YEREL HABERLER - 23 Şubat 2017 Perşembe 11:47

Demirkol "evet" çağrısını Suruç’ta yineledi

A
A
A
Demirkol "evet" çağrısını Suruç’ta yineledi

Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol, katıldığı AK Parti Suruç ilçe teşkilatı şubat ayı danışma meclisi toplantısında "Şanlıurfa’nın güçlü bir şekilde Türkiye’de yerini alması için Suruç’a çok büyük görev düşüyor" diyerek, referandumda ’evet’ çağrısını bir kez daha yineledi.
Demirkol, AK Parti Suruç ilçe başkanlığı tarafından düzenlenen şubat ayı danışma meclisi toplantısına katıldı. AK Parti İl Başkan Yardımcısı Abdurrahman Kırıkçı, Ak Parti Suruç ilçe Başkanı Mehmet Yavuz ve teşkilat üyelerinin de katıldığı toplantı, 15 Temmuz askeri kalkışma girişimini anlatan sunum gösterimiyle başladı. Toplantının açılışında konuşan İlçe Başkanı Yavuz, “Haliliye Belediyesi olarak bize her zaman tam destek veren ve teşrifleriyle bizleri onurlandıran Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol’a, teşekkür ediyorum” dedi.
İl Başkan Yardımcısı Kırıkçı da yaptığı konuşmada Haliliye Belediyesinin Suruç’a yaptığı hizmetlere vurgu yaparak, “Haliliye Belediye başkanımız gerçekten Suruç’a bu süreç içerisinde ciddi bir pozitif ayrımcılık yaptı. Haliliye ile Suruç’un sınırlarını birleştirdi. Suruç’un açıklarını, eksikliklerini gidermek adına üzerine düşen sorumluluğu ciddi anlamda yerine getirdi. Bundan dolayı teşkilatımız adına kendisine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Haliliye Belediyesinin Kobani sürecindeki çalışmaları ve yeniden görevlendirmeyle birlikte Suruç Belediyesine verdiği desteklerle ilgili sunum gösteriminde bulunuldu. “Şubat ayı danışma meclisimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Suruç’ta çeşitli zamanlarda, çeşitli toplantılarda defalarca bu kürsüye geldim” diyen Demirkol da, “Beni bu kürsüye davet eden ilçe başkanımıza, yöneticilerimize, il başkanımıza, AK Parti’nin değerli mensuplarına teşekkür ediyorum” ifadelerine yer verdi.
“Şehitliği ölümsüzlük bilen milleti ölümle korkutamazsınız”
Demirkol, Viranşehir İlçesinde geçen 17 Şubat’ta yaşanan terör saldırısına da değindi. Hain saldırıda şehit düşen iki kişiye Allah’tan rahmet dileyen Demirkol, terör örgütlerine de sert bir dille seslendi. Şehitliği ölümsüzlük bilen bir milletin ölümle korkutulamayacağını vurgulayan Başkan Demirkol, “Bizim son günlerde yaşadığımız bir vahşet var. Ülkemizin zaman zaman yaşadığı, geçmiş yıllarda da Suruç’un yaşadığı bir vahşetin benzeri geçen Cuma günü Viranşehir’de sergilendi. Hain bir terör saldırısı sonucunda Ahmet Oktay Günak isimli 11 yaşındaki çocuğumuz ve İbrahim Kete isimli bir bekçimiz hayatını kaybetti. Bunu yapanlar hiçbir zaman muvaffak olamayacaklar. Terörü lanetliyoruz. Bu tip insanlık dışı saldırıları lanetliyoruz. Şunu bir kez daha ifade ediyoruz ki, be hey cahiller, be hey melunlar, be hey hainler siz bu milleti halen tanıyamamışsınız. Bu millet şehadete ölümsüzlük diyor, şehitliğe ölümsüzlük diyor. Şehitliğin ölümsüzlük olduğuna inanan bir milleti siz ölümle korkutamazsınız. Bu hainler hiçbir zaman için muvaffak olamayacaklardır. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabrı cemil diliyorum. Aziz milletimizin başı sağ olsun” şeklinde konuştu.
