GENEL - 23 Mayıs 2016 Pazartesi 15:50

Tarihçi Uğurluel: "Allah Rızası İçin Yapılan Eserleri Bara Pavyona Çeviriyoruz"

A
A
A
Tarihçi Uğurluel: "Allah Rızası İçin Yapılan Eserleri Bara Pavyona Çeviriyoruz"

Samsun’da İlkadım Konferansları Okur-Yazar Buluşması etkinliğinde konuşan Tarihçi-Araştırmacı-Yazar Talha Uğurluel, Kanuni Sultan Süleyman’ın, annesi Hafsa Sultan’ın Marmaris Kalesi, yanına askerler için yaptırdığı kervansaraya ‘Sultan Bar’ isminde bir yer yapıldığını söyledi.
İlkadım Konferansları Okur-Yazar Buluşması etkinlikleri kapsamında ’Yazar Okullarda’ sloganıyla, Tarihçi-Araştırmacı-Yazar Talha Uğurluel, Kanuni Sultan Süleyman konulu söyleşisi ile Samsunlu okurlarıyla buluştu. Ondokuzmayıs Anadolu Lisesi Konferans Salonu’nda düzenlenen söyleşinin açılış konuşmasını yapan İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, "Tarih, bir milletin hafızasıdır. Hafızasını kaybeden bir insanın nasıl geleceği olmazsa, tarihini bilmeyen milletlerinden de geleceğinin olması mümkün değildir. Tarih, insanlığın, yaşadığı olayları sonuçlarını tahlil ederek ders ve ibret almasına imkan sağlayan, milletlerin istikbal yollarını aydınlatan eşsiz bir meşaledir. Meşhur tarihçi, sosyolog ve devlet adamı İbn-i Haldun’un da ifade ettiği gibi, ’Geçmiş hâdiseler, gelecek olanlara; suyun suya benzemesinden daha çok benzer’. Bu sebeple tarihi, sadece kuru bir hadiseler yığını olarak anlamak, büyük bir hatadır. Tarih, olaylar ve sonuçlarıyla geçmişle gelecek arasında bağ kurarak yolumuzu aydınlatan kıymetli bir ilimdir. İnsana, sebep ve neticeleri iyi tahlil ederek geleceğe emin adımlarla ilerleme fırsatı kazandırır. Dünya’ya hak, adalet, hoşgörü dağıtarak tüm insanlığa üstün bir medeniyet sunan ecdadımız Şeyh Edebali Hazretleri’nin, Osman Gazi’ye yaptığı şu nasihat de bu hakikatin bir ifadesidir. ’Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın!’. İşte bu şekilde manevi değerlerle beslenen milletlerin kökleri sağlam, geleceği aydınlık olur. Öyle ki, toplumun bütün hücreleri, ancak bu köklerden beslendikçe yaşar, gelişir ve meyve verir. Unutulmamalıdır ki, bir millet, gerçek tarihini, maddi ve manevi rehberlerini tanıyıp bunları layıkıyla takdir edebildiği müddetçe ’büyük millet’ demektir. Bu sebeple yetişen genç nesiller, kendi tarihlerini, başkalarının tarihlerinden daha iyi bilir, geçmişten de gerekli dersleri alırlarsa, gelecekten endişe edilmez. Tarihini kötüleyen, öz değerlerine yabancılaşan, geçmişteki büyük kahramanlarını hain, hainleri de kahraman ilan eden bir nesil yetişirse, Allah korusun, geleceğimiz karanlık ve endişe verici olur. Çünkü maziden beslenmeyenlerin geleceği, hiçbir zaman emniyet altında olmamıştır. Dolayısıyla köklerimiz maziye, dallarımız istikbale uzanmalıdır" dedi.
"FANTASTİK OSMANLI DİZİLERİNDE MANZARAYI BİLİYORSUNUZ, ABUK SABUK BİR MANZARA SEYREDİYORUZ"
Kanuni Sultan Süleyman’ın annesinin Kırım Tatarı olduğunu ifade eden Talha Uğurluel, “Anadolu’da bir hadise vardır; genelde evlendirecek oğlu-kızı olanlar, oğluna kızına bir aday ararken kendi memleketinden, köyünden, toprağından ararlar. Kanuni’nin annesi Hafsa Sultan da evlilik yaşına geldiği oğluna nerden kız bulacak, tabii ki Kırım’dan bulacak. Hürrem Sultan’ın Kırım Sarayı’ndan net bir şekilde bilgimiz dahilinde. Tüm bunları göze aldığımızda 2016’da bize empoze edilen uyduruk bir Osmanlı tarihi. Dizileri romanları kastediyorum. Bir de işin gerçeğine bakıyorsunuz çok farklı şeyler. Televizyonlarda izlediğimiz fantastik Osmanlı dizilerinde manzarayı biliyorsunuz; hatunların işi gücü Topkapı Sarayı’ndalar, akşama süsleniyorlar, ‘bu gün akşam beni kim çağıracak acaba’ diye böyle abuk sabuk bir manzara seyrediyoruz. Halbuki gerçeğe baktığımızda bu kadınların kocalarıyla doğru düzgün oturamadığını görüyoruz. Yaşantıları bize o dizilerdekilerde gösterildiği gibi zevk, sefa, keyif içerisinde değil tamamen bir fedakarlıkla geçmiş” şeklinde konuştu.
