POLİTİKA - 18 Haziran 2018 Pazartesi 18:29

Eryılmaz: "Herkese iş imkanı sağlayacağız"

A
A
A
Eryılmaz: "Herkese iş imkanı sağlayacağız"

İYİ Parti Manisa Milletvekili adayı Hasan Eryılmaz, "Devlet fabrika yapması gerekirken, eğitimi tanzim etmesi gerekirken, en çılgın proje millet kahveleri oldu.

İYİ Parti Manisa Milletvekili adayı Hasan Eryılmaz, "Devlet fabrika yapması gerekirken, eğitimi tanzim etmesi gerekirken, en çılgın proje millet kahveleri oldu. Biz sadece üretim ekonomisini hem tarımda, hem de sanayide en öne koyacağımıza söz veriyoruz. Her yıl 50 milyar dolar yatırım yapacağız, herkese iş imkanı sağlayacağız" dedi.


İYİ Partili Hasan Eryılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından geçtiğimiz günlerde müjdesi verilen ve ülke genelinde faaliyete giren ’Millet Kıraathaneleri’ projesini eleştirdi. Eryılmaz, “Devlet fabrika yapması gerekirken, eğitimi tanzim etmesi gerekirken, en çılgın proje millet kahveleri oldu. Erken sanayisizleşen Türkiye, üretimden kopan Türkiye. Gençleri işsiz kalan Türkiye. Biz sadece üretim ekonomisini, hem tarımda, hem sanayide en öne koyacağımıza söz veriyoruz. Her yıl 50 milyar dolar yatırım yapacağız, herkese iş imkanı sağlayacağız. Türkiye’nin 21. yüzyılda hak ettiği konuma ulaşabilmesi için inşa edeceğimiz ekonomik düzen, aynı zamanda gelişmiş bir demokrasinin de ön şartıdır. Ekonomi programımızın ana felsefesi öncelikle istikrarlı ve kapsayıcı aynı zamanda hızlı büyümek zorunda olan Türkiye’nin, erişilen refahı toplumun her kesimine adil bir şekilde dağıtabilmesi gerekliliğine dayanmaktadır” diye konuştu.


Ekonomik gelişme kapsayıcı, dengeli ve sürdürülebilir olması gerektiğine dikkat çeken Eryılmaz, “Maliye politikalarımız enflasyonun kalıcı olarak düşük tek haneli seviyelere indirilmesine destek olacaktır. Diğer yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının operasyonel ve araçsal bağımsızlığı çerçevesinde kalıcı düşük enflasyon ve fiyat istikrarını hedefleyen para politikaları izlemesi desteklenecektir. Yaralan refah toplumsal tabana yayılmalı ve hiçbir birey ekonomik ve sosyal olarak geri kalmış olma hissine kapılmadan, insanlık onuruna yaraşır bir yaşam sürecek geçim kaynaklarına ve girişim fırsatlarına özgürce erişebilmelidir. Kadınların iş gücüne katılımın artırılması için başta eğim yardımı olmak üzere, çocuk ve yaşlıların bakımı için ayrılan sosyal yardım kaynakları hızla ve büyük oranda artırılacaktır. Ekonomi bürokrasisi ve düzenleyici kurumlar liyakat ve yüksek ahlak kriterlerine uygun, siyasetle hiçbir organik bağı olmayan bir personel politikası ile kamu yararını gözetme, hesap verilebilirlik ve şeffaflık ilkeleri çerçevesinde yeniden inşa edilecektir” dedi.


