YEREL HABERLER - 15 Temmuz 2017 Cumartesi 09:54

MİDDER Niğde İl Başkanı Ali Gökkuş;

A
A
A
MİDDER Niğde İl Başkanı Ali Gökkuş;

MİDDER Niğde İl Başkanı Ali Gökkuş, 15 Temmuz hain darbe girişimini birinci yıl dönümünde açıklamada bulundu.

MİDDER Niğde İl Başkanı Ali Gökkuş, 15 Temmuz hain darbe girişimini birinci yıl dönümünde açıklamada bulundu.


15 Temmuz gecesi kimliklerinde Türk yazan ama kanları ve ruhları değiştirilmiş haramzadelerin, yularlarını tutanların emriyle ülkelerine ihanet ettikleri gün olduğunu söyleyen MİDDER Niğde İl Başkanı Ali Gökkuş, ‘‘Yedi bin yıllık tarihiyle, boyunduruğu kabullenmeyen genleriyle, bağımsızlık şuuruyla, ölümü korkutan cesaretiyle necip milletin darbecilere darbe yaptığı, destan yazdığı gün. Adına “darbe” deseler de esasında darbeden çok öte bir kalkışmaydı o gece yaşanan. İşgal edilmek istendi ülke. Bir ülkenin milli meclisi bombalanıyor ve vatandaşları ağır silahlarla öldürülüyorsa o kalkışma darbe değil işgaldir. Evet ’destan’ yazdık biz. Tıpkı Kurtuluş destanımız gibi “Geçilmez!” dedik. Geçemediler, geçirmedik! Hasan Tahsin yoktu ama Ömer Halisdemir vardı düşmana ilk kurşunu sıkmak için. Kağnı üzerinde cepheye cephane taşıyan Nene Hatun yoktu ama Şerife Boz vardı kamyonetiyle cepheye insan taşıyan. Sabri Ünal vardı, Seyit Onbaşı misali 276 kiloluk bombayı sırtlarcasına 60 tonluk dev tankın önüne duran. ’Ben cennet karşılığı canını satanlardanım’ diyen Levent Deveci vardı. ’Biz düşseydik, Ortadoğu’daki bütün garipler düşerdi’ diyen Emrah Akkan vardı, “Yaşımız da geçti artık. Şehit de olamayız” diye tasalanırken bayramlıklarını giyerek şehadete yürüyen Osman Yılmaz vardı. 16 yaşında Abdullah Tayyip Olçok vardı, Tokatlı 15likler misali gençliğini, hayatının baharını vatanına hediye eden. Düşman uçaklarının havalanmasını engellemek için ekinlerini yakan Kazan halkı vardı, adına Kahraman yakışan. Tüm belediye araçlarını askeri hava üssü ve 2. Ordu kışlasının önüne yığan, işgalcileri hareketsiz bırakan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır vardı. Kimseden talimatla durmadılar düşmanın önünde, talimat gerekmezdi Türk milleti için. Ama bir komutan lazımdı kutlu zaferler için. Bir ok gibi atılmak için düşman üzerine, bir nefes lazımdı. Recep Tayyip Erdoğan vardı herkesi işgalcilere direnmek için meydanlara davet eden. Destanın fitilini yakan. Asker milletini cesaretlendiren. Ve kendisi de sırtından çıkarmadığı kefeniyle darbecilerin karşısına çıkan. “Bir kere ölür insan, öleceksek adam gibi ölelim” diyerek, milletiyle ölüme yürüyen muzaffer komutan’’ dedi.


Başkan Gökkuş, ‘‘Destanlar ya dilden dile anlatılarak yaşarlar ya da destanı yazanların ruhlarını şad edercesine destana sahip çıkılarak yaşatılırlar! Şimdi bu destana sahip çıkma, nesilden nesile yaşatma vaktidir. Biz bu destana sahip çıktıkça düşmanın, yeni niyet ve içerisinde olanların hevesleri kırılacak, güçleri tükenecek. Biz sahip çıktıkça neslimizden olanlar, vatan ne demek, bağımsızlık ne demek daha da iyi anlayacak. İşte bu duygu ve düşüncelerle destanın sene-i devriyesinde, 15 Temmuz şehitlerimizi ve tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, yaralılarımıza şifa, gazilerimize selametlikler diliyorum. Akif üstadın dua mukabilinde sözüyle cümlelerimi bitiriyorum. “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”İşte bu destanı yaşatmak, nesillere aktarmak, milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkmak amaç ve iradesiyle kurduğumuz 15 Temmuz Milli İrade ve Demokrasi Derneğimizi hayata geçirdik. İlk andan itibaren tüm illerimizde bu destanı ve ruhu yaşatacak arkadaşlarımızla bir araya geldik, gelmeye devam ediyoruz. Türkiye genelinde temsilcilikler açtık. Açmaya da inşallah devam edeceğiz. Bizimle beraber olmak isteyen milli iradeyi yaşatmak isteyen herkese yoldaşlık ve yarenlik teklif ediyoruz Allah’ın izniyle de Bu milli beraberliğimizi tüm Cihana yaymak istiyoruz. Bu kutlu yolda gel kardeşim seni de bekliyoruz’’ diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.