"KANUNİ İLE YAHYA EFENDİ SÜT KARDEŞİ"
Uğurluel şöyle devam etti: “Annesi Hafsa Sultan’ın sütü yetmedi. Trabzon Kadısı Ömer Efendi’nin bir oğlu dünyaya gelmişti. Ömer Efendi’nin hanımı hem kendi bebeğini emzirdi hem Şehzade Süleyman’ı. Kanuni’nin sütkardeşi, Trabzon Kadısı’nın oğlu olan bu zat Şeyh Yahya Efendi’dir. Bir insanın sütkardeşi Hacı Bayram-ı Veli, Aziz Mahmud Hüdayi, Yahya Efendi olursa bu insan nasıl yaşar. Devrin bir sürü alimi var. 10 yaşına geldiğinizde size yol gözükür. Sancağa çıkarsınız ve Şehzade Süleyman 10 yaşına gelince Trabzon’dan gemiye bindiriliyor doğru annesinin memleketine annesiyle birlikte Kırım’a gönderiliyor.”
"CAMİ SATMAK NE KADAR GARİP BİR ŞEYSE VAKIF MALINI SATMAKTA O DERECE GARİPTİR"
Rodos’un Fatih’in de kuşattığını ama alamadığını belirten Uğurluel, “Kanuni İstanbul’dan orduyla birlikte Marmaris’e iniyor, donanmayı Ege’den gönderiyor. Önce Marmaris’e üs olsun diye bir kale yaptırıyor. Meşhur Marmaris Kalesi. Peki, annesi Hafsa Sultan ne yapıyor? ‘Oğlumu sefere gönderdim gelinlerle istediğim gibi uğraşırım’ mı diyor yoksa severek gönderdiği evladının arkasından dua ederek gözyaşı mı döküyor? Bence sadece ağlayan kadınlar değildi bizim annelerimiz. Hayırlı bir işe giden evladının ardından cebinden üç kuruşunu çıkartıp bu işe yatıran kadınlardı bizim annelerimiz. Yapmadılar mı? Kurtuluş Savaşı’nda bebeğinin üzerindeki battaniyeyi mermilerin üzerine örten bu analar, 500 sene önce oğlunun bir Rodos seferinde kalenin yanına ekser evlatları konaklasın diye bir kervansaray bile yaptırdılar. Yapım amacının yapıldığı tabelası var yanında. Ne yazıyor, ‘yapım amacı Rodos seferi sırasında konaklama’. İnsan neye üzülüyor biliyor musunuz? Bu insanları dizilerde, romanlarda yerin dibine soktuğunuz gibi onların yüzyıllar önce Allah rızası için hayır adına yaptırdıkları eserleri bara, pavyona çeviriyoruz ve utanmadan adına da ‘Sultan Bar’ diyoruz. En son 8 ay önce gittim Marmaris’e hala bu şekilde durmaya devam ediyor ‘Sultan Bar’. Hafsa Sultan ‘benim evlatlarım sabahlara kadar içip sarhoş olsunlar’ diye mi yaptırmıştı burayı. İnsan gerçekten üzülüyor. Bu konuyla alakalı Muğla valimizle de görüştüm. Kaymakamımızla da görüştüm sonra bana döndüler. ‘Talha bey, burası özel mülk olmuş, satmışız orayı’ dediler. Cami satmak ne kadar garip bir şeyse vakıf malını satmak da o derece gariptir” ifadelerini kullandı.
