EKONOMİ - 25 Nisan 2017 Salı 14:41

İlaçlama sektöründen uyarı: “İlaçlatırken ilaçlanmayın”

A
A
A
İlaçlama sektöründen uyarı: “İlaçlatırken ilaçlanmayın”

MTSO İşletme Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Başkanı Ahmet Yılmaz, haşerelerle mücadele kapsamında yapılan ilaçlamalarda korsan firmaların insan sağlığını tehlikeye atan ve kanserojen etkileri bulunan tarım ilaçları kullandıklarını belirterek, “Tarım ilaçları tarlada kullanıldığında dahi 21 gün ilaç atılan yere keçi ve koyunların girmesi yasaklanıyor, ürün toplanmıyor.

MTSO İşletme Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Başkanı Ahmet Yılmaz, haşerelerle mücadele kapsamında yapılan ilaçlamalarda korsan firmaların insan sağlığını tehlikeye atan ve kanserojen etkileri bulunan tarım ilaçları kullandıklarını belirterek, “Tarım ilaçları tarlada kullanıldığında dahi 21 gün ilaç atılan yere keçi ve koyunların girmesi yasaklanıyor, ürün toplanmıyor. Oysa ev, hastane, iş yeri gibi kapalı bir mekanda aynı ilaç kullanılıyor. İlaçlatırken ilaçlanmayın” uyarısında bulundu.


Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 31 No’lu İşletme Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi, biyosidal ürün uygulayıcılarının ve uygulama şirketlerinin sorunlarını masaya yatırıyor. İlk etapta sektör temsilcilerini bir araya getiren Komite Başkanı Ahmet Yılmaz, ikinci etapta çözümün paydaşı olabilecek yetkililerin de dahil olduğu daha geniş katılımlı bir toplantı ile sektörel sıkıntılara çözüm arayacaklarını söyledi.


Komite Başkanı Yılmaz, bir açıklama yaparak, sektörün sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sektörün isminden uygulamalarına kadar sürekli yenilik yapıldığını, son olarak Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan değişlikle isminin ilaçlama sektörü yerine biyosidal ürün uygulayıcıları olduğunu ifade eden Yılmaz, ayrıca 2005 yılındaki AB Uyum Yasaları çerçevesinde uygulayıcılar için başlatılan kriterlerin de geliştirilerek devam ettiğini kaydetti. Biyosidal uygulayıcı şirketlerin, bünyelerinde 4 yıllık ziraat mühendisi, kimyager, biyolog, veteriner ya da eczacılık fakültesi mezunlarından en az birini çalıştırmak zorunda olduklarını belirten Yılmaz, “Ayrıca personelin Sağlık Bakanlığı kurslarına gidip başarılı olup sertifika almaları gerekiyor. Aynı zamanda ürün uygulayıcılarının tamamında sertifika şartı aranıyor. Ancak uygulamada bu kurallara uyulması noktasında aksaklıklar yaşanabiliyor. Denetimler artırılmalı. Sektör, tehlikeli ve ağır iş sınıfında yer alması nedeniyle iş güvenliği uygulamaları da oldukça ağır” ifadelerini kullandı.



“Korsan firmalar, haşere ilaçlamasında insan sağlığını tehlikeye atan tarım ilaçları kullanıyor”


Biyosidal uygulamalarında kullanılan ilaçların sağlık açısından önemli olduğuna dikkat çeken Yılmaz, bu ilaçların tamamının ithal olduğunu, Sağlık Bakanlığı’nın Dünya Gıda ve Tarım Örgütü ile Dünya Sağlık Örgütü’nün halk sağlığı alanlarında kullanımına izin verdiği insectisitlerin ithalatını onayladığını anlattı. Yılmaz, “Ancak, maalesef sektörümüzde kayıt dışı çalışan korsan firmalar, evlerin, konutların, hastanelerin, gıda tesislerinin haşere ilaçlamasında insan sağlığını tehlikeye atan tarım ilaçları kullanıyor. Bu durum bir taraftan insan sağlığını riske atarken, diğer taraftan uygun maliyetleri nedeniyle rekabetçi yapıyı bozuyor” diye konuştu.


Resmi yollarla çalışan firmaların uymaları için yalnızca kullanılan ilaçlar değil, ilaçların ambalaj atıklarının dahi belli bir kriter çerçevesinde yok edilebildiğine işaret eden Yılmaz, kullandıkları ilaçların kaplarını Ulusal Atık Merkezi’ne göndermeleri gerektiğini bildirdi. Ayrıca TSE standartlarının oldukça ağırlaştığını da vurgulayan Yılmaz, standartlara uygun bir iş yerinin açılabilmesi için en az beş odası bulunan ofis olması şartı geldiğini söyledi.



