EKONOMİ - 12 Kasım 2018 Pazartesi 15:53

Kızıltan: "Yeni ekonomik çağ yeni bir KOSGEB bekliyor"

A
A
A
Kızıltan: "Yeni ekonomik çağ yeni bir KOSGEB bekliyor"

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan, son yıllarda KOSGEB’in iş tanımının eğitimden biraz uzaklaşarak, ‘para dağıtan kurum’ algısına yöneldiğini belirterek, "Günümüzde bir işletmenin ayakta kalması sadece buna bağlı değil.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan, son yıllarda KOSGEB’in iş tanımının eğitimden biraz uzaklaşarak, ‘para dağıtan kurum’ algısına yöneldiğini belirterek, "Günümüzde bir işletmenin ayakta kalması sadece buna bağlı değil. KOBİ’lerimizin ayakta kalması ve sürdürülebilir bir üretime devam edebilmeleri ancak ve ancak eğitim ve vizyonla olacaktır. Bu anlamda, KOSGEB’in 90’lı yıllarda oluşturduğu o üretime yönelik eğitim seferberliği yeniden kurgulanmalıdır" dedi.


Kızıltan, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, geçtiğimiz günlerde MTSO’yu ziyaret eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile özellikle inşaat ve çevre ile ilgili meslek komiteleri başta olmak üzere sektörlerin düşünce ve taleplerini paylaştıklarını söyledi. Bakan Kurum’un, öncelikle sektörel ticaret ve sanayi sitelerinin kurulmasına destek vereceklerini söylediğini belirten Kızıltan, "Bu müjdeli haberin arkasında MTSO Meclisinin ve meslek momitelerinin aldıkları kararlar olduğunu söylemek isterim. Artık bizim yapmamız gereken harekete geçerek, öncelikle bu sektörel sanayi sitelerinin nerelere yapılacağını objektif olarak belirlemek için çalışma gruplarımızı belirlemek ve eyleme geçmektir. Sağlık, otomotiv, mermer, inşaat malzemeleri, nakliye ve mobilya şu an için talepte bulunan sektörlerdir. Ve gecikmeden sektörel ticaret ve sanayi sitelerinin yatırım alanları belirlenecektir. Kümelenme modeli ile tasarlanan bu sektörel sanayi ve ticaret siteleri, üreticilere olağan üstü imalat, nakliye, pazarlama ve insan kaynağı gibi avantajlar oluştururken, yeni ve nitelikli istidamın da kapısı olacaktır. Sektörel ticaret ve sanayi siteleri kentsel düzene de büyük katkı sunacak ve kent içine yayılmış olan ve Mersin’e yakışmayan mahalle arası imalathane ve iş yerlerini de düzene sokarken, kentsel tasarım ve görünüş anlamında da dağınıklığı önleyecektir" ifadelerini kullandı.


"KOSGEB, üretimi daha çok desteklemeli"


Açıklamasında, üretim ve hizmette yenilikler ortaya çıkarken, bunlara destek veren kurumların da bazı yenilenmelerden geçmesi gerektiğine işaret eden Kızıltan, bunların başında da KOSGEB geldiğini vurguladı. Türkiye’nin küçük ve orta ölçekli bu işletmelere destek veren KOSGEB gibi bir kuruma sahip olmasının ve bunun zamanında düşünülmüş olmasının çok önemli ve değerli olduğunu belirten Kızıltan, "KOSGEB,


kurulduğu günden bu yana neredeyse 30 yıldır özellikle üretime yönelik KOBİ’lerin bazen öğretmeni ve yol göstericisi, bazen finans anlamında destekçisi oldu. Özellikle 90’lı yıllarda artmaya başlayan üretici KOBİ’ler, bugüne nazaran daha tecrübesizdi ve KOSGEB’in eğitimleri, kazandırdığı vizyon bu işletmelerin çoğunu bugün Türkiye’nin büyük işletmeleri haline getirdi ve uzun soluklu olmasını sağladı. Ancak son yıllarda KOSGEB’in iş tanımı eğitimden biraz uzaklaşarak, ‘para dağıtan kurum’ algısına yöneldi. Elbette KOBİ’lerimiz büyük işletmeler gibi güçlü bir sermaye ve finans yapısına sahip değiller. Ancak günümüzde bir işletmenin ayakta kalması sadece buna bağlı bir olay değil. Hele hele ’Sanayi 4.0’ gibi, temelinde bilgi ve iletişim teknolojilerinin olduğu, yazılım ve robotik teknolojilerin olduğu bir çağda, KOBİ’lerimizin ayakta kalması ve sürdürülebilir bir üretime devam edebilmeleri ancak ve ancak eğitim ve vizyonla olacak bir şeydir. Bu anlamda, KOSGEB’in 90’lı yıllarda oluşturduğu o üretime yönelik eğitim seferberliği yeniden kurgulanmalıdır" diye konuştu.