“Devletimizin itibari için hizmet edeceğiz”
Demirkol, Suruç ilçesinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hizmetlerinden payını aldığını da anlatarak, “ülkemizin genelinin aldığı gibi Suruç ilçemiz de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hizmetlerinden nasibini, payını almıştır. Bizim gönül dünyamızda sınır yoktur, hizmet alanımızda sınır vardır. Gönül dünyamızda zaten sınır yok. En şerefli varlık olan insana hizmet ediyoruz. Devletimizin itibari için hizmet edeceğiz. Dünyanın en mutlu insanlarının bu bölgede olmasını temin etmeye sağlayacağız. Bizim bu noktadaki anlayışımızla ilgili arkadaşlarımız slaytta sunumu yaptılar” diye konuştu.
“Dünya üzerinde böyle bir örnek yok”
2014 yılı sonunda Kobani’den yaşanan göç dalgasıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir günde 200 bini aşkın Suriyeli’yi kabul ettiğini ve bunun dünyada başka herhangi bir örneğinin de olmadığını belirtti. Demirkol, “Hizmete başladığımız günden sonrasında ne zamanki ülkemizde, şehrimizde ve Suruç’la ilgili olağanüstü bir hal olduğu zaman veya beklenmeyen bir durum olduğu zaman yanınızda olmuşuzdur. Kobani sürecini hepiniz yaşadığınız. Türkiye Cumhuriyeti Devleti o sınavı başarıyla geçmiştir. Dünya üzerinde bir örneği yoktur ki, bir günde iki yüz bin kişi sınırı geçsin. O iki yüz bin kişinin sınırı geçtiği ortamda insanlar kardeşlik duygusu içerisinde bir birlerine sarılsınlar. Gelenleri evlerine götürsünler. Gelenlerin iaşesini, ibatesini temin etsinler. Dünya üzerinde böyle bir örnek yok” dedi.
“Dünyaya karşı sefil bir görüntü vermek istediler”
Kobani sürecinde Suruç’un temizlenmeyerek dünyaya sefil bir görüntü verilmek istendiğini ve buna duyarsız kalamadıkları için temizlik filosunu Suruç’a getirdiğini söyleyen Başkan Fevzi Demirkol, konuşmalarına şöyle devam etti:
“Kobani sürecinde ilk gün itibariyle geldiğimde şunu gözledim, Suruç ilçe merkezi temizlenmiyor. Dünyaya karşı sefil bir görüntü vermek ve Türkiye’yi üçüncü dünya ülkesi göstermek amacıyla Suruç ilçe merkezi de dahil olmak üzere temizlik yapılmıyor. Ertesi günü kimseden talimat almadan 19 temizlik aracıyla geldik ve Suruç Belediyesi’ne çıktık. Belediye eş başkanı vardı, ‘biz 19 araçla geldik, temizlik işleri müdürünüzü veriniz, mahallelere dağılsınlar ve Suruç’un temizliğini biz yapacağız’ dedik. Aynı şekilde kamplarda da çeşitli zamanlarda hizmetlerimiz oldu.”
