POLİTİKA - 25 Ağustos 2016 Perşembe 21:41

TÜBİTAK yeniden yapılandırılacak

A
A
A
TÜBİTAK yeniden yapılandırılacak

Ge yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır” dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü Manisalı işadamları ve sanayicilerle Saruhan Otel’de akşam yemeğinde bir araya geldi. Yemeğe Bakan Özlü’nün yanı sıra Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, AK Parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Adnan Erbil, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, işadamları, sanayiciler ve davetliler katıldı.
Konuşmasına Manisa’ya yaptığı ziyareti değerlendirerek başlayan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Doğrusu bu iki ziyaretimde de gördüklerim beni gerçekten de büyük bir heyecana sevk etti. Bu iki ziyarette de Manisa’nın nasıl bir üretim aşkına sahip olduğunu net bir şekilde gördüm. Daha da önemlisi, Manisa’da çok nitelikli, teknoloji seviyesi yüksek yatırımların yapıldığına şahit oldum. Manisa, geçtiğimiz yıl, 2 milyar dolara yakın bir ihracat rakamına ulaştı. Bu başarınızdan dolayı sizleri tebrik ediyorum. Biliyorum ki Manisa bunun çok daha fazlasını başarabilecek bir güce sahip. Yükte hafif pahada ağır ürünlere yönelmeliyiz” dedi.
Üniversite ile işbirliğinin önemi
Konuşmasına üniversite ve şehir işbirliğine dikkat çekerek devam eden Bakan Özlü şunları söyledi:
"Manisa’da öncelik vermemiz gereken konulardan birisinin de Teknoloji Geliştirme Bölgesi olduğunu düşünüyorum. Hep birlikte, bu bölgeyi artık bir an önce aktif hale getirmeliyiz. Celal Bayar Üniversitemiz ile Manisa’daki sanayicilerimiz arasında daha yakın bir işbirliği tesis etmeliyiz. Bilindiği üzere, Salı günü, Yenilikçi ve Girişimci Üniversite Endeksi’nin sonuçlarını açıkladık. Celal Bayar Üniversitemiz, ne yazık ki bu listede ilk 50’de yer almıyor. Yıllık 2 milyar dolar civarında ihracatı olan bir şehirde, üniversitenin bu endekste daha yüksek sıralarda olması gerektiğini düşünüyorum. Bu, üniversitenin tek başına başarabileceği bir şey değil. Bütün şehir, üniversitenin gelişimine katkı sağlamalı ki, üniversite de şehrin gelişimine daha fazla katkı sağlayabilsin. Manisa’da üzerinde durmamız gereken konulardan birisi de OSB’ler. OSB’lerimizin doluluk oranı gerçekten de memnuniyet verici. Ancak yatırımcılar için yeni sanayi parselleri de üretmemiz gerekiyor. Bu açıdan Manisa OSB’nin 6’ıncı ilave alanla ilgili çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Henüz faaliyete geçmemiş OSB’leri faal hale getirmek için de hep birlikte çalışalım istiyoruz."
“Üretim Reformu Paket üzerinde çalışıyoruz”
Üretim reformu üzerinde çalıştıklarına dikkat çeken Bakan Özlü, “Üretim Reform Paketi üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı, inşallah Ekim veya Kasım ayında yasalaşacak. Ekonomi yönetiminin şu anda en önemli gündem maddelerinden birisini de teşvik sistemindeki revizyon oluşturuyor. Aslında buna revizyon demek pek de doğru değil. Çünkü radikal değişiklikler geliyor. Bakanlığımızda TÜBİTAK’ı yapılandırmak için bir çalışma grubu oluşturduk. TÜBİTAK, yeni yapısıyla, Ar-Ge yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır. Yine Bakanlığımızda kurduğumuz bir başka çalışma grubumuz da Dördüncü Sanayi Devrimiyle ilgili çalışmalarını yoğun bir şekilde devam ettirmektedir. Sanayimizin, yeni sanayi devrimine ve akıllı üretime geçiş sürecine en iyi şekilde ayak uydurması öncelikli hedefimizdir. Şu anda bunu sağlayacak eylemleri tespit etmek için de yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bütün bu çalışmalar neticesinde, sanayi sektörümüzün daha rekabetçi bir yapıya kavuşmasını sağlayacağız. Böylece bu ülkenin gelirini, ihracatını, istihdamını, aşını ve ekmeğini büyüteceğiz.” şeklinde konuştu.