"Eğitim bacağı zenginleştirilmeli"


Gelinen noktada KOSGEB’in iki temel bacağı olması gerektiğine işaret eden Kızıltan, şöyle devam etti; "Birincisi sanayi başta olmak üzere üretime ve üretene destek, ikincisi ise yeni ve yoğun bir eğitim atağı. Elbette kurulduğu günden bu yana KOSGEB büyüdü, farklı deneyimler edindi. Bu anlamda kurumun yaptığı değerli hizmetlerden vazgeçmesi gibi bir şeyden bahsetmiyoruz. Sadece eğitim görevlerinin daha çok arttırılması, sahip olduğu vizyon ve misyonda eğitim bacağının daha da zenginleştirilmesini arzu ediyoruz. Verilen desteklerde üretimin merkezde olmasını istiyoruz. Çünkü KOSGEB artık iş dünyası ile gerçekten bir bütün olmuş, kamu-özel sektör bütünleşmesini etkin şekilde gösteren bir kurumdur. Biz iş dünyası olarak şunun altını çiziyoruz, öyle bir çağa giriyoruz ki, bilgi sermayeden önemli hale gelmiştir. Bilgiye ulaşmanın yolu da eğitimdir. KOSGEB özellikle üreten KOBİ’lere daha kararlı, daha heyecanlı ve daha global bir vizyon içeren farklı eğitimler vererek bu işletmeleri hem dünyaya açmalı hem de ’Endüstri 4.0’ın oluşturduğu yeni ekonomi dünyasına hazırlamalıdır. Dönüşen ve değişen dünya ekonomisinde artık kamu, özel sektör ve yerel yönetimler uyum içinde ortak bir vizyona ve bütüncül bir çalışma felsefesine doğru evrilmek zorundadır. Ülke kaynaklarını optimum böyle kullanabiliriz. Ülkenin kurumları rakip değil, ancak ortak olabilirler. Mersin iş dünyası bu ortaklığa her zaman en açık kurum olmaya devam edecektir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmirliler gönül rahatlığıyla teleferik keyfi sürecek İzmir Büyükşehir Belediyesinin Avrupa Birliği standartlarında hizmet verdiği Balçova’daki teleferik tesislerinde, 5 Şubat’tan itibaren titiz şekilde yürütülen bakım çalışmaları tamamlandı. Günde yaklaşık 2 bin 500 kişinin ziyaret ettiği tesislerde İzmirlilerin teleferiğe gönül rahatlığıyla binebileceği bildirildi. Antalya’da meydana gelen ve 1 kişinin hayatını kaybettiği, 10 kişinin de yaralandığı teleferik kazası tedirginliğe yol açtı. Kaza sonrası, günde yaklaşık 2 bin 500 kişinin ziyaret ettiği İzmir Balçova’daki teleferik tesislerine ilgi azaldı. 5 Şubat’ta başlatılan bakım çalışmaları tamam İzmir Büyükşehir Belediyesi, gönül rahatlığıyla vatandaşların teleferiği kullanabileceğini açıkladı. Avrupa Birliği (AB) standartlarında hizmet sunulan Balçova’daki teleferik tesislerinde, 5 Şubat 2024’te başlatılan bakım çalışmalarının ise tamamlandığı bildirildi. 2015 yılında yenilenerek hizmete alınan tesiste titiz bir süreç yürütüldüğü aktarılırken, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile TMMOB Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesine tesisin yıllık periyodik kontrollerinin yapılması ve raporlanması için davet gönderildiği ifade edildi. Neler yapılıyor Tesiste; üretici firmanın tavsiye, kullanım, bakım ve onarım kılavuzları rehberliğinde aksatılmadan yıllık, aylık ve haftalık bakımlar yapılıyor. Yılda bir kez yapılması zorunlu olan yıllık periyodik bakım çalışması kapsamında sistemdeki tüm hareketli parçalar elden geçiriliyor. Talimatlar ve kullanım ömürleri gibi ölçü toleransları kapsamında değiştirilmesi gereken parçalar yenileniyor, otomasyon ve elektrik sistemlerinde iyileştirme ve bakım çalışması yürütülüyor. Bakımlar; alanında eğitilmiş ve İZULAŞ AŞ bünyesindeki tekniker ve teknisyenler tarafından kontrol ve kayıtlar güncel tutularak yapılıyor. Tesisin EN 12927-8 standardı gereği halat manyetik kontrol testi (MRT) yıl içerisinde 6 aylık periyodlar ile tamamlanıyor. Tesisin kesintisiz çalışmasını sağlayan elektrik jeneratörleri ile tesisin elektrik trafolarının bakımları da düzenli olarak takip ediliyor. Tesis çalıştırılmadan önce ve gün içerisinde günlük çalışma kontrolleri tamamlanıp kayıt altına alınıyor. Çalışmalar iş güvenliği uzmanları tarafından da denetleniyor. İzmir’in simgelerinden İzmir’de 1974’te kurulan, yenilenerek 2015 yılında yeniden hizmete alınan tesiste; seyir terasları, dürbünleri ve mesire alanları yer alıyor. Tesiste toplam 20 kabin bulunuyor. Rengarenk kabinler İzmir’in canlandırıcı ruhunu yansıtırken, her kabin en fazla 8 yolcu taşıyabiliyor. Teleferik ile yolculuk yaklaşık 3 dakika sürüyor. 810 metrelik hat boyunca 60 dakikada ortalama bin 200 yolcu taşınıyor.
