ASAYİŞ - 21 Şubat 2017 Salı 11:33

Darbeci Taner Berber’in ifadesi tamamlandı

A
A
A
Darbeci Taner Berber’in ifadesi tamamlandı

15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik suikast timinin yargılandığı davanın ikinci gün duruşması sabah saat 09.30 sıralarında başladı. Duruşmada ilk önce sanık ve sanık avukatlarının yoklamaları müdafilerin yoklamalarıı alındı. Daha sonra MAK timinin lideri olduğu iddia edilen Binbaşı Taner Berber’in suçları yüzüne okundu ve ifadesi alınmaya başlandı.

“Gökhan paşa ile daha önce görüşmedim"
Sanık Berber; Çiğli 2. Ana Üs Komutanlı’ğında görevli olduğunu ifade ederek o gün yaşananları anlattı. Darbe girişimi gerçekleşseydi adı MİT Müsteşarı olarak geçen Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş’in kendisini 15 Temmuz günü telefon ile aradığını anlatan Berber, “Gökhan paşa beni aradığında ‘İzmir’e geldim. Havalimanından beni bir arkadaş alabilir mi?’ diye sordu. Ben de bir Teğmen’i görevlendirerek Gökhan Paşa’yı havalimanından aldırdım. Gökhan paşa ile aramızdaki temas bu şekilde idi. Ankara’da veya herhangi bir yerde yüz yüze kesinlikle bir görüşme yapmadım” dedi.

“Personelin eğitimi hakkında benden bilgi istendi"
Araya giren mahkeme başkanı bomba eğitimi ile ilgili bilgi istedi. Sanık Berber, bu durumu ise “Normal bir eğitim. Birliğimiz Özel eğitimli bir birlik olduğu için bu tür eğitimlerden geçilmesi gerekiyor. Bomba imha ekibinden kapı açma ile ilgili o yüzden bir eğitim aldık. Bu durumun Marmaris’teki olaylar ile alakası yok. Bu arada o gün telefon aldım Genelkurmay’dan. İsmini ve rütbesini bilmiyorum. Personelin durumu ve eğitim hakkında benden bilgi istendi. Olayın farkına varmadık” dedi.

“Baskı altında ifade verdim"
Bu arada polise verdiği ifadenin baskı altında alındığın iddia eden Berber, bir takım bilgileri ve ifadesini değiştireceğini söyledi. Berber, “Mesai bitim saatleri idi. Gökhan paşa beni yanına çağırıp birliğine görev verilirse kaç kişi çıkabilir? Diye ordu. Bu arada Astsubay Zekeriye Kuzu da yanımızdaydı. Bende 12-13 kişi olabilir dedim. Ancak mesainin bittiğini üstte iki-üç kişinin olduğunu arz ettim. Daha sonra emir ile TİM’i çağırdık. Ekip geldi ve tekrar Kuzu Astsubay ile Gökhan paşanın yanına gittik. Gökhan paşa bize İstanbul’dan bir Özel Kuvvetlerden ekibin İzmir’e geleceğini ve birliği de bir görev verileceğini söyledi. Komutanımız terör operasyonu olduğunu belirtti. Ama nereye gideceğimizi söylemedi. Daha sonra odasından ayrıldım. Ekibi malzeme deposunun önünde topladım. Telefonlarımızı kapattık. Birliğe de konuyu aktardım. Ankara’dan Özel Kuvvetler ekibine silahları biz verdik” şeklendi ifade verdi.

“Kim ne bulduysa aldı"
Söze giren mahkeme başkanı ‘Gökhan paşanın operasyon yetkisi verebilir mi? Amirinize neden bildirmediniz? diye sordu. O anda amirimiz orada yoktu. Ben de üsse geleceğini biliyordum. O yüzden haber vermedim” şeklinde konuştu. Yine mahkeme başkanı ‘Mühimmatı neden verdiniz? Bir başka birliğe mühimmat verilebilir mi? Zimmet tuttunuz mu’ diye sordu. Berber, “Birliklerden mühimmat verilebilir. O gün zaten kim ne bulduysa onu aldı” dedi.