Söyleşinin ardından İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Talha Uğurluel’e hediye takdiminde bulundu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu: “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in TBMM’de görüşmesi hakkında “Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özel’in görüşmesi hakkında gazetecilerin sorularını cevapladı. Akbaşoğlu görüşme ile ilgili, “Bu konuyla ilgi tabi ki daha önceden de kamuoyuna yansıyan bir talep söz konusuydu. Bu sene inşallah yerine gelmiş olacak. Karşılıklı olarak görüşüp netleştirilecek. Bugüne ilişkin bir resepsiyon. Milli egemenliğin tecelligahı olan meclisimizin 104’üncü yaşında hep beraber burada güzel bir ambiyans oluşturduk. Bütün milletimizin temsilcileri bu birlikteliği ortaya koydu. Cumhurbaşkanımızın resepsiyona teşrifleri ile hep beraber, bütün milletvekilleri ve davetliler ile Cumhurbaşkanımız bir araya geldiler. Daha sonra da içerideki odada değerli siyasi partilerimizin genel başkanları ve temsilcileri ile görüştü. İçeride milletvekillerimiz, CHP Genel Başkanı, Hüda-Par Genel Başkanı, DSP Genel Başkanı AK Parti Grup Başkanı, Meclis Başkanvekillerimiz ve Meclis Başkanımız tabi ki, MHP Grup Başkanvekili vardı. Bugünün önemine uygun olarak bir görüşme oldu ve bayramlaşıldı” şeklinde konuştu.
Çorum Trafik kazası, 4 yaşındaki Zeynep’i ailesinden ayırdı Çorum’un Alaca ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 çocuk hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı. Kaza, Çorum-Yozgat karayolunda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Yozgat istikametinden Çorum’a seyir halinde olan Mustafa Fansa (51) yönetimindeki 31 U 3003 plakalı otomobil ile Muhammed Y. idaresindeki 19 ACH 630 plakalı otomobil Boğaziçi köyü kavşağında çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle Fansa yönetimindeki otomobil yol kenarında bulunan tarlaya uçtu. Yoldan geçen sürücülerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekiplerinin yanı sıra 112 ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kazada sürücü Mustafa Fansa ve araçta bulunan Muhammed Emin Fansa (17), Emine Fansa (42), Yunus Emre Fansa (10) ve Zeynep Fansa (4) yaralandı. Yaralılardan 4 yaşındaki Zeynep, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay yerinde ilk müdahalesi yapılan yaralılar Alaca Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralılardan Emine Fansa, Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Kazanın ardından Muhammed Y., araçla olay yerinden kaçtı. Bölgedeki kameraları inceleyen polis ekipleri kaçan sürücüyü Yıldızhan Mahallesi Edebali Sokak’ta terk edilmiş halde buldu. Yaptıkları çalışmalar sonucu Muhammed Y.’ye ulaşan polis ekipleri sürücüyü gözaltına aldı. Depremzede olduğu öğrenilen Fansa ailesinin Çorum’da görev yaptığı öğrenildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.
Ankara Emre Belözoğlu: “Sosyal medya lağım çukuru” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum” dedi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında MKE Ankaragücü, konuk ettiği Beşiktaş ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın mensuplarına açıklamalarda bulunan MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, bütün futbolcuları ile gurur duyduğunu belirterek, “Bugün Beşiktaş’a net bir üstünlük kuran oyuncu grubum vardı. İnşallah finale çıkan takım oluruz. Bu takımın çok daha iyi yerleri hak ettiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Üzgün olduğu tarafları açıklayan Belözoğlu, sezon genelini değerlendirerek, “Skorlar gelmedi. Çok fazla beraberlik var. Ama yine de oyuncu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu. "Bu takımın ligde sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum" Sarı-lacivertlilerin teknik patronu, skor üretemediklerinden dolayı üzgün olduklarını kaydederek, şunları söyledi: “Lige hemen döneceğiz. Ligde de kendimizi sağlam pozisyona alacak skorlara ihtiyacımız var. Bu takımın sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Taraftarlarımıza, oyuncularıma teşekkür ederim. Skor gelmedi ama oyun anlamında çok yüksek bir dominasyon vardı.” "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur" Maçta sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalan Morutan ile ilgili konuşan Belözoğlu, "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur. Tendonda bir kopma varsa o zaman altı ayı bulur. Ümit ediyorum öyle bir haber almayız. Böyle bir şey inşallah yaşamaz. Ama yaşarsa da çok iyi dönebilecek karaktere sahip bir oyuncu" dedi. “Sosyal medya lağım çukuru” Bir basın mensubunun, ‘MKE Ankaragücü futbolcularının sosyal medyada eleştirildiğini’ söylemesi üzerine, Belözoğlu, şu ifadelere yer verdi: “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum sosyal medyanın. Alex bugün elinden geleni yapmaya çalıştı. Ben bir oyuncu transfer ederken, ondan bir performans bekleyerek ediyorum. Bugün performansında eleştirilecek bir şey bulamıyorum. Benim adıma sosyal medyanın hiçbir karşılığı yok. Bizim ailemize küfür edecekler, biz şikayetçi olduğumuzda bize yalvaracaklar yok öyle bir dünya. Bu ülkede, bu düzelmedikten sonra benim oyuncum ve ben mücadele etmek zorundayız. Sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”