Kastamonu Çanakkale Savaşı’nda 3 dönem mezun veremeyen lise, 139. yılını kutluyor Anadolu’nun ilk devlet lisesi olan ve Çanakkale ile Kurtuluş savaşlarına katılan öğrencileri sebebiyle 3 dönem mezun veremeyen Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi, kuruluşunun 139. yılını kutluyor. Dönemin Kastamonu Valisi Abdurrahman Nurettin Paşa tarafından 1885’te Kastamonu İdadi Mektebi adıyla kurulan lise, Cumhuriyet’in ilanının ardından önce Kastamonu Lisesi, 1963 yılından sonra da kurucusunun adı verilerek Abdurrahmanpaşa Lisesi olarak hizmete devam etti. Anadolu’nun ilk devlet lisesi olma unvanını taşıyan ve 120 öğrencisinin Çanakkale Savaşı için cepheye gitmesi sebebiyle 1914-1918 yıllarında mezun veremeyen Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi, 139. yılını kutluyor. Bu çerçevede, Cumhuriyet Meydanında Okul Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu ile Abdurrahmanpaşa Lisesi Mezun ve Mensupları Dernek Başkanı Nurten Ciğerci tarafından Şehit Şerife Bacı ve Atatürk Anıtına çelenkler sunuldu. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından öğrenciler, Türkiye’nin çeşitli yörelerine ait halk oyunları gösterisinde bulundu. Gösterinin ardından öğrenciler, Türk bayrağı ile Abdurrahmanpaşa Lisesi’nin flamasını açarak sevgi gösterisinde bulundu. “Lisemizin 139’uncu kuruluş yıldönümü kutlu olsun” Törende konuşan Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi Okul Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu, “Çatısı altında toplandığımız bu kutlu yuva bugün 139’uncu yaşına girdi. Hiç durmadan, yorulmadan milletimizin irfan ordusuna yeni neferler yetiştirmeye devam eden Lisemizin 139’uncu kuruluş yıldönümü kutlu olsun. Memleketimizin göz bebeği, irfan meşalesi okulumuzdan aldığınız feyz ile yine bu topraklara yaptığınız hizmetle bizlere ilham kaynağı oldunuz, bu irfan meşalesinin daha fazla ışık saçmasını sağladınız. Dolayısıyla bütün mezunlarımıza huzurlarınızda şükranlarımı, saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Taş binaları ilim ve irfan yuvasına dönüştüren, daha iyi bir geleceğin inşasında bilgi ve hikmetle donatılmış, yüreği vatan sevgisiyle atan gençler yetiştiren kıymetli meslektaşlarım, okulumuzun bu günlere gelmesindeki emek ve gayretleriniz asla unutulmayacaktır. Bu irfan yuvası, sizlere ve bizleri bu günlere getiren idareci ve öğretmenlerimize çok şey borçludur” dedi. “Sizlere olan güven ve inancımız tamdır” Öğrencilere seslenen Mısırlıoğlu, “Dün ağabeylerimiz vatan savunmasında canlarını nasıl ortaya koyup cepheye koşmuşsa bugün de aklımız, zihnimiz, bilgimiz, görgümüz, gayret ve çalışkanlığımızla hep en ön safta olup ülkemizin kalkınmasında üzerinize düşen görevi en iyi şekilde yerine getireceksiniz. Sizlere olan güven ve inancımız tamdır. Sizler de kendinize güvenin ve inanın. Okulumuzun kuruluşunun 139’uncu yıl dönümünde başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ülkemizin bağımsızlığı, birlik ve bütünlüğü için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi, istiklal ve egemenliğimiz uğruna eşsiz fedakarlıklarıyla milletimizin gönlünde ölümsüzleşen gazilerimizi, bizlere bu güzel ilim ve irfan yuvasını armağan eden okulumuzun kurulmasına vesile olan Abdurrahman Nurettin Paşa’yı ve 1885’ten bu yana izleri ve hatıraları yıllarca unutulmayan, Abdurrahmanpaş’lıların gönlünde ölümsüzleşen tüm mezunlarımızı, öğretmenlerimizi ve yöneticilerimizi şükran ve minnetle anıyor, yakın zamanda aramızdan ayrılan efsane müdürümüz İsmail Dönmez ve Birol Yılmaz hocalarımıza yüce Allah’tan rahmet dilerken şükran ve minnet duygularımı ifade ediyorun” ifadelerini kullandı. Törene, öğretmenler, öğrenciler, veliler ile birlikte okulun daha önce mezun verdiği kişiler katıldı.