GENEL - 26 Ekim 2016 Çarşamba 15:39

Siverek’te doktorun darp edilmesi kınandı

A
A
A
Siverek’te doktorun darp edilmesi kınandı

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde 200 Yataklı Devlet Hastanesinde görevli bir doktorun hasta yakını tarafından darp edilmesini protesto eden sağlık çalışanları basın açıklaması yaptı.
Şanlıurfa-Siverek karayolunun 10. kilometresindeki Devlet Hastanesi bahçesinde bir araya gelen Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Siverek Şubesi üyeleri, acil serviste görevli Dr. Ahmet Akçal’ın S.Y. adlı hasta yakını tarafından darp edilmesini yaptıkları basın açıklamasıyla protesto etti. Toplanan grup adına açıklama yapan Sağlık-Sen Siverek Şube Başkanı Sefer Şenateş şu ifadeleri kullandı:
“Ülkemizde yıllardır yaşanan sağlık çalışanlarına şiddetin vahşi ve alçakça bir örneğini daha Siverek Devlet Hastanesinde yaşadık. Siverek Devlet Hastanesi’nde görev yapan Acil Doktoru Dr. Ahmet Akçal’a hastanede uğradığı fiziki saldırı ve sözlü hakaret sonucu şiddete uğramıştır. Bu menfur saldırı şiddetin toplumumuzu ne denli etkisi altına aldığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Gecesini gündüzünü insanların hayatını kurtarmaya adayan sağlık çalışanlarımıza yönelik gerçekleştirilen bu saldırıların önüne geçilmesi amacıyla Sağlık-Sen olarak çeşitli zamanlarda çözüm önerilerimizi ortaya koymuştuk. Sağlık Bakanlığı ile 2011 yılında başlattığımız “Emeğe Saygı Şiddete Sıfır Tolerans” kampanyasının ardından bir dizi tedbirler alınmasına rağmen şiddetin önüne geçilememiştir. Görülmektedir ki mevcut uygulamalar yeterli değildir ve acilen şiddeti önleyici, caydırıcılığı yüksek hukuki yaptırımlar hayata geçirilmelidir.
Sağlık kurumlarımızda hastalarımızın canı nasıl hekimlerimize, sağlık çalışanlarımıza emanet ise, sağlık çalışanlarımızın canı da devletimize emanettir. Sağlık çalışanlarımızı mesaisini güven içinde bitirip, evine, ailesine, çocuklarına kavuşmasını sağlamak devletin sorumluluğu altındadır.
Maalesef, sağlık çalışanlarımız kendilerini güvende hissetmemektedirler. Çalışanlarımız şiddete uğrama kaygısı içinde görevlerini sürdürmeye çalışmaktadırlar
Bu acı olaylar başta olmak üzere pek çok nedene bağlı olarak çalışanlarımız tükenmişlik yaşamaktadırlar. Bu menfur olayla bir kez daha ortaya çıkmıştır ki güvenlik hastanelerimizin en önemli sorunudur. Güvenlik konusunda her türlü teknolojik ve yapısal imkânlar seferber edilmeli, istihdam stratejileri nitelikli güvenlik ihtiyacı talebine uygun hale getirilmeli, hiçbir sağlık çalışanımızın burnunun dahi kanamasına fırsat vermeyecek önlemler hayata geçirilmelidir.
Hastanelerimizi hizmet üretemez hale getiren bu saldırılara bir yenisinin daha eklenmemesi için devletin alacağı tedbirler kadar, toplumun tüm kesimlerinin sağlık çalışanlarına sahip çıkması da büyük önem arz etmektedir. Her kim tarafından ve her nedenle yapılırsa yapılsın, sağlık çalışanlarını hedef alan sözlü ve fiili saldırıların aslında sadece sağlık çalışanlarına değil toplumun sağlığına yapılmış çirkin ve kabul edilemez hareketler olarak kabul edilmektedir.
Tüm sağlık çalışanlarının tehlike içinde olduğu, can güvenliğinden yoksun çalıştığı bir ortamda olduğumuzu dikkat çekerek, insan yaşamını kutsayan, hayatın devamı için çalışan insanların, can güvenliğinin olmadığı bir ortamda sağlık hizmeti üretebilmesinin ne kadar mümkün olabileceğini kamuoyunun takdirine sunuyoruz.
Sağlık Sen olarak bir kez daha bu menfur saldırıyı esefle ve nefretle kınıyoruz. Saldırının fail veya failleri hakkında Hukuk’un ivedi ve aktif olarak harekete geçirilmesi için Siverek Sağlık-Sen olarak adli ve idari soruşturmaların takipçisi olacağımızı kamuoyuna deklare ediyoruz. Bu tür şiddet ve yıldırıma politikalarını ahlak ve değerlerimizle örtüşmediğini her alanda şiddetin karşısında olduğumuzu belirtiyor, bu tür çirkin olayların benzerlerinin bir daha yaşanmaması için sağlık çalışanı olarak en büyük dileğimizdir.”
Basın açıklamasının ardından bir süre oturma eylemi yapan sendika üyeleri, olaysız bir şekilde dağıldı.
