GENEL - 21 Temmuz 2018 Cumartesi 18:50

Birinci olmalarını kimse engelleyemedi

A
A
A
Birinci olmalarını kimse engelleyemedi

Ordu’nun Ünye ilçesinde 2.

Ordu’nun Ünye ilçesinde 2. düzenlenen triatlon yarışlarında Yıldız Kadın birincisi Zeynep Uçarsoy (15) ve Paralimpik TR5 Erkek birincisi Abdulkadir Özoğul’un başarısı görenleri şaşkına çevirdi.


Türkiye Triatlon Federasyonu tarafından Ünye’de düzenlenen yarışlarda, yarışmacılar ihtiyaç ve masraflarını karşılamak amacıyla sponsor desteği sağladı. 15 yaşındaki Zeynep Uçarsoy yıldız kadın birinciliğini alarak sahnede ödül aldığı sırada sunucunun sponsorunuz yok mu sorusu üzerine," Benim En Büyüm Sponsorum Annem" diyerek çevredekilerin büyük alkışını aldı.


Kızım için her şeyi yaptım


Evladım için her şeyi yaparım diyen anne Arzu Avcı,"Kızımın çocukluğundan itibaren yaptığı sporu bende annesi olarak destek çıkıyorum. Çok para harcadım ama kızım için feda olsun. Önemli olan onun kazanması değil, toplumda başarmak istediğini herkese göstermesidir. Bundan sonra daha güzel başarılara imza atacağına eminim. Ve daima kızımın arkasındayım"dedi.


Spor bana ailem demesini öğretti


Yarışmacılarının sponsor desteğiyle yarıştığını ve ailesinin desteğiyle sadece kendisinin yarıştığını söyleyen 15 yaşındaki Zeynep Uçarsoy,"4 yaşımdan itibaren yüzüyorum.Bu sporu başarmak için değil aslında yapacağımı bile düşünmüyordum. Bu sporun bana öncelikle vermiş olduğu en büyük mesaj ise ailem olmasıydı"diye konuştu.


Sporla engelimi unuttum


Düzenlenen yarışlarda Paralimpik TR5 tek Erkek birincisi Abdulkadir Özoğul," Sporla bizler hayat buluyor, engel nedir unutuyorum. İlk sporuma 2006 yılında ilk Paralimpik spora ise 2016 yılında başladım. Daha önceki yapılan sporlarda 7-8 Paralimpik yarışmacı arasında birinciliği aldım. Bu gün ise 1 saat 40 dakika ile normal sporcularımızdan daha fazla başarı gösterdim.Başarmak için önce inanıyorum. Buradan sporun hiç bir engelliyi korkutmamasını ve hiç bir engelin spora engel olmadığını söylemek isterim"şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.