GENEL - 18 Mart 2018 Pazar 16:39

Elektrikli otobüsler Manisa’nın trafiğini rahatlatacak

A
A
A
Elektrikli otobüsler Manisa’nın trafiğini rahatlatacak

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, şehir içi trafiğinin rahatlamasına katkı sağlayacak olan elektrikli otobüsler hakkında bilgiler verdi.

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, şehir içi trafiğinin rahatlamasına katkı sağlayacak olan elektrikli otobüsler hakkında bilgiler verdi.


Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, şehir içi trafiğinin rahatlatılmasına katkı sağlayacak olan elektrikli otobüslerin haziran sonu temmuz başı gibi teslim edileceğini belirterek, yılın son çeyreğinde hizmete başlamasının planlandığını kaydetti.



Üç güzergah üzerinde hizmet verecek


Elektrikli otobüslerin gün içinde özelliklede trafik akışının pik yaptığı saatlerde kullanılacağını ifade eden Başkan Ergün, “Otobüsler Alaybey Seyfettin Bey Caddesi’nden başlayarak Doğu Caddesi, Moris Şinasi hattı olarak bir hatta, Utku Mahallesi, İzmir Caddesi, Sultan Cami, Karaköy, Dış Mahalle’den Moris Şinasi’ye kadar bir hatta, istasyondan gelip Devlet Hastanesi, Cumhuriyet Caddesi, eski emniyet müdürlüğü binasından Manolya Meydanı, Doğu Caddesi olarak ayrı bir hatta kullanılacak. Bunlara ek olarak da bir üst bağlantı olarak Murat Caddesi’nden başlayarak Necati Bey’den aşağı Alaybey’e inen hatta kullanılacak. Bu ana arterler maalesef tek ve çift taraflı parklanmalardan kaynaklı, sabah özellikle pik saatlerde Manisa’ya giren bin-bin 500’e yakın servis otobüslerinin çoğunluğundan kaynaklı, işine, fabrikasına, sanayisine gitmek isteyen vatandaşlarımıza muazzam bir zaman kaybı yaşatıyor” dedi.



2 bin 400 civarında araç park ediyor


Başkan Ergün, elektrikli otobüslerin geçiş güzergahları üzerinde çok sayıda aracın park ettiğini belirterek, “Bu caddelere 2 bin 400 civarında araç park ediyor. 2 bin 400 araca yeni otopark alanları yaratmak zorundasınız. O caddeden bu araçlar kalktığı zaman nerelere gidecek, birbirine bağlantılı olması sebebiyle onunda planlamasını yapmak zorundasınız. Bu elektrikli otobüsler, bu park eden araçların yerlerinde tercihli hat dediğimiz sadece halk otobüslerinin kullanacağı bir hattı kullanacak. Onun yanında şu andaki araçların gittiği yol yine kullanılmaya devam edecek. Bisiklet yolunun daha geniş halini düşünün. Arada ufak ayırıcılarla ayrılacak ama o hatta araçlar indirme bindirme işlemi için buraya girip çıkabilecek. Arabaların park ettiği şu andaki hat üzerinde otobüsler çalışacak. Doğu Caddesi ve Karaköy hattında yaklaşık 250-300 servis otobüsünün kalkması demek” diye konuştu.



