GENEL - 09 Mart 2017 Perşembe 14:21

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: "Halk oylamasının adı bile CHP’yi değiştirdi"

A
A
A
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz: "Halk oylamasının adı bile CHP’yi değiştirdi"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 16 Nisan’da yapılacak halk oylamasının adının bile CHP’yi değiştirdiğini belirterek, "Hiç şüpheniz olmasın ki bu değişiklik geçerse inşallah milletimiz de Türkiye’nin yönetimi de olumlu yönde değişecektir" dedi.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 16 Nisan’da yapılacak halk oylamasının adının bile CHP’yi değiştirdiğini belirterek, "Hiç şüpheniz olmasın ki bu değişiklik geçerse inşallah milletimiz de Türkiye’nin yönetimi de olumlu yönde değişecektir" dedi.
Bakan Yılmaz, bir dizi programlara katılmak üzere Ankara’dan karayolu ile Sivas’ın Şarkışla ilçesine geldi. Bakan Yılmaz Kayseri Şeker Fabrikası tarafından Aşık Veysel Gençlik ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen çiftçi eğitim seminerine katıldı. Burada konuşan Yılmaz 16 Nisan’da yapılacak referandum süreciyle halk oylamasının isminin kabul edilmeden Cumhuriyet Halk Partisi’nin değiştiğini belirterek, "CHP nasıl değişti? Sırf halk oylamasının adı yetti Cumhuriyet Halk Partisi’nin değiştirmeye, CHP olumlu yönde gidiyor. İyi bir yolda gidiyor. Bakın önceden ’anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne’ götüreceğim’ dedi. Millete sorulacak onda da Anayasa Mahkemesi’ne gidilir mi? Bunu fark etti şimdi ’Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyeceğim’ dedi. Niye? Halk oylamasından dolayı halkın söz söyleme hakkı olduğu yerde bir başka kimseyi araya koymak demokratik rejimlere, halka güvene, milli iradeye saygıya uymazdı. Olumlu değişti. Cumhuriyet Halk Partisi şimdiye kadar başörtülü kardeşlerimize orta çağın ürünü, irticadır, mültecidir. Her bir şeyde bir şey söyledi. Yani bunu devlete meydana okunacak temel hak ve özgürlüklerden saymazdı. İlk defa Maltepe’de hanım kardeşimize kendini bilmezin biri nezaketsizlik, saldırı yapınca Kılıçdaroğlu bu kardeşimizi ziyaret etti. Teşekkür ediyoruz. Doğru bir işlem yaptı. Bakın daha önceden devlete tehdit olarak gördüğü bir hususu şimdi destek vermek durumunda kaldı. ’Türkiye’de herkes kılığından, kıyafetinden özgürdür’ dedi. CHP bu konuda da değişti. Necmettin Erbakan’a 28 Şubat’ta ne çektirdiler. Değil mi? Erbakan ’bana ikinci doktoramı yaptırdılar’ dedi. Geçen gün rahmetli Necmettin Erbakan’ın anma toplantısına katıldı. İşte bakın halk oylaması CHP’yi nasıl değiştirdi. Bizim ismimiz Adalet ve Kalkınma Partisi kısaltılmışı AK Parti. CHP bize hiç AK Parti demiyordu. AKP diyordu. Şimdi halk oylamasının ismi geldikten sonra ’AK Parti’ demeye başladı. Cumhurbaşkanımıza ’Sayın Cumhurbaşkanı’ diyeceğiz diyor. Bakın halk oylamasının adı dair CHP’yi olumlu yönde değiştirmeye yetti. Hiç şüpheniz olmasın ki bu değişiklik geçerse inşallah milletimizde, Türkiye’nin yönetimi de olumlu yönde değişecektir" dedi.