Hasta yakını tarafından darp edilen Doktor Ahmet Akçalı, “Çok saçma bir saldırı oldu. Biz görevimizin başındayız. Ben saldırıdan birkaç saat sonra tekrar çalışmaya devam ettim. Her zaman görevimizin başındayız, devam da edeceğiz. Temennimiz böyle saldırıların bir daha olmaması. Söyleyecek başka da bir şey yok” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Çocuklar bayramı bilim şovlarıyla kutluyor Avrupa’nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya’da çocuk bayramı dolayısıyla minikler bilim şovlarıyla eğlenirken 35 atölyede de renkli etkinliklere katılıyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında Ormanya’da düzenlediği "Bi Dünya Eğlence" ilk gününde birbirinden renkli anlara sahne oldu. Gün boyu 35 atölyede etkinlikler devam ederken, ilk sahne etkinliği saat 14.00’de küçük sahnedeki bilim şov ile başladı. Bilim Merkezi’nin düzenlediği etkinlik kapsamında basınç deneyleri gibi interaktif deneyler gerçekleştirildi. Çocuklar bu sayede eğlenerek bilimin keyifli dünyasını keşfetmeyi yaşadı. Aynı saatler arasında Orman Kütüphanesi ilk yazar konuğunu ağırlamaya başladı. Sevilen yazar Ayşegül Dede kendisinin kaleme aldığı masalları anlattı. Saatler 15.00’i gösterdiğinde alanın en renkli mekânlarından biri olan büyük sahnede Kaptan Pengu Müzikali başladı. Çocuklar TV’den severek izledikleri Kaptan Pengu’yu keyifle ve canlı performansla izleme olanağı buldu. Orman Kütüphanesi’nin ilk gün etkinlikleri kapsamındaki ikinci konuğu çocukların çok sevdiği Sertaç Abi oldu. Çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlayan Sertaç Güngör, söyleşisinde özellikle dijital medyanın olumsuzlukları konusunda önemli uyarılarda bulundu. 35 atölyede gün boyu etkinlikler devam etti 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinliklerinde Türk Halk Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi işbirliğinde kurulan Somut Olmayan Kültür Mirası’nda (SOKÜM) eğitim alan kültür aktarıcıları da alanda çocuklarla buluştu. SOKÜM atölyesinde bilmeceler ve tekerlemeler eşliğinde birbirinden farklı çocuk oyunları oynandı. Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kazakistan gibi Türk dünyasına ait oyunlardan örneklerle tanışan minikler, eğlenerek öğrenmenin mutluluğunu yaşadı. Halk bilimciler; düyme düyme oyunu, “yaglıga tovusmak” (yazmaya zıplamak), aşık oyunu gibi Türk kültürünün geçmişten günümüze gelen mirasın izlerini Kocaeli’ye getirdi.
Denizli PAÜ Ziraat Fakültesi ilk fidan tüpleme işlemini gerçekleştirdi Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektör Yardımcısı ve Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri eşliğinde Bahçe Bitkileri ve Tarla Bitkileri Bölümü öğrencileri ile birlikte Çal’da ilk fidan tüpleme işlemini gerçekleştirdi. Fidan tüpleme işlemi ile ilgili kısaca bilgi veren Rektör Yardımcısı ve Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, şunları aktardı: “Fidan tüpleme işlemi, genellikle tarım ve orman sektöründe kullanılmaktadır. Çıplak köklü fidanlar Kasım ayı başından (yaprak dökümü) Mart ayı sonuna kadar dikilirken yaz ayalarında ancak tüplü fidanlardan yararlanılmaktadır. Bunun için torf, vermikulit, toprak gibi özel karışımlar hazırlanarak fidanlar tüplenmekte ve bu fidN-anlar gerek yaz dikimlerinde gerekse kış dikimlerinde olmak üzere 12 ay boyunca dikilebilmektedir. Ziraat Fakültesi’nin öğretin üyeleriyle Bahçe Bitkileri ve Tarla Bitkileri Bölümü öğrencileri Kasım 2023- Şubat 2024 arasında; incir (Bursa siyahı, Bardacık ve Sarılop), aronya, Gemlik zeytini, Hicaz narı, iki farklı karaduttan olmak üzere kırk beş bin çelik köklendirme ortamlarına alındı. Bunlardan yaklaşık otuz beş bin adet fidan elde ettik. Bu ürettiğimiz fidanlar ile fındık, ceviz, kestane, erik, şeftali, kayısı, badem, elma, armut, kiraz, Trabzon hurmasından oluşan 100 dekar meyve koleksiyon bahçesi ile Çalkarası ve Sultani üzümlerinin de içinde yer aldığı ve çoğu yabancı menşeili on yedi çeşit sofraık üzüm çeşitinden oluşan yirmi dekarın üzerinde bağ alanı tesis ettik. Koleksiyon amacıyla oluşturulan bu meyve ve bağ alanları Fakültemizin alt yapısını kurmak adına tesis edilmiştir. Fakültemiz öğrencileri teorik derslerin uygulamalarını öğretim elemanlarının eşliğinde sahada gerçekleştirmektedirler. Öğretim üyeleri ve öğrencilerimiz ile tüplediğimiz fidanlar, yaz boyunca koleksiyon bahçemizin genişletilmesine yönelik olarak değerlendirilecektir. Bu koleksiyon bahçesi hem öğrencilerimizin uygulama alanı hem de akademisyenlerimizin Ar-Ge yapabilecekleri uygulama alanı olarak tasarlanmıştır. Öğrencilerimizin birinci sınıfta uygulama eğitimine başlamaları onların yetişmesi adına önemli bir kazanım olacaktır. Ülkemizin farklı bölgelerinden gelen öğrencilerimizin oldukça gayretli oldukları ve ziraat mesleğini sevdiklerini gözlemliyoruz. Bu da ileride mesleklerinde başarılı olacaklarına işaret etmektedir.”