SAĞLIK - 31 Ağustos 2015 Pazartesi 13:40

Çocuklarda Okula Hazırlık Testleri

A
A
A
Çocuklarda Okula Hazırlık Testleri

Çocuk Gelişim Uzmanı Ayşenur Bekaroğlu, okula hazırlık testlerinin, okula yeni başlayan veya başlaması düşünülen veya bu konuda kararsız kalan ebeveynlere çocuğun düzeyine uygun haliyle yön vermek, çocuğun gelişim düzeyine uygun şekilde eğitim hayatına yön verilmesinde etkili objektifliği sağlayan araçlar olduğunu söyledi.
Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Gelişim Uzmanı Ayşenur Bekaroğlu yaptığı açıklamada, “Okul, sosyalleşme sürecinde ilk temel toplumsal kurumdur. Bu kurum belirli öğrenme kalıplarının gerçekleştirilmesi sorumluluğunu taşır. Bir sosyal kurum olan okulun, sosyalleştirme süreci için de iki önemli işlevi vardır. Bunlardan birincisi, kendi başına birtakım öğrenme tiplerini gerçekleştirme sorumluluğu; ikincisi ise çocukların sosyalleşmesi, arkadaşlık ilişkilerini geliştirmek, sosyal kurumların boşluğunu doldurma görevidir” dedi.
Bekaroğlu, “Okulun bu birinci işlevi, herkesçe bilinen öğretim görevini içerir. Okul, her bireye iş ya da bilim dünyasında gerekli olan sayısal sembol ve kavramlarla, değerleri öğretir. Okulun ikinci işlevi daha farklı bir boyut içermektedir. Aile ve arkadaş çevresi çocuğa, öteki bireylerle çalışma ve oynama alışkanlığı kazandırırken, okul bir toplumsal kurum olarak bu alışkanlığı sürdürür. Uyumun sağlanabilmesi yüksek düzeyde zihin faaliyeti gerektirir. Zihnin gelişmesindeki en önemli etken ise, onun sürekli olarak yeni bilgilere açık ve karmaşık problemleri çözmeye hazır bir çalışma içinde tutulmasıdır. Bütün bunlar birlikte ele alındığında bireyin gelecekteki yaşamı açısından okulun rolü ve önemi açıkça anlaşılmış olur” diye konuştu.
“Okuma öğreniminde gerçekleşmesi hedeflenen 2 yön vardır” diyen Ayşenur Bekaroğlu, “Tek tek harfleri tanıma ve gruplaşmış harfleri tanıma olarak belirtebiliriz. İlkini gelişim değerlendirmeleriyle de takip edebildiğimiz 3-4 yaşında küpler, resimler aracılığı ile başlayan ve sürdürülen tanıma işlevidir. İkincisinde ise, harfleri birleştirmek ve anlamlarını kavramak söz konusudur. Bunun için daha fazla zihinsel olgunluk gerekir ki, bu da belirli bir süre ister. Çünkü ‘yazılı sembollerden anlam çıkarma’ olarak tanımlanan okuma, oldukça karmaşık bir olgudur. Kısaca; harfleri tanıma ve gerçek okuma arasında kalan zaman içerisindeki gelişim, çocuğu okul için olgunlaştırır. Okula başlama, zihinsel, bedensel, duygusal ve sosyal açıdan bir ‘hazırlıklı oluşu’ gerektirir. Hazırlıklı olmaktan kastedilen ise ‘Çocuğun herhangi bir duygusal, zihinsel ve fiziksel olarak zorluğa uğramadan, kolayca ve yeterli bir şekilde öğrenebileceği dönem’ olarak tanımlayabiliriz” şeklinde konuştu.
Çocuk Gelişim Uzmanı Ayşenur Bekaroğlu şöyle devam etti: “Çocuğun yaşına uygun bir beden gelişimine sahip olup olmadığı, görme, işitme ve sinir sisteminin yapısında herhangi bir bozukluğun bulunup bulunmadığının belirlenmesidir. Çünkü çocuğun beslenmesi, uyku düzeni, genel gelişimi ve sağlıklı olup olmadığı okula uyum ve öğretmenin talimatlarını yerine getirebilmesinde büyük önem taşır. Zeka en önemli faktördür. Zeka ve okul görevlerinin önemli bir yönü olan okuma arasındaki ilişki; zeka seviyesi ile okuma yeteneğinin seviyesini birbirine doğrudan bağlıdır.”