“Güçlü Türkiye’den rahatsızlık duyuyorlar”
Türkiye’nin çok güçlü bir ülke olduğunu söyleyen Bakan Özlü, “Özellikle son yıllarda, Türkiye, bu gücü yeniden fark etmiştir. Milletimizin özgüveni yeniden tesis edilmiştir. Türkiye, yeniden iddialı bir ülke haline gelmiştir. Elbette bazı çevreler, güçlü bir Türkiye’den rahatsızlık duyuyorlar. Türkiye’ye dur dermek için, sık sık maşalarını kullanıyorlar. İşte en son, 15 Temmuz Darbe Girişimini ve sonrasında art arda yaşanan terör saldırılarını gerçekleştirdiler. Üst akıl, bir gün FETÖ’yü kullanıyor. O tutmayınca PKK’yı, o da tutmayınca DAEŞ’i kullanıyor. Ancak bu millet dirayetli bir şekilde ayakta duruyor. İddia ediyorum, dünyadaki birçok ülke, 15 Temmuz darbe girişimi gibi bir hadise karşısında diz çökerdi ve uzun süre, yeniden ayağa kalkamazdı. Ancak Türkiye, herhangi bir ülke değildir. Bu millet de herhangi bir millet değildir. Bu millet, 15 Temmuz darbe girişimine gereken cevabı vermiştir. Herkes, bu darbe girişiminin ülkemizi etkilememesi için elini taşın altına koymuştur. İnsanlar, bir ay boyunca gündüz çalıştılar, geceleri ise nöbet tuttular. Bu gerçekten de muazzam bir hadisedir. Bu süreçte, tüm milletimiz gibi, iş dünyamız da gerçekten çok iyi bir sınav verdi. Herkes üretimine devam etti. Herkes yabancı ortaklarına Türkiye’de olanı biteni doğru bir şekilde anlatabilmek için adeta seferber oldu. Sizlere bu konuda da teşekkür ediyorum. Hükümetimiz de, bu darbe girişimine rağmen, vatandaşlarımızın ve iş dünyamızın beklediği yasal düzenlemeleri birer birer hayata geçirdi” diye konuştu.
“Ülkemizi terör belasından kurtaracağız”
“Türkiye’nin nasıl bir ülke olduğunu en iyi gösteren örneklerden birisi de, Çarşamba günü gerçekleşen Fırat Kalkanı operasyonu oldu” diyen Bakan Özlü şunları söyledi:
“Alçak bir darbe girişiminden sadece 1,5 ay sonra, bu ülkenin ordusu, sınır ötesi bir operasyonu başarıyla gerçekleştirdi. Cerablus’un ve bölgenin DAEŞ teröristlerinden temizlenmesi için çok etkili bir hamle yapıldı. Bu operasyona dünyanın hemen her yerinden destek geldi. Dikkat ettiyseniz, bu operasyondan rahatsız olan sadece bir kesim var. DAEŞ ile mücadele ettiğini iddia eden PYD, YPG ve onların buradaki uzantıları, nedense bu operasyondan rahatsız oldu. Türkiye, DAEŞ’i vurdu. Ama ne hikmetse, sesi bunlardan çıktı. Türkiye’nin tavrı çok açıktır. Türkiye, terörün her türlüsüne karşıdır. Türkiye için, her terör örgütü kötüdür. Türkiye, her terör örgütüyle mücadele edebilecek güce sahiptir. FETÖ, DAEŞ, PKK, YPG fark etmez. Topunun belini kıracağız. Ülkemizi terör belasından kurtulacağız. Demokrasimizi güçlendireceğiz. Ekonomimizi hep birlikte büyüteceğiz. Manisa için, 81 ilimizin tamamı için, ülkemiz için çalışmaya, hizmet ve eser üretmeye devam edeceğiz. Sizlerin de aynı gayretle yatırımlarınıza ve üretiminize devam edeceğinizi biliyorum. Konuşmama son verirken, sizlere çalışmalarınızda başarılar ve hayırlı kazançlar diliyorum.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Başkan Erdoğan: “Artık seçim değil geçim zamanıdır” Denizli Ticaret Odası (DTO) Meclisi, aylık olağan toplantısını yaptı. DTO Başkanı Uğur Erdoğan, meclis üyelerini, sektörlerdeki son gelişmeler, odadaki projeleri ile faaliyetleri hakkında ayrıntılı bilgilendirdi. Oda ve Denizli olarak her geçen gün daha da büyüyüp güçlendiklerini ifade etti ve geçen ay DTO’ya 121 üye daha kaydettiklerini, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre şehirde kurulan şirket sayısının da arttığını açıkladı. DTO hizmet binası meclis salonundaki toplantıda, gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından, DTO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, kürsüye gelerek meclis üyelerine seslendi. Bir önceki meclis toplantısından