EKONOMİ - 12 Kasım 2021 Cuma 16:02

Kuraklık arıcıları olumsuz etkiledi

A
A
A
Kuraklık arıcıları olumsuz etkiledi

Van’da 2021 yılında yağışların az olması ve dolayısıyla yaşanan kuraklık, arıcıları olumsuz etkiledi.

Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye’de 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, arıcılığı da olumsuz etkilemeye başladı. Van’da istenilen yağışların olmaması, havanın aşırı ısınmasıyla birlikte doğada açan çiçekler kısa sürede kururken, kovandan çıkan arılar ise kuraklık nedeniyle polen ve nektar bulmakta zorlanınca bal üretimi de sıkıntıya girdi. Kovanından çıkan ancak yeteri kadar polen ve nektar toplayamayan arılar aç kalmaya başlarken, buna bağlı olarak bal üretiminde de düşüş yaşandı.

Yağış azlığı nedeniyle bitkilerin kuruduğu Van’da, bu yıl bal üretimi azaldı. Yeterli yağışların olmaması sonucu bitkilerin kuruması nedeniyle yıllık 2 bin 200 ton civarında bal üretimi yapılan kentte, üretimin bu yıl ancak yüzde 25 oranında gerçekleştiğini ifade eden Van Arıcılar Birliği Başkanı Halil Tandoğan, “Kuraklık hep konuşuluyordu ama biz bu sene iliklerimize kadar yaşadık. Son 30 yılın belki de en kurak sezonunu geride bıraktık. Özellikle mevsim ortalamalarının üzerinde soğuk ve sıcak geçişi, ilkbaharda yeterince yağışı almamasından dolayı doğada bir erken koruma meydana geldi. Otlar, çiçekler yetişmedi. Arı da yeterince ne kuluçkaya yattı ne de bal nektarı olabilecek çiçek bulabildi. Bu nedenle ilimiz bu sene bal üretiminin ancak 4’te biri kadar üretilebildi. Bal piyasasında da bir boşluk oldu. Çam balı bölgesinin yanmasından dolayı çiçek balına inanılmaz bir rağbet vardı. Ancak rağbet olmasına rağmen elimizde yeterince bal yoktu” dedi.

Kuraklık arıcıları olumsuz etkiledi

Kuraklık nedeniyle yeterince beslenemeyen arılarda direnç zayıflığı oluştuğuna dikkat çeken Tandoğan, “Hayvanlarda da bir bağışıklık sistemi vardır. Bununla beraber yeterince beslenemeyen hayvanlarda hastalık ve zararlılara karşı bir direnç zayıflığı oluşturuyor. Kuraklık ile birlikte yeteri derecede beslenemediğinden dolayı arı kışlamasını çok fazla kayıpla geçirmekteyiz. Arı ölümleri çok fazla yaşanmaktadır. Bu da önümüzdeki bahar mevsiminde arı ölümlerinin çok fazla olabileceğini göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Kuraklık arıcıları olumsuz etkiledi

Daha önce bir kovanda yaklaşık 30 kilo bal elde edilirken, kuraklık nedeniyle bu sene ancak 8 kilo bal alabildiklerini vurgulayan Tandoğan, “Kuraklık bize bu sene hissettirdi. Önümüzdeki yıllarda tehlikeler bizi bekliyor. Bununla ilgili çeşitli çevre önlemleri ve yasaların geliştirilmesi lazım. Sanayi, çevre kirliliği ve tarımsal zirai ilaçlar ile ilgili çok ciddi önlemlerin masaya yatırılması lazım. Eğer ki kuraklık böyle devam ederse arımız resmen kaybolacak ve arısız kalabiliriz. Tarımdaki sulama durumlarının kontrol edilmesi, yeterince ballı bitkilerin ekilmesi ve çevre kirliliğine dikkat edilmesi lazım. Özellikle kışlatma bölgelerinde narenciyede kullanılan tarımsal ilaçların kesinlikle yasaklanması lazım. Çünkü orada çok ciddi bir arı ölümüne sebep oluyor. Ayrıca elimizdeki bazı arılar, hastalıklara karşı direnç gösteremiyor. Bunun için daha çok genetiği güçlendirilmiş, yerli arı ırklarıyla çalışmamız lazım” diye konuştu.

Van’da yaklaşık bin 400 arı işletmesinin olduğunu da sözlerine ekleyen Tandoğan, “140 bin arı kovanımızın 50 bini eski tip kara kovan arısı olup geriye kalan ise fenni kovan tip arıcılıktır. Bunun yanında 140 bin kadar da dışarıdan bölgeye gelen gezginci arıcılar var. Ben bu çerçevede tüm arıcılarımıza sağlıklı bir sezon diliyorum” dedi.

