SAĞLIK - 20 Temmuz 2017 Perşembe 10:36

Anne sütü almayan bebeklerde ishale dikkat

A
A
A
Anne sütü almayan bebeklerde ishale dikkat

Medicana Sivas Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Uzmanı Fatih İbrahim Arabacı, anne sütünün içinde bulunan maddelerin anne sütü alan çocukları ishale yol açabilecek enfeksiyonlardan koruduğunu, anne sütü almayan bebeklerde ise ishale çabuk yakalanma ve daha fazla ölüm görüldüğünü söyledi.

Medicana Sivas Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Uzmanı Fatih İbrahim Arabacı, anne sütünün içinde bulunan maddelerin anne sütü alan çocukları ishale yol açabilecek enfeksiyonlardan koruduğunu, anne sütü almayan bebeklerde ise ishale çabuk yakalanma ve daha fazla ölüm görüldüğünü söyledi.


Çocuk Sağlığı ve Uzmanı Fatih İbrahim Arabacı, anne sütü ile beslenen bebeklerde ishal durumu oluşursa, anne sütüne mutlaka devam edilmesi gerektiğini ve bebeklerin daha sık emzirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Anne sütü almayan bebeklerde ise normalde aldıkları süt ya da mamalara devam edilmelidir. Kusma ve ishalle kaybedilen sıvı ve mineraller, oral replasman sıvıları, bağırsak florasını düzenleyen probiotik içeren tozlar kullanılarak giderilebilir. İshal kesici ilaçlar kesinlikle kullanılmamalıdır. Bebek mamayla besleniyorsa mama suyu mutlaka kaynatılmalı, biberon ve emzikler sterilize edilmelidir. Yiyecekler buzdolabında saklanmalıdır. Musluk suları ve kaynağı bilinmeyen sular tüketilmemeli, çiğ sebzelerle hazırlanmış salata ve meyvelerin tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Kabuğu soyulabilen gıdalar soyularak, soyulamayanlar ise iyice yıkanarak yenmelidir. Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri tüketilmemelidir. Gıdaların uygun koşullarda saklandığından emin olunmalı, eller sık sık yıkanmalı, ishalli bireylerle temastan ve aynı eşyaların kullanımından kaçınılmalıdır" dedi.



"Yaz aylarında çocuklarda ishale dikkat edilmeli"


Arabacı, yaz aylarında sıcaklığın artmasıyla birlikte besinlerin saklanma koşullarına bağlı olarak mikropların ve ürettikleri toksinlerin miktarında artış olabileceğini belirterek, "Tatildeyken, çocukların havuz ve deniz suyundan mikroplu su yutma riski artabileceğini, yaz döneminde çocukların beslenme alışkanlıklarında oluşan değişikliklerle birlikte su tüketiminin de artması, mikroplu su içme tehlikesini de çoğaltır. Sağlıklı beslenme hijyenine uymayan katı ve sıvı gıdalardan alınan virüs, bakteri, parazit veya toksinlerin kusma ve ishale yol açabildiği unutulmamalıdır" diye konuştu.


