GENEL - 13 Temmuz 2018 Cuma 16:14

Ortaca şiddete karşı tek yürek

A
A
A
Ortaca şiddete karşı tek yürek

Ortaca’da, ülke genelinde son günlerde artarak devam eden engelli, kadın, hayvan ve çocuklara yönelik şiddet olaylarını protesto için bir araya gelen vatandaşlar, “Sessiz çığlık eylemi” gerçekleştirdi.

Ortaca’da, ülke genelinde son günlerde artarak devam eden engelli, kadın, hayvan ve çocuklara yönelik şiddet olaylarını protesto için bir araya gelen vatandaşlar, “Sessiz çığlık eylemi” gerçekleştirdi.


Ortaca Kent Konseyince, tören alanında düzenlenen eyleme siyah kıyafetlerle katılan vatandaşlar, yaşanan şiddet olaylarına tepki gösterdi. Eyleme, Ortaca Belediye Başkanı Hasan Karaçelik, CHP İlçe Başkanı Mehmet Sertkaya, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.


Eylemde, bir dakikalık “sessiz çığlık” duruşunun ardından Ortaca Kent Konseyi Genel Sekreteri Nilgün Türk, basın açıklamasını okudu. Türk, artarak devam eden çocuk, hayvan, kadın ve engellilere yönelik şiddet olaylarını kınadıklarını vurguladı.


Açıklamada, şu ifadelere yer verildi; “Siyahlara büründük yas da değil isyandayız. Çocuklar uyurken sessiz kalınır, ölürken değil diye, atmak isteyip de atamadıkları çığlıklar için, şimdi sizleri bir dakika boyunca içimizden gelen isyan çığlıkları ile sessiz kalmaya davet ediyoruz. Leyla, Eylül, Karabaş, Tekir ismimizin ne olduğunun gerçekten bir önemi yok. İnsan mıyım? yoksa hayvan mı? cinsiyetçi ayrımcılığa maruz kaldım mı? ya da bedenimdeki özel gereksinim nedeni ile engelli, özürlü, sakat mı dedin bana, adım bu mu. Sen hiçbir çocuğun ateşinin düşmesini bekledin mi sabaha kadar, ya da bir çocuğun burnunu sildin mi, dizi yere çarptığında senin canın yandı mı ondan önce, ya da bir köpeğin başını okşadın mı gözlerinin ta içine bakarak. Ama onlar seni aradı gözleri ile, kaçırılırken, tecavüze uğrarken, uzuvları kesilip işkence görürken, evet senin içindeki vicdanı aradı gözlerim. Çığlık attım derin ince sessiz. Sesimi duyan var mı? Gün geçtikçe artan ve artık günlük hayatın ne yazık ki bir parçası haline gelen; Çocuk, kadın ve hayvanlara karşı şiddet haberlerini endişeyle izlemekteyiz. Tablo vahim, tablo dayanılmaz, tablo korkunç. Son 10 yılda yapılan araştırmalara göre; Ülkemizde çocuk istismarı vakaları yüzde 700 arttı. 10 yılda 300 bin istismar kayıtlara geçti. Tecavüzlerin sadece yüzde 5’i ortaya çıkartılıp adli vaka olarak işlem görüyor. Gerçek rakamlar ortaya çıkarılan sayıların kat be kat üzerinde. Ne yazık ki sessiz çığlıklar gün geçtikçe artmak da lütfen duyun sesimi, yapılan resmi başvurulara göre son 8 yılda kayıp çocuk sayısı 104 bin 531. Bu rakam dünya da pek çok ülkenin nüfusundan daha fazla, hatta şu anda yaşadığın şehrin nüfusunun nerede ise 3 katı. Çünkü benim ülkemde küçüğün rızası ile olmuş, bir kereden bir şey olmaz, çocuğunuza çığlık atmayı öğretin diyen yöneticilerimiz var. Ve bir çocuk sessiz çığlıklar atarak yine öldü. Ve siz yöneticiler yine şükrettiniz. Çocuk tecavüze uğramamış, Oysa ki benim devletim de birleşmiş milletler çocuk haklarına dair sözleşme ile, önleyici bir sistem kurarak. Çocukları ihmal ve istismardan korumayı taahhüt etmiş bulunmaktasınız. Hatırlatırız. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından toplumsal cinsiyet eşitliği, cinsel ve üreme sağlığı eğitiminin müfredatta yerini almasını. Olaylar meydana geldikten sonra değil; ihmal veya istismar edilmeden önce; riskleri fark edip bunları ortadan kaldırmaya yönelik sistemler kurmak zorundasınız. Bu nedenle, bütün önceliğin önleyici hizmetlere verilmesini, çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi için ulusal eylem planının bir an önce yayımlanıp hayata geçirilmesini, sadece çocuklar için, çocuklara yönelik bir şikayet hattının açılmasını. En önemlisi çocuklarla ilgili bilgilerin gizliliğinin mutlaka sağlanmasını. Siyasetçi ve yöneticilerimizden, daimi bir çocuk komisyonu kurulmasını, bütün partilerin de, bu konuya özgü çalışma grupları ve politikaları hayata geçirmesini talep etmekteyiz. İdam ve ya hadım isteyerek suçun bireyselleşmesine, bireyselleşirken de eğitimin, medyanın en önemlisi siyasi iktidarın şiddete karşı rolünü görmezden gelmeye karşı çıkıyoruz. Şiddeti ve şiddetle mücadele yollarını açıp bir an önce Devletin koruma ve adalet mekanizmalarını hayata geçirmesini suçlunun cezalandırılmasında, çocuğa verdiği zarar, hukukta orantılılık ve birey olarak çocuğun ve bir grup olarak çocukların yüksek yararı gözetilerek, cezasızlığa yer vermeyecek şekilde yapılandırılmasını, talep etmekteyiz. Bizler eğitimin en başta evde ve en önemlisi kadın da başladığına inanıyoruz. Özgürlük ve eşitlik talebimiz, çocukların, kadınların, hayvanların katledilmediği, tüm haklarımızın anayasal güvenceye alındığı, tahrik ve iyi hal indirimlerinin, ‘tecavüze uğramamıştır şükür’ söylemlerinin dillendirilmediği bir gelecek kurana kadar sürecektir. Çocuklar dünyayı elimizden alana kadar, bir günlük de olsa dünyaya arkadaşlığı öğretene kadar, dünyaya ölümsüz ağaçlar dikene kadar eylemlerimiz devam edecek. Toplantımızı sonlandırırken sessiz çığlığımıza destek veren tüm siyasi parti, sivil toplum üyelerine, kepenklerini yarım saat kapatarak eyleme destek veren esnaflara, ben de varım, bir olmanın yanında birlik olma zamanıdır diyen siz yürekli dostlarımıza teşekkür ederiz. Söz veriyoruz can verirken atamadığınız çığlığınız olacağız.”


