GENEL - 10 Kasım 2018 Cumartesi 13:15

Milas’ta 10 Kasım anma etkinlikleri

A
A
A
Milas’ta 10 Kasım anma etkinlikleri

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 80.

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 80. yılında Milas’ta düzenlenen törenlerle anıldı.


Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, vefatının 80. yılında tüm yurtta olduğu gibi Milas’ta düzenlenen törenlerle anıldı. İlk anma töreni Atapark’ta düzenlendi.


Törene; Milas Kaymakamı Eren Arslan, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Milas Garnizon Komutanı Albay Emel Demiryakan, Milas Cumhuriyet Başsavcısı Adem Efe, daire yöneticileri, sivil toplum kuruluşları, parti temsilcileri, okul müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.


Saat 08.45’te Atapark’taki Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasının ardından Atatürk’ün vefat ettiği saat olan 09.05’te sirenlerin çalmasıyla iki dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, daha sonra İstiklal Marşı okundu. Minik öğrenciler, Atatürk Anıtı’nın önüne çiçek bıraktı.


Program saat 10.00’da Milas Belediyesi Evlendirme ve Düğün Salonu’nda devam etti. Burada, Atatürk konulu fotoğraf sergisi açılışı gerçekleştirildi. Sergi açılışının ardından anma programına geçildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından programın açılış konuşmasını, Milas Kaymakamı Eren Arslan yaptı.



Kaymakam Arslan, Atatürk’ü 80. ölüm yıl dönümünde hürmetle anarak şunları kaydetti: “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve destansı Kurtuluş mücadelemizin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan maddi olarak ayrılışının 80. yıldönümünde hürmetle anıyor, aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum. Uluslar bağırlarından çıkardıkları, kahramanlardan güç alırlar. Hamdolsun ki aziz milletimizin tarihi, sayısız kahramanlarla doludur; önderlik ettiği destansı Kurtuluş Mücadelemizle, gerçekleştirdiği yenilenme hareketiyle ve fikirleriyle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, adını tarihe nakşettirmiş; sadece milletimize ve gelecek nesillere değil, dünyada esaret altında yaşayan pek çok ulusa ilham vermiştir. O’nun özelliklerini bir çırpıda saymak elbette imkânsızdır. O, geliştirdiği ve uyguladığı stratejilerle büyük bir askeri deha; siyasi alandan kültürel alana, tarımdan sanayiye, ulaşımdan spora, hukuktan sanata hayatımızın her alanına dokunmuş ve yenileşmeyi gerçekleştirmiş bir devlet adamı, uluslararası barış anlayışıyla evrensel bir değerdir.”


Kaymakam Arslan, Cumhuriyetin güçlenmesi için her geçen gün büyük bir gayretle çalışacaklarının altını çizerek, son olarak şunları dile getirdi: “O, aziz milletimizin bağımsızlığından ve iradesinden vazgeçmeyeceğini, boyun eğip tutsak olmayacağını, daha Kurtuluş Mücadelesine başlamadan, milletimizin kendi çabalarıyla yürüttüğü mücadelelerle görmüş; aziz milletimizin kudretine güvenmiş; onun “adetlerine ve karakterine en uygun olan” Cumhuriyeti, Kurtuluş mücadelemizin ilk yıllarından itibaren, milli egemenliğe vurgu yaparak müjdelemiştir. ‘bir millet, top yekûn kurtulmaya karar verir de harekete geçerse onun özgürlüğünü ve bağımsızlığını elde etmesini engelleyecek bir güç dünyada yoktur.’ diyor Atatürk; çünkü İnançtan ve cesaretten daha büyük bir silah henüz imal edilmedi. Bağımsızlığımıza ve milli irademize sahip olmanın kıymetini iyi biliyoruz. Bunlara kast edecek her türlü “dâhili ve harici bedhahlara” rağmen ülkemizi daima ileriye taşıyarak Ulu Önder Atatürk’ün vasiyetini yerine getirecek ve aziz hatırasına sahip çıkacağız. Bu yolda, bu bilinçle vazifemizin başında olacak ve “en büyük eserim” dediği Cumhuriyetimizin güçlenmesi için her geçen gün daha büyük bir gayretle çalışacağız.


Bu duygu ve düşüncelerle, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına bir kez daha Yüce Allah’tan rahmet diliyor, aziz şehitlerimizi, gazilerimizi ve tüm ecdadımızı şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.”


Kaymakam Arslan’ın konuşmasının ardından okullar arası Atatürk’ü Anma Haftası kapsamında düzenlenen yarışmanın ödülleri sahibini buldu. Ödüller, protokol üyeleri tarafından sahiplerine teslim edildi.


Ödül töreninin ardından Milas Zekeriya Gümüşkesen öğrencilerinin hazırladığı Atatürk Oratoryosu, gösterime sunuldu. Oratoryo gösteriminin ardından ‘Sarı Zeybek’ oyunu sergilendi.


Program, Atatürk’ün en sevdiği oyun Sarı Zeybek’in oynanmasının ardından son buldu.


Milas’ta gün boyu, belediye hoparlöründen Atatürk’ün sevdiği türküler Milaslılara dinletildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.