“Haşere ilaçlaması yaptırmak isteyenler, firmaların izinli olup olmadıklarını mutlaka araştırmalı”


Mersin’de 2005 yılından bu yana 28 tane biyosidal uygulayıcı ve fumigasyon uygulayıcı firma bulunduğunu ifade eden Ahmet Yılmaz, şöyle devam etti:


“Bunların tamamı resmi ve izinli firmalar, kriterlere uygun çalışan firmalar. Ancak kentimizde internetten ya da ilgili rehberlerden bakıldığında 200 kadar firma bulunduğu görülüyor. Artık sektörümüzde firma açılması kriterleri oldukça ağır. Oysa kentimizde korsan firma sayısının çok yüksek olması rekabet açısından sıkıntı yaratıyor.”


Bu firmaların çok kötü şartlarda, ancak çok uygun maliyetlerle uygulama yaptıklarını anlatan Yılmaz, haşere kontrol hizmeti almak isteyen kişilerin, hizmet aldıkları firmalarda mutlaka Sağlık İl Müdürlüğü Halk Sağlığı Şubesi’nden izinli olup olmadığını araştırmaları gerektiğini söyledi.



“İlaçlatırken ilaçlanmayın”


Yanlış ilaçlamanın sağlık açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çeken Yılmaz, şunları kaydetti:


