmaz, “Nasıl ki fen liselerine laboratuvar, meslek liselerine atölye gerekiyorsa, imam hatip lisesine de cami gerekli. ‘Ülkenin her tarafını imam hatiple doldurdunuz’ diyorlar. Türkiye’deki imam hatip lisesine giden öğrenci sayısının oranı yüzde 12, meslek liselerine giden öğrenci sayısı yüzde 43. Meslek liseleri daha fazla. Hiç böyle imam hatiple doldurdunuz denir mi? Biz vatandaşımız ne diyorsa onu yapıyoruz. Vatandaş istemezse okul yaparsın ama öğrenci göndermeden o okul boş kalmaz mı? Biz bunu yapar mıyız? Millet ne istiyorsa onu biz yapmakla mükellefiz. Niye eleştiriyorlar; milletin dediği yerine gelmesin diye. Önleyici propaganda. Hayır, biz vatandaş ne derse onu yapacağız. Bu devletin sahibi vatandaş, bu toprağın sahibi vatandaş” dedi.


Türkiye’nin bugününün dünden çok daha iyi olduğunu dile getiren Yılmaz, internet bağlantısı yapılmayan hiçbir okul olmadığını, Fatih Projesi’ni de tamamlayarak, daha hızlı mesafe alınacağını kaydetti.



Şubat ayında öğretmen atama ilanı


Öğretmen başına düşen öğrenci sayısını makul seviyeye getirdiklerini vurgulayan Bakan İsmet Yılmaz, “28 öğrenciye 1 öğretmen düşüyordu; şimdi 17 öğrenciye 1 öğretmen düşüyor. 584 bin öğretmene atama gerçekleşti. Şubat ayında yine ilana çıkıyoruz, önümüzdeki yıl 20 bin daha öğretmen ataması daha yapacağız” dedi.