bu yana olan süreç ile gelişmeleri değerlendirdi. Meclis üyelerine, son ekonomik veriler ve beklentileri aktardı. Başkan Erdoğan hem ülkenin hem de Denizli’nin yerel seçimlerin ardından yeni bir sürece girdiğine dikkat çekti; “Artık seçimler sona erdi; millet kararını verdi. Yerel seçimlerimizin geride kalmasıyla, 4 yıldan daha uzun seçimsiz bir dönem başladı. Bu ülkemiz için önemli bir fırsattır. Şimdi seçim değil geçim zamanıdır! Kaybedecek vakit yok; herkes, bir an önce asli görevlerine geri dönmelidir. Hepimiz işimize gücümüze geri dönelim; dört elle sarılalım. Çalışalım, üretelim ve ihraç edelim; ticaret yapalım, kazanalım kazandıralım. Ancak böylelikle daha büyük ve daha güçlü bir Denizli’ye ulaşabiliriz. Ülke olarak, ekonomide yapacak çok iş var Tüm gücümüzle, enflasyonla mücadeleye odaklanmalıyız. Fiyat istikrarı ve finansal istikrar ile öngörülebilirlik güçlendirilmelidir. Şimdi artık, iş dünyası olarak Türkiye yüzyılına imza atabilmek, daha huzurlu, daha mutlu ve daha müreffeh bir ülkede yaşayabilmek için daha fazla çalışmalıyız, daha fazla üretmeliyiz. Daha fazla yatırım, istihdam ve ihracat için var gücümüzle durmadan yol almalıyız” dedi. DTO geçen ay 121 üye daha kazandı DTO Başkanı Erdoğan, oda ve Denizli olarak her geçen gün daha da büyüyüp güçlendiklerini söyledi. Geçen ay DTO’ya 121 üye daha kaydettiklerini, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre şehirde kurulan şirket sayısının da arttığını belirtti. Başkan Erdoğan, “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimizin verilerine göre kurulan şirket sayısı, şubatta bir önceki yılın aynı ayına göre yaklaşık yüzde 17 arttı. Denizli Ticaret Odamıza geçen ay 121 üye kaydettik. Mart sonu itibarıyla 21 bin 709 üyeye ulaştık. Faal üye sayımızı, son 1 yılda yaklaşık yüzde 9 artırdık. Aynı dönemde toplam üye sayımız da yaklaşık yüzde 4 arttı. Oda olarak yılın ilk üç ayında 200 k belgesi ile 227 sayısal takograf verdik. Ayrıca 96 iş makinasının tescili ile 81 kapasite raporunu onayladık. Bunların yanında 9 ekspertiz raporu, 5 yerli malı belgesi ile 5 de levhaya kayıtlı sigorta acentesi belgesi düzenledik. Levhaya kayıtlı sigorta acentesi belgesi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 400, yerli malı belgesi ile sayısal takograf da yüzde 25 arttı. Odamıza gelen 1.887 evrak karşılığında 6.245 evrak düzenledik verdik” diye konuştu.
Sivas Uzmanı uyardı: “Tokat’ta 6 ve üzeri deprem olabilir” Tokat’ta meydana gelen 4.7 büyüklükteki depremi değerlendiren Deprem Uzmanı Serkan İçelli, 4 bin yıldır faaliyete geçmemiş fayın üzerinde ufak bir atılımın olduğunu ifade ederek, Kuzey Anadolu fayının ise 6 ve 6.5 büyüklüğünde bir deprem üretebileceğini söyledi. Deprem Uzmanı ve Maden Teknolojisi ve Yer Bilimi Uzmanı Serkan İçelli, dün Tokat’ın Sulusaray ilçesinde yaşanan 4.7 ve 4.1 büyüklüğündeki depremlerin ardından değerlendirmelerde bulundu. İçelli, bölge için korkulacak bir durumun olmadığını fakat 23 kilometrelik bir fayda yaklaşık 4 bin yıldır faaliyete geçmemiş bir fayın üzerinde ufak bir atım olduğunu söyledi. “Bu depremler sürekli devam edecek” İçelli, bu tür depremlerin sürekli devam edeceğine değinerek, “Korkulacak bir durum yok. 23 kilometrelik bire fayda yaklaşık 4 bin yıldır faaliyete geçmemiş bir fayın üzerinde ufak bir atım oldu. Bu atımlar normaldir çünkü orası çok kaotik bir bölge. Alp Himalaya deprem kuşağında olan ülkemiz Kuzey Anadolu fayı, Doğu Anadolu fayı ve Ege Graben sisteminde bu depremler sürekli devam edecek. Çünkü kıtasal kırıkların yitim zonların da gerçekleşiyor büyük faylar” dedi. “Bu fayların üzerinde bu tip atımlar çok normal” Bölgedeki fayların üzerindeki atılımların normal olduğunu söyleyen İçelli, “Kuzey Anadolu fayı üzerinde 1939’dan başlarsak eğer İç Anadolu ve Doğu Anadolu’nu baz aldığımızda 3 tane büyük depremimiz var. 7.1, 7.2 ve 7.9’luk Erzincan depremimiz var. Dün yaşadığımız bölge aktif tektonik bir bölge. Burada Kuzey Anadolu fayının çok fazla saçılma kırıkları mevcut. 