- 13 Kasım 2018 Salı 10:47

(Özel) 21. yüzyılda yaşamları görenleri şaşırtıyor

A
A
A
(Özel) 21. yüzyılda yaşamları görenleri şaşırtıyor

Anadolu’daki bin yıllık konargöçer yaşam tarzını sürdüren Sarıkeçililer, Konya ve Karaman yaylalarından kışı geçirecekleri Mersin’in sahil bölgelerine gelmeye başladı.

Anadolu’daki bin yıllık konargöçer yaşam tarzını sürdüren Sarıkeçililer, Konya ve Karaman yaylalarından kışı geçirecekleri Mersin’in sahil bölgelerine gelmeye başladı. 21. yüzyılda Yörüklerin yaşamı görenleri şaşırtırken, zor şartlarda yaşayan Yörükler artık yerleşik düzene geçme yolunda. Yörük Musa Yagal, "Hayran kalan insanlar da oluyor. ’Bu ülkede, bu zamanda böyle yaşamda mı varmış’ diyorlar. Bu işi herkes bugün bırakmayı ister, kim ister böyle şartlarda yaşamayı" dedi.


Yörüklerin büyük bölümünün yerleşik hayata geçmesinin ardından yüzyıllardır süren konargöçer kültürünün son temsilcileri olan Sarıkeçililer, Konya ve Karaman yaylalarından kış aylarını geçirecekleri Mersin’in sahil ilçelerine dönmeye başladı. Akdeniz’in sahil ilçelerinde konaklayan, Nisan ve Mayıs aylarında ise havalar ısınınca Karaman ile Konya yakınlarındaki yaylaların yolunu tutan Sarıkeçililer, havaların yavaş yavaş soğuma başlamasıyla dönüş telaşına girdi. Mersin’in Silifke, Erdemli, Anamur ve Aydıncık ilçelerine doğru yola çıkan Yörükler, uzun ve zahmetli yolculuğun ardından kış aylarını geçirecekleri bölgelere ulaşmaya ve çadırlarını kurmaya başladı.


Göç eden Sarıkeçili göçer Yörüklerden Musa Yagal, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yaşamın kendilerine dedelerinden geldiğini söyledi. Türkiye’de kendilerinin son göçerler olarak anıldıklarını belirten Yagal, "Devlet katında bir meslek türü. Mersin’de bizim bir birliğimiz var. Baya da geniş kitlesi var. Aslında biz hayvancılık sektörüyle uğraşıyoruz. Yörük kültürü çok farklı bir kültür. Geleneğine, göreneğine, dinine, büyüklerine saygılı olan bir kültüre bağlıyız. Eskiden gelen bir kültürümüz var. Saygın yaşantımız var. Zorlandığımız yerler de tabii ki var. Bu ülkede bu kültürü bilen de çok fazla yok. Herkes şimdi internet çocuğu olmuş, internet ülkesi olmuşuz. Biz halen bu kıl çadırda yaşıyoruz. Bizim evimizde, bağımızda, bahçemizde bu kıl keçi ile çadır. Aile bireyleri olarak toplu olarak yaşıyoruz. Öyle yaşamak zorundayız çünkü hayvanları tek kişi kontrol edemez. Hayvan sayısına göre 3 kişi, 5 kişi onların başında olmalı. Zorlandığımız yerlerden biri de eğitim ve sağlık. Birde göç ederken yollarda sıkıntılar yaşıyoruz" diye konuştu.