“Referandumda Şanlıurfa güçlü bir şekilde yerini alacak”
Demirkol, konuşmasının son kısmında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi referandum seçiminde ‘evet’ kampanyasında destek verilmesi gerektiğini de anlatarak, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi halk oylamasına sunulmasıdır. Aziz milletimizin ayağına gidip, kanaatiniz nedir diye 16 Nisanda referandum yapılacak. Bu halk oylamasında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Şanlıurfa’nın güçlü bir şekilde Türkiye’de yerini almasını için Suruç’a çok büyük görev düşüyor. Suruç’tan da güçlü bir evet sesinin çıkmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Konuşmalarının ardından Demirkol’a, Ak Parti ilçe Başkanı Yavuz tarafından teşekkür plaketi verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Sığacık’ta İsmail Yetişkin coşkusu Yerel seçim öncesi halk buluşmalarını sürdüren CHP’li Seferihisar Belediye Başkanı ve Başkan Adayı İsmail Yetişkin, Sığacık’ta miting yaptı. Binlerce kişi tarafından karşılanan Yetişkin, vatandaşlardan destek istedi. Yeni dönemde tekrar aday gösterilen CHP’li Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, seçime günler kala çalışmalarını sürdürüyor. Mahallelerde miting düzenleyerek vatandaşlara seslenen İsmail Yetişkin’in son durağı Sığacık oldu. CHP Seferihisar İlçe Başkanı Rahmi Tezel Çınar ve CHP’li belediye meclis üyesi adaylarında hazır bulunduğu miting öncesi binlerce kişi, ellerinde Türk bayrakları ve meşalelerle destek yürüyüşü düzenledi. Sığacık’ta düzenlenen mitingde ise binlerce kişi alanı doldurdu. Yetişkin’in sözleri sık sık sloganlarla kesilirken, “Seferihisar goca başkanla emin ellerde”, “Sen, ben yok, biz varız" dövizleri dikkat çekti. Adaylığını geri çeken ve Yetişkin’e desteğini açıklayan Gelecek Partili Halil Budak da, mitinge katılanlar arasında yer aldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi önceki dönem Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da, İsmail Yetişkin’e destek vererek vatandaşlardan oy istedi. Vatandaşlara seslenen İsmail Yetişkin, Sığacık ile ilgili diğer adayların söylemlerine tepki gösterdi. Yetişkin, "2009’dan sonra Sığacık nereden nereye geldi? 15 yılda Avrupa’dan Amerika’dan turistlerin geldiği bir turizm merkezi oldu. Kimin döneminde yapıldı bunlar? Tabi ki Cumhuriyet Halk Partisi döneminde. Hiç merak etmeyin. Sığacık bundan sonra da Cumhuriyet Halk Partisi ile cennet gibi olmaya devam edecek" diye konuştu. Yetişkin, “Şimdi benim karşımda iki AK Parti adayı var; biri asil, biri yedek. Asil AK Parti adayı ’Sığacık’ı turizm cenneti yapacağız’ diyor. Siz cenneti bırakın, önce elimizden aldığınız Girlen’i yapın. Ben size söyleyeyim; Girlen’e bir çivi çakmadılar, bundan sonra da çakmayacaklar" dedi. Memleket Partisi adayını eleştiren Yetişkin, "Bu dördüncü adaylığı. Artık bir kendine parti kurup aday olmadığı kaldı. Onu da gelecek dönem yapar herhalde. Şimdi bu aday biliyorsunuz 1999’dan 2009’a kadar belediye başkanlığı yaptı burada. O günden beri de her seçimde aday. 2014 ve 2019’da AK Parti’den aday oldu" diye aktardı. Yetişkin, şöyle devam etti: "Biz 5 yıl boyunca yine işimiz gücümüz Seferihisar diyeceğiz. Sen ben yok, biz varız. Sen olmazsan bir eksiğiz. Sen varsan tamamız. Şundan emin olun; biz kazanacağız, önümüz aydınlık, önümüz zafer."