Eylem sonunda katılımcılar "sessiz kalma" pankartına imza attılar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bahçelievler’de korkunç olay: İş yerinden çıkan yanmış cesedin kimliği belirlendi Bahçelievler’de bir iş yerinde çıkan yangın söndürüldüğünde elleri arkadan bağlanmış bir erkeğe ait yanmış ceset bulundu. Çalışma başlatan polis, yanmış cesedin 39 yaşında Mustafa Bayraktar’a ait olduğunu belirledi. Bıçaklanarak öldürüldükten sonra bağlanıp iş yerinin kundaklandığı düşünülen olayla ilgili 1 şüpheli gözaltına alındı. Olay, dün saat 10.00 sıralarında Bahçelievler Kocasinan Merkez Mahallesi’nde hurda deposu olarak kullanılan iş yerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre iş yerinden dumanların çıktığını gören çevredekiler itfaiyeye haber verdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri iş yerinde çıkan yangını söndürdü. İçeride inceleme yapan ekipler bir kişinin cesedini fark etti. Elleri arkadan bağlanmış bir erkeğe ait olan cesedin baş ve el kısımlarında kesikler olduğunu tespit etti. Savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin incelemesinin ardından üzerinden kimlik çıkmayan ceset, Adli Tıp Kurumuna götürüldü. Yanmış cesedin kimliği belirlendi Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri konuyla ilgili çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda cesedin 39 yaşındaki Mustafa Bayraktar’a ait olduğu belirlendi. Bayraktar’ın önce bıçaklandığı ardından elleri bağlandıktan sonra iş yerinin ateşe verilmiş olacağını değerlendiren Cinayet Büro Dedektifleri incelenen kamera görüntülerinin ardından 1 şüpheliyi tespit etti. Polis 1 şüpheliyi gözaltına aldı Cinayet Büro Amirliği ekipleri şüpheliyi Bahçelievler’deki bir adreste gözaltına aldı. 22 yaşındaki şüpheli B.D. sorgulanmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğine götürüldü. Polisin olayla ilgili incelemesi çok yönlü olarak sürüyor.
Bolu Burası Afrika değil, Bolu Bolu’nun Mengen ilçesinde belediyenin eski çöp döküm alanındaki çöp yığınlarına senelerdir kimse önlem almayınca bölge adeta felaketi yaşıyor. 2 kez yaşanan selin ardından üzeri toprak ile kapatılan çöpler yeniden ortaya çıktı, atıklar sel suları ile Filyos çayına bağlanan Mengen deresine karıştı. Bolu’nun Mengen ilçesinde bulunan Mengen Çayı’nın hemen yanı başında bulunan Mengen Belediyesi’nin bir dönem çöp döküm alanı olarak kullandığı bölüm suya karıştı. 2018 yılına kadar çöp döküm alanı olarak kullanılan alanın kapatılmasıyla yeni çöp döküm alanı oluşturuldu. Edinilen bilgiye göre, ilçe çöplüğünün taşınmasının ardından eski alanda kalan atıkların üzeri de kum ve toprak yığınıyla kapatıldı. İlçede, 2 yıldır arka arkaya yaşanan su taşkınları nedeniyle kum ve toprak yığınlarının sularla birlikte gitmesiyle çöp yığınları tekrar ortaya çıktı. Dere kenarını kaplayan çöp yığınları son yağmurlarla birlikte ilçeden geçen Mengen Çayı’na da karıştı. "Hayvanları hasta olanlar, ölenler oluyor" Çöplerin bulunduğu alana otlamaya gelen büyükbaş hayvanların içtikleri sudan ve çöpün etrafından otlamasıyla hastalandığını belirten ilçe sakini İsmail Durmaz, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan uyarılar gelmesine rağmen bu çöplük buradan kaldırılmıyor. 