Araç ve yolcu sayımları yapıldı


Başkan Ergün, uygulanacak yöntemle ilgili olarak gerekli çalışmaların yapıldığını belirterek, “Biz, kaç kişi hangi fabrikaya gidiyor durak durak sayımlarını yaptık. Bu sayımlar doğrultusunda otobüsler OSB’ye bu hatta oturanları taşıyacak. Bu otobüsler gün içinde ana arterler dışında diğer sokaklara girmeyecek. Bu hatlardan otobüsler çeşitli ring seferleri ile hizmet verecek. Aşağı yukarı günlük 13-20 bin arasında yolcu taşıma kapasitesi mevcut. Diğer hatlarda düzenleme çalışmaları tamamlandı. Şu andaki 168 halk otobüsünün yeni güzergahlarında amaç ulaşım süresini yarı yarıya düşürmek. İnsanlar bir yerden bir yere 55 dakikada gittikleri söyleyerek şikayet ediyorlar. Değişim ile birlikte ilk 15 gün 1 ay insanlar alışıncaya kadar sıkıntılar olacak. Bütün yeni güzergahların hepsi belirlendi. Burada ilgili 168 Nolu Kooperatif yönetimiyle toplantılar yapıldı, yapılıyor. Onların da tereddütlerini, sıkıntılarını dinliyoruz. Bizim yönümüzde aksama varsa bunları belirtin diyoruz. Sonuç itibariyle bizim yetişemediğimiz noktada onların halk otobüsleri devreye alınacak. Yeni alanlar, toplu konutlar açılıyor mesela, oraya yeni güzergahlar gidecek. Değişik güzergahlar ile onları bu ana arterlere bağlayacak sistemleri proje dahilinde yapıyoruz. Bir buçuk 2 senedir bunun üzerinde çalışıyoruz. Bunun planlamaları artık bitti. Bu elektrikli otobüs ve şarj istasyonuna yaptığımız yatırım 90 milyon liralık bir yatırım” ifadelerini kullandı.