Rize Mahkemeden deterjana dayanıklı olmayan mutfak tezgahına ‘ayıplı mal değil’ kararı Rize’de yaşayan bir vatandaşın deterjana dayanaklı olmayan mutfak tezgahı nedeniyle açtığı davada mahkeme, mutfak tezgahı için "Ayıplı mal değil" kararı verdi. Rize’de yaşayan Alaattin G., satın aldığı mutfak tezgahının yemeğe ve bulaşık deterjanına maruz kaldığında aşınma yaptığını ve kendisine ayıplı mal satıldığını öne sürerek tezgahı yaptırdığı kişiye dava açtı. Mahkeme, tezgahta kullanılan mermerin sıradan deterjanlarda dahi yüzeyinin bozulabilecek taşlardan olduğunu ancak kullanım hatasından kaynaklı bu duruma geldiği tespiti gerekçesiyle davanın reddine hükmetti. Alaattin G.’nin avukatı ise ‘’Suya ve deterjana dayanıklı olmayan mutfak tezgahının ayıplı olmadığına karar verildi. Mahkeme, fıkra gibi bir karar vermiştir’’ dedi. Rize’de yaşayan Alaattin G., 2022 yılında mutfağı için Halil İbrahim O.’ya tezgah yaptırdı. İddiaya göre, Alaattin G.’nin yaptırdığı yeni tezgahında en ufak bir yemek dökülme sonucu iz kaldı ve kısa bir süre içinde tezgahta aşınma meydana geldi. Bunun üzerine Alaattin G., avukatı Emrullah Gözcü aracılığıyla Pazar Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak tezgahı satın aldığı Halil İbrahim O.’ya dava açtı. ‘’Tezgahın ayıplı olduğu üzerine yoğurt döküldüğünde dahi leke tutmasından anlaşılır niteliktedir’’ Mahkemeye sunulan dava dilekçesinde, ‘’Mutfak için olağan kullanıma uygun, her evde kullanılan temizlik ürünleri dışında herhangi bir kimyasal madde kullanmıyorum. Tezgahımı alanında uzman bir ustaya gösterdim. Aldığım yazıda, kullanılan mermerin mutfak tezgahı olma niteliğinde ve materyalinde olmadığı ifade edildi. Tüketici olarak bu ürünü satın alırken herhangi bir leke tutmayacağı, aşınma yaşanmayacağı tarafımıza söylenmiş, kısa bir süre sonra da fotoğraflardan görüleceği üzere tezgahta aşınmalar meydana gelmiştir. Tezgahın ayıplı olduğu üzerine yoğurt döküldüğünde dahi leke tutmasından anlaşılır niteliktedir. Mahkemece uzman mühendis bilirkişi olarak görevlendirilerek tezgahın ayıplı olup olmadığının tespitini istiyorum’’ ifadelerine yer verildi. Bilirkişi tezgahta kullanılan mermerin suya ve güneşe dayanıklı olmadığını ancak kişisel kullanıma bağlı bozulmalar olduğuna karar verdi Tezgahın ayıplı olup olmadığının tespiti için dava dosyası bilirkişiye gönderildi. Hazırlanan bilirkişi raporunda, “Yapılan incelemede mutfak tezgahında kullanılan mermerin ‘verde guatemala’ adıyla bilinen Hindistan menşeli yeşil renkli bir mermer olduğu ve bu malzemenin yüzeyinin çok hassas olduğu, suya ve güneşe karşı dayanıklı olmadığı görülmüştür. Tezgahın kimyasal birleşimli malzeme değil sıradan kullanımı olan deterjanlarda dahi yüzeyinin bozulabilecek taşlardan olduğu, keşif sırasında da mermerin kenarında ve yüzeyinde matlaşma ve bozulma olduğu, bu kısımlarında kimyasal birleşimli bir maddeye maruz kaldığı gözlemlenmiştir. Mutfak tezgah mermerinin üretimden kaynaklı bir hatasının olmadığı, kişisel kullanıma bağlı olarak temizlik ürünlerinden ve malzemenin yapısından kaynaklı yüzeyinde bozulmalar meydana gelmiştir” denildi. Dava reddedildi: ‘’Kullanım hatasından dolayı bu duruma geldiği tespit edilmiştir’’ Kararını açıklayan Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, ürünün ayıplı mal olmadığı gerekçesiyle Alaattin G.’nin davasını reddetti. Mahkeme gerekçeli kararında, ‘’Bilirkişi, tezgah için kullanılan mermerin suya ve güneşe karşı dayanıklı olmadığı, sıradan deterjanlarda dahi yüzeyinin bozulabilecek taşlardan olduğu ancak bazı kısımların kimyasal birleşimli bir maddeye maruz kaldığı ve üretimden kaynaklı bir hata olmadığı yönünde görüş vermiştir. Mutfak, tezgah mermerinin kişisel kullanıma bağlı temizlik ürünlerinden ve malzemenin yapısından kaynaklı yüzeyinde bozulmalar meydana gelmiştir. Mahkemece yapılan inceleme sonucunda ürünün ayıplı mal niteliğinde olmadığı, cinsi gereği kullanım hatasından dolayı bu duruma geldiği tespit edildiğinden davanın reddine karar verilmiştir’’ ifadelerine yer verdi. ‘’Fıkra gibi bir karar’’ Karara itiraz eden Alaattin G.’nin avukatı Emrullah Gözcü, “Suya ve deterjana dayanıklı olmayan mutfak tezgahının ayıplı olmadığına karar verildi. Devletimiz reform üstüne reform yapsın, kanunu uygulayanlar düzelmedikçe sonuç adaletsizlik. Mahkeme, fıkra gibi bir karar vermiştir” dedi.