YEREL HABERLER - 15 Ağustos 2015 Cumartesi 13:57

Niğde'de İshal Vakaları Normal Düzeyde

A
A
A
Niğde'de İshal Vakaları Normal Düzeyde

Niğde İl Sağlık Müdürü Dr. Yılmaz Yücel, Yaz aylarında meydana gelen ishal vakalarının Niğde’de normal seviyede olduğunu söyledi.
Müdür Yücel, Halk Sağlığı ekiplerinin Niğde Merkez Bor ve diğer ilçelerinde su tahlillerinin sürekli yapıldığını ve klorlamaların yapıldığını belirtti.
Özellikle yaz aylarıyla beraber artan yaz ishalleri ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını ifade eden Yücel, “TÜİK’in verilerine göre 0-6 yaş grubundaki çocuklarda yüzde 27 ile ishal en sık görülen hastalık olmuştur, ishale bağlı hastalıkları ve problemleri önlemek amacıyla Bakanlığımız tarafından ülke genelinde “İshalli Hastalıkların Kontrolü Programı” yürütülmektedir. Özellikle ishal görülme sıklığında artma olasılığının olduğu yaz günlerinde, ishalden korunma konusunda hijyenin öneminin vurgulanması ve ağızdan sıvı tedavisinin gerekliliğinin anlatılabilmesi amacıyla konunun gündemde tutulması, halkın konuya duyarlı hale getirilmesi için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır” dedi.
Yaz aylarında ishal vakalarının artığını anlatan Yücel, “Yaz aylarında sıcakların artmasıyla beraber ishal vakalarında bir miktar artış görülmektedir. İlimizde şu an itibariyle yoğun bir ishal vakası bulunmamaktadır. İlimiz, ilçelerimiz, köy ve kasabalarımızda, rutin su numuneleri alınmakta ve Halk Sağlığı laboratuarı tarafından mikrobiyolojik olarak bakılmakta ve ölçümler yapılmaktadır. Rutin olarak klor ölçümleri ve takipleri yapılmaktadır, belediyelerde ve köylerde klorlamalar rutin olarak yapılmaktadır. Sularımız güvenli olarak içilebilir ve kullanılabilir niteliktedir. Yaz aylarında ishal vakalarında bir miktar artış olabilmektedir, ancak şu an mevsim normalleri seviyesindedir, herhangi bir artış görülmemektedir ve endişe edilecek bir durum bulunmamaktadır. Yaz aylarında, tarlada ve bahçelerde yetiştirdiğimiz ürünleri genel olarak baraj, göl ve kuyu su ile sulamaktayız bu yüzden bu ürünleri yemeden önce mutlaka bol su ile yıkamalıyız, ishal vakalarının büyük çoğunluğu iyi yıkanmadan yenen sebze ve meyvelerden ve el hijyenine dikkat etmediğimizden kaynaklanmaktadır. Yaz aylarında özellikle daha hassas davranmalıyız. Niğde merkez ve köyleri, Bor ilçemizde ve diğer ilçe ve köylerimizde sularımızda herhangi bir problem bulunmamaktadır. Sularımız güvenli olarak içilebilir ve kullanılabilir niteliktedir” diye konuştu.
İshal tanımı ve nedenleri ile ilgili bilgiler veren Niğde İl Sağlık Müdürü Dr. Yılmaz Yücel açıklamasının devamında şunları söyledi; “İshal, dışkının miktarında, su içeriğinde ve sıklığında artış olarak tanımlanır. Başka bir deyişle günde üç kez veya daha fazla, yumuşak kıvamlı ya da sulu dışkılamadır. Çoğu zaman beraberinde bulantı, kusma ve karın ağrısı gibi belirtiler de olabilir. İshalin birçok sebebi vardır. İshal mikrobik ya da mikrobik olmayan pek çok sebeple ortaya çıkabilir. İshal nedenlerinin başında mikrobik ishaller gelmektedir ki, yaklaşan yaz aylarında sıklıkla karşılaşılan yaz ishalleri de bu gruptandır. Mikroorganizmalar dışında başta antibiyotikler olmak üzere çeşitli ilaçlar, çeşitli