Programa Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Kula Kaymakam Osman Güven, CBÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi, Kula Belediye Başkanı Hüseyin Tosun, hayırsever iş adamı Hüseyin Akhan ve öğrenciler katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Elektrik direğinin tepesindeki yuva, leylek ailesine 21 yıldır ev sahipliği yapıyor Baharın müjdecisi kabul edilen leylekler, yuvalarına dönüşleriyle köy ahalisini yeniden sevindirdi. Erzincan’ın Mertekli köyünde 21 yıldır aynı elektrik direğinin üzerine yuva yapan leylek ailesinden anne leylek kuluçkaya yattı. Erzincan’ın Mertekli köyü sakinleri, 21 yıldır aynı elektrik direğine yuva yapıp kuluçkaya yatan leyleklerin gönüllü koruyuculuğunu yapıyor. Gelişleriyle baharı müjdeleyen, gidişleriyle kışın habercisi olan ve atasözlerine, deyimlere dahi konu olan leylekler, şubat ayından itibaren Avrupa’dan yola çıkıp Anadolu topraklarına varıyor. Sürüler halinde göçen leylekler, kendileri için belirledikleri uygun noktalarda, ilkbahar ve yaz aylarında konaklayarak yavruluyor. Mertekli köyünde 21 yıldır aynı yere yuva yapan leylekler, bu yıl da yine eski muhtar Mehmet Fırat’ın evinin önündeki elektrik direğine yuva kurdu. Baharın müjdecisi kabul edilen leylekler, yuvalarına dönüşleriyle köy ahalisini yeniden sevindirdi. Mahallelinin gözü gibi baktığı yuvalarında sırayla kuluçkaya yatan leylekler, zaman zaman Karasu Nehri’nde besin bulmak için kanat çırpıyor. Köy sakinlerinden Songül Aydın, “Yıllardır bu leylekler köyümüzde yaşıyorlar. Kışın gidip baharda geri geliyorlar. Vefalı leyleklerimiz. Bizde onları seviyoruz” dedi. Köylülerden Hüseyin Fırat da eskiden bölgede çok sayıda leyleğin bulunduğunu belirterek, sayılarının azaldığını söyledi. Leylekler köylerine gelmediğinde üzüldüklerini dile getiren Fırat, "Bir yıl maalesef leyleğimizin 4 yavrusu elektrik direğine takılarak ölmüştü ve çok üzülmüştük. Biz onları gerçekten çok seviyoruz. Maalesef leyleklerimizden sadece 1-2 tane kaldı. Bizler elimizden geldiği kadarıyla onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz. Ben her sabah kalktığımda onları izliyorum. Leyleklerin yavrularına ve eşlerine karşı olan saygısı ve sadakati çok yüksek. Onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Bursa Çelik masa depremde hayat kurtaracak İzmir’de bu yıl 29’uncusu düzenlenen Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’na; Bursalı girişimci tarafından yapılan depreme dayanıklı çelik masa damga vurdu. Deprem anında çelik gövdesi ile kafes görevi yapacak masa için dünyanın bir çok ülkesinden talep geliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen doğal taş sektörünün küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, 29’uncu kez kapılarını açtı. Tüm dünyadan, doğal taş işleme makine ve teknolojileri bayi ve toptancıları, doğal taş uygulamacıları, inşaat ve taahhüt şirketleri, proje yönetim ve danışmalık şirketleri, madencilik ve doğal taş şirketleri gibi ziyaretçi profilinin bulunduğu fuarda, mermer sektöründen profesyoneller bir araya gelirken; Bursalı Balyoz Madencilik şirketi de yerini aldı. Balyoz Madencilik şirketi, kurdukları stantta mermer sektöründe çeşitli alanlarda kullanılan ürünleri ve ürünleriyle sundukları hizmetleri vatandaşlara tanıttı. Stantta en çok dikkat çeken ürün ise deprem esnasında koruyucu kapan özelliğine sahip çok amaçlı kullanılabilen masa oldu. Fuara katma değerli yaptıkları ürünleri tanıtmak için geldiklerini ve katma değerli ürüne daha fazla öncelik verdiklerini belirten Balyoz Madencilik şirketi sahibi Serdar Özkan, “İzmir Mermer Fuarı, dünyanın 3. büyük mermer fuarı. Çok güzel bir organizasyon, çok değerli katılımcılar ve çok güzel ürünler var. Biz de ışık geçiren mermer olarak bilinen ‘onyx’ mermerin üreticilerinden biriyiz. Biz katılan firmalara da şunu söylüyoruz; sadece blok satma ya da plaka satma değil, katma değerli ürün yani mobilyasından tutun, aydınlatmasına kadar nerede hangi ürünü kullanabiliyorlarsa bunu kullansınlar. Katma değerli ürün ile ülkeye daha faydalı olabileceklerine inanıyorum” diye konuştu. Deprem anında hayat kurtaracak Standın dikkat çeken ürünü depremden koruyucu özelliğe sahip masa oldu. Deprem esnasında koruyucu özelliğe sahip olarak ürettikleri masaya dair bilgiler aktaran Özkan, “Çelikten yapılan bir deprem masasıdır. Komple sökülüp takılabilen özelliğe sahip ve patenti tarafımıza ait. Seri üretime de başladık. Seri üretimde de ilk ihracatı yurt dışına yaptık. İzmir bir deprem bölgesi. Türkiye çapında da biz bu masayı tanıtarak, bir kişinin dahi depremde eğer burnu kanamadan çıkmasına vesile olabilirsek ne mutlu bize diyoruz” diye konuştu. “Saldırılara karşı dizayn edildi” Masanın çeşitli alanlarda da kullanıldığına değinen Özkan, şunları kaydetti: “Masayı ofis masası olarak, yemek ve toplantı masası olarak kullanabiliyorsunuz. Masanın üstü de her türlü aksesuar için müsait. İstediğiniz şekilde mobilyayla donatabiliyorsunuz. Aynı zamanda depremin yanı sıra, kullanılan çelik sebebiyle de saldırılara karşı da dizayn edilmiş bir masadır. Masanın mekanizması mekanik olduğu için kolay kolay bozulma ihtimali yok. İçerisinde aynı zamanda motoru, havalandırması, çelik dolapları var. Gıda ihtiyacından, deprem anında ilaçlar ve zihniyet eşyaları için alanı mevcut. Biz bu masayı biraz daha yaymak istiyoruz.” Masanın seri üretimini ise ilk olarak yurt dışına bir ülkeye ihraç olarak verdiklerini aktaran Özkan, talebin sürdüğünü, Türkiye çapında İzmir, İstanbul başta olmak üzere bayiliklerin verileceğini ve daha çok kişiye ulaşsın diye ticari olarak çalışmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.