YEREL HABERLER - 17 Ekim 2016 Pazartesi 11:42

Doç. Dr. Göksu: "Güneş kentler geleceğin kentleridir”

A
A
A
Doç. Dr. Göksu: "Güneş kentler geleceğin kentleridir”

ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çetin Göksu, temiz ve sağlıklı kentlerin güneş enerjili kent projeleri ile mümkün olabileceğini belirterek, Mersin’in en büyük zenginliğinin güney olduğunu söyledi. Göksu, “Güneş kentler geleceğin kentleridir. Güneş enerjili imar planları yaparsak, güneş enerjili kentler kurabiliriz” dedi.
Sağlıklı Kentler Birliği’nin(SKB), Mersin Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleştirilen 25’inci buluşması sona erdi. Teması, “Sağlıklı Kentler İçin Yenilenebilir Enerji’ olan Sağlıklı Kentler Birliği Mersin Buluşması’nın iki gün süren oturumlarında, akademisyenler dünyada yenilenebilir enerji kaynakları, elektrik tüketimi ve bu tüketimin doğurduğu sonuçlar ve yeni enerji potansiyellerinin önemine vurgu yaptı.
Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Ekoloji Anabilim Dalı Başkanı ve SKB Danışma Kurulu üyesi Prof. Dr. Cengiz Türe başkanlığında gerçekleştirilen “Türkiye’nin Yenilenebilir Enerji Potansiyeli ve Geleceği” konulu oturumda, Anadolu Üniversitesi Porsuk MYO Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Demir, oturumda yaptığı konuşmada, “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarımız ve Elektrik Üretimi” konusu ile ilgili bilgiler paylaştı. Yenilenebilir enerji kaynaklarının, gücünü güneşten alan, hiç tükenmeyeceği düşünülen ve çevreye emisyon yaymayan enerji kaynakları olduğunu belirten Prof. Dr. Demir, yenilebilir enerji kaynaklarının fosil yakıtlar gibi sera gazı yaymadıklarını belirtti. Demir, 2013-2020 yılları arasında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin yüzde 45 artacağını dile getirdi.
“Güneş kentler geleceğin kentleridir”
ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çetin Göksu ise “Yenilenebilir Enerji Potansiyeli ve Sağlıklı Kentler İçin Değerlendirilmesi” üzerine yaptığı konuşmada, temiz ve sağlıklı kentlerin güneş enerjili kent projeleri ile mümkün olabileceğini ifade etti. Kentlerdeki asıl kirlenme nedeninin fosil enerjiler olduğunu kaydeden Göksu, kirliliğin nedenlerinin tespit edilip bu kirlenme odaklarının nasıl giderileceğinin belirlenmesi gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye’nin, güneş odaklı sisteme geçebilirse dışarıya para ödeyen değil, dışarıya enerji satan ülke konumuna gelinebileceğinin altını çizen Göksu, Mersin’in güneşli gün konusunda en şanslı illerin başında geldiğini söyledi. Mersin’in en büyük zenginliğinin de güneş olduğunu aktaran Göksu, “Güneş kentler geleceğin kentleridir. Güneş enerjili imar planları yaparsak, güneş enerjili kentler kurabiliriz. Güneş kent, güneş enerjisiyle çalışan kent demektir. Doğayla birlikte yaşayan, yapay olmayan kent demektir. Sağlıklı kentleri Güneş’i kullanmadan yaratamazsınız” diye konuştu.
Buluşmanın ikinci gününde gerçekleşen panelde ise Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Evsel Katı Atıklardan Elektrik Üretim Projesi’ni anlattı. Proje, 2016 Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulamaları Yarışması Ödül Töreni’nde Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü.
Belediye başkanları Mersin’i gezdi
Konferansların ardından yapılan teknik gezi ile misafirler Mersin’in tarihi ve turistik mekanlarını gezerek Mersin’i yakından tanıma imkanı buldu. Gezinin ilk durağı, Mersin’in tarihi güzelliklerinden Kanlıdivene oldu. Burada Kanlıdivane hakkında bilgiler alan davetliler, daha sonra Mersin’in Akdeniz’in sembollerinden biri olan Kızkalesi ile dünyaca ünlü Cennet ve Cehennem obruklarını inceledi. Davetliler teknik gezi kapsamında Astım Mağarası ve Tarsus’u da gezdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.