GENEL - 14 Mart 2018 Çarşamba 14:00

Rektör Bağlı; ‘Bizim Bulunduğumuz İklim, Felsefe ve İnanç Birlikteliği Emretmektedir’

A
A
A
Rektör  Bağlı; ‘Bizim Bulunduğumuz İklim, Felsefe ve İnanç Birlikteliği Emretmektedir’

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mazhar Bağlı, Enderun Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen “Çanakkale’den Afrin’e Milli Birlik ve Beraberlik ‘ konulu programa konuşmacı olarak katıldı.


Enderun Eğitim Vakfı tarafından Nevşehir Ticaret Borsası Konferans Salonunda gerçekleştirilen programa; Rektör Prof. Dr. Mazhar Bağlı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ertan Özensel, Nevşehir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Okan Yılmaz, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş, Hacıbektaş MYO Müdürü Öğr. Gör. Ahmet Alparslan Eraslan, İHH Nevşehir Şube Başkanı Baki Öncel, kamu kurum ve kuruluş müdürleri ve davetliler katıldı.


Kuran-ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başlayan programın selamlama konuşmasını İHH Nevşehir Şube Başkanı Baki Öncel yaptı. Öncel, “Çok önemli bir dönemden geçiyoruz. Bu dönem bir milletin var olma mücadelesinde varlığını muhafaza etmeye çalıştığı son dönemlerden birisidir. Biz toplum olarak, devletsiz yaşamamışız ve devletimiz içerisinde de etnik unsurları bir arada barındırmasını bilmişiz. Özellikle devleti baba bilen bir toplum olmuşuz. Bunun için içten ve dıştan yapılan tüm saldırılara karşı ortak reaksiyon göstermeyi ve mücadeleyi yaparken de mümkün olduğu kadar gelecek nesillere devletsiz yaşanmayacağını, millet ve toprak bütünlüğünün önemini anlatmaya gayret göstermeliyiz. Bir milletin millet olabilmesi için o milletin bir takım kutsalları vardır. Bu kutsalların başında da vatan sevgisi gelmektedir. Vatanla beraber de bayrak, bağımsızlığımızı çok güzel şekilde anlatan milli marşımız, dini inançlarımız ve geleneklerimiz gelmektedir. Bu millet inşallah bunların hepsini muhafaza edecektir” diye konuştu.


Programda konuşan Rektör Prof. Dr. Mazhar Bağlı, “Birlik ve beraberlik meselesi bizler için iki açıdan çok önemli. Birincisi dünyadaki Müslümanların birliği açısından, ikincisi de bugünün dünyasında ciddi anlamda Türkiye’nin uzunca bir süredir sahip olduğu sosyolojiyi korumak adına, birliğimizi muhafaza etmesi açısından önem arz etmekte. Bugünün Türkiye’sinin karşı karşıya kaldığı meselelere baktığımızda Müslüman dünyasında nifak tohumlarının yayılması, ötekileştirmenin fazlaca yer edinmesi meselesi aslında Türkiye’nin meselesi olmamasına rağmen kayıtsız kalmamaktadır. Bizim bulunduğumuz iklim, felsefe ve inanç birlikteliği emretmektedir. Biz bize emredildiği gibi birlikteliği tesis edemezsek, gerçekten çok büyük sorunlar çıkar. Bu konuda Batı toplumları Müslüman ülkeleri başta olmak üzere toplumları ayrıştırmak için bozguncu projelerini devam ettiriyorlar. Bizde zorunlu tabi sosyolojik dönüşüm birliktelik, güçlülüktür. Batı toplumunda ise zorunlu sosyolojik dönüşüm ayrışmadır. Bunun tipik bir örneği Rusya’dır. Rusya’da çok büyük bir deprem yaşanıyor ve yaralılar için değişik Sovyet Sosyalist Birliğindeki devletlerden kan topluyorlar. İnsanların çok büyük bir kısmı kendisine kan verileceği zaman kanın hangi menşeli olduğuna bakıyor. Eğer kan Azerbaycan, Ermeni, Türk ve benzeri menşeli kan ise istemiyor ve ‘Öleceksem öleyim’ diyor. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler birliği şu soruyu kendine soruyor: Biz bunca zamandır çeşitli propaganda araçlarıyla, çeşitli enstrümanlarla, çeşitli güç mekanizmalarıyla biz Sovyet kardeşliğini tesis etmek istedik ancak neden başaramadık?. Bu soruyu kendilerine sorup ve sorunun cevabını aramaya başladıktan sonra dağılmaya başlamışlardır diyebiliriz” dedi.


Sözlerine devam eden Bağlı “Günümüz dünyasında Arakan’da, Filistin’de, Suriye’de ve Irak’ta yaşananlar hepimizin malumu. Buradaki Müslümanlar batı ideolojisinin bozgunculuk ve ayrıştırma projelerinin yaşandığı tipik örnekler arasında yer almakta. Buradaki insanlar çok ciddi şekilde canice katledilmektedir. Türkiye bugün Afrin’e yönelik düzenlediği operasyonla ülkemizin birlik ve beraberliğine, ülkemizin güvenliğini tehdit eden terör unsurlarına ve sınırlarımızda oluşturulmak istenen terör koridoruna izin vermemek için mücadele veriyor. Türkiye orada ikinci bir Kandil oluşturulmamasına izin vermez iken, düne kadar burada yaşananlara sessiz kalanlar bugün Türkiye’nin tek başına buralarda çeteleşen terör örgütlerine karşı ortaya koyduğu başarılı mücadelelerden rahatsız olurlarken, terörden temizlenen yerlerde yaşayanlar oldukça bundan memnunlar. Örneğin geçtiğimiz günlerde şahsım ve üniversitemiz ile Mehmetçiğimize destek için ziyaret ettiğimiz Cerablus’ta devletimizin ortaya koyduğu büyük başarıyı bizzat gördüm. Burada terörden temizlenmeden önce 10 bin civarında olan nüfus, 150 bine çıkmış ve devletimiz tarafından kendilerine sağlanan imkanlarla yaşamlarını idame ettiriyor. Buraların toprak bütünlüğünün korunmasını sağlayan Türkiye, o toprakların yer altı ve yer üstü zenginliklerine de dokunmamaktadır. Tam tersine o bölgenin insanlarına tekrar teslim etmektedir.


Bugüne kadar milletimizin, bir hayali ve bir beklentisi vardı. Bu beklentinin ve hayalin gerçekleştirilmesine bugüne kadar hiçbir siyasi mekanizma çaba içerisinde olmamıştır. Ama bugün bu milletin bu hayalini ve beklentisini gerçekleştirmek isteyen bir siyasi iktidar var. Bu beklentiyi ve açığı kapatan Türkiye artık büyük bir devlet haline gelmiştir. Büyük devlet olmanın gereği olarak da Türkiye, kendisine zarar verecek olan yapılanmaları büyük oranda da bertaraf etmiştir ve etmeye de devam edecektir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.