GENEL - 14 Ekim 2018 Pazar 15:51

Engelsiz Sanat Festivali, coşkuyla devam ediyor

A
A
A
Engelsiz Sanat Festivali, coşkuyla devam ediyor

Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 2.

Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 2. kez gerçekleştirilen Mersin Uluslararası Engelsiz Sanat Festivali, üçüncü gününde de Mersinlilerden tam not aldı. Tüm Mersin festival coşkusuna ortak oldu.


Kongre ve Sergi Sarayı’nda manken Doğa Bekleriz’in sunumu ile gerçekleştirilen konserde, görme engelli Selim ve Kerim Altınok kardeşler, iki kolu da olmamasına rağmen ayağıyla gitar çalan sanatçı Mark Goffeney, Bosna gazisi sanatçı Muyo Aganoviç ve görme engelli sanatçı Ümran Sevinç sahne aldı. Konseri dinleyenler arasında Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Kardeş Şehirler Turizm Birliği Genel Sekreteri Hüseyin Baraner, Mersin Uluslararası Müzik Festivali Yürütme Kurulu Başkanı Selma Yağcı ve çok sayıda vatandaş yer aldı. Konserin açılışında konuşan manken Doğa Bekleriz, Engelsiz Sanat Festivali ile vatandaşların keyifli dakikalar geçirmesine vesile olan ve yıl boyunca da bu alanda sunmuş olduğu hizmetlerden ötürü Başkan Kocamaz’a teşekkür etti. Bekleriz, "Bu gece burada sizlerle birlikte hayata dört elle sarılmış, pes etmeyen, azimli ve yetenekleriyle bizleri büyüleyecek olan değerli sanatçı dostlarımızla keyifli dakikalar geçireceğiz. Ben çocukluğumdan bu yana ailemde engelli bir birey ile büyüdüm. Annem beni hep bu bilinçle yetiştirdi. Şimdi bayrağı devraldım. Ben de bir anneyim ve oğlumu aynı bilinçle yetiştirmek için elimden geleni yapıyorum. Bu yüzden şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki onlar birer engelli değil, engel onlarda değil, engel bizlerin zihninde. Engel zaman zaman bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek ya da istemeyerek onlara sunduklarımızda ya da sunamadıklarımızda. Engel belki bazen yolda yürürken onlara olan bakışlarımızda ya da gözlerimizi kaçırarak hiç bakmayışımızda. Bu yüzden öncelikle bizlerin zihinlerindeki engelleri aşması ve atması, onların yolunu açması ve onlara engelsiz bir yaşam sağlaması gerekiyor” dedi.


Gecede sahneye ilk olarak yaşamları boyunca engelli bireyler için birçok projeye imza atan görme engelli Kerim ve Selim Altınok kardeşler çıktı. Dünyaca ünlü ozan Aşık Veysel’in ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ parçası ile sahneye çıkan Altınok kardeşler, türküyü salonu dolduran yüzlerce vatandaş ile birlikte hep bir ağızdan söyledi. Çaldıkları mandolin ve akustik gitar ile dinleyicilere bir müzik ziyafeti sunan Altınok kardeşler, sesleri ve yorumları ile dinleyenleri kendilerine hayran bıraktı. Sahne performansları sonrası Altınok kardeşlere plaket ve çiçeğini Kardeş Şehirler Turizm Birliği Genel Sekreteri Hüseyin Baraner verdi.


Altınok kardeşlerin ardından sahneye, doğuştan fiziksel engelli müzisyen Mark Goffeney çıktı. Engel tanımamanın ne demek olduğunu sanatı ile Mersin’den tüm dünyaya anlatan Goffeney, Mersinlileri kendisine hayran bıraktı. Ellerini kullanamaması sebebiyle kendi tekniğini geliştirerek ayakları ile gitar çalan, Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen eşsiz yetenek Goffeney geceye damgasını vurdu. Ayrıca Gatto Gabriel de bir süre Goffeney’e eşlik etti ve birlikte düet yaptılar. Performansı sonrası sanatçıya çiçek ve plaketini ise Başkan Kocamaz takdim etti.


Goffeney’in ardından sahneye Bosna-Hersek’ten festivale katlan Bosnalı Savaş Gazileri Derneği Başkanı sanatçı Mujo Aganoviç çıktı. Bosna’nın sesi Aganoviç, sesi ile büyük beğeni topladı. Ana dilinde söylediği şarkıları ile tüm salon pür dikkat Aganoviç’i dinledi. Aganoviç’e çiçek ve plaketini Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Gubaroğlu verdi.