"Bizi ilk kez görenler bu ülkede, bu zamanda böyle yaşamda mı varmış diyorlar"


Yaşamlarının çok zor olduğunun altının çizen Yagal, "Sabah ezanıyla kalkmalısın. Daha hayvanlar kalkmadan kahvaltını yapıp, onların kalkmasına hazırlıklı olmalısın. Göçmüyorsan onları 2-3 saat yayılmasını sağlıyorsun. Göçüyorsan zaten sürekli yürüyorsun. Göçerken bazen 15 kilometre gittiğimiz yollar da oluyor. Bizi gören çok insan hayran kalıyor. ’Bu ülkede, bu zamanda böyle yaşamda mı varmış’ diyorlar. Tabi bugün Ankara’da, İstanbul’da hatta Mersin’de bile çok insan bizim nasıl yaşantı sürdüğümüzü görmemiştir. Yörük kültürünü eski insanların çoğu bilir ama yeni nesil bilmiyor. Zor şartlar altında yaşayan bir grubuz. Sayımız da baya var. Hep bir arada konup, göçemiyoruz. Yoksa yolda sıkıntı oluyor. Eğer şimdi gençlere bu işi bıraksak bugün bırakır gider. Ancak önünde ne yapacağını da bilmiyor. Bizim gençlerimizin birazcık internete takılmasından dolayı olması gerek. İş, meslek yok. Bıraktığında ne yapsınlar. Allah göstermesin bizde çalma, çırpma, hırsızlık olmaz. Mutlaka kazanacaksın ama nerede kazanacaksın. Ondan dolayı biz çocukları belli bir seviye getirebilirsek, onları aile sahibi yaparsak ondan sonra bırakacağız" ifadelerini kullandı.



"Bu çok da fazla sürmez"


