GENEL - 25 Mayıs 2018 Cuma 22:19

Bilal Erdoğan, Niğde TÜGVA Temsilciliğinin açılışına katıldı

A
A
A
Bilal Erdoğan, Niğde TÜGVA Temsilciliğinin açılışına katıldı

Türkiye Gençlik Vakfı Niğde Temsilciliği açılışı, TÜGVA Yüksek istişare kurulu üyesi Bilal Erdoğan’ın katılımı ile gerçekleştirildi.

Türkiye Gençlik Vakfı Niğde Temsilciliği açılışı, TÜGVA Yüksek istişare kurulu üyesi Bilal Erdoğan’ın katılımı ile gerçekleştirildi.


Niğde Feridun Zeren Caddesinde bulunan TÜGVA Niğde temsilciliğinin yeni binasının açılışına Niğde Valisi Yılmaz Şimşek, TÜGVA Yüksek istişare kurul üyesi Necmeddin Bilal Erdoğan, TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet, AK Parti Niğde Milletvekili Alpaslan Kavaklıoğlu, Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan, AK Parti İl Başkanı Mahmut Peşin, TÜGVA Niğde Temsilcisi Burak Yaşar, AK Parti milletvekili adayları, sivil toplum kuruluş temsilcileri, daire müdürleri ve vatandaşlar katıldı.


Niğde Belediyesi Mehter Takımının gösterisi ve ardından Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda açılış konuşmasını yapan TÜGVA Niğde temsilcisi Burak Yaşar yaptı. Yaşar, “Niğde’de dindar bir gençlik yetiştirmek için onlarca konferans, seminer, yarışma ve her hafta düzenli sohbetler gerçekleştirdik. Yola çıkarken bütün faniler gibi bu dünyadan göçüp gittiğimizde huzuru ilahide anlatacağımız bir hikayemiz olsun diye dua etmiştik. Hamdolsun ki bugün geriye dönüp baktığımızda 2 bin 500 üye sayısıyla birlikte ilçelerde teşkilatlanmasını tamamlamış, tabela vakfı olmaktan ziyade iman ve aksiyonu içinde barındıran gençlerin kendilerini bulduğu bir vakıf olduk’’ dedi.


Niğde Belediye Başkanı Rifat Özkan ise yaptığı konuşmasında, “Gördük ki bazı gençlerimize nesil kaybı diye üzüldüğümüz gençlerimizi aldatan, zehirleyen belli mihraplar, hain darbeciler olmasına rağmen işte bu vakıfların yetiştirdiği gençlik ‘ben meydandayım’ diyerek en ön saflarda yer aldı ve bu darbeyi püskürten gençliği saygıyla, sevgiyle ,muhabbetle selamlıyorum” dedi.


TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet, “Çağımızın getirdiği yeniliklerle orta okuldaki çocuklarımıza dron eğitimleri, icraathane robotik yazılımlardan başlayarak lisede büyük kongrelerle, tiyatro eğitimleriyle, spordan, kültürden, sanattan gençlerimizin ihtiyaç duyduğu her alanda gençlerimizin yanındayız’’ dedi.


Törende bir konuşma da TÜGVA Yüksek istişare kurul üyesi Necmeddin Bilal Erdoğan yaptı. Erdoğan, “Türkiye Gençlik Vakfı gençliğimizin, Türkiye’nin geleceğini kuracak olan gençliğimizin değerlerini benimsemiş, kimliğini bilen hangi inanç dünyasına, hangi medeniyet değerlerine ait olduğunu çok iyi bilen gençler olarak yetişmesini kendine hedef edinmiş olan Türkiye’nin her yerinde ortaokuldan üniversiteye çalışan gençliğe kadar, çalışan teşkilatlanan, gençlere sporla, sanatla, kültürle, teknolojiyle buluşturan yeni nesil bir gençlik vakfı. Zaman zaman gençliğin korunması biliyorsunuz Anayasayla bir görev gençliğin korunması. Nelerden korunması. İşte bütün muzur etkenlerden uyuşturucusundan teknoloji bağımlılığına varana kadar sigarasından alkol bağımlılığına varıncaya kadar korunması. Bakıyorsunuz dünyanın bütün medyası, bütün sineması, bütün endüstrileri bu bağımlılıkları gençlerin önüne en kolay şekilde ulaşacağı mesafeye getirmeye çalışıyor. Şimdiye kadar bunun la mücadeleyi konuşuyorduk artık Türkiye olarak hamdolsun öyle bir noktaya geldik ki bütün bu muzur unsurları gençliğimizi zehirleyen bu etkenleri önümüze sunan, süren zihniyetle mücadeleye başlayabildik. Bunlarla mücadele etmemiz için bu zihniyetin sahipleriyle mücadele etmemiz gerekiyordu” diye konuştu.


