GÜNDEM - 20 Mayıs 2022 Cuma 11:21

Bakan Soylu: '502 bin sığınmacı gönüllü olarak ülkesine döndü'

A
A
A
Bakan Soylu: '502 bin sığınmacı gönüllü olarak ülkesine döndü'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 502 bin sığınmacının gönüllü olarak ülkesine döndüğünü açıkladı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Esenyurt Karadeniz Dernekler Federasyonu Dernek Başkanları Buluşmasına katıldı. Burada bir konuşma yapan Bakan Soylu, Türkiye’nin çok doğru bir politika ortaya koyduğunu kaydederek, “Ağrı, Van, Iğdır sınırında taş vardı. İran’la konuşarak güvenlik duvarları yaptık. Aşağıda da aynısını yaptık. Tedbirler aldık. Çağlayan Türkiye’nin en soğuk yerlerinden biridir. Ağrı Dağı da aynı” diye konuştu.

Son 6 yılda 2 milyon 600 bin kişinin sınırdan girmesinin engellendiğini ifaden eden Bakan Soylu, “Türkiye kaçak göçmeni yakalıyorsa kendi ülkesine gönderiyor. Gönüllü geri dönüş yapmak istiyorsa onları güvenli bölgeye gönderiyor. İçerde son 6 yılda 1 milyon 250 bin kişi yakalandı. Bunların 400 bine yakını kendi ülkelerine gönderildi. Yüzde 40 civarında. 700 bin kişi de Avrupa’ya geçti. İnsanları ateşin içinde atmak bizim değerlerimize, bizim insanlığımıza yakışacak bir davranış değil. Biz briket yapmaya başladık. Evlere başlayınca muhalefet kimin parasıyla ev yapıyorsunuz dedi. Biz vatandaşlarımız bağışlarıyla, kimin sadakasıyla oradaki insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. 57 bin 500 briket evi tamamladık" dedi.

"Türkiye 2019 yılından itibaren İstanbul'a sığınmacı kabul etmiyor"

Türkiye’nin 2019 yılından itibaren İstanbul’a sığınmacı kabul etmediğini belirten Bakan Soylu, “Esenyurt ve Fatih’e başka bir şey yaptık onu da 1,1.5 yıldan beri yaptık. Sadece sığınmacı değil yabancı kabul etmiyoruz. Fatih’te 25 bin civarında Esenyurt’ta yaklaşık 10 bin civarında bir azalma oldu. Bu nüfus aşağıya daha da düşecek. Kaçak göçmenle mücadelemiz sürüyor. Kabil havalimanı açılır açılmaz oradakilerle iletişime geçtik. Yakalananlar Afgan göçmenler, buradan uçakla gönderildi. Bir taraftan kaçak göçmeni geri döndürüyoruz. Bir yandan sığınmacıların onurlu geri dönüşlerine ev sahipliği yapıyoruz” dedi. Şu ana kadar 502 bin sığınmacının ülkesine geri döndüğü belirten Bakan Soylu, sığınmacıların geri döndüğü bölgelerin Türkiye’nin güvenli yaptığı bölgeler olduğunu ifade etti.

Uyuşturucuyla mücadelenin de sürdüğünü ifade eden Bakan Soylu, “2017 yılında 941 kişi uyuşturucu nedeniyle hayatını kaybetti. Bir mücadele başlattık. Bir politika oluşturduk. 2020 yılında bu sayı 314’e düştü. O gün cezaevinde 36 bin kişiydi uyuşturucudan tutuklu sayısı şu anda 106 bin kişi. Bütün ülkelerle birlikte uluslararası operasyonlar yaptık. Dünyanın en büyük yakalamalarını yaptık" ifadelerini kullandı.

