ÇEVRE - 13 Ekim 2017 Cuma 11:37

Senoz Vadisi için tekrar uyardılar

A
A
A
Senoz Vadisi için tekrar uyardılar

Rize ili Çayeli ilçesi Senoz Yöresi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Bonukçu, Rize’de önceki hafta yaşanan şiddetli yağışlarda en fazla hasarın Senoz Vadisi’nde yaşandığını belirterek “Bu vadide canlı yaşamın devam etmesini istiyor ve inanıyorsak, hem geçmişte yapılanları hem de bundan sonra yapılması planlanmış/planlanacak olan bütün faaliyetlerin yeniden bütüncül bir yaklaşımla ele alınma zorunluluğu vardır” dedi.

Rize ili Çayeli ilçesi Senoz Yöresi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Bonukçu, Rize’de önceki hafta yaşanan şiddetli yağışlarda en fazla hasarın Senoz Vadisi’nde yaşandığını belirterek “Bu vadide canlı yaşamın devam etmesini istiyor ve inanıyorsak, hem geçmişte yapılanları hem de bundan sonra yapılması planlanmış/planlanacak olan bütün faaliyetlerin yeniden bütüncül bir yaklaşımla ele alınma zorunluluğu vardır” dedi.


“Yüzlerce yıldır yaşadığımız ve bundan sonra da yaşayacağımız Doğu Karadeniz’in bu cennet vadilerine hesapsız kitapsız müdahale etmeye başlandıktan sonra bu felaketleri yaşar olduk” diyen Bonukçu “Doğayla barışık yaşamaya donuk kadim kültürümüzü kaybettiğimiz doğrudur. Ancak bu durumun sorumlusu vadi halkı değildir. Bundan dolayı bölge insanını suçlamak, sorumlu tutmak hiçbir şekilde doğru ve hakkaniyetli bir değerlendirme olamaz. Evet, yol talebi bölge insanından gelmiş olabilir, bu doğrultuda yoğun talep, baskı oluşturulduğu da doğrudur. Bu çağda böyle bir talep haklı bir taleptir. Kimse vatandaş yol istedi, bizde yaptık deyip, meydana gelen felaketin sorumluluğunu bölge insanına yükleyemez, yöneticilerin böyle bir hakkı yoktur. Hangi araziye hangi usulle yol yapılması gerektiğini devletin ilgili birimleri bilmesi ve buna göre plan ve uygulama yapması gerekir. Bu çalışmaların gelişigüzel yapıldığını hatta yapılan yol çalışmaları esnasında yanlış uygulamaları görüp ilgilileri uyarmış onlarca vatandaşın sitemini vadide duyarsınız. Onun için hiçbir yetkili makam Senoz‘luları sorumlu tutmasın. Senoz Vadisi’ndeki tahribatı engellemek için gerek STK’lar ve gerekse birey olarak yaşadığımız son felaketi yıllar öncesinden öngörüp ilgili makamları uyarmışız. Vadideki geleneksel mimariye aykırı gelişi güzel yapılaşmanın, altyapı-yol tesisi faaliyetlerinin, taş ocaklarının, kum-mıcır eleme tesislerinin, HES projelerinin vadi doğasını nasıl tahrip edeceğini ön görerek, bizler gerek demokratik haklar çerçevesinde ve gerekse hukuki süreçlerle uyarı görevimizi yaparak duyarlılığımızı ortaya koymuşuz. Onlarca yargı kararına rağmen ne yazık ki, kanun koyucular-ülkeyi yönetenler ikna edilememiş, koca vadi 3-5 iş adamının rant hesabına kurban edilmiştir. Bizler mücadelemizden vazgeçmedik, geçmeyeceğiz de. Üç gün önce 15. davayı açtık. Dava dilekçemizde dedik ki; projelerin tek tek çevresel etki değerlendirmesine (ÇED) tabi tutulması yanlış bir yaklaşımdır ve bu konuda kesinleşmiş yüksek yargı kararı vardır. Bunu görmezden gelemezsiniz” ifadelerini kullandı.



Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Senoz için çağrıda bulundu


Bonukçu, yüksek eğimli yamaçlarda HES projelerine düşü yüksekliği oluşturmak için yapılan kazılar, çıkan hafriyatın yamaçlara, dere yataklarına dökülmesi, dere yatağının kesitlerinin değiştirilmesi, dere yatağı tabanının stabilitesiyle oynanması, taşocakları, kum ocakları, yapılaşma, yol su gibi diğer altyapı tesislerinin bugüne kadar uygulandığı şekliyle bundan sonrada yapılacak ise cennetten bir köşe olan Senoz Vadisi’nin artık Cehennem çukuru olmaya aday olduğuna dikkat çekti. Bonukçu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da çağrıda bulunarak şunları söyledi:


“Senoz Vadisi’ni lütfen bir gezin. Bizlerin, yanlış planlamalarla tehdit edilen ata topraklarını, yaşam alanlarını korumak dışında hiçbir gayesi yoktur. Önümüzde, arkamızda herhangi bir kurum, kuruluş,örgüt ya da yabancı devlet yoktur. Siz de takdir edersiniz ki, Doğu Karadeniz sadece Uzungöl ve Ayder’den müteşekkil değildir. En az onlar kadar hatta onlardan daha güzel vadiler, bölgeler vardır.Bu güzelliklerin birer Ayder, Uzungöl olmasına müsaade etmeyeceğinize inanıyor ve güveniyoruz. Bu vadide canlı yaşamın devam etmesini istiyor ve inanıyorsak, hem geçmişte yapılanları hem de bundan sonra yapılması planlanmış/planlanacak olan bütün faaliyetlerin yeniden bütüncül bir yaklaşımla ele alınma zorunluluğu vardır. Yaklaşık 45 km uzunluğundaki bir vadinin dere yatağında bozulmayan belki sadece 7-8 km’lik alpin zonunda kalan yukarı havza bölgesidir. Bu yükü bu vadi kaldıramaz, bunu görmek ve anlamak zorundayız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne Balkanların ticaretin merkezi oluyor Edirne Valiliği Balkan Şehirleri İş Birliği Edirne Platformu tarafından "Balkan İş Forumu" düzenlendi. Programa Bulgaristan, Yunanistan, Kuzey Makedonya, Romanya, Arnavutluk, Kosova, Sırbistan gibi birçok ülkeden iş insanı katıldı. Edirne Valisi Yunus Sezer, yatırımcıların bürokratik işlemlerine talip olduklarını söyledi. Ticaret, sanayi adına bir başlangıç yapılan "Balkan İş Forumu" birçok ülkeden ve Trakya’nın çeşitli bölgelerinden 240 firmanın katılımıyla gerçekleştirildi. Kentteki bir tesiste düzenlenen "Balkan İş Forumu" programında, Balkan Şehirleri İşbirliği Platformu’nun Faaliyet Filmi, Edirne Tanıtım Filmi ve Trakya Yatırım Tanıtım Filmi gösterime sunuldu. Edirne’nin ikisi demir yolu, dördü kara yolu olmak üzere altı sınır kapısıyla Türkiye’nin batıya açılan yüzü olduğunu belirten Vali Yunus Sezer, özellikle Kapıkule Sınır Kapısı’nın dünyada en fazla araç ve yolcu sirkülasyonunun olduğu ikinci kapı olarak bilindiğini üretim ve ihracat açısından önemli bir merkez konumunda olduğunu aktardı. Kapıkule’nin potansiyelini her yıl ortalama yüzde 15 artırdığına dikkat çeken Vali Sezer, bu Avrupa’nın ötesinde ticaretin, sanayinin ve üretimin bu topraklarda giderek çok daha fazla artacağının göstergesi olduğunu belirtti. "Edirne olarak her alanda köprü olma vazifesine talibiz" Trakya’nın hem tarım faaliyetleri hem de stratejik açıdan çok önemli bir bölge olduğunu ifade eden Vali Sezer, Edirne’de tek olan organize sanayi bölgesi sayısını da artırdıklarını aktardı. Edirne olarak tarımda, ticarette, sanayide, kültürde, spor ve diğer alanlarda bir köprü olma vazifesine talip olduklarını vurgulayan Vali Sezer, Balkan Şehirleri İş Birliği Platformu’nun kuruluş amacının da bu nedenle olduğuna dikkat çekti. Edirne’nin, tarihi olarak üstlenmiş olduğu misyonu ete ve kemiğe büründürmeyi amaçladıklarını aktaran Vali Sezer, "Köprüler sadece Edirne’nin sembolü değil aynı zamanda tüm Balkanlar’ın sembolü. Bu köprüleri biz fiziki olmaktan çıkartıp gönül köprülerine dönüştürmeyi, kalıcı dostlukların inşası için bir vesile olmayı amaçlıyoruz. Bu manada 3 ay önce kurulan Edirne Balkan Şehirleri Platformu çok güzel bir faaliyet planı çerçevesinde çalışmalarını devam ettiriyor" ifadelerine yer verdi. "240 firmanın katılımıyla gerçekleştiriyoruz" Balkanlar’dan ve Trakya’dan gelen güzel iş insanlarının katılımıyla bu forumu düzenlediklerini ve bunu kalıcı hale getirmeye çalıştıklarını belirten Vali Sezer, "Bu bizim iş forumu adına, ticaret adına, sanayi adına bir başlangıcımız. Şu anda 240 firmanın katılımıyla bunu gerçekleştiriyoruz, sonbaharda inşallah büyük bir fuarla beraber 2 bine yakın iş insanını bir araya getireceğiz. Balkanlardaki Sanayi ve Ticaret Bakanlarımızı, Türkiye’deki oda ve borsaları burada toplamayı hedefliyoruz. Edirne