Sahneye son olarak görme engelli sanatçı Ümran sevinç çıktı. Karanlık dünyasının ışığını doğuştan gelen yeteneği ve kadife sesi ile bulan Sevinç, gitarı ile 6 parça seslendirdi. Dünyaca ünlü ozan Aşık Veysel’in ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ parçası ile sahneye çıkan görme engeli sanatçı Sevinç, Bulgaristan türküsü olan ‘Ayletme Beni’ parçasını eşsiz bir performans ile söyledi.


Konser sonunda konuşan Başkan Kocamaz, "Buraya kadar gelen, bu işe gönül ve destek veren herkese teşekkür ediyorum. Normal sanatçıları her yerde izleyebilirsiniz ama bu özel sanatçıları ancak dünyada bir ilk olan Mersin Uluslararası Engelsiz Sanat Festivali’nde izleme imkanı bulabilirsiniz. Yüreğinize sağlık diyorum. Zira onlar kıtalar ötesinden buraya kadar geldiler. Bizim hemşerilerimizin de bu salonlarda bu özel insanlara destek vermesi gerektiğini ifade etmek istiyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta Filistin için yürüyüş düzenlendi Bitlis’in Ahlat ilçesinde sivil toplum kuruluşları öncülüğünde Gazze’deki saldırı ve ablukanın sonlanması, Filistin’in özgürlüğü için yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi. Bitlis Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde düzenlenen yürüyüşe yüzlerce kişi Filistin bayrakları ve çeşitli dövizlerle katıldı. İlçenin Akkoyunlu Camii önünde başlayan yürüyüşte sloganlar atılarak 15 Temmuz Çeşmesine geçildi. Burada ortak basın açıklamasını okuyan Bitlis Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Emrullah Erkan, Gazze’yi unutmadıklarını ve hiçbir zaman unutmayacaklarını söyledi. Siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı lanetlemek, Filistinlilerin yanlarında olduklarını göstermek için alanlarda olduklarını söyleyen Erkan, “Kendi yolunda cihat edenlere izzet, yolundan yüz çevirenlere zillet elbisesi giydiren Allah’a hamdolsun. Tarih boyunca haddini aşmış nice tağutları helak eden, yeryüzünün mustazaflarına özgürlük ve salih kullarına yeryüzünün verasetini vaat eden Eabbimize hamdolsun. Gazze’deki soykırım ve bütün yoksunluklara rağmen şanlı direniş 6. ayını da geride bıraktı. Altı Gün Savaşlarında bölgenin en güçlü ülkelerini dize getiren İsrail, neredeyse yirmi yıldır abluka altında tuttuğu Gazze direnişine karşı hiçbir askeri başarı elde edemedi. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apartheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze’de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor. Gazze’de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Gazze; direnişiyle, şehadetleriyle ders vermeye, uyandırmaya, diriltmeye devam ediyor. İslam dünyası ise anlamıyor. Nitekim, Filistinli imam Mahmut Hasanat, hutbeye çıkarak; ’30 bin şehidin, 70 bin yaralının, 100 bin sakatın, 2 milyon evsiz ve aç susuzun uyandırmadığı, bir şey anlatmadığı bir ümmete ben buradan konuşsam ne olur konuşmasam ne olur, kamet getirin de namazımızı kılalım’ dedi ve hutbeden indi. İnsanlık için feveran, ümmet için sitem olan bu haykırışı çok iyi anlıyoruz” dedi.
Gümüşhane Gümüşhane’de son 10 günde kene vakalarında artış yaşanıyor Gümüşhane’de ilkbaharın gelmesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakalarında artış başladı. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde bulunduğu Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek son 10 günde vaka artışları yaşandığını söyledi. Türkiye’de ilkbahar mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakaları görülmeye başladı. Yılın ilk vakasının görüldüğü Gümüşhane’de ise vakalar artmaya devam ediyor. Son olarak kentte A.S. ve H.S. isimli karı koca da KKKA hastalığı teşhisiyle tedavi altına alındı. Son günlerdeki vaka artışları ile ilgili açıklamalarda bulunan Gümüşhane Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde yer aldığı Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek bu bölgede yaşayan insanların daha dikkatli olmaları gerektiği uyarısında bulundu. “Şu anda 3 hastaya kesin tanı koyduk” İlkbaharın gelmesiyle birlikte son 10 günde vakalarda büyük artış olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Kurt, “Hastanemize çok fazla kene sonrası başvuru olmakta ama şu ana kadar tanısını koyduğumuz 3 tane vakamız oldu. 1 tane hastamız tedavisini olup taburcu edildi, 1 hastamız hala yatıyor, 1 hastamızı da Trabzon’a sevk ettik ve durumunun iyi olduğunu öğrendik. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı keneler yoluyla bulaşmakta ve bu keneler daha çok Kelkit vadisi yani Kelkit Çayı’nın aktığı 256 kilometrelik bir hat üzerinde yoğun. Bu hat üzerinde Tokat, Sivas, Erzincan, Giresun ve Gümüşhane bulunuyor. Kenelerin aktifleştiği dönemler ilkbahar ve yaz ayları olduğu için son 10 gündür vakalarda resmen patlama var. Çok fazla başvuru oluyor hastanemize ama şu an 3 tane hastaya kesin tanı koyduk. Hastalar genellikle ateş, baş, kas ve eklem ağrısı şikâyetleri yani sanki bir üst solunum yolu enfeksiyonu gibi bulantı, kusma ve ishal şikâyetleriyle başvuruyorlar. Hastalar daha geç başvurursa bu şikâyetler kanamalarla seyredip, hastalar kaybedilebiliyor” dedi. “Gümüşhane en riskli noktalardan birisi, vatandaşlar daha çok dikkat etmeli” KKKA hastalığının kanıtlanmış bir tedavisi olmadığının altını çizen Dr. Kurt, “Bu hastalığın kanıtlanmış bir tedavisi yok. Biz destek tedavileri yapıyoruz. En önemli yol ise korunma yöntemleri. Bölgemiz de bu noktada yoğun olduğu için vatandaşların bilinçli olması gerekiyor. Riskli bölgelerde vatandaşlarımızın pantolon paçalarını çoraplarının içine koymalılar, açık renkli giyişiler giymeleri gerekiyor keneyi fark edebilmek için. Bu riskli yerlerden ayrılma durumunda hem kendilerini hem de çocuklarını kene var mı diye kontrol etmeleri gerekiyor. Kene ile karşılaşma durumunda ise eğer sağlık kuruluşuna başvurma zaman alacaksa bunun çıkarılması lazım. Çıplak elle dokunmamak kaydıyla, bir bez, bir eldiven, naylon bir poşetle kenenin vücuda tutunduğu en yakın yerden tutulup çıkarılması lazım. Kene çıkarıldıktan sonra da 10 gün boyunca hastalık belirtilerini takip ederek bunun gerçekleşmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor. Kenenin üzerinde sigara söndürmek, kolonya dökmek, deterjan dökmek, yakmak kenenin kusup taşıdığı mikrobu daha fazla boşaltmasını sağlayacağından yapılmaması gereken şeyler. Keneyi hafife almadan tedbirli olmamız gerekiyor. Gümüşhane bu hastalık için en riskli bölgelerden birisi olduğu için burada yaşayan vatandaşların ilkbahar ve yaz mevsimlerinde çok dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.
Niğde ’Yılın Doktoru’ Mustafa Doğan Niğde’de Başhekim Oldu Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya’nın görevden ayrılması ile başhekimlik görevine Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Doğan getirildi. Niğde’de ’yılın hekimi’ olarak seçilen Dr. Mustafa Doğan, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında Osmaniye merkez, Kırıkhan, İskenderun ve Hatay merkezde fedakârca yürüttüğü çalışmalardan dolayı yılın doktoru seçilmişti. Doğan, yine deprem döneminde Hatay Adli Tıp Grup Başkanlığı ve önceki dönemde 5 yıl süre ile Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcılığı görevlerini üstlenmişti. 3 yıldır Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği görevini yapan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya veda açıklaması yayınladı. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya yaptığı veda açıklamasında, "Yer ve görev fark etmeksizin, devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için aralıksız çalışmaya devam edeceğim" dedi. Çetinkaya; "Yaklaşık 3 yıldır büyük bir onur ve gurur ile sürdürmüş olduğum Niğde Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimlik görevimden görev süremin bitmesi nedeniyle ayrılmış bulunmaktayım. Bu süreçte herkes için en iyi hizmeti sunmak ve Niğde’mize on yıllarca hizmet edecek olan yeni hastanemizin inşasına katkı sunmak için tüm gücümüz ile çalıştık. Sağlık Bakanlığımız, birlikte çalışmaktan büyük onur ve gurur duyduğum Valilerimiz Cahit Çelik ve Mustafa Koç, milletvekillerimize, Belediye Başkanımız Emrah Özdemir, İl Sağlık Müdürümüz Dr. Koray Okur, mesai gözetmeksizin çalışan tüm hastane personelimize, başhekim yardımcılarıma, başarılı çalışma ekibime ve tüm Niğde halkına teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Bana hep destek olan büyüklerime, dostlarıma ve birlikte çalıştığım tüm mesai arkadaşlarıma teşekkür ederim. Yer ve görev fark etmeksizin, Devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için azim, heyecan ve gayretle aralıksız çalışmaya devam edeceğim. Dualarınızı beklerim" ifadelerini kullandı.