Marmarista neler yaşandı
İfadesine devam eden sanık Binbaşı Taner Berber, ‘TKS’nın yönetime el koyduğunu bize söylediler” Araya giren mahkeme başkanı ‘Ülkede olağanüstü bir durum var. TKS yönetime el koymuş, terör operasyonuna gidiyorsunuz. Anormal bir durumun olduğunu anlamadınız mı?’ diye sorduğunda, “Sonuçta terör operasyonu. Bize bir emir verildi. Biz emri yerine getirdik. Daha sonra Gökhan komutanın operasyona giderken emir komutanın Şükrü Binbaşıda olacağını söyledi” dedi.
Helikopter ile havalandıktan sonra Marmaris’e iniş yaptıklarını söyleyen Berber, “Marmaris’e iniş yaptıktan sonra olayın durumunu orada anladım. Ben kesinlikle çatışmaya girmedim ve havaya ateş ettim” dedi. Mahkeme heyeti Berber’in ifadesinin ardından duruşmaya ara verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Ordu’da 10 yılda 87 orman yangını meydana geldi, 96.83 hektar alan zarar gördü Ordu’da orman yangınları ile mücadele konusunda yapılan toplantıda, son 10 yılda 87 yangının meydana geldiği ve bu yangınlarda 96,83 hektar alanın zarar gördüğü açıklandı. Orman yangınlarının önlenmesi ve söndürülmesinde görevlilerin görecekleri işler hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre oluşturulan orman yangınları ile mücadele komisyonu, Vali Muammer Erol’un başkanlığında toplandı. Toplantıda, Giresun Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri tarafından bir sunum yapılarak, Ordu, Ünye, Akkuş ve Mesudiye Orman İşletme Müdürlükleri bünyesinde yer alan yangın araçları, su kaynakları, son 10 yıl içerisinde Ordu ili genelinde çıkan orman yangınları ve çıkış sebepleri, orman yangınlarıyla mücadele ve orman yangını söndürme gönüllüleri hakkında Vali Muammer Erol ve komisyon üyelerine bilgilendirmede bulunuldu. Ordu’da meydana gelen orman yangınlarının genellikle örtü altı yangını şeklinde olduğu vurgulanan bilgilendirmede, Ordu’da son 10 yıl içerisinde 87 adet orman yangını meydana geldiğini ve bu yangınlarda toplam 96,38 hektarlık alanın zarar gördüğü ifade edildi. Orman yangınlarının genel olarak ihmal, dikkatsizlik, kasıt, kaza, doğal nedenler ve bilinmeyen nedenlerden kaynaklandığı belirtilen bilgilendirmede ayrıca, Ordu’da Orman Teşkilatı’na kayıtlı bin 199 yangın söndürme gönüllüsü olduğu belirtildi. Ormanların, bir milletin en önemli zenginlik kaynaklarından birisi olduğunu belirten Vali Muammer Erol, toplantıda yaptığı açıklamada, “Çok uzun bir süreçte oluşan ormanlarımızı korumak ve yeni orman alanları oluşturmak hepimizin vatandaşlık görevidir. Ormanlar, bir milletin en önemli zenginlik kaynaklarındandır. Orman yangınlarına karşı hem gerekli tedbirleri almak, hem de yangın olduğunda tüm kurumlarımız ellerinde ne imkan varsa onu kullanarak yangına müdahale etmesi ve bu konuda müşterek bir çalışmanın içinde olması gerekir. Bu toplantılarımızda da orman yangınlarına karşı almamız gereken tedbirleri belirliyoruz. Orman yangını olması durumunda da yapılacak müdahale ve çalışmaları gözden geçirmiş olduk. Dileğimiz ülkemizin hiçbir yerinde orman yangını hadisesi yaşamayalım” ifadelerine yer verdi. Orman yangınlarını önlemeye yönelik kararların alındığı toplantıda, orman yangınlarıyla mücadelede ilgili kurumlarca yürütülecek çalışmalar da belirlendi. Toplantıya, Giresun Orman Bölge Müdürü Ahmet Ulukan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Numan Öksüz, İl Emniyet Müdürü Atilla Aksoy, Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Seyfettin Bilkay, komisyon üyesi kurum yöneticileri katıldı.
