POLİTİKA - 25 Mayıs 2017 Perşembe 16:44

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya:

A
A
A
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya:

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, "Şehitlerimizin geride bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu" dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, "Şehitlerimizin geride bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu" dedi.


Ziyaret ve çeşitli programlara katılmak üzere Muş’a gelen Bakan Fatma Betül Sayan Kaya, havaalanında Vali Seddar Yavuz, Belediye Başkanı Feyat Asya, Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ve kurum amirlerince karşılandı. İlk olarak geçen yıl şehit düşen Özel Harekat Polisi Yücel Kurtoğlu’nun Sungu Beldesi’ndeki ailesini ziyaret eden Bakan Kaya, Türk bayraklarıyla donatılan evde şehidin ailesiyle bir süre görüştü ve okunan duanın ardından Muş Valiliğine geçti. Valilikte basına kapalı gerçekleştirilen toplantının ardından Kaya, TEOG’da başarılı olan öğrencilere tablet hediye etti. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Kaya, şehit ailelerinin kendilerine emanet olduğunu belirterek, "Şehitlerimizin geride bıraktığı emanetlerine sahip çıkmak bizim boynumuzun borcu. Onların hayır dualarını aldık ve her zaman yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade ettik" dedi.



Muş’a 200 milyon liralık sosyal yardım ve hizmet


Bakanlık olarak sosyal politikalar ve yardımlarla çocukların, kadınların, yaşlıların, engellilerin her zaman yanında olduklarına işaret eden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:


“2016 senesinde de Muş’a 200 milyon liralık bir sosyal yardım ve sosyal hizmette bulunduk. Bundan sonra da yardımlarımız, hizmetlerimiz artarak devam edecek. Muş merkez ve Malazgirt’te şu an hizmet veren sosyal hizmet merkezlerimiz var. Ama önümüzde çok yakın dönemde Bulanık, Varto ve Hasköy’de sosyal hizmet merkezlerimiz hizmet vermeye başlayacak. Bir de Hasköy’de Engelsiz Yaşam Merkezi yapıyoruz. 72 engelli vatandaşımızın barınacağı merkezimiz yakın zamanda inşallah hizmete açılacak. Çalışmalarımız başladı ve orada da 72 Muşlu vatandaşımız faydalanacak. Aynı zamanda da 56 kişi istihdam edilecek."


Valilik ziyaretinin ardından Muş Alparslan Üniversitesine geçen Kaya, ’Uluslararası 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Türkiye Sempozyumu’na katıldı. Sempozyumun ’15 Temmuz Kadınları’ konulu oturumunda konuşan Bakan Kaya, "Biz Türkiye’de gerçekten köklü değişimleri gerçekleştiren bir siyasal hareket olarak, gayemiz sürekli ülkemizin gelişmesi olmuştur. Uzun bir dönem boyunca tarih sahnesinde gücünü koruyan, büyük bir medeniyetin mirasçıları olarak bugün yeniden gelişim sancılarını ve heyecanını yaşıyoruz. Türkiye’nin 2000’li yıllarda başlattığı büyük katılımlarla birlikte büyük bir itibar kazandı ve uluslararası Arena’da da çok güçlü bir oyuncu olduğunu ortaya koydu. Bu aynı zamanda Türkiye’nin siyasette, ekonomide, kültür ve medeniyetinde öze dönüşünün hareketi oldu. Bu hareket kuşkusuz bizim dostlarımızı sevindirirken, büyümemizden ve muasır medeniyetler seviyesine erişmemizden dolayı bazılarını büyük endişe ve korku ya sevk etti" diye konuştu.



"15 Temmuz bir milat oldu"


15 Temmuz’un siyasi tarihimiz açısından çok önemli bir milat olduğunu belirten Kaya, şöyle konuştu:


"16 Nisan referandumu bunun en önemli sonucudur. Kalıcı siyasi istikrarın sağlanması bakımından 16 Nisan son derece önemli bir referandumdu. Sayın Cumhurbaşkanımızın olağanüstü kongre ile AK Parti’nin başkanlığına seçilmesi, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için atılan ilk adım olmuştur. Milletimizle birlikte artık yeniden bir şahlanış dönemindeyiz. Yeni Türkiye’nin ruhunu 15 Temmuz’da milletimiz ortaya koydu. 16 Nisan’da da milletimiz yeni Türkiye’nin yönetim biçimi konusundaki kararını vermiştir. Yaklaşık 15 yıldır ülkeyi yönetme vazifesini üstlenmiş bir parti olarak, yeni dönemin mimarisini belirleme sorumluluğu da bizim üzerimizde. Bu noktada demokratik kazanımlarımızı her zaman daha ileriye taşımak, kalkınma anlamında büyük hamleler ile bu sorumluluğu fiiliyata dökmek sürecinde atacağımız adımlar, inşallah ülkemizin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine yakışır bir altyapıda hazırlamak için çok önemli bir nitelik taşımakta. Özellikle söz konusu bu hedeflerimiz doğrultusunda anayasa değişikliği paketini milletvekilliği seçilme yaşının 18’e indiren maddesi, ülkemizin gençlerini karar alma mekanizmalarında yer alması açısından son derece önemlidir. Evet, gençlerimiz artık karar alma mekanizmalarına aktif bir şekilde katılacak ve siyasette aktif bir şekilde söz sahibi olacak."