Atilla İdiz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman “Deprem Sonrası Adıyaman Turizmi ve Sosyolojisi” konulu panel düzenlendi Adıyaman Üniversitesi ev sahipliğinde “15-22 Nisan Turizm Haftası” etkinlikleri kapsamında “Deprem Sonrası Adıyaman Turizmi ve Sosyolojisi” konulu panel düzenlendi. Adıyaman’ın 2023 yılı ve öncesindeki turizm karnesinin değerlendirildiği ve 2024 yılına dair beklenti ve planlamaların aktarıldığı etkinlikte panelist olarak Adıyaman Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Caner Çalışkan, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünden Kültür ve Turizm Uzmanı Mustafa Ekinci ve Park Dedeman Genel Müdürü Furkan Polat yer aldı. Vehbi Koç Konferans Salonundaki panele Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Murat Aydın, Prof. Dr. Selcen Yüksel Perktaş, İl Kültür ve Turizm Müdürü Abuzer Gelse, Üniversite Genel Sekreteri Doç. Dr. Mahmut Gürsoy, Üniversite akademik ve idari çalışanları ile öğrenciler katıldı. Moderatörlüğünü Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Kurumlar Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bekir Kocadaş’ın yaptığı panel, saygı duruşu ve okunan istiklal marşının akabinde başladı. Panelin açılış konuşmasını yapan İl Kültür ve Turizm Müdürü Abuzer Gelse, 2023 ve 2024 yıllarındaki Adıyaman turizm istatistiklerini paylaşarak, turizmin Adıyaman için öneminden bahsetti. 6 Şubat 2023 tarihli depremlerin Adıyaman‘daki turizm sektörüne önemli ölçüde sekte vurduğunu ifade eden Gelse, otel ve yatak sayısının yarı yarıya düştüğünün altını çizdi. Tüm olumsuzluklara rağmen turizm sektörünün çok hızlı bir toparlanma sürecine girdiğini söyleyen Gelse, Adıyaman’ın 2 Nisan 2023 tarihinde ilk turizm kafilesine ev sahipliği yaptığını belirtti. Müdür Gelse, “Otellerimizin deprem sonrası güvenli olmadığına dair kamuoyunda yer bulan söylentiler gerçeği yansıtmamaktadır. Tüm otellerimiz sürdürülebilir turizm sertifikasına sahip, fiziki anlamda da güvenli işletmelerdir. Bu olumsuz algıyı kırmamız gerekmektedir. Eşsiz bir turizm destinasyonuna sahip olan Adıyaman için bu süreçte tanıtım faaliyetleri açısında büyük önem taşıyor. Ama öncelikle bu şehrin insanlarının bu şehirdeki hazinenin farkına varması gerekir. Adıyaman’ın yeniden ayağa kalması için üç önemli parametre vardır. Bunlar; tarım, turizm ve teknoloji-sanayidir Bu parametreleri göz ardı etmeden şehir olarak elimizi taşın altına koymamız gerekmektedir” dedi. Adıyaman Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Çiğdem Sabbağ ise, turizmin gerek şehirler gerekse de yerel halk için önemine değinerek, Adıyaman’ın geleceği için turizm sektörünün canlanarak eski ivmesini yakalaması gerektiğine dikkat çekti. Konuşmaların ardından panelistler Doç. Dr. Caner Çalışkan, Mustafa Ekinci ve Furkan Polat sunumlarını gerçekleştirildi. Program sonunda panelistlere Adıyaman Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Aydın tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.
Antalya Antalya’da meteoroloji uyardı, ekipler teyakkuza geçti Antalya Büyükşehir Belediyesi, Meteoroloji Bölge Müdürlüğü’nün Antalya ve ilçelerinde verdiği kuvvetli yağış ve fırtına uyarısından sonra teyakkuza geçti. Büyükşehir ve ASAT ekipleri, alt geçitler ile cadde ve sokaklardaki mazgalları temizlerken herhangi bir olumsuzluğa karşı nöbetçi ekipler oluşturdu. Meteoroloji Bölge Müdürlüğü’nün Antalya’da 20 Mart Cumartesi günü Antalya ve ilçelerinde verdiği kuvvetli yağış ve fırtına uyarısı üzerine Antalya Büyükşehir Belediyesi tüm birimleriyle teyakkuza geçti. Antalya Büyükşehir Belediyesi, itfaiye ekipleri başta olmak üzere, ASAT, Fen İşleri, Destek Hizmetleri, Zabıta, Park Bahçeler, Temizlik İşleri, Ulaşım, Sosyal Hizmetler gibi önemli birimler de nöbetçi ekipler oluşturuldu. Hatlar temizleniyor Hazırlık çalışmaları kapsamında, Düden Şelalesi’nde oluşabilecek bir taşkın riskine karşı Düden Çayı üzerinde tarımsal sulama için Altınova ve Güzeloba’da bulunan regülatörlerin kapakları, biriken su denize akıtıldı. Alt geçitler ve yol güzergahlarındaki mazgallarda ekipler temizlik çalışması yapıyor. 180 kişilik nöbetçi ekip oluşturuldu ASAT oluşabilecek kanalizasyon tıkanmaları ve su baskını ihbarlarına karşı acil müdahale ekiplerine ilave olarak, 180 kişilik nöbetçi ekip oluşturuldu. ASAT, şiddetli yağış uyarısına karşı kamyon, kepçe kanal açma kombine aracı, kuka yüksek basınçlı kanal açma araçlarını hazır bekletiyor. Büyükşehir Belediyesi, mazgallarda tıkanmalara sebep olabilecek poşet, pet şişe ve ağaç dallarının temizlenme noktasında ilçe belediyeleri de uyararak, gerekli çalışmaların yapılmasını istedi.