2 kez sel oldu ve çöplerin bir kısmı sel suyu ile ilçe merkezine yayıldı. Köylerde hayvanlarımız var mera olarak buraya geliyorlar ve çöplerin arasına giriyorlar. Hayvanları hasta olanlar, ölenler oluyor. Bu çöpler dere suları ile birlikte 13 kilometre uzaklıktaki Gökçesu beldesine kadar yayılmış durumda. Kötü görüntü ayrı sıkıntı, sağlığı tehdit etmesi açısından da bambaşka bir sıkıntı var. Belediye ile de ilçe kaymakamlığı ile de görüştük. ‘Çöplük kaldırıldı’ deniliyor ama halen kaldırılmadı. Bunun kaldırılmasını yetkililerden rica ediyoruz” dedi. Oluşan kirlilik dronla görüntülendi.
Manisa Manisa’daki seçimlerde 5 bin 298 kolluk kuvveti görev yapacak Pazar günü gerçekleştirilecek olan 31 Mart mahalli idareler seçimleri için hazırlıklar tüm hızıyla devam ederken Manisa il genelinde seçim güvenliğinin 5 bin 298 kolluk kuvveti tarafından sağlanacağı bildirildi. Pazar günü gerçekleştirilecek olan mahalli idareler seçimleri için hazırlıklar tüm hızıyla devam ederken ilçe seçim kurulları tarafından sandık görevlilerine eğitimler veriliyor. Manisa Valiliği de yazılı bir açıklama yaparak 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak olan mahalli idareler seçimlerinde Manisa’da emniyet ve jandarma personeli olmak üzere; il merkezinde 1692, ilçelerde 3606, toplamda ise 5 bin 298 kolluk kuvvetinin görev yapacağını bildirdi. En çok seçmenin olduğu ilçede sandık görevlilerine eğitim Seçimlere hazırlıklar tüm hızıyla devam ederken, Manisa’nın en çok seçmenine sahip olan Yunusemre ilçesindeki Millet Çarşısı Konferans Salonunda sandık kurulu görevlilerine iki seans halinde eğitim verildi. Biri seyyar olmak üzere 599 sandığın yer aldığı ilçede 190 bin 47 seçmen oy kullanacak. Yunusemre İlçe Seçim Kurulu Başkanı Hakim Özlem Uğur Ekinci, “Hepiniz Pazar günü yapılacak olan seçimlerde görev yapacaksınız. Seçimde görev ve sorumluluklarımızı eksiksiz bir şekilde yerine getirmek için bu eğitimleri düzenliyoruz. Hepinize başarılar diliyoruz” dedi. Yunusemre İlçe Seçim Kurulu Müdürü Faruk Kanber, “31 Mart’ta yapılacak Mahalli İdareler Seçimleriyle ilgili sandık kurulu başkanlara ve memur üyelere iki seans halinde biri sabahtan biri de öğleden sonra olmak üzere eğitim veriliyor. Pazar günü seçimde yapacakları görevle ilgili bilgilendirmeler yapılıyor. Yunusemre ilçemizde 1’i seyyar olmak üzere 599 sandık kurulacak. Bu kapsamda 1200 görevli eğitim almış olacak. Pazar günü saat 05.00’ten itibaren bina sorumlularına oy torbaları teslim edilecek. saat 07.00’de sandık kurulları sandıkların başlarında hazır olacak. hazırlıklarını yapıp saat 08.00’de oy kullanmaya hazır olacaklar. Saat 17.00’a kadar oy kullanma devam edecek. 17.00’den sonra sırada oy kullanmak için bekleyen yoksa sandıkları açıp sayım yapacaklar. Sonuçları seçim kuruluna teslim edecekler. Seçimlerin güvenli bir şekilde gerçekleşmesi için jandarma ve emniyet olarak da gerekli önlemleri aldık.” dedi. Sandık kurulu üyelerine eğitim veren Yunusemre İlçe Seçim Kurulu Zabıt Katibi Emre Yoleri, seçim esnasında sıkıntıların yaşanmaması adına bu eğitimin önemli olduğunu kaydetti. Yoleri, görevlilerin Cumartesi günü saat 12.00’den sonra sandık kurumlarını gerçekleştirmesi gerektiğini ve hangi oy pusulalarının olacağını belirtti. Büyükşehirde 19 aday olduğu için oy pusulasının uzun olduğunu ifade eden Yoleri, tüm sandık görevlilerine çalışmalarında başarılar diledi.