olarak iş insanlarının yapacakları bütün yatırımlarda bürokrasiyi üstlenmeye ve takip etmeye talip olduk. Bir kapı ve nokta olmaya talibiz. Gelen iş insanları bir muhatap bulsunlar ve kendileri adına tüm iş süreçlerini biz takip edelim. İş insanlarının güvenli platformlarda bir araya gelmesi ve birbirilerini tanıması ile kuracakları birlikteliklerin kalıcı olmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Biz Edirne olarak kendi potansiyelimizin her alanda yüzde 10’unu kullandığımızı düşünüyoruz. Bu alanda da biz yüzde 10 potansiyelimizi, yüzde 100e’, hatta onun üzerine çıkartmayı hedefliyoruz” dedi. Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Trakya ve Edirne özelinde yatırım fırsatları ile ilgili sunum yaptı. Mahmut Şahin, Edirne’nin Balkanlara açılan ve Avrupa’ya açılan ticaret ve hizmetler sektörü kapısı olduğunu belirtti. "Edirne balkanlara ve Avrupa’ya açılan bir sınır" Edirne’nin Balkanlara ve Avrupa’ya açılan bir sınır olduğunu aktaran Şahin, aynı zamanda ticaret ve hizmet sektörü kapısı olduğuna değindi. Şahin, "Türkiye Orta Doğudan ve Asya’dan Avrupa’ya açılan kapı, Trakya ise Balkanlar’da Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısıdır. Trakya’da da Edirne’nin Balkanlar’a açılan ticaret kapısı ve hizmetler sektörü kapısıdır. Türkiye’nin hemen en yoğun OSB’lerinin kurulu olduğu ve sanayi altyapısının iyi olduğu su, elektrik doğalgaz gibi yerleşik altyapının hazır olduğu bir bölgedesiniz. Edirne’miz önce de bahsettiğimiz gibi Türkiye Trakya’da Balkanlara çıkış kapısı. Bu anlamda hem demir yolu hem karayolu hem de sınırlarıyla Balkanlara ve Avrupa’ya açılan bir kapı" ifadelerini kullandı. "Türkiye’den Bulgaristan’a 4 buçuk milyar dolar ihracat" Edirne’nin hem Balkanlara, hem Bulgaristan’a, hem de dünyaya açılan bir kapı olduğunu söyleyen Türkiye-Bulgaristan İş Konseyi Başkanı Mustafa Sarıbekir, kentteki sınır kapılarının yılda 2 buçuk milyon tekerlekli araç geçtiğini ve Türkiye’nin ihracatının yüzde 55’inin Avrupa’ya olduğu düşünüldüğünde bu kapıların Türkiye için çok önemli olduğunu ifade etti. Bulgaristan’da 7 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmi olduğunu söyleyen Sarıbekir, bunun yaklaşık 4 buçuk milyar dolarını Türkiye’nin Bulgaristan’a sattığını ve 2 buçuk milyar dolarını da Bulgaristan’ın Türkiye’ye sattığını aktardı.
Düzce Faruk Özlü ve Meclis üyeleri mazbatalarını aldı AK Parti’den Düzce Belediye Başkanı seçilen Dr. Faruk Özlü mazbatasını, Düzce Adliyesinde törenle aldı. Adliye çıkışında açıklama yapan Özlü önümüzdeki 5 yılda çok büyük ve önemli hizmetlere imza atacaklarını söyleyerek kazananın Düzce olduğunun altını çizdi. Mazbatasına almak üzere Düzce Adliyesi’ne giden Faruk Özlü’ye Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, AK Parti İl Başkanı Hasan Şengüloğlu, Merkez İlçe Başkanı Buğra Alp Kocaman, yeni seçilen Belediye Meclis Üyeleri, İl Genel Meclis Üyeleri ve teşkilat mensupları eşlik etti. Adliye binası toplantı salonunda gerçekleşen mazbata töreninin ardından çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Faruk Özlü, seçim döneminde vaat ettiği 100 projeyi hayata geçirmek için hemen çalışmalara başlayacaklarını belirterek şunları söyledi, “AK Parti grubu olarak milletvekillerimizle birlikte mazbatalarımızı aldık. Önümüzdeki 5 yıl Düzce’ye çok önemli ve büyük hizmetler yapacağız. Seçimden önce projeler kitabı yayınladık. Düzce’nin çehresini değiştirecek 100 projemiz var. Her projenin sorumlusu belli. Seçimler ile ilgili süreçte çok bir çalışma yürüttük. Gece gündüz çalıştık. Sonuçta kazandık. Düzce bu seçimde aklı selimle, sağduyu ile Düzce’nin 5 yılında hizmet edecek olana kadroyu belirlemiştir. Önümüzdeki 5 yıl Düzce’de güzel hizmetler yapacağız. Düzce’mize hayırlı olsun” dedi. Toplu fotoğraf çekimi ile tören sona erdi.