EĞİTİM - 07 Kasım 2018 Çarşamba 17:36

Bilgiç: “Liseden itibaren meslek sahibi olabilecek yapılanmaya geçmemiz lazım”

A
A
A
Bilgiç: “Liseden itibaren meslek sahibi olabilecek yapılanmaya geçmemiz lazım”

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, liseden itibaren meslek sahibi olabilecek eğitim yapılanmasına geçilmesi gerektiğini söyledi.


Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda üniversite-sanayi işbirliği konuşuldu. Samsun TSO Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı Davut Altan Meclis Toplantı Salonunda yapıldı. Toplantıya katılan OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, üniversite-sanayi işbirliği ile birlikte mezun olan öğrencilerin yeterliliği hakkında açıklamalarda bulundu.



Murzioğlu: “Üniversite ve oda işbirliğiyle ülkemiz kazanıyor”


İki toplantı arasında izahat veren Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, “2009 yılında başkan seçildikten sonra bir ortaklık kültürü geliştirdik. Bu ortaklık içerisinde OMÜ de bizlerle beraber hareket etti. Samsun’a beraber hizmetler kazandırdık. OMÜ her zaman yanımızda durdu. Teknopark, Lojistik Merkez, Samsun Fuar ve Kongre Merkezi ile Kalibrasyon Laboratuvarında OMÜ ile birlikte hareket ediyoruz. Yeni hizmet binamızı da yılbaşında bitirmeyi planlıyoruz. Samsun’a 100 sene hizmet edecek bir oda binasını hizmete geçireceğiz. Bu binada helikopter pisti de olacak. Sektörlere yönelik Uluslararası Rekabeti Geliştirme Programı (UR-GE) çerçevesinde ihracatın gelişmesi için yaptığımız projelerimiz var. Gıda, medikal, mobilya ve eşya sektöründe yurt dışında fuarlara katıldık. Bu fuarlarda Samsun’da üretilen ürünleri sergiledik. Avrupa İşletmeler Ağı Karadeniz Konsorsiyum Koordinatörü olarak hizmet vermekteyiz. Uluslararası işbirlikleri kurmak isteyen KOBİ’lere ve büyük firmalara hizmet eden dünyanın en büyük ağının bir paçasıyız. Trabzon-Sinop arasındaki bölgeye hizmet veriyor. Türkiye’de 7 bölgede uygulanıyor. Bizim bölgedeki tek koordinatör oda da Samsun Ticaret ve Sanayi Odası olarak hizmet veriyor. Türkiye’de 20 ilde olan Avrupa Bilgi Merkezinden birine sahibiz. Amacımız ticareti, sanayiyi ve üretimi arttırıcı hizmetler vermek” dedi.



Rektör Bilgiç: “250 öğrenci bir dönemini işte çalışarak geçirecek”


Bu sene 250 öğrencinin işte çalışarak mezun olacağının altını çizen OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç ise, “Biz insan yetiştiriyoruz. İş insanları da istihdam oluşturarak bu insanlara iş kapısı oluyor. Bu doğal ortaklığın dışında resmi ortaklıklarımız da var. Mezun ettiğimiz öğrencilerin ellerine birer diploma vererek, diplomalı sayısını arttırmaktan gurur duyacak durumda değiliz. Bu bize de size de yetmez. Diploma verdiğimiz kişilerin piyasanın beklentilerini ve ihtiyaçlarını karşılayacak donanıma sahip olmaları gerekir. Bu da sadece bizim sınıflardaki derslerle gerçekleşmez. Gelişmiş ülkeler müfredatlarını ihtiyaca göre ayarlar. Biz de özellikler mühendislik fakültesi ve meslek yüksekokulları başta olmak üzere iş yeri eğitimlerini arttırdık. Bu sene 250 öğrencimiz iş yeri eğitimi ile eğitimini tamamlayacak. Yani en az 1 yarıyılını kendi alanlarındaki iş yerinde çalışarak geçirecekler. Bu da diplomalarına işlenecek. Biz bunu bütün alanlarda yaygınlaştıracağız. Bununla birlikte öğrencilerin sahaya çıkmadan önce güvenlerini sağlamaları açısından gerekli bir durum. Onların yetişmesine de katkı sağlayacağını düşünüyorum. Şu anda bunu sınırlı sayıda yapabiliyoruz. Mecburi hale getirebilmemiz için sahada uygun iş yerlerinin de var olduğunu görebilmemiz lazım. Bu sayı artarsa çevre iller ve uzak iller de bu işin içine katılabilir. 2 kurumun bu işbirliğinde ülkemize faydalı bir sonucun çıkması sağlanacak” diye konuştu.



“Herkes lisans mezunu olacak diye bir şart yok”


Herkesin lisans mezunu olmaması gerektiğini vurgulayan Bilgiç, şunları söyledi:


“Dünyada gelişmekte olan ülkelerde belirli bir şekilde, diplomaya sahip olma ihtiyacı çok hissediliyor. Bunun da lisans diploması olması isteniyor. Bugün Türkiye’de fakültelerin sahip olduğu öğrenci sayısı 8 milyon civarında. Almanya’da 3 milyon öğrenci var. Bunun da büyük çoğunluğu meslek yüksekokulu düzeyinde. Bizde hem toplumun böyle bir beklentisi söz konusu hem de devletimizin sanki bunun tamamını karşılamak mecburiyeti varmış gibi bir durum söz konusu. Tamamen üniversiteler, fakülteler öğrenci dolacak. Herkesin elinde bir fakülte diploması olacak. Bir alanda diplomalı birisini aradığınızda sadece diplomanın yetmediğini çok iyi biliyoruz. Bir makine mühendisi aradığınızda birçok makine mühendisi karşınıza çıkıyor. 50 mühendis karşınıza çıktığında 50 mühendisin de yetersiz olduğunu görebiliyorsunuz. O kadar çoğalma ve eksik yetişme söz konusu ki sadece mühendislik diplomasına sahip olmanın kendisini bir iş sahibi yapmak için yeterli olduğunu düşünen öğrencilerimiz var. Diğer bütün fakülte mezunlarımızın genelinde böyle bir tutum var. Diplomayı eline alıp bunun yeterli olduğunu düşünüyorlar. Diploma ile iş bulmanın garantisi olduğunu düşünüyorlar. Böyle tuhaf bir çelişkiler yumağı içerisindeyiz. Oysaki bizim meslek sahibi insana belki de lise ve önlisans düzeyinde daha çok ihtiyacımız var. O düzeyde bir yapılanmayı gerçekleştiremediğimiz için normal lise yapılanması çok fazla. Buradan mezun olan bir insanın tornavida ile bile yapabileceği bir iş yok. Ampul değişme ihtimali bile neredeyse yok. Lise mezunu bir kişinin fakülte diplomasına sahip olmak için beklentisi söz konusu olduğunda müthiş bir talep var. Arz bunu karşılayamıyor. Bu sefer habire üniversitenin fakülte sayısını arttırıyoruz. Bunların mezunlarının önemli bir kısmının da yeterlilikle ilgili sorunu olduğuyla ilgili sıkıntı yaşıyoruz. Lise yapılanmasından itibaren meslek sahibi olabilecek yapılanmaya geçmemiz lazım.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.