"Yakın tarihimiz adeta bir darbeler tarihi"


Türkiye’nin yakın tarihinin darbelerle dolu olduğunu ifade eden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya, "Ülke olarak biz ilk defa bir darbe girişimi ile karşılaşmış değiliz. Yakın tarihimiz adeta bir darbeler tarihi. Türkiye ile birlikte pek çok ülkenin benzer süreçlere maruz kaldığını hepimiz çok iyi biliyor, yakından şahitlik ediyoruz. Milletimizin 2002 ile başlayan özgürlük mücadelesi; gezi olaylarıyla, 17/25 Aralık darbe teşebbüsü ile birlikte, benzeri pek çok olayla birlikte son olarak da 15 Temmuz hain darbe girişimi ile kesintiye uğratmak istenmiştir. Bu coğrafyada ilk kez bir darbe girişimi, aziz milletimiz tarafından geri püskürtüldü ve başarısız kılındı. FETÖ operasyonun bir parçasıydı, 15 Temmuz hain darbe girişimi 40 yıllık bir hazırlığın son aşamasıydı. Bu milletin içine sızarak, okullar içerisinde örgütlenerek, camilerde omuz omuza, bu milletle namaza oturarak, adeta dini istismar ederek kendilerine konum elde ettiler. Milletimizin saygı duyduğu tüm kutsal değerleri kullanarak oynadıkları oyunlar, önce 17 25 Aralık’tan sonra da 15 Temmuz’da tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı. Kendi meclisini, askeri karargâhını, emniyetini, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine, stratejik kurumlarını savaş uçaklarıyla bombalayan bir girişim olması, 15 Temmuz’un sıradan bir darbe girişimi olmadığını açıkça ortaya koydu. Ancak hiç şüphe yoktur ki 15 Temmuz’un dünyada yaşanan bütün darbelerden farklı olarak en önemli yönü, bir milletin liderinin çağrısıyla meydanlara dökülerek tanklara, uçaklara, silahlara karşı adeta ölümü öldürerek göğsünü siper etmesidir. 15 Temmuz’da oğlunu eşini, kardeşini alarak sokaklara dökülen kadınlar gördük. Onlar tarihin önünde bütün dünyaya bu milletin istikrarına olan bağlılığını gösterdiler" şeklinde konuştu.



"Kolay kazanmadığımız vatan toprağını asla vermeyeceğiz"


"Bu ülkeyi, bu vatan topraklarını kolay kazanmadığımız gibi kolay da vermeyeceğimizin en güzel kanıtıdır 15 Temmuz" diyen Kaya, şunları kaydetti:


"15 Temmuz’da bütün dünya yediden yetmişe bir ülkenin kıyama durduğunu gördü. 15 Temmuz gecesi bütün insanlık vatan sevgisinin savaş uçaklarından ve tanklardan çok daha güçlü olduğunu gördü. 15 Temmuz’la birlikte devlet ve hükümet olarak 40 yıldır toplama nüfuz eden bu hastalığı siyasi, askeri, ekonomik, sosyal ve kültürel hayatımızdan tümüyle arındırmak için kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdürüyoruz. 15 Temmuz’la birlikte Türkiye’nin medeniyet yürüyüşünün ne anlama geldiği aslında çok daha iyi anlaşılmıştır. 2071’de dönüp de geçmişe bakan yeni kuşaklar, canları kanları ve alın terleriyle bu hedeflerin gerçekleştirilmesinde katkı sahibi olan aziz milletimizi, değerli şehitlerimizi şükranla alacaklardır. 15 Temmuz’la darbenin yönünü değiştiren kadınlarımız, bize unutulmaz bir ders, eşsiz bir emanet bıraktılar. Bu sempozyumun 15 Temmuz karanlığının daha iyi anlaşılması için katkısı olacağını düşünüyorum ve buradan bütün şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum, gazilerimize hayırlı ve uzun sağlıklı bir ömür diliyorum."


Buradaki programın ardından çocuk evlerine geçen Bakan Kaya, basına kapalı gerçekleştirilen ziyaretin ardından Muş Belediye Başkanlığına geçti. Burada Belediye Başkanı Feyat Asya’dan brifing alan Bakan Kaya, Atatürk Bulvarı üzerinde esnaf ziyareti yaptıktan sonra uçakla Bingöl’e hareket etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.