Bugün herkesin bırakmayı istediğini vurgulayan Yagal, "Kim ister böyle şartlarda yaşamayı. Yani bu baya cesaret isteyen bir olay. Biz burada yılanla, çıyanla iç içe yatıyoruz. Sağlık sorunlarımız olabiliyor. Dağ başında yaşıyoruz. Ambulans çağırsak 1 saatte ancak gelebilir. Kolay değil dağ başında yaşamak. Elbette bu iş bırakılacak, bu çok da fazla sürmez. Bakıyorsunuz çocukların okulu var, onların masrafı var, çocuklar evlenecek diyorsun bir sene daha, bir sene daha diye diye ömrünüz bitiyor. Zaten bazı imkanları olanlar, çocuklarını aile sahibi yapanlar yerleşik düzene geçtiler. Biz de önümüzdeki zamanda öyle olacağız. Dıştan görene göre yaşantımız güzel gelebilir ama bize göre çok zor yaşantı. Hakikaten böyle diş sıkarak yaşıyoruz" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Yeni dönemin ilk meclis toplantısı gerçekleştirildi Sivas Belediyesi 2024-2029 dönemi ilk meclis toplantısı Belediye Başkanı Dr. Adem Uzun’un yönetiminde gerçekleştirildi. Meclis Başkanvekili, kâtip üyelikleri, encümen ve komisyon üyelerinin belirlendiği toplantıda konuşan Uzun, "Yeni dönemin ilk meclis toplantısı ve alınan kararların şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bundan sonraki süreçte el birliği ile Sivas’a en iyi şekilde hizmet etmenin gayretini göstereceğiz" dedi. İlk oturum saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantıda Belediye Meclisi 1. Başkan Vekilliğine 25 kabul, 12 çekimser oy ile Celal Uzman, 2. Başkan Vekilliğine ise Sedat Yağmur seçildi. Kâtip üyeliklere ise Recep Kaygıner ve Banu Berçin seçilirken Kenan Çınar ve Burhan Karatepe yedek kâtip üyeleri oldu. Belediye Encümeni ise Fehmi Taştan, Arif Moğulkoç ve Tarık Bildiren’den oluştu. Toplantının bir sonraki gündem maddesi gereğince Belediye Meclisi İhtisas Komisyonları ve üye sayıları belirlendi. Buna göre yapılan oylamalar sonucu; Plan ve Bütçe Komisyonu; Selami Alçalı, Hikmet Kaya, Sedat Yağmur, Tarık Eminoğlu, Ebru Akça, İmar Komisyonu; Semih Tosun, Tarık Bildiren, Mustafa Hardal, Mustafa Yıldız, Muhammed Burak Kuruçay, Hukuk ve Mevzuat Komisyonu; Esra Şahin, Kenan Çınar, Turan Bütün, Eyüp Demirer, Mustafa Abdulsamet Efe, Eğitim, Kültür ve Spor Komisyonu; Celal Uzman, Özay Baygın, Turan Düzardıç, Burhan Yılmazer, Halit Akgül, Çevre, Sağlık ve Ulaşım Komisyonu ise; Mutlu İtik, Fatih Yıldız, Burhan Karatepe, Ercan Yıldız, Tarık Çam’dan oluştu. Birliklerin seçimlerinde ise Tarihi Kentler Birliği asil üyeliğine Yunus Kantar, yedek üyeliğe ise Semih Tosun seçildi. Sivas Merkez ve Çevre Belediyeler Katı Atık Yönetimi Birliği’ne asil üye olarak Fehmi Taştan, Nazım Güzel, Mutlu İtik Selami Alcalı, Turan Bütün, Turan Düzarduç, Mustafa Hardal, Burhan Karatepe seçilirken, yedek üye olarak da Fatih Yıldız, Banu Berçin, Esra Şahin ve Arif Moğulkoç isimleri belirlendi. Türk Dünyası Belediyeler Birliği’nde Celal Uzman asil, Mutlu İtik ise yedek üye oldu. Enerji Kentler Birliği’ne asil üye olarak Recep Kaygıner ve Sedat Yağmur, yedek üye olarak da Özay Baygın seçildi.
Antalya ATSO Başkanı Bahar: “Antalya cari açığa pozitif katkı sunmaya devam ediyor” Merkez Bankası tarafından açıklanan ödemeler dengesi istatistiklerine ilişkin açıklama yapan ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, “2024 yılına ise çok hızlı bir başlangıç yaparak ilk 2 aylık dönemde gelen turist sayımızı geçen yıla göre yüzde 10 artırdık. Bu da gösteriyor ki Antalya olarak ülkemizin cari açığına turizm başta olmak üzere tüm sektörlerimiz ile pozitif katkı sunmaya devam edeceğiz” dedi. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan ödemeler dengesi istatistiklerine ilişkin açıklamada bulundu. Cari dengenin Şubat ayında 3,3 milyar dolar açık verdiğini ifade eden Başkan Bahar, son 19 ayın en düşük cari açık düzeyi olduğunu kaydetti. 