Tüm dünyada yaygın olarak görülen enfeksiyon hastalıklarının başında akut ishal geldiğini ifade eden Arabacı, "Akut ishal çoğunlukla 0-5 yaş grubundaki çocuklarda rastlanan ve en sık ilk 2 yaş içerisinde çocuk ölümlerine sebep olabilen bir hastalıktır. İshal, özellikle virüs kaynaklı ise çoğu zaman kendi kendine düzelir. Bu durumda ateş görülüyorsa, ateş düşürücü ilaçlar kullanılabildiği gibi, gerektiğinde antibiyotik ve anti-paraziter ilaçlar da alınabilir. Tedavinin temel prensibi sıvı ve mineral kaybının yerine konmasıdır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van Gölü’ne dökülen Karasu Çayı eski günlerine kavuştu Van Gölü’ne dökülen Karasu Çayı, bu yıl yağışların bol olması nedeniyle eski günlerine döndü. Van Gölü’nü besleyen 102 derenin arasında bulunan Karasu Çayı, bu yıl yağışların bol olması nedeniyle eskisi gibi akmaya başladı. Birçok yabani kuşa ev sahipliği yapan çay, inci kefali göçünde önemli bir yere sahip. Geçtiğimiz yıllarda yaşanan küresel ısınma sonucu kuruyan Karasu Çayı’nın bu yıl bol yağış almasıyla eski günlerine dönmesi uzmanları sevindirdi. Konuyla ilgili açıklama yapan an YYÜ Su ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Ülkemizde özellikle 2020 yılından sonra yağışların azalmasına bağlı olarak çok ciddi kuraklık yaşadıklarını söyledi. Bu noktada Van Gölü havzasının kırılgan bir yapıya sahip olduğunu ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, “Van Gölü havzası kapalı bir havza. Dışarıdan hiçbir su girdisi yok. Son 4 yıldır yaz mevsimlerine geldiğimiz zamana kadar su debilerinde ciddi bir oranda üşüş yaşanıyordu. Bazı akarsular Van Gölü’ne ulaşmakta zorluk çekiyordu. Şuanda Karasu Sulak alanındayız. Bu havzasın suyla doluluğunu yıllardır hiç görmemiştik. Son kar yağışı ve yağmurla beraber akarsuyun taşması neticesinde tekrar burası suyla buluştu. Özellikle Karasu Çayı’nın debisinin düşük olması nedeniyle hemen etrafında birçok tarla oluştu. Fakat akarsu tekrardan taştı buraları geri aldı. Bizler akarsulara yakın yerlerde ne yaparsak yapalım akarsu bir gün kendisine ait olan yeri geri alacak. Şu anda bunu bariz bir şekilde görüyoruz. Akarsu yatakları suyla dolduğu zaman güzel. Hem balıklar için hem de etrafımızdaki birçok canlı için. Umut ediyoruz ki bu sene geçen yıllara göre suyun bolluğu bereketi devam eder" dedi.
Adıyaman Belediye başkanı sular gelene kadar musluk başında bekledi Deprem bölgesi Adıyaman’da, konteyner kentte yaşanılan su sorununu dile getirmek isteyen vatandaşların yaptığı eylem yerine gelen Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, sular gelene kadar muslukların başında bekledi. 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan iller arasında bulunan Adıyaman’da K-2 Konteyner Kentte birkaç gündür yaşanan su kesintilerinden dolayı vatandaşlar eylem yaptı. Konteyner kentin giriş ve çıkışlarının vatandaşlar tarafından kapatılması üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Polis ekiplerinin ısrarlarına rağmen giriş ve çıkışlara izin verilmedi. Vatandaşların su sorunu yaşadığını ve bundan dolayı eylem yapıldığını duyan Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, ilgili birim amirleri ve müdürleriyle birlikte konteyner kentte geldi. Konteyner kentin giriş ve çıkışlarının açılmasını sağlayan Başkan Tutdere, “Yaşadığınız sorundan dolayı hepinizden özür diliyoruz. Özel bir firmanın yaptığı kazı çalışmalarından dolayı şebeke hattına zarar verilmiş ama bizler bu hattı hemen onardık. Sular gelene kadar sizinle beraber bekleyeceğim” sözlerini kullandı. Vatandaşlarla birlikte bekleyen ve vatandaşların aynı zamanda taleplerini dinleyen Başkan Tutdere, daha sonra bir konteynere geçerek buraya misafir oldu. Başkan Tutdere, konteyner içerisinde musluk başında bekleyerek suları kontrol etti. Suların musluktan akmasıyla birlikte her sorunu vatandaşların yanında çözüm sağlanana kadar bekleyeceklerini her sorunu çözmek için uğraştıklarını dile getiren Başkan Tutdere, “Su hattında sorunlar yaşanıyordu. Ekiplerimizin de hızlı müdahalesiyle sorun giderildi şuan konteyner kentteyiz ve sularımızda akmaya başladı. Ne kadar istediğimiz bir tablo olmasa da vatandaşlarımız mağdur oldular ve bundan dolayı bütün halkımdan özür diliyorum. Bizler vatandaşlarımızın mağdur olmasını asla istemeyiz. Ama dediğimiz gibi belediyemizin dışındaki bir müteahhit firmanın yaptığı alt yapı kazıları nedeniyle bu patlaklar ve arızalar meydana gelmiştir. Bizler belediye olarak gerekli çalışmaları yaptık ve sularımız akmaya başladı. Adıyaman halkıyla beraber nerede sorun varsa sorunlar çözülene kadar takipçisi olmaya onların yanında olmaya devam edeceğim” diye konuştu.
Bingöl Bingöl’de Hesarek Kayak Merkezi "Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi" ilan edildi Bingöl’de kış turizminin gözde tesislerinden biri olan Hesarek Kayak Merkezi, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi (KTKGB) ilan edildi. Bingöl’de her yıl kış aylarında binlerce misafiri ağırlayan ve bölgenin gözde kayak tesisleri arasında yer alan Hesarek Kayak Merkezi ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı. 12 Mart 2024 tarih ve 32487 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi (KTKGB) ilan edilen Hesarek Kayak Merkezi, Türkiye’de 28’inci kış temalı KTKGB arasında yer aldı. Söz konusu gelişmenin Bingöl ve Hesarek Kayak Merkezi için önemli olduğunu belirten Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, ’’Cumhurbaşkanımızın imzasıyla yayımlanan kararla Hesarek Kayak Merkezimiz Kültürel Gelişim ve Kalkınma Merkezi olarak ilan edildi. Bu Türkiye’deki değişik temalardaki 236’ncı merkez ve kış turizmi olarak 28’inci merkez olarak kabul edildi. Bunun bize sağladığı fayda ne; bildiğiniz gibi şu anki Hesarek alanına yatırım yapamıyoruz mera alanı olduğu için. Yatırım yapmanın maliyetleri var. Dolayısıyla biz burayı Kültür ve Turizm Bakanlığınca merkez ilan ettiğimiz zaman bununla ilgili altyapının planlanması veya hazırlanması tamamen Kültür ve Turizm Bakanlığının ukdesinde olduğu için bütün çalışmalar yapıldıktan sonra yatırım kanalları da yine Bakanlık tarafından açıldığı için ulusal ve uluslararası düzeyde açılacak yatırım taleplerinde Bingöl bir cazibe merkezi haline gelecek. Yurt içinden veya yurt dışından yatırımcıları kabul edecektir diye düşünüyoruz” dedi.