POLİTİKA - 19 Eylül 2017 Salı 18:10

Bakan Özlü: “Türkiye iyi yetişmiş ara elemanlarla, iyi yetişmiş mühendislerle, işinin erbabı ustalarla büyüyecektir”

A
A
A
Bakan Özlü: “Türkiye iyi yetişmiş ara elemanlarla, iyi yetişmiş mühendislerle, işinin erbabı ustalarla büyüyecektir”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Çocuklarımızı ve gençlerimizi sadece hazır teknolojiyi kullanma alışkanlığından kurtarmamız gerekiyor" dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Çocuklarımızı ve gençlerimizi sadece hazır teknolojiyi kullanma alışkanlığından kurtarmamız gerekiyor" dedi.


Bir dizi ziyaret, inceleme ve açılış töreni için Osmaniye’ye gelen Bakan Faruk Özlü, Osmaniye Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) Tosyalı Holding tesislerini ziyaret etti, Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı ve yetkililerden bilgi alarak holding Ar - Ge merkezini hizmete açtı. OSB Karakol Komutanlığını ziyaret eden Bakan Özlü, burada Düzceli bir askerle sohbet etikten sonra Osmaniye Teknoloji Geliştirme Bölgesi temel atma törenine katıldı.


Türkiye’nin her yerinde kurmaya başladıkları bu bölgelerin ortak hedeflerinin başında, kendi teknolojisini üreten bir Türkiye’ye olduğunun altını çizen Özlü, "Bilgi, teknoloji üretmeden Türkiye’nin gelişmesinin, kalkınmasının mümkün olmadığını düşünüyoruz. Dünyanın bütün gelişmiş ülkelerinde sanayi ve üniversite birbirini tamamlayan kurumlar olduğunu görüyoruz. Bugüne kadar bu anlamda en büyük eksiğimiz, kurumsallaşma eksikliğiydi. Bu önemli eksikliği, üretim reform paketimizle giderdik. 1 Temmuz’da kanunlaşan reform paketi ’iş yeri odaklı eğitimin’ önünü açmıştır" diye konuştu.


Üretim reform paketiyle birçok yeniliklerin hayata geçirildiğini, üniversitelerin sermaye şirketi statüsünde Teknoloji Transfer Şirketleri kurmalarının önünü açtıkları anlatan Özlü, OSB’lerde yetişmiş insan kaynağını karşılamak için bu bölgelerin içine teknik liseler ve meslek yüksek okullarının açılmasını sonuna kadar desteklediklerini ifade etti. Bakan Özlü, "Bugün ve gelecekte, teknolojiye, yazılıma, makinelere hakim olanlar, bunları bilinçli bir biçimde kullananlar kazançlı çıkacaktır. Türkiye iyi yetişmiş ara elemanlarla, iyi yetişmiş mühendislerle, işinin erbabı ustalarla büyüyecektir, gelişecektir. Yine bu çerçevede bir tespitimi de dile getirmek istiyorum. Hükümet olarak, Türk sanayisi için çok önemli adımlar atıyoruz. Özellikle gençlerimizin önüne bütün kapıları ardına kadar açıyoruz. Fakat teknoloji, inovasyon, Ar-Ge gibi vazgeçilmez alanlarda ne yazık ki toplumsal bir farkındalık oluşturmakta zorluk çekiyoruz. Çocuklarımızı ve gençlerimizi sadece hazır teknolojiyi kullanma alışkanlığından kurtarmamız gerekiyor. Teknolojiyi tüketen değil, onun arkasındaki süreçleri anlayan, geliştiren ve üretebilen nesiller yetiştirmek durumundayız. Bunun için de kolektif bir toplumsal bilinçle adımlarımızı atmamız gerekmektedir” dedi.


OSB’lerin planlı kalkınmanın çok önemli bir unsuru olduğunu, Türk sanayisinin gelişmesi, modernize olması ve dışa açılması için buraları daha da büyütmeleri gerektiğini belirten Özlü, "Türkiye’de bugüne kadar kurulan 300’ü aşkın OSB’de, 50 bini aşkın parselde üretim yapılmaktadır. Boş parsellerin de üretime kazandırılmasıyla OSB’lerde istihdam edilen kişi sayısı 2 milyon 200 bin kişiye ulaşacaktır" ifadesini kullandı.



"Katma değeri yüksek ürünlere dayanan bir ihracat modeline doğru ilerliyoruz"


Üretim Reform Paketi doğrultusunda ilk uygulamanın sanayi sitelerinin şehir dışına taşınması olacağını belirten Özlü, "Sanayi sitelerinin taşınma sürecinde işletmelerimiz asla yalnız kalmayacaklar, devletimizin gücü ve desteği arkalarında olacaktır. Bizler tüm sanayi sitelerimizin daha iyi şartlarda, teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak, verimli ve güvenli bir biçimde büyümesi için çabalıyoruz. Dağınık, meskenlerle iç içe kurulan verimsiz OSB uygulamalarını artık bir kenara bırakmalıyız. Artık katma değeri yüksek, kaliteli ve teknoloji ürünlerine dayanan bir ihracat modeline doğru hızla ilerliyoruz” şeklinde konuştu.


Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin daha da büyümesi için bakanlığın verdiği teşvikleri anlatan Özlü, "Başta Üretim Reform Paketimiz olmak üzere, yaptığımız bütün düzenlemelerle, sanayicimizin, girişimcimizin, gençlerimizin önündeki birçok engeli kaldırdık. Üretimi, teknolojiyi, bilimi ve rekabeti esas alan bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz. İçtenlikle ve memnuniyetle ifade etmek isterim ki Türk sanayisi teknoloji üreten bir ivme yakalamıştır. Türk sanayi devriminin bir hayal olmadığını, bütünüyle gerçek olduğunu, bu devrime bütün paydaşlarımızla birlikte hazır olduğumuzu net olarak ifade etmek isterim. Türkiye, kendi milli sanayi devrimi yolunda mutlak surette başarıya ulaşacaktır. Yenilikçi fikirlere sonuna kadar açık olacak, Ar-Ge ve inovasyonla, üretim yöntem ve tekniklerimizi geliştirerek ilerlemeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.


Bakan Özlü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önlerine koyduğu 2023 hedeflerinden asla geri adım atmayacaklarını söyleyerek "Temelini attığımız, açılışını yaptığımız her tesis, büyük ve güçlü Türkiye hedefine bizi taşıyacaktır. Toplam 70 Teknoloji Geliştirme Bölgesi olacak. Buralarda 43 bin 870 kişi çalışıyor. Bu bölgelerde 47,9 milyar lira bir ciro gerçekleşiyor, yaklaşık 42,8 milyarlık ihracat gerçekleşiyor" diye konuştu.


Konuşmanın ardından Bakan Özlü, Vali Ömer Faruk Coşkun, AK Parti milletvekilleri Suat Önal ve Mücahit Durmuşoğlu ile katılımcılar tarafından butona basılarak Osmaniye Teknoloji Geliştirme Bölgesi temeli atıldı.



Ekonomiye değer katanlar ödüllendirildi


Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası ile Osmaniye Borsası tarafından ortak düzenlenen “Osmaniye Ekonomisine Değer Katanlar" ödül törenine katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Sanayici ve iş adamlarına ödüllerini takdim etti.


Osmaniye Ekonomisine Değer Katanlar Ödül Töreni’ne katılan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Bakan Öz bir süre sohbet etti.


TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da Üretim Reform Paketiyle ilgili değerlendirme yaparak, "Birçok taleplerimiz reform paketiyle kanunlaştı. Peki üzerimizden ne kadar yük kalktı 1 yılda. Tam 1 milyar liralık yük kalktı. Allah Sayın Bakan’dan razı olsun. Cebimizden 1 milyar lira çıkmayacak” dedi.


Tüm Türkiye’de karşılıksız çıkan çek adedinin yüzde 42 azaldığına anlatan Hisarcıklıoğlu, "Ülkenin geleceğini açık görüyorum. Birlik ve beraberliğimizi devam ettirdiğimiz sürece aşamayacağımız hiçbir şey yok. En son 15 Temmuz’da bunu gösterdik" diye konuştu.


Bakan Özlü, programda yaptığı konuşmada, Osmaniye’de bugün dünya çapında bir çelik üretim tesisini gördüklerini aktararak, kente yatırımlar gerçekleştiren Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı’yı kutladı.


Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi’nde bugün bir Teknoloji Geliştirme Merkezi’nin temelini attıklarını ifade eden Özlü, teknoparklarda yükte hafif pahada ağır işlerin gerçekleşeceğini bildirdi.



"Barzani yönetimi meşru değil"


Osmaniye Valiliği’ni ziyaret eden Bakan Özlü, Vali Ömer Faruk Coşkun ile görüşürken Burada bir gazetecinin "IKBY’nin referandum kararına" yönelik sorusu üzerine Özlü, referandum kararının hukuki olmadığını anımsattı. Bu durumun Irak anayasasına aykırı olduğunu belirten Özlü, dünyanın başka ülkelerinde de referandumlar yapıldığına ifade etti. Bakan Özlü, "Orada bu tip kararları merkezi hükümet alıyor. Yani İngiltere’deki merkezi hükümet ’halka soralım’ diyor, ’beraber mi olmak istiyorsunuz ayrı mı yaşamak istiyorsunuz.’ Bunu yerel yönetimler değil, bunu merkezi hükümetler alır. Irak’taki merkezi hükümetin parlamentonun kararı da referandum yapılmamasına ilişkindir. Yani alınan referandum kararı hukuki değildir" diye konuştu.


Irak’ın kuzeyinde 2009’dan beri seçim yapılmadığını altını çizen Bakan Faruk Özlü, "Bakın 2009 yılından beri Kuzey Irak yerel yönetiminde seçim yapılmadı. Referandumdan önce seçim yapılması gerekir normal şartlarda. Bölgesel yönetimin meşruluğunu ispatlaması gerekir. Halktan destek alması gerekir. 2009’dan beri seçim yapılmamış gayrimeşru, meşru olmayan bir yönetim söz konusu ve bu yönetim referandum yapıp bağımsızlık ilan edeceğini söylüyor. Bir defa yönetim gayri meşru, aldıkları karar gayrimeşru. Neresinden baksan gayrimeşru. O bakımdan böyle bir kararın, böyle bir hareketin 25 Eylül’de Irak merkezi yönetimi tarafından engellenmesi gerekir" dedi.


Bakan Özlü, Osmaniye Polisevi’nde de şehit ve gazi yakınlarıyla ardından da AK Parti İl Binasında partililerle bir araya geldikten sonra programın ardından Kadirli İlçesin hareket etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.