Niğde Valisi Yılmaz Şimşek ise, “TÜGVA 2013 yılında kurulmuş gerçekten gençlerimizi her türlü kötü alışkanlıklardan koruyarak geleceğe hazırlamak adına çok güzel çalışmalar yapan bir vakıf’’ dedi.


Yapılan konuşmaların ardından TÜGVA Niğde temsilcisi Burak Yaşar tarafından TÜGVA Yüksek istişare kurul üyesi Necmeddin Bilal Erdoğan ve TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet’e karakalem resimleri, Niğde Valisi Yılmaz Şimşek tarafından da kilim hediye edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hakkari Hakkari’de vatandaşlar çinko ve kurşun madenine karşı eylem başlattı Hakkari’nin Kavaklı köyünde 2007’den beri devam eden maden çalışma faaliyetlerine karşı köy sakinleri eylem başlattı.Hakkari il merkezine 50 kilometre mesafede bulunan ve bölgedeki çatışmalı süreçten kaynaklı 1995 yılında boşaltılan Kavaklı köyü halkı, 2007 yılında Karakaya Maden ile Sedex Resources Maden şirketlerinin başlattığı çinko ve kurşun madeni çalışmalarını durdurmak amacıyla Hakkari, Van ve Yüksekova’da yaşayan yüz kişilik bir grupla maden sahasına giderek eylem başlattı.Şine Köprüsü’nde nöbet tutan askerlerden izin alarak maden sahasının olduğu vadiye yürüyen grup, maden galerilerinin olduğu bölgede basın açıklaması yaptı. Maden şirketi sahipleriyle görüşmek isteyen köylüler, jandarmanın kontrolünde firma yetkililerinden iki kişi ile görüşme yaptı. Köylüler, taleplerinin kabul edilmemesi üzerine nöbet eylemi başlattı. İlk nöbeti köy sakinlerinden oluşan 40 kişilik grup tuttu.“Maden çalışmaları derhal durdurulmalı”Kavaklı köyü halk adına açıklamayı okuyan Salih Kurt, yapılan maden çalışmalarından dolayı mağdur olduklarını söyledi. Kurt, “Köyümüzün mera alanlarında bulunan maden ocağı 18 yıldır çevreye ve köylülerin yaşam alanlarına ciddi zararlar vermektedir. Maden çalışmaları nedeniyle topraklarımız kirlendi ve verimliliğini kaybetti. Su kaynaklarımız zehirlendi ve içilmez hale geldi. Hava kirliliği arttı ve solunum problemlerine yol açtı. Hayvanlarımızın otlanma alanları tahrip edildi. Köyümüzün doğal güzelliği bozuldu. Bu sorunlara rağmen maden çalışmaları durdurulmak yerine aralıksız devam etmektedir. Köylüler olarak defalarca yetkilere başvurmamıza rağmen sorunumuza çözüm bulunamadı. Artık dayanacak gücümüz kalmadı. Köyümüzün ve gelecek nesillerin haklarını korumak için maden çalışmalarının derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Köy halkı olarak Kavaklı köyü mera alanlarında bulunan maden ocağının faaliyeti derhal durdurulsun. Maden ocağının çevreye verdiği zararlar tazmin edilsin. Köylülerin yaşam alanları eski hale getirilerek maden faaliyetinin bıraktığı tahribat ortadan kaldırsın. Bölgede yeniden ağaçlandırma yapılsın” ifadelerini kullandı.Köylüler, maden ocağı önünde dönüşümlü nöbet eylemi başlatırken, jandarma da bölgede önlemlerini arttırdı.
Bitlis Ahlat’ta Filistin için yürüyüş düzenlendi Bitlis’in Ahlat ilçesinde sivil toplum kuruluşları öncülüğünde Gazze’deki saldırı ve ablukanın sonlanması, Filistin’in özgürlüğü için yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi. Bitlis Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde düzenlenen yürüyüşe yüzlerce kişi Filistin bayrakları ve çeşitli dövizlerle katıldı. İlçenin Akkoyunlu Camii önünde başlayan yürüyüşte sloganlar atılarak 15 Temmuz Çeşmesine geçildi. Burada ortak basın açıklamasını okuyan Bitlis Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Emrullah Erkan, Gazze’yi unutmadıklarını ve hiçbir zaman unutmayacaklarını söyledi. Siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı lanetlemek, Filistinlilerin yanlarında olduklarını göstermek için alanlarda olduklarını söyleyen Erkan, “Kendi yolunda cihat edenlere izzet, yolundan yüz çevirenlere zillet elbisesi giydiren Allah’a hamdolsun. Tarih boyunca haddini aşmış nice tağutları helak eden, yeryüzünün mustazaflarına özgürlük ve salih kullarına yeryüzünün verasetini vaat eden Eabbimize hamdolsun. Gazze’deki soykırım ve bütün yoksunluklara rağmen şanlı direniş 6. ayını da geride bıraktı. Altı Gün Savaşlarında bölgenin en güçlü ülkelerini dize getiren İsrail, neredeyse yirmi yıldır abluka altında tuttuğu Gazze direnişine karşı hiçbir askeri başarı elde edemedi. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apartheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze’de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor. Gazze’de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Gazze; direnişiyle, şehadetleriyle ders vermeye, uyandırmaya, diriltmeye devam ediyor. İslam dünyası ise anlamıyor. Nitekim, Filistinli imam Mahmut Hasanat, hutbeye çıkarak; ’30 bin şehidin, 70 bin yaralının, 100 bin sakatın, 2 milyon evsiz ve aç susuzun uyandırmadığı, bir şey anlatmadığı bir ümmete ben buradan konuşsam ne olur konuşmasam ne olur, kamet getirin de namazımızı kılalım’ dedi ve hutbeden indi. İnsanlık için feveran, ümmet için sitem olan bu haykırışı çok iyi anlıyoruz” dedi.
Gümüşhane Gümüşhane’de son 10 günde kene vakalarında artış yaşanıyor Gümüşhane’de ilkbaharın gelmesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakalarında artış başladı. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde bulunduğu Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek son 10 günde vaka artışları yaşandığını söyledi. Türkiye’de ilkbahar mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakaları görülmeye başladı. Yılın ilk vakasının görüldüğü Gümüşhane’de ise vakalar artmaya devam ediyor. Son olarak kentte A.S. ve H.S. isimli karı koca da KKKA hastalığı teşhisiyle tedavi altına alındı. Son günlerdeki vaka artışları ile ilgili açıklamalarda bulunan Gümüşhane Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde yer aldığı Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek bu bölgede yaşayan insanların daha dikkatli olmaları gerektiği uyarısında bulundu. “Şu anda 3 hastaya kesin tanı koyduk” İlkbaharın gelmesiyle birlikte son 10 günde vakalarda büyük artış olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Kurt, “Hastanemize çok fazla kene sonrası başvuru olmakta ama şu ana kadar tanısını koyduğumuz 3 tane vakamız oldu. 1 tane hastamız tedavisini olup taburcu edildi, 1 hastamız hala yatıyor, 1 hastamızı da Trabzon’a sevk ettik ve durumunun iyi olduğunu öğrendik. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı keneler yoluyla bulaşmakta ve bu keneler daha çok Kelkit vadisi yani Kelkit Çayı’nın aktığı 256 kilometrelik bir hat üzerinde yoğun. Bu hat üzerinde Tokat, Sivas, Erzincan, Giresun ve Gümüşhane bulunuyor. Kenelerin aktifleştiği dönemler ilkbahar ve yaz ayları olduğu için son 10 gündür vakalarda resmen patlama var. Çok fazla başvuru oluyor hastanemize ama şu an 3 tane hastaya kesin tanı koyduk. Hastalar genellikle ateş, baş, kas ve eklem ağrısı şikâyetleri yani sanki bir üst solunum yolu enfeksiyonu gibi bulantı, kusma ve ishal şikâyetleriyle başvuruyorlar. Hastalar daha geç başvurursa bu şikâyetler kanamalarla seyredip, hastalar kaybedilebiliyor” dedi. “Gümüşhane en riskli noktalardan birisi, vatandaşlar daha çok dikkat etmeli” KKKA hastalığının kanıtlanmış bir tedavisi olmadığının altını çizen Dr. Kurt, “Bu hastalığın kanıtlanmış bir tedavisi yok. Biz destek tedavileri yapıyoruz. En önemli yol ise korunma yöntemleri. Bölgemiz de bu noktada yoğun olduğu için vatandaşların bilinçli olması gerekiyor. Riskli bölgelerde vatandaşlarımızın pantolon paçalarını çoraplarının içine koymalılar, açık renkli giyişiler giymeleri gerekiyor keneyi fark edebilmek için. Bu riskli yerlerden ayrılma durumunda hem kendilerini hem de çocuklarını kene var mı diye kontrol etmeleri gerekiyor. Kene ile karşılaşma durumunda ise eğer sağlık kuruluşuna başvurma zaman alacaksa bunun çıkarılması lazım. Çıplak elle dokunmamak kaydıyla, bir bez, bir eldiven, naylon bir poşetle kenenin vücuda tutunduğu en yakın yerden tutulup çıkarılması lazım. Kene çıkarıldıktan sonra da 10 gün boyunca hastalık belirtilerini takip ederek bunun gerçekleşmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor. Kenenin üzerinde sigara söndürmek, kolonya dökmek, deterjan dökmek, yakmak kenenin kusup taşıdığı mikrobu daha fazla boşaltmasını sağlayacağından yapılmaması gereken şeyler. Keneyi hafife almadan tedbirli olmamız gerekiyor. Gümüşhane bu hastalık için en riskli bölgelerden birisi olduğu için burada yaşayan vatandaşların ilkbahar ve yaz mevsimlerinde çok dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.