EKONOMİ - 24 Nisan 2018 Salı 12:02

Günde 100 ton peynir üretilen Siverek’te patentli üretici yok

A
A
A
Günde 100 ton peynir üretilen Siverek’te patentli üretici yok

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine özgü taze beyaz peynir tezgahlardaki yerini aldı.

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine özgü taze beyaz peynir tezgahlardaki yerini aldı. Günde yaklaşık 100 ton peynir üretilen ilçede patentli bir üretici bulunmuyor.


Bölgenin en büyük hayvan pazarına sahip olan Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde, ilkbahar aylarının gelmesiyle beraber günde 100 ton peynir üretilerek Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor.


Yağışların ilkbaharda yetersiz olması ve yem fiyatlarının yüksek olmasından dolayı geçen yıllara göre taze peynirin fiyatı yükselmiş durumda. İlçenin Haliliye Mahallesi’nde bulunan peynir pazarına sabahın erken saatlerinde şehir merkezi ve köylerden posta arabalarıyla taşınan taze peynir burada tüccarlara satılıp, ülkenin değişik illerine gönderiliyor. Taze peynir 8 ile 11 lira arasında kalitesine göre alıcı buluyor.


Siverek peynir pazarında esnaflık yapan Hacı Şenateş, ilçe pazarına günlük olarak en az 50 ile 60 ton arasında peynir geldiğini söyleyerek, "Bu peynir Siverek’in çeşitli köylerinden ve ilçe merkezindeki hayvan besicileri tarafından üretilmekte. Pazara gelen peyniri biz satın alıp Adana, Erzincan, Elazığ, Nevşehir, İstanbul gibi büyük şehirlere paketleyip gönderiyoruz" dedi.


Fiyatların peynirin kalitesine göre değiştiğini belirten esnaf Şenateş, "Fiyatlar 8 ile 11 lira arasında değişiyor. Kelle dediğimiz peynir türü 8 lira civarlarında iken, kuzu başı dediğimiz peynir ise 10-11 lira arasında. Geçen seneye göre fiyatlar pahalı olmuş, bunun sebebi ise hayvancılıktaki yem fiyatlarının yükselmesi ve ilkbaharda yeterince yağmurun yağmamasıdır" diye konuştu.


Başka illerde Siverek peyniri adıyla değişik markaların satışa sunulduğuna dikkat çeken esnaf Mevlüt Asal, "Siverek peyniri çıktıktan sonra yüksek tonajlarda satın alıp değişik il ve ilçelere yolluyoruz ve buralarda işletilen Siverek peyniri değişik markalarla marketlere gönderiliyor. Ortalama ben kendim günde on ton peynir alıp, dışarı yolluyorum maalesef benim yolladığım peynirden kimsenin haberi yok” şeklinde konuştu



İlçede günde 100 ton peynir üretiliyor


İlçede günde yaklaşık olarak 100 ton peynirin üretildiğine dikkat çeken esnaf Asal, "Bu 100 tondan 60-80 ton arası pazarda, diğeri dükkanlarda halka satılıyor. Siverek’ten Adana’ya tek günde 60 ton peynir gidiyor ve değişik markalar vurulup Siverek peyniri oranın peyniri sayılıyor” dedi.