Araçlar gece şarj edilecek


Elektrikli otobüslerin depolama alanında gece saatlerinde şarjlarının yapılacağını belirten Başkan Ergün, “Bu araçlarımızın konaklaması mevcut yeni garaj içinde yapılacak. Boş saatlerde araçlar depolama alanında durabilecek, sistem gereği takip edilebilecek ve tamirleri bu alanda yapılacak. Bu tesislerin de inşaatları hızlandı. Hatta kolonları dikildi. Bunların Haziran ayına tamamlanmasını hedefliyoruz. Burası hem tamirhane hem de şarj istasyonu olacak. Otobüslerin şarjları geceleri yapılacak. Otobüsler şarjları ile 300 kilometre yapabiliyor. Bu da bir gündeki tüm seferleri kapsıyor. 20 tane 18 metrelik 2 tane de 25 metrelik otobüslerimiz var, sabahları ve pik saatlerde onları devreye alacağız. Bunların planlamaları yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Otobüsler Temmuz’da geldiği taktirde yılın son çeyreğinde faaliyete geçecek. Bunun bir diğer bacağı ise OSB içinde. Buradan bir teşekkürü de OSB Başkanı Sait Türek’e etmek istiyorum. OSB içinde bu şarj istasyonun bir küçüğü yapılacak. Sait Türek yeri verdi. Binanın da projesini çizdik. Bina yapılarak bize teslim edilecek. 3 milyona yakın bir bedelle yatırımı yapılıyor. Bu yıllardır yapılamayan OSB ile Manisa arasındaki ilk bağ kurmadır. Tabi ki organize sanayiye insanlarımızın daha iyi taşınabilmesi şehir içi trafiğinin rahatlayabilmesi için Sait Türek’in ve yönetiminin yeri vermesi jesti oldu. Yeri vermelerinin yanında binayı da kendileri yapacaklar. Haziran sonu Temmuz başı gibi teslim edilecek inşallah. Sait Türek şikayetlere başlamış ‘Cengiz Bey’le ne zaman yemek yesek bana pahalıya patlıyor’ demiş. Anemon Kavşağı’nı da o üstlendi. Bir ay öncesi Sait Türek’le görüşmüştük. Battı çıktı şeklinde OSB’den Manisa’ya dönen tüneli yapacak. Orada da sinyalizasyonu kaldırarak İzmir’e rahat bir gidiş dönüş haline getireceğiz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri farklı ülkelerde Kütahya’yı tanıtıyor Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfıyla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya gelerek Kütahya’yı tanıtıyor. Okul Müdürü Rüştü Benli konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kuruculuğunu Trabzon Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nun üstlendiği, Romanya’nın kurucu ortak olduğu “My History,My Town, My Culture” ( Tarihim,Kasabam,Kültürüm) isimli eTwinning Projesine ortak olarak katılan Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin proje çerçevesinde Kütahya’yı tanıttıklarını ifade etti. Müdür Rüştü Benli, “ Her ülkenin ve şehrin kendi kültürel, tarihi zenginliklerinin öğrenciler tarafından tanıtıldığı proje faaliyetleri çerçevesinde Türkiye’nin kuruculuğunda Romanya, İtalya, İspanya, Azerbaycan, Yunanistan, Polonya, Litvanya ve Arnavutluk’taki okullarla ortak faaliyetler yürütülmektedir. Bu çerçevede Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan “Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfımızla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya geliyor ve biz de kendi şehrimiz Kütahya’mızı tanıtıyoruz. Efelerimizi ve Efe oyunlarımızı anlatarak başladığımız projemizde, Kütahya’mıza özgü şalvar, çini, iğne oyası, hamam bohçası, bor madeni ve benzeri ürünler ile Kütahya Kültür köşesi oluşturduk. E müzede sergilenecek olan bu çalışmamızdan sonra okulumuzda Kütahya’mıza özgü yemeklerin yer aldığı Kütahya Yöresel Yemek günü düzenledik. Sıkıcık çorbası, dolamber böreği, leblebi, haşhaşlı lokum, gözleme, ılabada dolması gibi pek çok yöresel yemeği yapılış aşamaları ile birlikte ortaklarımızla paylaştık. Bundan sonrası için de proje faaliyetlerimiz çerçevesinde Kütahya’mızı tanıtmaya devam edeceğiz. Kütahya’mızın sahip olduğu tüm bu güzellikleri paylaşmaktan çok mutluyuz. Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak okulumuzun da adı olan şehrimiz Kütahya’yı tanıtıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz ve bu süreçte desteklerini esirgemeyen velilerimize de çok teşekkür ediyorum” dedi.
