ASAYİŞ - 19 Ocak 2018 Cuma 11:47

Ünlü iş adamının öldürülmesinde dikkat çeken detay

A
A
A
Ünlü iş adamının öldürülmesinde dikkat çeken detay

Muğla’nın Bodrum ilçesinde iş adamı cinayeti ile ilgili gözaltına alınan 4 kişi adliyeye sevk edildi.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde iş adamı cinayeti ile ilgili gözaltına alınan 4 kişi adliyeye sevk edildi. En yakın arkadaşını öldüren zanlının, iş adamının telefonunu ilçenin farklı noktalarında açarak polisi yanıltmaya çalıştığı ortaya çıktı.


46 yaşındaki ünlü iş adamı Ali Özdemir’in 6 Ocak’ta kaybolmasından 9 gün sonra Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığına gelen iş adamının en yakın arkadaşı Mustafa Ö. (40), Özdemir’i öldürdüğünü ve cesedini kayınbabası Arif S. ile birlikte Göktepe mevkisinde ormanlık alana attıklarını itiraf etmişti. Bunun üzerine katil zanlısı Mustafa Ö. ile kayınbabası Arif S., eşi Tuğba Ö., baldızı K.S. ve kayınvalidesi F.S. gözaltına alınmıştı. Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğünde 4 gün süren ifade işlemlerinin ardından bugün sabah saatlerinde 4 şüpheli, yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye çıkarıldı. Katil zanlısı Mustafa Ö., basın mensuplarının “Neden öldürdünüz, pişman mısınız?” sorularını yanıtsız bıraktı.


Cinayet zanlısının, ifadesinde yakın arkadaşı Ali Özdemir ile birlikte o gece sabaha kadar eğlendiklerini, gittikleri partiden birlikte ayrıldıklarını ve çorba içtikten sonra kendi evine geçtiklerini anlattığı öğrenildi. Cinayeti işlediğini de itiraf eden Mustafa Ö., “Sabaha kadar eğlendik, daha sonra eve geçtik. Ben eşimle ilişkide olduğunu öğrendim. Yatmaya gidiyorum diyerek evin üst katına çıktım. Merdivenlere oturarak konuşmalarını dinledim. Ali’nin eşime ’Ne zaman boşanıyorsun, artık kavuşalım’ dediğini duydum. Sabah eşim evden çıktıktan sonra yanına gittim konuşmak için ama bana küfür etti. Kavga etmeye başladık. Bir anda boğuştuk ve Ali’nin silahını çekmeceden aldım korkutmak için, o anda olanlar oldu. Yanlışlıkla vurdum” dedi.


Mustafa Ö.’nün başına silahla ateş ettikten sonra Özdemir’in cesedini kayınpederi Arif.S. ile ormanlık alana taşıyarak üzerini naylon bir örtüyle kapattıklarını itiraf etmesinin ardından kayınpederi Arif S. de gözaltına alındı. Arif S. ise ifadesinde, “Ben Mumcular bölgesindeydim. Mustafa beni aradı, musluklarının patladığını söyledi. Evlerine gittiğimde Ali Özdemir koltukta kanlar içerisinde yatıyordu. Bir battaniyeye sararak ormanlık alana taşıtık” diye konuştu.


Mustafa Ö.’nün baldızı K.S. de ifadesinde, “Mustafa Ö., ’Ablana bir sürpriz yapacağım, kahvaltıya götür. Bende oraya geleceğim’ dedi. Bende erkenden ablamı alarak kahvaltıya götürdüm” dedi.



Cinayet silahını denize atmış


Mustafa Ö.’nün cinayetin ardından Özdemir’in de iş yerinin bulunduğu Bitez sahiline giderek cinayette kullandığı silahı ve cep telefonunu denize attığını söylediği öğrenildi. Zanlının ifadesi üzerine Bitez sahilinde dalgıç ekipleri cinayette kullanılan silahı ve Özdemir’in cep telefonunu aramaya başladı. İki cep telefonu denizden çıkarılırken, silaha ulaşılamadığı öğrenildi.


Katil zanlısı Mustafa Ö.’nün Ali Özdemir’in cep telefonunu 4 gün boyunca Turgutreis, Gümüşlük, Gündoğan ve Göltürkbükün’de farklı noktalarda açıp kapayarak telefon sinyali ile polisi yanıltmaya çalıştığı da ortaya çıktı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.