Sadık dost köpekler, ‘köpek okulu’ gibi hizmet veren merkezde anaokulu seviyesinden başlayan eğitimlerle insanlara itaati öğreniyorlar.
Sosyal yaşamda köpeklerinden vazgeçemeyen insanların en çok zorlandıkları anlar, köpeklerinin çevreye ve kişilere zarar vermesi olarak değerlendiriliyor. Özellikle boxer, doberman, rottweiler, pitbull, cane corso, terrier, boerboel, bulldog, brasileiro ve presa canario gibi baskın ve güçlü ırkların anne altından ayrıldıktan itibaren özel bir eğitime tabi tutulmasının uzmanlar tarafından önemli olduğu bildiriliyor. Güçlü ırklar, yeterli profesyonel eğitim almadıklarında yanlış ellerde karşı tarafa zarar verebiliyor. Samsun’da bulunan köpek eğitim merkezinde köpeklere anaokulu seviyesinden en üst seviyeye kadar eğitimler verilirken, köpeklerin karakterlerine göre zararsız bir şekilde sosyal hayata kanalize ediliyor.
Vatandaşlar, değişik davranışlar gösteren köpeklerini ya da kendileri eğitemedikleri köpeklerini köpek eğitim merkezine bırakarak istedikleri özelliklerde köpeklerini eğittiriyorlar. Alınan eğitimin ardından köpekler, Türkçe kelimeler öğrenip komutları yerine getirirken, gezme, tuvalet, koruma gibi alanlarda kusursuz bir hale geliyor.
“Köpekleri eğitirken çok zorluk çekmiyoruz, sahiplerinin eski alışkanlıklarını düzeltirken zorlanıyoruz”
Köpeklerin sosyal yaşama adapte olmasına katkı sağladıklarını ifade eden Samsun Köpek Eğitim Merkezi Sahibi Gökhan Gökçe, “Burası köpek okulu gibi hizmet veriyor. Aynı zamanda köpeklere otel hizmeti de veriyoruz. Buraya gelen köpeklerde genellikle davranış bozukluğu oluyor. İlk önce onları düzeltiyoruz. Köpek eğitimi aslında çocuk eğitimine benziyor. Bizim amacımız, köpekleri küçüklükten beri eğiterek sosyal yaşama kanalize etmek. Bu eğitimler anaokulu seviyesinden başlıyor, temel itaat, ileri seviye itaat daha sonraki aşamada da istediğimiz yönde köpeği yönlendiriyoruz. Bu alan koruma ya da yakın koruma olabilir, dedektör köpekler olabilir. Biz köpeklere eğitim verirken çok zorluk çekmiyoruz. En çok zorluk çektiğimiz durum ise köpek sahipleridir. Köpek sahiplerinin eski alışkanlıklarını düzeltirken zorlanıyoruz. Bunu aşmak için de köpeklere belli bir eğitim uyguladıktan sonra belli periyotlarda köpek sahipleriyle beraber çalışma sürdürüyoruz” dedi.
“Köpeklere okulda gibi eğitim veriyoruz”
Köpeklerin okulda gibi seviye seviye eğitim aldığının altını çizen Gökhan Gökçe, “Köpeklere verdiğimiz ilk eğitim anaokulu seviyesinde eğitim. Sonra da ilkokul seviyesinde eğitim veriyoruz. Buna da ‘temel itaat’ diyoruz. Bu eğitim sevk kayışı ile köpek idare edilirken yapılıyor. Köpekte kötü alışkanlıklar, üste başa atlama, yolda yürürken çekiştirme, ele ayağa dolaşma, her gördüğü şeyi yeme gibi alışkanlıkları bitiriyoruz. Bu eğitimler verildiği zaman köpek dengeli bir şekilde sahibinin sol tarafında sahibiyle bir vücut gibi hareket ediyor. Otur, kalk, bekle gibi temel komutları öğreniyor. Bundan sonraki eğitim sistemi ileri seviye itaat aşaması oluyor. Bu seviyede de köpek sevk kayışsız komutlar dinliyor. Köpek sahibi, sevk kayışı olmadan köpeğine hükmedebiliyor. Daha sonra da köpek, alan koruma, yakın koruma, spor ya da dedektör konusunda uzmanlaştırılıyor. Sahibinin tercihine göre değiştirilebilir” diye konuştu.
“Kuvvetli ırklar profesyonel eğitim almak zorunda”
Karşı tarafa ağır zararlar verebilecek kuvvette olan köpek türlerinin kesinlikle profesyonel bir eğitimden geçmesi gerektiğini ifade eden Köpek Eğitim Uzmanı Suat Yılmaz, “Köpeğin eğitim anne altından ayrıldıktan sonra başlar. Ön terbiye, sosyal eğitim, temel eğitim, ileri eğitim, yakın savunma, alan savunma eğitimlerinin hepsini veriyoruz. Hiçbir köpek durup dururken vahşi olmaz. Köpek, birine saldırmışsa bu durum köpeğin sahibinin yanlış eğitiminden kaynaklanır. Sert ırklardan gelen güçlü köpekler var. Özellikle rottweiler, pitbull, cane corso, terrier, boerboel, bulldog, brasileiro ve presa canario gibi ırklara ilk defa bakan ailelerin çok bilinçli bir şekilde köpekleri yetiştirmesi gerekiyor. Sert ırklara sahip köpekleri alan vatandaşların mutlaka profesyonel eğitim alması gerekiyor. Sert ırklara sahip köpekleri alan vatandaşların bu sert köpeklere emir verebilecek, onlardan güçlü olduğunu hissettirebilecek karakterlere sahip olması gerekiyor. Bu kapasiteye sahip değilse ve profesyonel destek almadıysa köpekle dışarı çıktığında sıkıntı yaşıyor. Bizim de istediğimiz, köpeğin üstünde çok ciddi problemler olduktan sonra profesyonel yardım alınması değil de daha öncesinde profesyonel yardım alınmasıdır” şeklinde konuştu.
Köpeklerini eğitim merkezine bırakan vatandaşlar ise eğitimlerin çok işe yaradığını, profesyonel eğitim almadan önce köpeklerinin sosyal yaşamda kendilerine ayak uyduramadığını ifade ettiler.