"Evet veya hayır demek her vatandaşın hakkıdır"
Anayasa değişikliğinin parti meselesi olmadığını memleket meselesi ve 80 milyonun her birinin kendi meselesi olduğunu anlatan Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu partiler dışı bir meseledir. Yani bir kardeşim ister devlet memuru olsun, ister başka bir şey ’evet’ veya ’hayır’ demekte serbest ama bir başka kimseye hakaret etmekte yasak. Öyle bir şey yapamaz. Ötekileştirici, kutuplaştırıcı kişilik haklarına saldıran bir üslupla tarafını belirtmesi hatalı olur. Ancak bu anayasa bu ülkeye uygundur ’evet’ bu anayasa şu gerekçeler için uygun değildir ’hayır’ demek her vatandaşın hakkıdır. Dolayısıyla anayasa meselesi memleket meselesidir. Anayasa meselesi 80 milyonun ve gelecek nesillerin meselesidir. Bu aziz millet bu ana kadar hiç yanılmadı."

"Milletiyle tankın önünde durana diktatör denmez"
Cumhurbaşkanlığı sisteminin tek adamlığı getireceğine söyleyenler olduğunu ifade eden Yılmaz, "Tek adamın bir gücü olabilir mi, kuvveti olabilir mi? Tek adam yanına milletini alırsa güçlü olur. Millet yoksa güç sahibi değilsin. Saddam ve Kaddafi’de tek adamdı diyorlar. Tek adamlardan birisi köprü altında yakalandı birisi de kuyu da yakalandı. Dolayısıyla yanında milleti olmayanlara dersin ama milletin yanında olan gerçek güç adamıdır. Diktatörler tankı önüne koyar milletine karşı tankla savaşır. 15 Temmuz Türkiye’nin mutlaka milletiyle beraber güçlü bir lidere sahip olması gerektiğini gösterdi ve milletiyle beraber tankların önünde kaldı. Milletiyle beraber tankın önünde durana diktatör denmez. Milletinden güç alana tek adam denmez. Dolayısıyla bu millet hiç yanılmadı. Bu millet hata yapar, yanılır diyemediklerinden için böyle bir suçlama yöneltiyorlar. Bu millet kendi değerleriyle barışık olmayan kendi değerleriyle adeta kavga eden, milletle arasına mesafe koyan milletine hizmet etmeyen hiç kimseyi bu göreve getirmez. Menderes de, Özal da, Tayyip Erdoğan da doğru yaptı. Hiç şüpheniz olmasın bundan sonrada daha doğru yapacaktır" diye konuştu.
Seminere Sivas Valisi Davut Gül, Şarkışla Kaymakamı Akif Pektaş, Şarkışla Belediye Başkanı Ahmet Turgay Oğuz, Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Hüseyin Akay ve çiftçiler katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Mesaide müdür, tatilde çoban Aydın’ın en çok sevilen kurum müdürlerinden biri olan Aydın İş ve İşçi Bulma Kurumu’nun Müdürü Rahmi Terzi, mütevazi yaşantısı ve özüne olan bağlığı ile görenleri şaşırtıyor. Yıllık iznini doğup büyüdüğü memleketi Kahramanmaraş’ta değerlendiren Rahmi Terzi bir yandan tatilde çocukluk özlemeni giderip çobanlık yaparken, diğer yandan da çobanlık mesleğini sürdüren ailesine yardımcı oluyor. Kravatı çıkarıp kepeneğini giydiği gibi dağlara çıktı Özünün Yörük olduğunu ve çocukluğunun çobanlık yapmakla geçtiğini belirten Aydın iş ve İşçi Bulma Kurumu’nun 11 yıllık müdürü 50 yaşındaki Rahmi Terzi, çalışma hayatındaki yorgunluk ve stresi dağlarda koyun otlatarak attığını söyledi. Çok zor ancak bir o kadar da keyifli bir çocukluk yaşadığını belirten Terzi, “Çocukluğumda bir yandan çobanlık yapıp diğer yandan da okudum. Atatürk Eğitim Fakültesi’nden mezun olduktan sonra bir süre öğretmenlik ardından da 2013 yılında Aydın İş ve İşçi Bulma Kurumu’nda müdür olarak görev yapmaya başladım. İşimi severek yapıyorum. Ancak çocukluk yıllarımın uğraşı ata mesleğim olan çobanlığı da çok seviyorum. Pek çok kişi tatilini deniz kenarlarında ve otellerde geçirmeyi tercih eder ama, ben baharı dağlarda karşılayıp sürü otlatmaktan, kepeneği giyip geceyi sürünün başında dağlarda geçirmekten çok keyif aldığım için tatilimi bu şekilde değerlendiriyorum” dedi.