2024 yılının Orta Vadeli Program (OVP) tahminlerinden daha iyi bir düzeyde tamamlanacağını belirten ATSO Başkanı Bahar sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir önceki yılın aynı ayında 9 milyar dolar olan cari açık bu yıl Şubat ayında 3,3 milyar dolar düzeyine gerilerken, yıllıklandırılmış cari açık 2024 Şubat ayı itibariyle 31,8 milyar dolar ile 2022 yılı Temmuz ayından bu yana en düşük seviyede gerçekleşti. Böylelikle OVP’de 34,7 milyar dolar olarak ön görülen 2024 yılı cari açık gerçekleşme düzeyi, 2024 yılını bu tahminin daha da altında bir açıkla tamamlayacağımızı gösteriyor.” “Antalya’nın katkısı büyük” Ödemeler Bilançosu verilerinde hizmet ticareti dengesinin 2,4 milyar dolar, net seyahat gelirlerinin ise 2 milyar dolar fazla verdiğini dile getiren Başkan Bahar, “Bu fazlanın sağlanmasında Antalya’nın büyük bir katkısı olduğunu biliyoruz. Antalya olarak 2023 yılını 16 milyonun üzerinde rekor sayıda turist ile kapattık. 2024 yılına ise çok hızlı bir başlangıç yaparak ilk 2 aylık dönemde gelen turist sayımızı geçen yıla göre yüzde 10 artırdık. Yaz dönemi için de ciddi oranda rezervasyon artışları olduğunu biliyoruz. Bu da gösteriyor ki Antalya olarak ülkemizin cari açığına turizm başta olmak üzere tüm sektörlerimiz ile pozitif katkı sunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. “Cari dengedeki iyileşme enflasyondaki düşüşle anlam kazanacak” Cari dengedeki iyileşmeye rağmen henüz iç talepte belirgin bir yavaşlama olmadığını kaydeden Başkan Bahar, “Şubat ayı perakende satış endekslerinde ciddi bir yükseliş gördük. Talepteki yavaşlamanın Mayıs ayından itibaren kendisini net bir biçimde hissettirmesini bekliyoruz. İç talepteki yavaşlama ile birlikte, bu yıl asgari ücrete ara zam yapılmayacak olması da Temmuz’dan itibaren enflasyonun hızla gerileyeceğini göstermektedir” dedi. Yılın ikinci yarısında ihracat ve ithalat performansının ihracat lehine açılmasını beklediklerini dile getiren Bahar, “2022 ve 2023 Türkiye’nin yüksek iç taleple büyüdüğü yıllardı. 2024 ise net ihracatın büyümeye ciddi katkı verdiği bir yıl olacak. Cari açıktaki gerileme TCMB’nin döviz rezervi birikimine katkı sağlayacaktır” diye konuştu. “Kamuda tasarruf yasası çok önemli bir adımdır” Ülkenin en büyük ekonomik sorununun hala enflasyon olduğunu ve çözümü için sabır gerektiğini belirten ATSO Başkanı Ali Bahar, “Sonbahara kadar enflasyonla mücadelede önemli bir yol kat etmiş olacağımızı düşünüyoruz. Gerek iş dünyamız gerekse vatandaşlarımız bu konuda üzerine düşen hassasiyeti göstermişlerdir, göstermeye de devam edeceklerdir. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’ın önceki gün yaptığı Kamuda Tasarruf Yasası’na yönelik açıklamaları, devletimizin enflasyon konusunu ne derece önemsediğini fazlasıyla göstermektedir” dedi. “Para ve maliye politikalarının asla tek başına yeterli olmadığını ve mutlaka yapısal reformlar ile desteklenmesi gerektiğini çok defa dile getirdik” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Ali Bahar, “Kamuda tasarruf ile birlikte verimliliğin artırılmasına yönelik çalışmaların kısa sürede tamamlanması ve bir an önce uygulamaya koyulması büyük önem arz etmektedir. Ancak tek başına kamu harcamalarının azaltılması yeterli olmayacaktır, bunun yanı sıra doğru kaynağın doğru alanlara sevk edilmesi de yerinde bir karar olacaktır. Çünkü tasarruf yalnızca kaynağı azaltmakla değil, verimin de artırılması ile anlam kazanacaktır. Bu vesile ile iş dünyası olarak bu talebimizi de dile getirmiş olalım. Bizler iş insanları olarak elimizi taşın altına koyduğumuzu her fırsatta dile getirdik. Şimdi görüyoruz ki, bu sabrımızın meyvelerini yakın vadede almaya başlayacağımız, istikrarın ve ülkemizin tüm dinamiklerinin uyum içinde çalıştığı bir döneme doğru ilerliyoruz. Bu kararlılık ve azimle 2024 yılını beklentilerin de üzerinde iyi bir noktada tamamlayacağımıza inancımız tamdır” ifadelerini kullandı. “Mart ayında yıllık açık 30 milyar dolara gerileyecek” Mal dengesinin geçen yıl 10,5 milyar dolar açık verdiğini hatırlatan Başkan Bahar, “Mal dengesi de ciddi bir gerileme kaydederek bu yılın Şubat ayında 4,8 milyar dolara gerilemiştir. Ödemeler dengesi açığının Şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre 5,8 milyar dolar, Ocak - Şubat ayı toplamında ise geçen yıla göre 14 milyar dolar gerileme kaydetmiştir. Bu gerilemenin ihracat artışına ek olarak ithalattaki yavaşlama ile kaydedilmiştir. Bu da gösteriyor ki ithal ikameci üretim sürecini başarı ile yürütüyoruz. Bu politika zaten OVP ile de son derece uyumludur. Önümüzdeki dönemde ithalatta daha hızlı bir azalış yaşanması durumunda hem cari açık dengesi beklentilerin üzerinde bir iyileşme kaydedecektir” diye konuştu.