20-30-40 kilometre orta ve küçük büyüklükte faylarımız var. Bu fayların üzerinde bu tip atımlar çok normal. Bölgeye baktığımız da her yıl 4’lük depremi en az iki kere yaşıyoruz. 5’lik depremi de 5 yılda bir yazıyoruz” diye konuştu. “Biraz daha dikkatli olmamız gerekiyor” Tokat ve çevresinde biraz daha dikkatli olunmasını gerektiğini ifade eden İçelli, “Bölgede aktif tektonik hatların durumlarına baktığımız da genelde bir birleriyle aynı özellikleri taşımış olsa da bazıları farklı özellikler taşıyabiliyor. Çevrede biraz daha dikkatli olmamız gerekiyor. Yapılarımızı göz önünde bulundurmamız lazım. Zemin ivme değerleri çok yüksek. Daha yamaçlarının aşağısına alüvyon zeminlere doğru bina yaptığımız da 5, 5.5’lu depremleri dahi 6, 6.5 büyüklüğünde hissedebiliriz” şeklinde konuştu. “Kuzey Anadolu fay zonu şuan da 6, 6.5 büyüklüğündeki depremleri üretebilir” İçelli, Kuzey Anadolu fay zonunun 6, 6.5 büyüklüğündeki depremleri üretebileceğine değinerek, “Faylara özel olarak yaklaşıp o şekilde incelememiz gerekiyor. Bölgeye bütüncül olarak baktığımızda biz yanılıyoruz. Bütüncül bakmayacağız. Tokat’ta deprem olmaz veya Tokat’ta deprem olur dediğinizde gerçekçi olmuyorsunuz. Rasyonel bakmamız lazım. Tokat’ta deprem olmaz nasıl olmaz? Şu fayın üzerinde olmaz dememiz lazım ama maalesef biz onu diyemiyoruz. Bilimde onu söyleyemiyor. Kuzey Anadolu fay zonu şuan da 6, 6.5 büyüklüğündeki depremleri üretebilir. Bu deprem diğer fayları tetikler mi? Tarzında sorular soruluyor. O bölgede 5’li depremin olmaması mümkün değil. Her 4 yılda bir 5’lik depremimiz var. Bunun asıl sebebi 6 Şubat’taki iki büyük deprem. Özellikle Çardak fayındaki depremimiz. Biraz daha Kuzey’e doğru ortalama 3 metre bir baskı uyguladı. Bu 3 metrelik atım Deliler fayı Tecer segmentinden tutunda Kuzey Anadolu fayının Suşehri ilçesinden Amasya makaslama zonuna kadar Niksar makaslama zonuna kadar etki etti. Bu depremler muhtemeldir. 7’lik deprem üretmeseler de 6’lık depremlere hazırlıklı olmamız gerekiyor” diye aktardı.
Şanlıurfa Kırsal mahallelerde üstyapı iyileştiriliyor Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın talimatlarıyla daha konforlu yolların hizmete sunulduğu kırsal mahallelerde stabilize yol çalışması sürüyor. Köse Mahallesinde tamamlanma aşamasına gelen konforlu yollar ile ekipler, mahalle sakinlerinin takdirini topluyor. Fen İşleri Müdürlüğü, “Değişimin ve Yeniliğin Kalbi Haliliye” sloganıyla ilçe genelindeki üstyapı çalışmalarını devam ettiriyor. İlçede daha konforlu yolların hizmete sunulması amacıyla yapılan yatırımların ardından sıcak asfalt, kilitli beton parke döşeme, stabilize ve sathi kaplama asfalt çalışmaları hummalı şekilde sürüyor. Fen işleri ekipleri tarafından devam eden üstyapı hizmetleri ile ulaşımı büyük ölçüde rahatlatan yeni yollar, mahalle sakinlerinin hizmetine sunuluyor. Bu kapsamda; Köse Kırsal Mahallesinde ömrünü tamamlamış yolları stabilize yol çalışmasıyla yeniden konforlu hale getiren ekipler, kısa süre içerisinde çalışmaları tamamlamayı hedefliyor. Ekiplerin özverili çalışmasıyla mahalle sakinleri kışın çamurdan, yazın tozdan kurtuluyor. Yenilenen yollar ile merkez ve kırsal ayrımı yapılmadığını ifade eden vatandaşlar, hizmete sunulan yollar için Başkan Mehmet Canpolat’a ve Haliliye Belediyesine teşekkürlerini iletti. Fen İşleri Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada ise merkez ve kırsalda yürütülen üstyapı hizmetlerinin periyodik olarak devam ettiği ifade edildi.