Ev çevresinin, çocuğun yaşamının ilk beş yılında en önemli temel eğitim kurumu olduğunu vurgulayan Bekaroğlu, “Çocuğun yaşadığı çevrenin ekonomik koşulları, oyun ve sosyal deneyim için olanakları, evdeki konuşma ortamı, okuma yazmaya karşı tutum, çocuğun güven ve kişilik gelişimini etkileyen anne-baba ilişkileri bakımından aile yaşamının nitelikleri, televizyon, bilgisayar vb. görsel işitsel araçların kullanımları ve çocuk üzerindeki etkileri süreci belirleyici unsurlardandır. Yaşamın ilk yıllarında çocuğun anne babasıyla kurduğu ilişkiler gelecekteki sosyal ve duygusal ilişkilerinin temelini oluşturur” ifadelerini kullandı.
Bekaroğlu şu bilgileri verdi: “Okula hazırlık testleri, okula yeni başlayan veya başlaması düşünülen veya bu konuda kararsız kalan ebeveynlere çocuğun düzeyine uygun haliyle yön vermek, çocuğun gelişim düzeyine uygun şekilde eğitim hayatına yön verilmesinde etkili objektifliği sağlayan araçlardır. Çocuğun birinci sınıf talimatlarını anlamaya hazırlıklı olmalarını sağlayacak özelliklerini ve başarılarını ölçmek için hazırlanmıştır. (okul görevlerine yardımcı olan faktörler, çocuğun dildeki başarı ve becerileri, görsel ve işitsel algılama, kas koordinasyonu, hareket becerileri, sayı bilgisi, talimatı izleyebilme ve grup faaliyetlerine ilgi göstermesidir.)”
Ayşenur Bekaroğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Amaç; ilkokula başlayan çocuğun, göstereceği gelişme büyük ölçüde kendisinin öğrenmeye hazırlıklı olmasına bağlıdır. Dolayısıyla okula başlamaya hazır olan bir çocuğun yeniden okul öncesi eğitimi almasının, çocuğun gelişimini geciktirmek olacağı gibi, ilkokula başlamaya hazır olmayan bir çocuğun da okul öncesi kurumundan ayırmak, gelişimi olumsuz etkileyecek bir karar olacaktır. Aynı zamanda dönem ortasında tekrarı önerilen bu testlerin, çocukta kazanması beklenen becerilerin amaçlanan hedefe ulaşılıp ulaşılmadığı konusunda da değerlendirme olanağı vereceğinden yönlendirici olmaktadır. Okula hazırlık testleri Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Gelişimi Bölümü tarafından uygulanmaktadır. Başarılı ve sağlıklı nesillerimiz için ihmal etmeyiniz, uzman desteği alınız.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Doç. Dr. Uğur, “Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde beslenmeliyiz” Hormonların çok önemli olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kader Uğur, “Hormonların hem yüksekliği hem de düşüklüğü vücudumuzda hastalıklara sebep olabilir. Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde sağlıklı beslenmeliyiz” dedi. Fırat Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kader Uğur, 24 Nisan Hormon Günü çerçevesinde hormonların önemi hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Kader Uğur, “Hormonlar insan vücudunda büyüme, gelişme, üreme ve metebolik olayları sağlayan salgılardır. Hormonların olmaması durumunda yaşam devam edemez. Hormonların hem yüksekliği hem de düşüklüğü vücudumuzda hastalıklara sebep olabilir. Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde sağlıklı beslenmeliyiz. Haftada en az 2 saat kadar düzenli yürüyüş, her gün düzenli olarak 7 saat uyumak, endokrin bozucular olan plastik kaplar yerine cam şişelerden su içilmesi ve paslanmaz çelik kapların kullanılması lazım. Ayrıca evin tozlardan arındırılarak düzenli bir şekilde temizlenip havalandırılması önem arz etmektedir. Bazı önemli hormon eksikliklerini engellemek için, özellikle kalsiyum içeriği yüksek süt, yoğurt, peynir ve yeşillik gibi gıdaların günlük hayatımızda tüketilmesi gerekiyor. İyot açısından zengin olan balık, süt, yumurta gibi gıdaların düzenli olarak tüketilme hormon sağlığı açısından önemlidir" diye konuştu.