mide-barsak hastalıkları, bazı hormonal hastalıklar, aşırı ve ani ısı değişimleri de ishale neden olabilir. Heyecanlanma, üzüntü, korku, stres gibi durumlar da ishal yapıcı etkenler arasında yer alır. Yaz aylarında artan sıcaklıkla beraber gıdaların içindeki mikroorganizmaların çoğalması hızlanır, yine yaz mevsiminde seyahatlerin artması ve beslenme düzeninin değişmesi, artan sineklerin besinler arasında bulaş taşıyan köprü vazifesi görmesi nedeni ile ishal şikâyetlerinde artış görülmektedir. İshalin en önemli belirtileri arasında dışkılama sayısının artması ve dışkı özelliğinin değişmesi gelmektedir. Dışkı, sulu görünümde olabildiği gibi, sümüksü, kanlı, iltihaplı ve su gibi olabilmektedir. Karın ağrısı, kusma, ateş, genel durum bozukluğu, susuzluk hissi karşılaşabileceğimiz diğer bulgulardır. İshal tedavisinde üç önemli ilke vardır: Birincisi, ishalle kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin mümkünse ağız yoluyla geri konması, ikincisi, beslenmenin sürdürülmesi, üçüncüsü ise hastanın zamanında hekime götürülmesidir. Sıvı ve tuz kaybının az olduğu ve hastanın genel durumunun çok bozulmadığı ishal hastaları uygun bir diyetle ayaktan tedavi edilebilmektedir. İlk tedbir olarak sıvı alımının arttırılması ve uygun diyetle beslenmesi sürdürülmesi gerekir. Haşlanmış patates/ patates püresi, yağsız çorbalar, yoğurt, yağsız makarna ve pirinç pilavı, haşlanmış yağsız et ve tavuk, yağsız ızgara köfte, yağsız peynir, ekmek, şeftali, elma ya da havuç püresi, muz yenilebilir. Sıvı olarak su, ayran, şekersiz açık çay, şekersiz elma kompostosu, asidi alınmış maden suyu içilmelidir. Bol miktarda sıvı tüketimi tavsiye edilir. Aşırı su ve tuz kaybı, ağır dizanteri halleri gibi hasta mutlaka hastaneye yatırılarak tedavi edilmelidir. Ağızdan sıvı alımı yetersizse, kaybedilen su ve tuzu yerine koymak amacıyla serum verilebilir, gerekiyorsa hastaya uygun ilaçlar başlanabilir. Anne sütü alan bebekler ishal olduklarında emzirme sıklığı artırılarak, emzirmeye devam edilmelidir. Çocuk herhangi bir nedenle emzirilemiyorsa, emzirmenin başlatılması ve devamı için bir sağlık kurumundan danışmanlık ve destek alınması, eğer mümkün değilse her zamanki ek gıdasına devam etmesi, sıvı miktarı artırılması önemlidir. Doktor kontrolü olmadan herhangi bir ilaç, özellikle ishal kesici ilaçlar kesinlikle verilmemelidir” diye konuştu.
Müdür son olarak Yaz İshallerinden Korunma yollarını şu şekilde anlattı; “Kişisel temizliğe dikkat edilmeli, özellikle her fırsatta elleri yıkamalıyız. Tükettiğimiz sebze ve meyveleri yemeden önce mutlaka bol su ile yıkamalıyız. Özellikle kaynağı bilinmeyen, açıkta satılan veya dağıtılan, denetimsiz içme suları ile bu sularla yıkanmış sebze ve meyveleri tüketmemeliyiz. Yiyeceklerin taze olmasına, paketlenmiş olarak pazarlanan yiyeceklerin üzerindeki son kullanma tarihinin geçmemiş olmasına dikkat edilmelidir. İyi ambalajlanmamış, üzeri açıkta satılan gıdalar, pişirilmemiş ya da az pişirilmiş gıdalar, pastörize olmayan süt ve süt ürünleri güvenli değildir, bunlar tüketilmemelidir.
Genel kullanıma açık tuvaletleri kullanırken dikkatli olup, sık sık el yıkamayı unutmamalıyız”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.