Ankara Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı otizmli genci darbeden bakıcıya verilen cezayı az buldu, karara itiraz etti Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, mahkemenin otizmli genci darbeden bakıcıya verdiği cezayı az bularak, karara itiraz etti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Mersin’de çalıştığı özel merkezdeki otizmli genci darbeden bakıcının yargılandığı davada verilen cezayı az bulduğu, karara itiraz ederek, bakıcının tutuklanması için bir üst mahkemeye başvuracağı öğrenildi. Mersin’de yatılı özel bir merkezdeki bakıcının yüzde 94 otizm raporu olan bir genci darbettiği iddiası üzerine gencin ailesi şikayetçi oldu. Savcılık, ilk duruşmada "basit yaralama" suçundan hakim karşısına çıkan sanığın tahliyesini talep etti. Edinilen bilgiye göre, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın talimatı üzerine Bakanlık davaya müdahil oldu. Bakıcının "basit yaralama" değil, "eziyet" suçundan yargılanmasını talep eden Bakanlık, şahsın tutuklanmasını da istedi. Karar duruşmasında ise mahkeme bakıcıya yaralamadan 8 ay verirken, kişinin beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumundan dolayı cezayı 12 aya çıkardı. Cezada indirim uygulanmazken, "eziyet" suçundan cezalandırılmaya yönelik şartların oluşmadığı belirtilerek bu talep reddedildi. Bunun üzerine Bakanlığın cezayı yeterli bulmadığı, karara itiraz ederek bir üst mahkemeye başvuracağı öğrenildi.
Muğla Muğla Orman Bölge Müdürlüğünden kırsal mahallelere yangın uyarısı Muğla Orman Bölge Müdürlüğü, orman köylerinde yaşayan vatandaşlara yönelik orman yangınlarına karşı alınması gereken tedbirler ve muhtemel yangınlar durumunda yapılması gerekenleri anlatan film hazırlandı. Muğla Orman Bölge Müdürlüğü Basın İletişim Şube Müdürlüğü ve Orman Yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü iş birliğinde hazırlanan 3 dakika 45 saniyelik filmde, son yıllarda küresel ısınma ve iklim değişikliğine bağlı oluşan sıra dışı hava hallerinin yaz aylarında muhtemel orman yangınlarının büyüme riskini arttırdığı belirtiliyor. Bu riski azaltmak ve yerleşim yerlerinin büyük orman yangınlarından zarar görmesini engellemek amacıyla alınacak tedbirler köylerde yapılan çekimler eşliğinde anlatılıyor. Kısa filmde orman içerisi ve yakınında bulunan yerleşim yerlerinde alınması gereken tedbirler ve dikkat edilmesi gereken hususlar 12 başlık halinde anlatılıyor. “Tedbirini Al, Köyünü Koru” başlığıyla 12 ayrı spot film halinde de hazırlanan video içeriklerde şu hususlar dikkat çekiliyor; Yapılan uyarıda, “Evlerin bahçesinde kolay yanıcı madde bulundurmayalım. Yakacak amaçlı kullanılan odun, kozalak ve benzeri malzemeleri evlere uzak yerlerde istifleyelim, evlerin çatılarında, yağmur oluklarında ağaçlardan düşen ibre, yaprak ve kozalak gibi yanıcı maddeleri sık sık temizleyelim. Olabilecek bir yangın sırasında alevlerin evlere yaklaşması durumunda tüm kapı ve pencereleri kapatalım ve görevlilerden gelecek talimatlara göre hareket edilelim. Evlerin bahçesinde kolay tutuşan ve söndürülmesi oldukça zor olan hayvan yemi ve saman gibi malzemeleri evlerden ve ormandan uzak noktalarda depolayalım. Orman yangınına neden olabilecek anız ve benzeri bitki örtüsü kesinlikle yakmayalım, bu konuda sürüm işlemini tercih edelim. Yangın esnasında söndürme araçlarının köy içerisinden geçmesine engel olacak uygulamalardan kaçınalım. Özellikle ormana yakın evlerin bahçelerinde tutuşmalara karşı su ile müdahale edecek şekilde gerekli tesisatları ve söndürmede kullanılacak el aletlerini hazır bulunduralım. Bahçe ve sera artıklarının kolay tutuşabilmesi nedeniyle orman içerisine yada yol kenarlarına bırakmayalım. Yemek yapmak yada farklı bir amaç ile dışarıda ocak ateşi yakmayalım. Sigara izmariti gibi yanıcı özellikteki malzemeleri tamamen söndürmeden atmayalım. Büyük yangınlarda hayvan ve insan tahliyeleri için toplanma yerleri belirlenmeli ve tahliyeler bu noktalara yapılmalı. Köylerde bulunan su tankerleri yangın mevsiminde suyla dolu halde ve ihtiyaç halinde kullanmak üzere hazır bulundurulmalı. Özellikle küçük çocuklara ve gençlere yangınlarla ilgili ikazda bulunarak ateşle oynamamaları konusunda uyarılmalı.