Kocaeli İki belediyenin çalışanları birbirine girdi Kocaeli Şehir Hastanesi’nin etrafının düzenlenmesi sırasında iki belediyenin çalışanları karşı karşıya geldi. Yaşananlar üzerine Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık ile İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet görüştü. İddiaya göre İzmit Belediyesi ekipleri, şehir yanında bulunan ve Tavşantepe Mahallesi’nde kalan sokağın asfalt çalışması için bölgeye gitti. Bu sırada aynı sokakta çalışma yapan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ekipleri ile İzmit Belediyesi çalışları karşı karşıya geldi. İki grup arasında zaman zaman kavgalar da yaşanırken, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet bölgeye geldi. İzmit Belediyesi ile gelen grupta yer alan bir kişi İzmit Belediyesi meclis üyesi İbrahim Efe’yi ittirdi. Yere düşen İbrahim Efe’ye İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile yanında bulunanlar, "Kendini yere atıyorsun, numara yapma" diye tepki gösterdi. Bu sırada Fatma Kaplan Hürriyet’in yanında bulunan bir kişi de yere düştü. Yaşananlar an be an kaydedildi. Ayağa kalkan İbrahim Efe, "Başkanım bu yapılanlar doğru mu?" diyerek Fatma Kaplan Hürriyet’e tepki gösterdi. Yaşananların ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık’ta bölgeye geldi. Fatma Kaplan Hürriyet ile Hasan Aydınlık karşılıklı görüşme gerçekleştirdi. Fatma Kaplan Hürriyet açıklama yaptı Yaşananların ardından Fatma Kaplan Hürriyet yaptığı açıklamada, "Lütfen biraz uzlaşı. Lütfen beraber hizmet edelim. Birbirimize bilgi verelim. Biz bu konuda erinmeyiz. Teşekkür etmekten de asla gocunmayız. Sonuçta seçilmiş belediye ve belediye başkanlarıyız. Dolayısıyla nezaket gereği birbirimize bilgi vermek çok zor olmasa gerek. Bundan sonra biz yapıcı tavrımızı devam ettireceğiz. Uzlaşı arayışımızı devam ettireceğiz. İnşallah bu uzlaşı arayışımıza olgunlukla cevap gelir" dedi.
Denizli Arıcılardan çevre örgütlerine ilginç sitem: "Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak" Denizli’de plansız yapılan ilaçlama, polen toplayan arılara zarar verdi. Gelişmiş ülkelerde aynı zamanda tohumlama yapan arılar için ücret ödendiğine savunan arıcılar, bu konuya duyarsız kalan çevreci örgütlere, “Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak ancak belgesellerde izleyebilecekler” diyerek sitem etti. Baharla birlikte arıların polen mesaisi de yoğun bir şekilde devam ederken, arıcılar için de korku dolu günler başlamış oldu. Arıların polen topladığı gün içinde yapılan ilaçlamalar, kolonilerde kayıplara yol açtı. Denizli’nin Buldan ilçesinde arı yetiştiriciliği yapan ve Denizli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu üyesi olan Hakan Aytekin, polen toplayan arıların bu dönemde badem, erik, kiraz, vişne, şeftali, ayva ve armut ağaçlarında dölleme yaptığına dikkat çekti. Meyve üreticilerinin ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarının önemine değinen Aytekin, “Arıların doğal yaşama yaptıkları katkı tartışılamaz. Arı yaşamazsa hayat olmaz. Çiftçilerimiz ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapsınlar ki arı ölümleri olmasın” dedi. Ailesinin tek geçim kaynağının arıcılık olduğuna işaret eden Aytekin, “Baharın gelmesiyle arılarımız hummalı bir çalışmaya başladı. Arılarımız çiçek açan meyve ağaçlarından polen toplarlarken bir taraftan da dölleme yapıyorlar. Bahar gelince işlerimiz yoğunlaşıyor ama biz arı yetiştiricileri için sıkıntılarda başlamış oluyor. Bizim en büyük sıkıntımız, zamansız yapılan ilaçlamalar. Meyve üreticilerimiz zamansız ilaçlama yapmalarından dolayı arılarımız zarar görüyor, zehir alıyorlar. Bugün dünyanın pek çok gelişmiş ülkesinde arıcılara arılar meyve ağaçlarında tohumlama yaptıklarından dolayı ekstra ücret ödenirken, bizler tohumlama sırasında arılarımız zehir almasın diye uğraşıyoruz. Üreticilerimizden ricamız ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarıdır. Albert Einstein’ın da dediği gibi ‘Arılar olmazsa, dünya olmaz. Arı yoksa hayat yoktur’ Bu dünyayı biz dedelerimizden değil, çocuklarımızdan ödünç aldık. Özellikle kimyasal ilaçlardan uzak durmamız gerekiyor” diye konuştu. “Çevreci örgütler arı ölümlerine duyarsız kalıyor” Arılar konusuna duyarsız kalan çevre örgütlerine sitem eden Aytekin, tepkisini şu sözlerle ifade etti: “Doğa dernekleri ve doğa ile ilgili çevreci sivil toplum örgütlerine sitemde bulunuyorum. Bu konuya önem vermelerini istiyoruz. Eğer arılar olmazsa, onların peşinden koştuğu hiçbir hayvan ve bitki topluluğunun yaşama şansı yoktur. Arı yoksa hayat yok. Arı yoksa peşinden koştukları hiçbirinin hayvanın resmini çekme gibi şansları olmayacak ancak doğayı belgesellerde veya eski çektikleri arşivlerinden izleyebilirler. Arıların zehirlenmesi noktasında lütfen bize destek çıksınlar. Arıların yaşaması, doğanın var olması gerçeğinden yola çıkarak bizlere destek vermeleri gerekiyor. Bu anlamda arıcılarımızın bereketli bir sezon geçirmelerini temenni ediyorum.”