İlçede bu kadar üretilen peynire rağmen tek bir patentli peynir markası olmadığını söyleyen Mevlüt Asal, "Burada Siverek’in öz peyniri ya da tulum peyniri gibi patentli bir marka yok. Burada üretilen peyniri Erzincan, Elazığ, Adana’ya gönderiyoruz. Adamlar orada kendi patentinde işletip 9 liraya aldıkları peyniri 21-22 liraya Erzincan tulumu diye satıyorlar" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başakşehir Şehir Hastanesi’nin sakuraları çiçek açtı Türk-Japon ortaklığında açılan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi bahçesine dikilen Japonya’nın ulusal simgelerinden biri olan sakuralar çiçek açtı. İki ülkenin dostluğunu simgelemesi amacıyla hastane bahçesini süsleyen çam ve sakuralar ise havadan görüntülendi. Türk-Japon ortaklığı ile Kamu Özel İş Birliği (PPP) modeli çerçevesinde inşa edilen Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, açılışından bu yana çok sayıda hastaya hizmet vermeye devam ediyor. 2 bin 68 sismik izolatör bulunan yapı, 2 bin 500’ü aşan yatak kapasitesiyle de ön plana çıkarken inşa sürecinde hastanenin bahçesine Türk- Japon dostluğunu temsilen çam ağacı ile Türkçe ‘kiraz çiçeği ağacı’ anlamına gelen, Japonya’nın ulusal simgelerinden biri olan sakuralar dikilmişti. Baharın kendini göstermesiyle pembe renkleriyle açan sakuralar hastane bahçesini süslemeye başladı. Covid-19 pandemisinde de önemli hizmetler sunan bir yanda çam ağaçları bir yanda sakuraların yer aldığı çok sayıda hastaya şifa olan hastane ise havadan görüntülendi. “Japonya Türkiye kardeşliğini yansıtıyor" Hastane bahçesinde iki ülke bitkilerin birlikte bulunmasının hoş bir düşünce olduğunu belirten vatandaşlardan Emre Eroğlu sakuraların rengini çok beğendiğini söyleyerek, “Japonya Türkiye kardeşliğini yansıtıyor bizlere, yerli yerinde olmuş. Yapanın, emeği geçen herkesin eline sağlık. Bahar ayını, pozitifliği, enerjiyi yansıtıyor. İnsanlarımız da bu sayede bir nebze de olsa bu yeşilliklere bakarak bile mutlu olabilirler diye düşünüyorum. Japonların da emeğine sağlık, onların çiçekleri bizim çiçeklerimizle beraber çok güzel ambiyans sağlamışlar. Hastane mükemmel, tam bir modern çağ hastanesi olmuş, ilk defa içine girdim. Çok hoşuma gitti, içeride marketlerden, giyim mağazalarından tutun her türlü şeyi bulabiliyorsunuz” dedi. “İçi de dışı da çok güzel" Çam ve sakuraların birlikteliğini sevdiğini ifade eden Sevde Eroğlu, “Biz ilk defa geldik bu hastaneye içi de çok güzel, aynı şekilde dışına da çıkar çıkmaz mis gibi bahar ayı gelmiş dedik. Biz normalde Edirne’deydik aynı orada da çiçekler aynı şekilde açmıştı. Tema olarak yansıtması çok hoş” şeklinde konuştu.
İstanbul Red Bull Cliff Diving 15 yıl aradan sonra yeniden Türkiye’de Red Bull’un yüksekliğe meydan okuyan etkinliği Red Bull Cliff Diving Dünya Serisi, Türkiye’ye geri dönüyor. Son olarak 2009 yılında Antalya’da düzenlenen dünya çapındaki etkinliğin bu yılki yedinci etabı Antalya’da 28-29 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek. Red Bull Cliff Diving World Series’te 2024 takvimi açıklandı. Dünyanın dört bir yanında eşsiz manzaraların eşliğinde gerçekleşen organizasyonda bu yıl sekiz etap yer alıyor. Etkinliğin bu yılki yedinci etabı Türkiye’de gerçekleştirilecek. 2024 Red Bull Cliff Diving Dünya Serisi’nin yedinci durağının ev sahibi ise 28-29 Eylül tarihlerinde Antalya olacak. Antalya daha önce de organizasyonun ilk senesi olan 2009’da, dünyanın en iyi uçurum dalışcılarına ev sahipliği yapmıştı. Sezonun sondan bir önceki durağı olarak Antalya, şampiyonlukların belirlenebileceği çok önemli bir nokta olacak. Antalya’nın en popüler bölgeleri Lara ve Konyaaltı plajları arasında yer alan Atatürk Parkı, atlayışların yapılacağı 64 milyon yıllık falezlere de ev sahipliği yapıyor. İki yeni durak eklendi 15. yılını kutlayan Red Bull Cliff Diving Dünya Serisi’ne, bu yıl eklenen iki durakla birlikte etkinlik düzenlenen toplam lokasyon sayısı 100’e yükseldi. Bu sene Kuzey İrlanda ve Kanada ilk kez uçurum dalışı yapılacak konumlar olarak öne çıkıyor. Organizasyonda geçtiğimiz yıl kadınlar kategorisinde Rhiannan Iffland, erkekler kategorisinde ise Constantin Popovici zafere uzanmıştı. İki isim bu yıl unvanlarını korumak üzere sahnede olacak. 12 erkek ve 12 kadın sporcunun Red Bull Cliff Diving 2024 sezonu boyunca her etkinliğe başlaması beklenirken, 8 kadın ve 8 erkek daimi kadroda yer alacak. Dört sporcu ise wild card ile etaplarda yarışma imkanı yakalayacak. 2024 Red Bull Cliff Diving Dünya Serisi takvimi şöyle: 26 Mayıs - Atina, Yunanistan 8 Haziran - Boston / ABD 30 Haziran - Polignano a Mare / İtalya 20 Temmuz - Causeway Coast / Kuzey İrlanda 10 Ağustos - Oslo / Norveç 25 Ağustos - Montreal / Kanada 29 Eylül - Antalya / Türkiye 10 Kasım - Sidney / Avustralya