Eryılmaz, son olarak şöyle konuştu: “Özel sektör yarımlarının yetersiz olduğu alanlarda kamu doğrudan yatırımcı olarak ekonomiye destek olacaktır. Dış ticaret açığını kısa vadede önemli oranda düşürecek, orta ve uzun vadede ise ortadan kaldıracak bir ekonomi politikası izlenecektir. Başta tarımsal ürünler ve ara malları olmak üzere sanayinin birçok alanında ülkemizin uluslararası yükümlülükleri çerçevesinde dış ticaret fazlası vermek orta ve uzun vadeli hedefimizdir. İhracat destekleme politikalarımızda verimliliği ve etkinliği temel alacak, sektörel fizibilite analizleri yapmak sureyle gelişme potansiyeli yüksek, mal ve Pazar çeşitliliğine katkı sunan alanlara öncelikler sunacağız. Toplam tasarrufları artırmak için kamu kesimi açıklarının azaltılmasının yanı sıra, özel sektörün yüksek verimlilik, karlılık ve ücret seviyelerine erişmesinin siyasi, sosyal ve ekonomik altyapısı hazırlanacaktır. Hane halkı tasarruflarının artması için gereken altyapı düzenlemeleri hızla yürürlüğe sokulacaktır. Yabancı yarımcılara siyasi, yasal düzenleme ve ekonomi politikaları bağlamında güvenilir, öngörülebilir ve her şeyden önemlisi her türlü yolsuzluk ve kayırmacılıktan arındırılmış bir yarım ortamı sağlanacaktır. Her türlü yabancı yarımı desteklemekle birlikte, teknoloji ve know-how transferi yapacak olan, katma değerli ihracata dönük ve yüksek ücretli istihdam yaratan yabancı doğrudan yarımları öncelikli olarak teşvik edeceğiz”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Yıllık işletme cetvellerinde son tarih 30 Nisan Samsun Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Selahattin Altunsoy, sanayi işletmelerinin ‘yıllık işletme cetvelleri’ni 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlatarak, verilmemesi durumunda işletmelere 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağının altını çizdi. Müdür Selahattin Altunsoy, sanayi sicil belgesi sahibi işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlattı. Altunsoy, “Sanayi sicil belgesi alan işletmeler aynı kanunun 5. maddesine göre her yıl vermek zorunda oldukları bir yıllık faaliyetlerini gösteren yıllık işletme cetvellerini takvim yılı sonundan itibaren en geç dört ay içinde (30 Nisan tarihine kadar) bağlı bulundukları İl Sanayi ve Teknoloji Müdürlüklerine bildirmek zorundadırlar. Bu çerçevede sanayi siciline kayıt olan işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan SGM 2014/11 no’lu Tebliğin 11’nci maddesi uyarınca e-Devlet kapısı veya Bakanlık web sayfası Sanayi Sicil Bilgi Sistemi üzerinden (http://sanayisicil.sanayi.gov.tr) elektronik ortamda vermeleri gerekmektedir. Yoğunluk yaşanmaması için girişler son güne bırakılmamalıdır. Sistem 7 gün 24 saat açık olduğundan mesai saatleri dışında ve hafta sonları da girişler yapılabilir. Söz konusu zorunluluğu yerine getirmeyen işletmelere aynı kanunun ilgili maddeleri uyarınca 2024 yılı için belirlenen 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağından, ilgililerin cezai müeyyideye maruz kalmamaları açısından 30 Nisan 2024 tarihine kadar 2023 yılı yıllık işletme cetvellerini sistem üzerinden vermeleri önem arz etmektedir. Sanayi işletmeleri tereddüt edilen hususlarda bizzat İl Müdürlüğümüz Sanayi Sicil Birimine müracaat edebileceği gibi kurum telefondan da bilgi ve yardım alabileceklerdir” dedi.
Ordu Topraksız tarım sistemiyle çilek üretimine başladılar: Yıllık kazanç hedefleri 5 milyon TL Ordu’da, aldıkları hibe desteği ile 6 dönümlük serada topraksız tarım uygulaması ile çilek üretimine başlayan çift, yıllık yaklaşık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. Fatsa ilçesinde yaşayan Özge Arslan ve eşi Uğur Arslan, topraksız tarım ile çilek üretimi yapmaya karar verdi. 2021 yılında aldıkları hibe desteği ile seralarını kuran çift, yaklaşık 10 dönümlük arsa üzerine 6 dönüm çilek serası kurdu. Burada 110 bin fideden yıllık 80-100 ton arası üretim yapan çift, yıllık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. “Öğretmenliğe hiç başlamadan çilek üreticisi oldum, 6 dönüm alanda 30 dönümlük üretim yapıyoruz” Üniversitenin çocuk gelişimi bölümünden mezun olan yaşındaki Özge Arslan, topraksız tarım uygulaması ile verimin 5 katı arttığını belirterek, “Öğretmenliğe hiç başlamadan ticarete başladım, öncesinde farklı sektörlerde de çalıştık, şuanda çilek üretimi yapıyoruz. Topraksız tarım olduğu için herkes su kültürüyle üretim yaptığımızı zannediyor ancak Hindistan cevizi kabuğu içerisinde yetiştiriyoruz. Toprakta olmayan bütün değerlerin tamamını biz veriyoruz ancak kesinlikle hormon ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) yok. Toprağa göre daha hijyenik ve verim olarak 3-5 kat arası daha verimli. Burası 6 dönümlük sera ancak 30 dönüm toprak üretimine tekabül ediyor” diye konuştu. “2 yılda kendini amorti etti, yıllık 5 milyon TL getirisi bekliyoruz” Serada bulunan 110 bin fidede yıllık 80-100 ton ürün ile yıllık 5 milyon TL getiri beklediklerini söyleyen Özge Arslan, “Getirisinden memnunuz, 2 yıl önce 7 milyon liraya kuruldu, şu an maliyetler arttı ancak bu süre zarfından kendini amorti etti. Zaten kırsal kalkınma projesinden de destek almıştık. İl Tarım ve Orman Müdürümüz Kemal Yılmaz’ın da bizlere çok desteği oldu. İlk yıl 3 milyon TL gibi bir getirisi oldu, bu yıl 5 milyon kadar bir gelir bekliyoruz. Sektör açık, bu kalitede çilek Antalya’da ihracata gidiyor, biz burada iç piyasada satıyoruz. İlerleyen günlerden Karadeniz Bölgesi’nin tamamına yaymayı hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi. Uğur Arslan ise eşinin fikri ile topraksız tarım sistemiyle çilek üretimi yapmaya başladıklarını ve başarılı olduklarını dile getirerek, bu tür hibe desteklerinin insanları teşvik ettiğini ve üretime katkı sağladığını söyledi.