Hakan Polat
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Oto yıkamacıda işlenen cinayetin detayları ortaya çıktı Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde oto yıkamacıda iş yeri sahibini kalbinden bıçaklayarak öldüren sanık; maktul tarafından beysbol sopası ile darp edildiğini, bıçaklandığını, kafasına silah dayanınca kendini kurtarmak amacıyla hareket ettiğini söyledi. Olay, 7 Haziran 2023 tarihinde gece saatlerinde Merkez Mahallesi Albay Burak Caddesi üzerinde bulunan oto yıkamacıda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre iş yeri sahibi Abdurrahim Bozboğa (39), Muhammed Alperen U. tarafından kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Olaya ilişkin başlatılan geniş çaplı soruşturmada Muhammed Alperen U., Uğur S., Sedat Y., Ö.S. ve Y.E. isimli şahıslar polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. İfadeleri alınan şüphelilerden Uğur S., Sedat Y., Ö.S. ve Y.E. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken Muhammed Alperen U. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olayla ilgili Muhammed Alperen U. hakkında "Haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan dava açıldı. Uğur S. ile Sedat Y., hakkında ise Muhammed Alperen U’ya yönelik işlediği "Kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma" suçundan dava açıldı. "Maktul beyzbol sopası ile beni darp etti, kolum kırdı ve bacağımı bıçakladı" Olayla ilgili duruşma Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başladı. Duruşmaya tutuksuz sanıklar Uğur S., Sedat Y. ve taraf avukatları bulunurken, müşteki sanık sıfatında bulunan Muhammed Alperen U. ise SEGBİS ile davaya katıldı. Olaya ilişkin dinlenen Muhammed Alperen U., "Eğlence mekanı işletiyorum. Olaydan 2 gün önce Abdurrahim iş yerimde müşterimi dövmüş. Olay günü huzursuzluk çıkardığı için mekana gelerek benden özür diledi. Ben de özrünü kabul ettim ve gün boyu beraber oturduk. Yanında Uğur ve Sedat da vardı. Ben iş yerinden çıkınca Abdurrahim iş yeri müdürüm olan Yunus İ’ye yumruk atmış. Olayı bana haber verdiler, iş yerine geldiğimde Abdurrahim ve sanıklar olay yerinde değildi. Abdurrahim, Uğur’un telefonundan beni arayarak Yunus’un kendisinden şikayetçi olmaması için ikna etmemi istedi. Bir süre sonra Uğur’da beni arayarak Abdurrahim’in benimle konuşmak istediğini söyledi. Ben de Uğur’a güvendiğim için Abdurrahim’in oto yıkama dükkanına gittim. Abdurrahim beni koltuğa oturttu. Daha sonra beysbol sopası ile beni darp etti, kolum kırdı, bacağımı bıçakladı ve kulağımın dibinden 2 el ateş etti. Bu sırada Sedat havluyla ağzımı kapatıyor, Uğur da elimi ayağımı tutmaya çalışıyordu. Daha sonra Abdurrahim silahı yastıkla birlikte kafama dayadı. Yapmasın diye yalvardım, korkuyla masanın üstünde bulunan bıçağı bir kez salladım ve kaçtım. Öldürmek veya yaralamak amaçlı hareket etmedim. Abdurrahim’in öldüğünü bilmiyordum, öğrenince teslim oldum. Olay sebebiyle dükkanımı da yakmışlar. Daha önceye dayalı sanıklar ve maktulle herhangi bir husumetim yoktu" diye konuştu. "Abdurrahim alkolün etkiyle Alperen’e beyzbol sopasıyla birkaç kez vurdu" Suçlamaları kabul etmeyen tutuksuz sanık Uğur S.,"Abdurrahim ile Alperen’in mekanına giderek bir şeyler içtik. Normalde Abdurrahim alkol için biri değil ama o gün içti. Daha sonra ben eve gittim. Öğrendiğim kadarıyla Abdurrahim’in kardeşi, Alperen’in iş yerinde müşteriyi dövmüş. Abdurrahim, Alperen’den özür dilemek için mekana gidiyor. Bir gün sonra da eğlence mekanında çalışan kadınla Abdurrahim birlikte otururken Yunus bu duruma sinirleniyor. Yunus ile Abdurrahim arasında bu sebeple kavga çıkıyor. Abdurrahim bana, Yunus’un kendisine bıçak çektiği için yumruk attığını söyledi. Yunus’un kendisini şikayet ettiğini, şikayeti geri aldırmak istediğini ifade etti. Alperen’i olay yerine çağırdı ve alkolün etkisiyle beysbol sopası ile birkaç kez vurdu. Ancak bacağına bıçak soktuğunu görmedim. Alperen’e yönelik herhangi eylemde bulunmadım, suçlamaları kabul etmiyorum. Abdurrahim 2 el ateş etti ama Alperen’i hedef almadı" şeklinde konuştu. "Abdurrahim’in kalbinden kaç fışkırdığını gördüm" Tutuksuz sanık Sedat Y. ise "Abdurrahim’in Alperen’e beyzbol sopasıyla vurduğunu hatırlamıyorum. Maktul, Alperen’e ateş etmedi, aksine bize doğru ateş etti. Alperen cebinden bıçak çıkardığını ve Abdurrahim’in kalbinden kaç fışkırdığını gördüm. Uğur ile olaya müdahil olmadık. Suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. "Müvekkilim bir saat boyunca darba maruz kalıyor" Olayın meşru müdafaa olduğunu söyleyen Muhammed Alperen U’nun avukatı Mehmet Kamil Şirin, "Alperen, babasının ölümünden sonra eğlence mekanını mecburen işletmeye başlıyor. Maktul ve arkadaşları mekanın sahibi gibi davranıyor. Maktul, A. adlı çalışan kadını masaya oturtunca Yunus ile aralarında tartışma olmuş. Maktul’de Yunus’a yumruk atmış. Olay bu sebeple başlıyor. Uğur, Alperen’i olay yerine çağırınca müvekkilimde gidiyor. Müvekkilim bir saat boyunca darba maruz kalıyor. Netice olarak kolu kırılıyor, 3 kez bacağından bıçaklanıyor. Alperen şahıslardan kurtulabilmek için can havliyle hareket yapıyor ve olay yaşanıyor" dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, duruşmanın ertelenmesine karar verdi.