“Korsan çalışan firmalar büyük ölçüde tarım ilacı kullanıyor. Bizim kullandığımız ilacın 5 litresi 835 TL iken tarım ilacının 5 litresi 75 TL. Bu rakam dahi rekabette sağladıkları avantajı net olarak gösteriyor. Sağlık açısından bakıldığında da ciddi sıkıntılar var. Tarım ilaçları tarlada kullanıldığında dahi 21 gün ilaç atılan yere keçi ve koyunların girmesi yasaklanıyor. Rüzgardan, yağmur ve güneşten etkilenmesine rağmen ürünü bu sürede toplamıyorsunuz. Oysa ev, hastane, iş yeri gibi kapalı bir mekanda aynı ilaç kullanılıyor. Oluşturduğu kanserojen etki sanırım daha iyi anlaşılabilir. Ülkemizde kanser vakalarının artışındaki önemli etkenler arasında tarım ilaçları ve kalıntıları gösterilirken, bu ilaçların konut ilaçlamasında kullanılmasının olumsuz etkilerini tahmin etmek zor olmasa gerek. Her zaman söylediğimiz gibi ilaçlatırken ilaçlanmayın. Bizler şartlara uygun ilaçları kullanırken, kullandığımız ilacın kutusunun imhasında dahi gerekli prosedürleri yerine getirirken, tarım ilacı kullananların atıklarının nereye gittiği belli değil. Bu atıklar kontrolsüz şekilde çöplere ve kanallara atılıyor ve çevreyi kirletiyor. Belediyeler, Tarım İl Müdürlüğü, Çevre İl Müdürlüğü ve Sağlık İl Müdürlüğü denetimlerini artırmalı.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa İnegöl’de 23 Nisan coşkusu TBMM’nin açılışının 104. Yılı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı İnegöl’de düzenlenen törenlerle coşkuluyla kutlandı. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Her zaman çocuklarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. Türk milletinin iradesini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. Yılı ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, tüm yurtta olduğu gibi İnegöl’de de düzenlenen program ve törenlerle coşkuyla kutlanıyor. Dünyadaki ilk ve tek çocuk bayramı olarak kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, İnegöl’de sabah 09.30’da Atatürk Anıtında düzenlenen çelenk töreniyle başladı. Milli Eğitim Müdürlüğünün çelenginin sunulmasının ardından kutlamalar, Çitli Nihat Kokmaz İlkokulu tarafından okul bahçesinde hazırlanan gösterilerle devam etti. Protokolün de yoğun katılım gösterdiği programda, 23 Nisan’ın başkahramanı çocuklar izleyenlere sundukları gösterilerle renkli görüntüler ortaya koydu. Vatandaşların da çocuklarıyla birlikte yoğun bir katılım gösterdiği programda, hazırlanan birbirinden keyifli gösteriler beğeni topladı. Programda günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yapan İnegöl Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim Zengin, “Tüm çocuklarımızın bayramını kutluyorum. Burada bayramı kutlarken, özellikle Filistin ve Gazze’de, Müslüman coğrafyasında gözyaşının ve kanın dökülmediği, bütün dünya çocuklarının huzurla yaşadığı bir dünya ümit ediyorum” dedi. “Çocuklarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban ise 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocukların mutluluğuna ortak olmaya geldiklerini ifade ederek; “Onlar hem bugünün hem yarının güvenceleri. İnşallah en güzel eğitimleri de alarak ailelerinin verdiği en güzel terbiyeyle, edeple, adapla yollarına devam ediyor olacaklar. Bizler de her zaman onların yanında olacağız. Biliyorsunuz İnegöl’de Nöbetçi Kütüphaneler oluşturuyoruz. Dün de belediye binamızın yanında 1400 m2 alanda, 2 kattan oluşan, ilkokuldan üniversite üstü eğitime kadar her yaşa hitap edecek kıymetli bir kütüphanemizi öğrencilerimizin hizmetine açtık. İnşallah çocuklarımızın eğitim hayatına dokunabilmek için katkılar sunmaya devam edeceğiz. Çocuklarımızın yolu, bahtı açık olsun inşallah” diye konuştu. Son olarak bir konuşma yapan Kaymakam Eren Arslan ise “Bundan 104 yıl önce milli mücadele daha neticelenmemişken, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları Ankara’da egemenliğin kayıtsız şartsız millette olması gerektiğine inanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini açıp milli mücadeleyi milletin egemenliğiyle taçlandırmıştır. Bu güzel zaferi ve bayramı da dünyada çocuklarına bayram olarak hediye eden tek ülke olarak yüce Atatürk, çocuklara emanet etmiştir” dedi.
Gaziantep Tahmazoğlu koltuğunu depremzede öğrenciye devretti Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşkusunu farklı bir etkinlikle taçlandırdı. Başkan Tahmazoğlu, bu özel günde belediye başkanlığı koltuğunu, depremden etkilenen Nisa Kartal isimli öğrenciye teslim ederek, geleceğin temsilcilerine olan inancını ve desteğini sembolik bir jestle gösterdi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan Başkan Tahmazoğlu, çocukların mutluluğu, huzuru ve başarılarının başlangıcı olması temennisinde bulundu. Depremzede öğrenciye yapılan bu jest, Şahinbey Belediyesi’nin çocuklara ve eğitime verdiği önemi bir kez daha vurgularken, belediyenin çocukların yüzlerindeki gülümsemeyi ve kalplerindeki umudu yeşertmeye devam edeceğinin altını çizdi. “Türkiye’de dünyada eşi benzeri olmayan oyun merkezi” 23 Nisan’a özel çocuklar için planladığı oyun merkezinin müjdesini veren Tahmazoğlu, “Tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum. Bu bayramı hediye eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu bayram çocuklara özel bir bayram bizde bayram hediyesi olarak 9 gün sürecek olan Çocuk Şenliği’ni 8’inci defa yapmaktayız. Şu anda doyasıya eğleniyorlar. Çocukların daha iyi eğitim alabilmesi için Türkiye’nin 2’nci büyük kütüphanesini yaptık. Çok yakında açılışını gerçekleştireceğiz. Bugün 23 Nisan’a özel 10 bin metrekare kapalı olan çocuklar için Türkiye’de ve belki de dünyada eşi benzeri olmayan oyuncakları bir araya toplayıp çocuklar için bir oyun merkezi açmayı planlıyoruz. Şu an çalışmalarına başladık çok kısa bir zamanda çocuklarımızın hizmetine sunacağız” diye konuştu.
Erzurum Küçük başkan sokak köpekleri için tedbir istedi Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 23 Nisan ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda koltuğunu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İlkokulu 4. Sınıf Öğrencisi Nisa Tahtacı’ya devretti. Küçük başkan ilk talimatı olarak sokak köpekleri konusunda tedbir alınmasını istedi. 23 Nisan ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Erzurum Büyükşehir Belediye başkanlığı koltuğuna oturan 4. Sınıf Öğrencisi Nisa Tahtacı, başkanlık makam aracıyla okulundan alınarak Büyükşehir Belediyesine getirildi. Belediye binası girişinde özel kalem müdürü tarafından karşılanan küçük başkan daha sonra başkanlık koltuğunu Başkan Mehmet Sekmen’den devraldı. Başkan Sekmen küçük başkana makamını devrederken görevinde başarılar diledi. Büyükşehir Belediyesi yöneticilerinin de hazır bulunduğu programda küçük başkan sokak köpekleri konusunda tedbir alınmasını istedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İlkokulu 4. Sınıf Öğrencisi Nisa Tahtacı, okul bahçelerinin ağaçlandırılmasını isteyerek, “İl genelinde bulunan başıboş köpeklerin barınaklara yerleştirilerek öncelikle çocuklarımız ve halkımızın korunması gerekiyor” dedi. Büyükşehir Belediyesi yetkilileri talimat gereği en kısa zamanda sokak köpeklerine yönelik gerekli çalışmanın yapılacağını söyledi. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen program sonunda Nisa Tahtacı’ya hediye vererek okuluna uğurladı.